> Forum > ๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ > İslam Tarihi Eserleri > Siret Ansiklopedisi > Her Şeyde Allah'a Gü­venme
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Her Şeyde Allah'a Gü­venme  (Okunma Sayısı 567 defa)
19 Temmuz 2012, 12:12:34
Vatan Var Olsun !
Dünyalılar
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bayan
Mesaj Sayısı: 8.940


« : 19 Temmuz 2012, 12:12:34 »



2- Her Şeyde Ve Tam Olarak Allah'a Gü­venme

Zihnî ve bedenî huzur ve itminana ulaşmak isteyen kimsenin kesin bir iman ve sonsuz ihlasla yapışması gereken ikinci prensip budur. Bu prensibin temel gereği kişinin Allah'a tam bir imanı olması ve onun âlemlerin gerçek Rabb'i ve Hâkimi olduğuna, insanın kaderi yanısıra kâinattaki ve yeryüzündeki her şeyin Rabbin yegane denetimi allında bulunduğuna inanmasıdır.

Kişi, Rabb'in kendi mülkünde herşeye mukte­dir olduğuna ve tam ve sarsılmaz bir güven hissetmelidir. Bu husus Kur'ân'da şöylece ifade edilir: "Göklerde ve yerde olanların hepsi Allah'ındır. Vekil olarak Allah yeter." (4:132).

Talâk sûresi, 3. âyet: "Ve onu ummadığı yer­den nzıklandırır. Kim Allah'a güvenirse O, ona yeter. Allah, emrini yerine getirendir. Al­lah her şey için bir ölçü (bir sınır) koymuş­tur."

Bakara süresindeki şu ifadelerle mü'minler Allah'ın yardımından emin kılınır: "Allah iman edenlerin velisi (dostu ve destekçisidir. Onları karanlıklardan aydınlığa çıkarır..." (2: 257).

Bu ayetlerin genişçe bir izahını yapan Ebû'l-A'lâ Mevdûdî şöyle demektedir: Kadınlara ve yetimlere karşı âdil olmaya teşvik etmek için Allah, her zaman olduğu gibi, sonuç beyanın­da kısa ve fakat etkili bir tavsiyede bulunuyor ve mü'minleri şu noktalarda uyarıyor:

1- Bir başkasının kaderini tayin edebileceği­niz veya bozabileceğiniz zannına kapılmayın ve eğer bir kimseden yardım ve desteğinizi çekerseniz, o kimsenin tamamen yardımsız kalacağını da sanmayın. Gerçekte sizin kade­riniz ve destek verdiklerinizin kaderi, tama­men Allah'ın kudretindedir ve siz Allah'ın, kullarını desteklemesine vesile olan tek vasıta değilsiniz. Göklerin ve yerin Sahibinin hazi­neleri geniş ve sınırsızdır. O, hüküm ve hik­met sahibidir ve dilediği kişiye dilediği şekil­de yardım etme gücüne sahiptir.

2- Allah size ve sizden önceki ümmetlere, iş­lerini yaparken kalbinizde Allah korkusu ol­masını emretmiştir. Bunda Allah'ın değil si­zin yararınız vardır. Eğer bu emirlere uymaz­sanız, Allah'a hiçbir zarar vermiş olmazsınız, fakat kendiniz Önceki isyankâr ümmetlerin yolundan gitmiş olursunuz. Kâinatın Hâkimi olan Allah, kesinlikle size muhtaç değildir. Allah'ın emirlerini uygulamazsanız sizi helak eder ve yerinize başka bir topluluğu ikame eder. Ve sizin ortadan kaldırılmanız O'nun mülkünün azametine en küçük bir kayıp ver­direcek de değildir.

3- Allah bu dünyanın ve âhiretin geçici veya sürekli ve kalıcı bütün nimet ve mükafatları­nın sahibidir. Bunlardan kendi kapasite ve ce­saretiniz dahilinde seçim yapmak artık size kalmıştır. Bu dünyanın geçici cazibelerine ka­pılmış ve hatta bu uğurda âhiretin kalıcı ni­metlerini bile kurban etmeye hazırlanmışsa-nız Allah dünyada nimetlerini sizden esirge­meyecek, burada ve şimdi verecektir. Ancak bu durumda âhirette bir paymız olmayacaktır. Allah'ın nimet okyanusundan yalnızca bir damla aldıran kendi kapasite ve cesaret nok­sanlığınız olduğunu bilmeniz gerekir. O hal­de, itaat ve teslimiyet yolunu benimseyerek hem bu dünyanın, hem de ahireün sonsuz nimetlerine kavuşmak sizin için daha hayırlı­dır.

Bu tavsiyenin "O, herşeyi işiten ve her şeyi görendir" ifadesiyle bitirilmesi son derece an­lamlıdır. Allah (hâşâ) kör ve sağır olmadığı için rahmet ve lûtfunu kimlere dağıtacağı ko­nusunda en ince ayrıntıları hesaplama kudretine mâliktir. Kendi hükmettiği kâinatta neler olduğundan ve herkesin niyet ve çabalarından haberdardır. O halde, O'na âsi olanlar, O'nun itaatkâr kullarına tahsis ettiği nîmet ve lûtuftan pay beklememelidir. (The Meaning ofthe Qur'an, c.I, sh.174-175).

Kur'ân gerçek mü'minlerin menfaati açısın­dan şunu ısrarla vurgular; mü'minler her türlü şart altında bütün güven ve imanlarıyla Rab-lerine bağlanmalılar. "Göklerin ve yerin gaybı (görünmez bilgisi), Allah'a aittir. Bütün iş­ler hep Allah'a döndürülüp götürülür. O'na kulluk et ve O'na dayan. Rabb'in sizin yaptık­larınızdan gafil değildir." (11:123).

Bu âyet Kur'ân'm mü'minlerin tüm işlerinde Allah'a dayanmaları gerektiği şeklindeki bil­dirisini daha bir destekler mahiyettedir: Dün­yamızda ve tüm yaratıklar âleminde, gizli ve­ya açık, nihayetinde Allah'ın irade ve enirine istinat etmeyen hiç bir şey yoktur. Büyük, kü­çük herşey O'nun kararına bağlıdır. O halde tüm işlerimizde O'na itaat ve güven içinde ol­malıyız. Rabb'e itaat noktasında hatırlanması gerekli bir husus da O'nun "tüm iyilik ve sânı" Zâtında topladığı ve tüm Övgülerin O'na ait olduğu şeklindedir. Yine biz kendi irade­mizi ayrı bir unsur olarak koymaktan kaçın­malı ve İrademizi Allah'ın iradesiyle özdeş-leştirmeliyiz, Rabbe ve Şeriatine tam anla­mıyla itaat göstermeli ve tüm samimiyetimiz­le O'nun yarattıklarına hizmette bulunmalıyız. (A. Yusuf Ali, a.g.e., sh. 547, not: 1626). Bize yöneltilen şu talep kişinin tümüyle Allah'a güvenmesinde zirveyi oluşturmaktadır: "Al­lah, kuluna kâfi değil mi?.." (39: 36). Bu âyet bütün işleri için Allah'a kâfi ve sarsılmaz bir güven içinde bulunan mü'min kişiye değiş­mez bir emniyet ve teminattır.

Gerçekten, "dürüst kişi muhtaç olduğu tüm korunma, arzuladığı tüm huzur, sükûn ve hayal edebileceği tüm mutluluklar için Allah'ı kendine yeterli bulacaktır." (A. Yusuf Ali, a.g.e., sh.1248, not: 4296).

Zümer süresindeki söz konusu âyet (39:36) İnançsızlara bir azar olduğu gibi, mü'minlere de Rab'Ierinin Allah olduğu, O'nun göklerin ve yerin ve bunların muhteviyatı ile araların­daki her şeyin mülkiyetine sahip olduğu şek­lindeki hatırlatmalarla bir rahatlık ve teselli vermektedir. Kâinatın tüm işleri Rabb'in elle­rindedir. Ondan daha fazla güvene lâyık olan kim vardır? Kime ondan daha fazla bel bağla­nabilir? Kulların taleplerini ve ihtiyaçlarını karşılamakta olan Rabb'den daha güçlü ve üs­tün biri var mıdır? Bu ayetteki olumsuz vur­gunun gücü, esasen Allah'tan başka ikinci bir varlığın bu konuma oturtulması fikrini kökten ve tümden redde ilişkin bize bir fikir vermek­tedir. Allah' laıllannm tüm ihtiyaç ve istekle­rini karşılamakta tek üstün Zâttır. Diğer bir ifadeyle Allah, kullarının tüm işlerinde eşsiz biçimde yeterliğe sahiptir.



[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Her Şeyde Allah'a Gü­venme
« Posted on: 26 Nisan 2024, 09:52:42 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Her Şeyde Allah'a Gü­venme rüya tabiri,Her Şeyde Allah'a Gü­venme mekke canlı, Her Şeyde Allah'a Gü­venme kabe canlı yayın, Her Şeyde Allah'a Gü­venme Üç boyutlu kuran oku Her Şeyde Allah'a Gü­venme kuran ı kerim, Her Şeyde Allah'a Gü­venme peygamber kıssaları,Her Şeyde Allah'a Gü­venme ilitam ders soruları, Her Şeyde Allah'a Gü­venmeönlisans arapça,
Logged
Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes