> Forum > ๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ > İslam Tarihi Eserleri > Siret Ansiklopedisi > Fakir Ve Muhtaçlar
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Fakir Ve Muhtaçlar  (Okunma Sayısı 2709 defa)
24 Temmuz 2012, 12:54:02
Vatan Var Olsun !
Dünyalılar
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bayan
Mesaj Sayısı: 8.940


« : 24 Temmuz 2012, 12:54:02 »



Fakir Ve Muhtaçlar

Hz. Peygamber fakirlerin ve muhtaçların gerçek dostu idi. Sözleri ve fiilleri ile ashabının dikkatini bu konuya çekmiştir. Fakirlere karşı çok düşünceli ve yardımcı idi; ashabının da öyle olmasını istemiştir. Kur'ân fakirlerin ve muhtaçların durumları ile ilgilenmeyi ve onlara ellerinden geldiğince yardım etmeyi mü'minler üzerine farz kılmıştır. Kefaret ka­bul edilen her küçük veya büyük günaha kar­şılık müslümanlardan fakirleri doyurmaları istenmiştir (2: 184).

Oruç tutamayan yaşlı kimselerin de fidye ola­rak fakirleri doyurmalarına izin verilmiştir; zihar işleyen kişiler de kefaret olarak 60 faki­ri doyurmak zorundadırlar (58: 4). Yeminden dönmenin* kefareti (5: 92) ve ihramda iken Allah'ın yasaklarını çiğneyerek av için hay­van öldürenin kefareti de (5: 98) fakirleri do­yurmaktır. İslâm'da yoksullara yardım etmek o kadar önemlidir ki, Hesap Gününde kâfirler için "onlar ne yoksulu doyurur ve ne de buna teşvik ederlerdi" denilerek "o kâfirlerin ce­henneme atılacakları" haber verilmektedir (69: 34; 74: 44; 89: 18). Yoksulun hakları ile ilgilenmemek Kur'ân'da kâfirlerin temel özel­liklerinden biri olarak tarif edilmektedir (107: 3).

Müslümanlara, miras paylaşılırken eğer fakir­ler orada bulunuyorsa onları da nasiplendir­meleri tavsiye edilmiştir (4: 8). Yine yoksul­lara karşı iyi ve cömert olmak Allah'a itaatkâr olmak, ana babaya, akraba ve yetimlere iyi davranmak emirlerinden sonra Müslümanla­rın yerine getirmek zorunda oldukları dördün­cü bir emirdir (4: 36). Farz olan zekattan (9: 60) ve savaş ganimetlerinden (8: 41) fakirlere de bir pay. vardır. Sadaka verirken fakirleri gözetmek Müslümanlann vazifesidir (2: 215). Fakirlere yapılan yardım toplumun zengin ke­siminin onlara karşı bir lûtfu değil, zenginlik­lerinden fakirlere giden mecburi bir hissedir (17: 26). Rum sûresinde yer alan âyette şöyle buyurulmaktadır: "...yoksula, yolcuya (zekat ve sadakadan) hakkını ver. Allah'ın yüzünü (rızasını) İsteyenler için bu, daha hayırlıdır ve onlar kurtuluşa erenlerdir." (30: 38). Yine Kur'ân'da mü'minlerin bir özelliği olarak fa­kiri yalnızca Allah rızası için doyurduklarından bahsedilmektedir (76:8). Kıtlık veya yok­luk dönemlerinde, mal azlığı ortaya çıktığın­da bu emirler daha da bağlayıcı hâle gelmek­tedir. Bu hâl karşısında mü'minler fakirleri doyurmak için servetlerinden daha çok harca-mahdırlar (90: 16).

Kur'ân, toplumun fakir üyelerine yardım ko­nusuna büyük önem vermiştir. Çünkü bu on­ların zenginler üzerindeki hakkıdır. Hz. Pey­gamber daima fakirlere ve muhtaçlara yar­dım eder, onlann ihtiyaçlarını karşılamak için elindeki herşeyi harcardı; öyle ki, kendisine ve ailesine bile yiyecek kalmazdı. Hz. Pey­gamber'in ev halkının, fakirlere ve muh­taçlara verildiğinden dolayı yiyeceksiz ve aç kalması nadiren vâki olan bir olay değildi. Hz. Peygamber, sefaletlerini hissettirme­mek için fakirlere büyük bir şefkat ve merha­metle yaklaşırdı.

Abdullah b. Amr el-Âs şöyle rivayet etmiştir: "Bir gün Mescid-i Nebevî'de otururken fakir muhacirler de bir başka köşede halka şeklinde oturuyorlardı. Bir müddet sonra Rasûlullah gelerek içlerine oturdu. Onu görünce ben de onlara dahil oldum. Rasûlullah : 'Fakir mu­hacirlere müjdeler olsun. Onlar cennet bahçe­lerine zenginlerinden kırk yıl önce girecek­ler.' buyurdu. Bunları duyanların sevinçten parlayan yüzlerini görünce ben de onlardan biri veya onlarla olmayı arzuladım" (Buhari ve Müslim).

Peygamber "Allah'ım, beni yoksul olarak yaşat, yoksul olarak öldür ve yoksullarla haş-reyle" diye dua edince Hz. Aişe; "Niçin, ey Allah'ın Rasûlü?" diye sordu. O da; "Çünkü onlar cennete zenginlerden önce girecek" bu­yurdu. Peygamber daha sonra şöyle dedi: "Ey Aişe! Hiçbir zaman muhtaç birini kapın­dan boş çevirme. Verebileceğin yarım bir hurma dahi olsa. Aişe! Fakirleri sev, onları yakınma al ki, Allah da kıyamet gününde seni yakınına alsın." (Tirmizi, Beyhaki ve İbni Mâce).

Bir grup fukara Peygamber'e gelerek dedi­ler ki: "(Ey Allah'ın Rasûlü!) Servetü sâmân sahihleri en yüksek dereceleri (kazanıp ve) naim-i mukim (devletine ermek fazilet ve sa­adetin)! alıp gittiler. (Hem) bizim kıldığımız gibi namaz kılıyor, bizim tuttuğumuz gibi oruç tutuyorlar. (Hem de) onlann fazla malla-n var da onunla sadaka veriyorlar." Rasû­lullah buyurdu ki: "Size bir şey haber ve­reyim mi? Ki, onu yaptığınız takdirde hem (bu hususlarda) sizi geçmiş olanlara yetişesiniz, hem de sizden sonraya kalanlardan hiç kimse size yetişemesin. Ve içlerinde bulundu­ğunuz cemaat içinde en hayırlı siz olasınız." Fukara, "söyle yâ Rasûlullah!" dediler. Pey­gamber; "Her farz namazdan sonra 33 kere subhanallah diyerek teşbih, 33 kere elham­dülillah diyerek tahmid eder ve 33 kere Alla-hüekber diyerek tekbir edersiniz" buyurdu. Bir kaç gün sonra bu fakir sahabiler Peygam­ber'e gelerek; "Ey Allah'ın Rasûlü! Zengin kardeşlerimiz de bu vazifeyi öğrendiler, bi­zim yaptığımızı yapmaya başladılar" dediler.

Bunun üzerine Rasûlullah; "Bu dediğiniz Allah'ın bir fazl-u ihsanı ki dilediğine verir" buyurdu (Buhari ve Müslim).

Hz. Peygamber zekatın her kabile ve kasa­banın zenginlerinden toplanması ve bu belde­nin fakirlerine harcanması ile ilgili emirler vermiştir. Ashab bu emirlere sıkı sıkıya uy­muş ve hiçbir zaman bir beldenin zekatını di­ğer bir beldeye göndermemişlerdir (Ebu Davud).

Bir gün Hz. Ebû Bekir, fakir muhacirlerden Selmân ve Bilâl'i azarladı. Onlar bunu Rasûlullah'e şikâyet ettiler. Peygamber Ebu Bekir'e: "Onları kırmadın değil mi?" di­ye sordu. Bunun üzerine Hz. Ebu Bekir gidip onlardan özür diledi. (Mİşkat). Medine yakın­larında fakir bir kadın yaşıyordu. Bu kadın hastalandı ve şifa burmasından hemen hemen ümit kesildi. Her an ölmesi bekleniyordu. Peygamber, bu kadının cenaze namazını kendisinin kıldıracağını söyledi, Tevafuken hasta gece vefat etmişti ve gece defnedilmişti. Sabahleyin Peygamber'e haber verilince: "Bana vefatım niçin bildirmediniz" ihtarında bulundu. "Gece karanlığında sizi rahatsız et­mek istemedik", diye cevap vermişlerdir. Bu­nun üzerine Peygamber kabrini ziyaret edip namaz kılmıştır (Buhari).

Ibni Cerir'in rivayetine göre; "Bir gün Rasûlullah ile beraber mescidde otururken bir kabile geldi. Hâlleri ve görünüşleri çok kötüydü. Üstlerinde yırtık pırtık bir paçavra ancak vardı, yan çıplak-yalın ayak bir deri bir kemik kalmış, kılıçlan boyunlarına asılmış sersefil bir vaziyetteydiler. Onları bu halde gören Rasûlullah çok müteessir oldu. Yü­zünün rengi kaçtı ve zihni altüst olarak içeri girdi. Sonra dışarı çıkarak Bilâl'e ezam oku­masını söyledi. Namazdan sonra halka hitab ederek bu kabileye yardım etmelerini istedi." (Müslim).

Hz. Peygamber'e bir adam geldi ve birşey-ler dilendi. Peygamber o an elinde bir şeyi olmadığını, fakat onun için ödünç alıp adama vereceğini söyledi. Bunun üzerine Ömer Fa­ruk; "Allah, kullarına taşıyabileceklerinden ağır yük yüklemez" deyince Peygamber sükût etti. Orada oturan bir Ensârî; "Yâ Rasûlullah! Ona 'Rabbimiz Allah'tır, yoksul­luk korkusu yoktur', diye cevap ver" deyince Peygamber tebessüm etti, yüzünde saadet emareleri belirdi ve "evet, ben bununla emrolundum" dedi (Tirmizi).

Bir keresinde Hz. Peygamber bir dilenci için yarım vesk buğday ödünç aldı. Alacaklı alacağını istemeye geldiğinde Rasûlullah  şöyle buyurdu: "Ona bir vesk buğday veriniz; yarısı borcumuz için, diğer yansı ise iyi niyet ve cömertliğimizin bir işareti olarak."

Hz. Peygamber'in elinin fakirlere ve muh­taçlara vermede esen bir rüzgâr gibi olduğu rivayet edilmiştir. Hiç kimse isteyip de eli boş dönmemiştir. Ne zaman muhtaç biri gelse yi­yecekte olduğu kadar giyecekte de onu kendi­sine üstün tutmuştur.

Kûfî hatla bezenmiş bir mezar taşı.

Ebû Hureyre'den rivayetle Rasûlullah; "Yaşlılar ve fakirler için çalışan Allah yolun­da cihad etmiş gibidir" ve yine "namaza du­ran ve hiç yorulmak bilmeyen veya sürekli oruç tutan kişi gibidir" buyurmuştur (Buhari ve Müslim).

Ebu Hureyre'den rivayetle Rasûlullah; "Dul kadınlarla miskinlerin işlerine koşanlar, Allah yolunda cihad etmiş gibi ecirlenirler. Bilemeden gece ibadet eden, iftar etmeden gündüzleri oruç tutan gibidir" buyurdu. (Bu­hari ve Müslim).

Yine Ebu Hureyre, Rasûlullah'den şöyle nakleder: "Bir zamanlar bir ormanda bir bu­luttan 'falanca kişinin arazisini sula' sözünü işiten bir kişi vardı. Bulut hareket etti ve taş­lık bir arazi üzerine sularını boşalttı, öyle ki ırmaklar suyla doldu. Bulutu takip eden o zât bahçesinin başında duran ve akarsuyun yönü­nü çeviren başka birine rastladı. Onun ismini sordu ve buluttan duyduğu ismi cevap olarak aldı. Bahçenin sahibi o zâta niçin kendi ismi­ni araştırdığını sordu. O zât da cevap olarak 'senin bahçenin üzerine yağan şu buluttan sanki biri buluta gitmesini ve senin bahçeni sulamasını söylüyormuş gibi bir ses duydum. Rahmeti ve Nimeti için Allah'a nasıl şükredi­yorsun?' sualini yöneltti. Bahçe sahibi 'bah­çenin mahsulüne dikkat ederim. Onun üçte birini sadaka olarak fakirlere veririm, üçte bi­rini aileme harcarım, diğer üçte birini ise bah­çem için kullanırım.' Bir başka rivayette ise 'üçte birini fakirlere, dilencilere ve yolculara veririm' dedi." (Müslim).

Hz. Peygamber'in "sadaka vermek herkese farzdır" buyurduğu rivayet edilmiştir. Halk verecek birşeyleri olmadığında ne yapacakla­rını sorunca Peygamber "ellerinizle kaza­nın, kendinizi faydalandırın ve sadaka verin" buyurdu. Halk "bu da mümkün değilse?" de­yince Peygamber "sıkıntı içindeki muhtaç­lara yardım edin" buyurdu (Müslim).

Muaz b. Cebel'den rivayetle Rasûlullah şöyle buyurmuştur: "Size Cennetin padişahlarının kim olduğunu söyleyeyim mi? İnsanla­rın hiçbirisinin gözetmediği yırtık ve eski el­biseler giyen zayıflar ve yoksullar. Allah'a o...
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Fakir Ve Muhtaçlar
« Posted on: 29 Mart 2024, 14:39:19 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Fakir Ve Muhtaçlar rüya tabiri,Fakir Ve Muhtaçlar mekke canlı, Fakir Ve Muhtaçlar kabe canlı yayın, Fakir Ve Muhtaçlar Üç boyutlu kuran oku Fakir Ve Muhtaçlar kuran ı kerim, Fakir Ve Muhtaçlar peygamber kıssaları,Fakir Ve Muhtaçlar ilitam ders soruları, Fakir Ve Muhtaçlarönlisans arapça,
Logged
18 Temmuz 2016, 18:38:18
✿ Yağmur ✿

Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bayan
Mesaj Sayısı: 6.684


Site
« Yanıtla #1 : 18 Temmuz 2016, 18:38:18 »

Esselamu aleykum
Yardıma muhtaç olanların nasıl ki.bizlere ihtiyaç olduğu gibi bizim de onlara ihtiyacımız var...Bir şeyleri paylasmamiz için....Rabbim bizleri kalbi ,gonlu hayır için çalisan kullarından etsin inşallah....Rabbim bu güZel ve aciklayici paylaşım için razı olsun inşallah...
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

18 Temmuz 2016, 19:03:56
Mehmed.
Görevli Sorumlusu
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bay
Mesaj Sayısı: 18.662


Site
« Yanıtla #2 : 18 Temmuz 2016, 19:03:56 »

Ve aleykümüsselam ve rahmetüllah . Rabbim bizleri fakirlere ve muhtaçlara her yönden yardım edenlerden eylesin. Rabbim paylaşım için razı olsun.
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

18 Temmuz 2016, 20:15:05
Ceren

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 26.620


« Yanıtla #3 : 18 Temmuz 2016, 20:15:05 »

Aleykumselam.Rabbim malini fakir ve muhtaca veren yardim edip allahin rahmetine kavusan kullardan olalim inşallah.
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes