๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ => Siret Ansiklopedisi => Konuyu başlatan: Vatan Var Olsun ! üzerinde 05 Haziran 2012, 22:31:09



Konu Başlığı: Evlilik Müessesesi
Gönderen: Vatan Var Olsun ! üzerinde 05 Haziran 2012, 22:31:09
Evlilik Müessesesi

İnsandaki, güçlü ve kuvvetli biyolojik cinsî dürtünün, biraz disiplin ve kontrol altına alınması gereklidir; aksi halde üremesiyle idame ve muhafaza ettiği varsayılan cemiyeti yok edebilir. İslâm, bu içgüdünün değerini ve hayvanlar alemindeki gibi kontrolsüz bı­rakıldığında ortaya çıkabilecek tehlikeleri tamamen kabul eder. Bunun için, cinsî ilişki­leri evlilikle sınırlamıştır. Evliliği savunur, be­kârlığı tavsiye etmez.

Bir müslüman için normal ve doğal hayat tarzı, evlenmek ve bir aile kurmaktır. Bu, bir müslümanın evlilik İlişkileriyle tabiî cinsî iç­güdüsünü tatmin etmesi için açılmış tek yol­dur. Cinsî ilişkileri, evliliğin sınırları dışın­da yasaklamıştır. "Zinaya da yaklaşmayın; çünkü o, pek çirkin ve kötü bir yoldur!' (17: 32). Evlilikte bile, müslümanlar için belirli kısıtlamalar vardır. İlki, o, evlilik İçin mu­ayyen ilişkileri yasaklar (4: 24). İkincisi, bir ve aynı zamanda evlenilebilecek kadın sa­yısını sınırlar: "Eğer yetim kızların hakları­nı gözetemiyeceğinizden korkarsanız, size he­lâl olan diğer kadınlardan iki, üç ve dörde kadar nikah edin ve eğer bu şekilde de ada­letsizlik yapacağınızdan korkarsanız bir ta­ne seçin, yahut sahip olduğunuzla yetinme­lisiniz." (4: 3). Kur'an-ı Kerim'in bu ayeti, ka­dın sayısını dörtle sınırlar ve bütün eşler ara­sında adaletin temin edilmesi şartını koyar. Böylece, bütün eşler arasında adaletin uygu­landığı, dörde kadar bir poligamiye müsaa­de eder. Adalet yapamayacak olanlara, sa­dece bir eş tavsiye edilir.

İslâm, tnı kısıtlamalarla cinsî aşırılıklara, sa­pıklıklara ve hatta cinsî gücün bastırılması­na kapısını kapadı ve halktan olan kadınlarla evliliğe müsade etti: "Haram kılınanların dı­şında kalanlar size helâl kılındı. O halde, on­lardan hangisi ile faydalandınızsa, mehirle-rini kendilerine verin ki, farzdır!' (4: 24). Bu şekilde, cinsel ilişkiler evlilik içinde sadece meşru kılınmamış, aynı zamanda iyi ve er­demli bir hareket olarak tavsiye edilmiştir. Peygamber, onu izleyenlere evlenmeleri­ni hararetle önermiştir. Abdullah b. Mes'ud-un rivayet ettiğine göre, ALLAH'ın Rasulullah şöyle buyurmuştur: "Gençler, sizi destekleyecek bir hanımla evlenin, zira bu sizi yabancı ka­dınlara bakmaktan muhafaza eder ve ahlâk­sızlıktan korur." Enes rivayet etmiştir: "Bir insan evlenince, dininin yansını tamamlarntır." Yine Enes şöyle nakletmiştir: "ALLAH a vardıklarında saf ve temiz olmak isteyenler, hür kadınlarla evlensinler.' * Ve Ebu Umame de, ALLAH'ın Rasulü'den şu hadisi rivayet et­miştir: "ALLAH korkusundan sonra, bir mü­minin, emir verdiği zaman itaat eden, yüzü­ne baktığı zaman onu sevindiren, bir şeyi yapmasını istediği zaman ona sadık olan ve yokluğunda malını ve iffetini koruyan bir ka­dına sahip olması, kazanabileceği en iyi şey­dir." (Mişkât).

Kur'an-ı Kerim'in bütün bu emirleri ve Pey­gamber 'ın rehberliği, islâm'ın cinsî iliş­kileri nasıl evlilikle sınırlandırdığını ve bu­nun dışındaki bütün biçimlerdeki yollan ya­sakladığını gösterir. İslâm, bu tabiî içgüdü­nün, her yönden övgüye değer olan evlilik ve bir aile kurulmasıyla, tabiî bir biçimde tat­min edilmesine izin verilmiştir. (Mevdûdi, a.g.e., s. 141-143).

Böylece İslâm, evlilik müessesesiyle İnsanın tabiî iç güdüsünün cinsî ve heyecan verici ya­nını başarılı bir şekilde doyurdu, aynı za­manda gerilimi azalttı ve meşru üremeyi dü­zenledi. Fakat bu, meselenin bir yanıdır. Di­ğer yanı ise, insan medeniyetinin üzerinde in­şa edildiği temeli oluşturan aile içi birlik ve grup dayanışmasıdır. Cinsî ilişkiler çiftler arasında sadece karşılıklı değil, aynı zaman­da derin bir manevî ilişkiyi de gerektirir. Zür-riyet sevgisi de tabiîdir. (A.g.e., s. 138-158). "Anası onu meşakkat üstüne meşakkatle karnında taşımıştır. Sütten kesilmesi de iki sene içindedir." (31: 14).Ahkâf Suresi'nde: ' 'Anası onu zahmetle taşıdı ve onu zahmet­le doğurdu. Onun taşınması ile sütten kesil­me müddeti otuz aydır." (46: 15).

Çiftler arasındaki tabiî sevgi, kan ve evlilik münasebetinden hasıl olan meyveleri vasıta­sıyla, milletleri, hasılı medeniyeti oluşturma­ya ve perçinlemeye yardım eder. "Hem O Al­lah'tır ki, sudan bir İnsan yarattı da, ona soy sop verdi." (25: 54). Hucurat Suresi'nde: "Ey insanlar! Sizi bir erkekle bir dişiden yarat­tık. Hem de sizi soylara ve kabilelere ayırdık ki, birbirinizi tamyasınız." (49: 13). Böylece evlilik, nesli kan bağıyla oluşturmak suretiy­le, insan toplumunun temel ve doğal mües­sesesi ile kültür ve medeniyetinin gelişmesi­ni temin eder. Bu şekilde evlilik müessesesi, insan neslinin üremesi ve organize bir sos­yal hayatın tesisi gibi çift taraflı bir amaçla hizmet etmiştir.