Konu Başlığı: Basım İşlerinde İnkılâb Gönderen: Vatan Var Olsun ! üzerinde 05 Ağustos 2012, 12:31:52 Basım İşlerinde İnkılâb Haberleşme sadece seyahat demek değildir. Ondördüncü yüzyıldan beri kalem, at ve gemiden daha güçlü olmuştur. Bu güç, basım işi sayesindedir. Şayet bir yenilik, çok kullanılan "ihtilâl kabilinden" bîr tâbiri hak edecekse, o da matbaacılıktır. Onbeşinci yüzyıla kadar pek çok insanla iletişim kurmanın en iyi yolu sözlü ifadeler kullanmaktı. Bazıları yazılı haberleşmeyi geliştirmeye çalıştılar. Cicero'nun arkadaşı Atticus, kitap nüshalarını çoğaltmak için kölelerin kullanıldığı bir iş bulmaya çalıştı. Roma'da, yazarların ulaşabileceği en geniş grupler evlerdeki özel okumalardı. Augustus ve Claudius bunu teşvik etmişlerdir. Hadrian okumayı geliştirmek için Özel kütüphaneler (Athenaeum) inşa ettirdi. Romalılar basım sanatına birkaç katkıda bulunmuştur. Tahta kalıplardan harfler kesip onları bir plaster üzerine yapıştırıyorlardı. Muhtemelen, Romalıların fikirlerin yaygınlaşmasını sağlamak için basım işlerini geliştirme konusunda daha ileriye gidememelerıne sadece teknolojik buluş eksikliği değil, aynı zamanda üzerine baskı yapılacak ucuz malzemenin yokluğu da sebep olmuştur. Mısırlılar papirüs kullanıyorlardı. Ancak bu da sınırlı miktarda mevcuttu. Antik Babilliler mühür basmışlardı. Fakat papirüse baskı yapmamışlardı. Yunanlılar hayatlarını sözlü iletişime dayandırmışlardı. O vakitler ferdî okumanın düzenli olarak uygulandığına dair çok az delil vardır. Romalılar papirüs yerine parşömeni (tabaka-lanmamiş deri) kullandılar. Parşömeninin icadı Bergama devletinde zaruret sebebiyle mümkün oldu. Çünkü Batlamyus Epiphanes, İskenderiye'dekine rakip olabilecek bir kütüphanenin gelişmesini engellemek için, p pirus ihracını yasaklamıştı. Parşömeni om Kilise ardından da avukatlar benimsedi. Bu: dan önce geniş bir dikdörtgen levhayı kati yarak sayfalar ve onları birbirine bağlayan 'ciltler' oluşturma âdeti başlamıştı. Modern kitap fikrini ilk Hıristiyanlar icat etmiş g< rünmektedir. Ancak 200 sayfalık parşömt bir kitap on iki adet koyunun derisini gerel tirdiğinden, bazen üzerine yazı yazılan ma zeme, yazının bizzat kendisinden daha kr metli olabiliyordu. Çinlilerde kağıt M.S. 105'ten itibaren mevcuttu. Kâğıdın mucidinin adı, onu hergii kullanan Batılılar tarafından unutulmamal dır. Bu kişinin adı Tshai Lun'du (öl. 114 Çinliler kağıdı çürümüş bitki materyalinde ürettiler ve ipek gibi onun yapım metodlarıı da uzun bir süre gizli tuttular. Dokuzuncu yüzyılda, bir Arap akıncı grubu Semerkant'1 birkaç Çinli kâğıt yapımcısını esir ettiler. D; ha sonra kâğıdın sırrı Batı'ya geçti. Arapları kâğıt kullanarak meydana getirdiği yazm eserlerden dokuzuncu yüzyıldan bugüne gt lenler vardır. 1150'den itibaren Endülüs'te v muhtemelen Fas ve Sicilya'da kâğıt endüstrisi mevcuttu. Kâğıt yapım fikri daha sonra bı radan daha kuzeye taşındı. Araplar bitki artıkları yerine paçavralardan faydalanıyorlardi. Endülüs sınırlarına yakın ve Valensi ya'nın biraz güneyinde bulunan Cativan'da 115O'de hammadde olarak paçavra, odun ve sap kullanılan kâğıt-değirmeni mevcuttu. Bu değirmen önce elle döndürülüyordu, dah sonra rüzgar ve su kullanıldı. 1200'lerd Fransa'da ve 1300'de Tuscany'deki Fabria no'da bu tip değirmenler kuruldu. Paçavraları şerit haline getirmek için bir su değirmer kullanılmıştı. Bu arada, Çinliler bir basım usûlü de geliştir mislerdi. Bu muhtemelen 500-700 yılları ara sındaki Budist yayılmacılığının sonucuydu Budistler daima meşhur isimleri sonsuz ker tekrarlama ihtiyacında idiler. Genel imtihanlar için de binlerce kişi ders kitaplarına ihtiyaç duyuyordu. Günümüze kadar bilinen en eski basım kalıbı 770 civarlarındaki bir Budist büyüsüne aittir. Bu basım şekli oldukça faydalı oldu. Birkaç yüzyıl sonra Sung hanedanlığı sırasında ve belki de uzak bölgelerdeki görevlerinde edebiyata susamış eyalet memurlarının ilim eserlerine olan talebinin bir sonucu olarak, Çinliler 1040 civarında modern tarzdakine benzer taşınabilir bir basım âleti geliştirdiler. Bu fikir hemen Doğu'ya yayıldı. Ancak Doğu dilleri ideographic (harfleri değil anlamlan ifade ettiğinden) olduklarından bu tip basım tekniği ile harfler değil kelimeler basılabiliyordu. Yine de kâğıt para basılmıştı. Marco Polo'nun onüçüncü yüzyılda müşahede ettiği gibi Çinlilerin oyun kağıtlarını basmada kullandıkları kalıpları vardı. Bunlar Batı'da hemen taklit edildi. Bu arada altın ve gümüş ustaları tarafından metalleri işaretlemek için ıstampalar yapıldı. 1410'ta, Jan Van Eyck metale yapışan ve kabartma yapılmasını sağlayan yağlı boyaları kullanıma soktu. Bu esnada, 1406 veya daha öncesi itibariyle Çin"de ağaç oymacılığıyla yazı kalıpları icat edilmişti." {Western Civilisations). |