๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ => Siret Ansiklopedisi => Konuyu başlatan: Vatan Var Olsun ! üzerinde 06 Haziran 2012, 16:45:34



Konu Başlığı: Barış Ve Düzen Meselesi
Gönderen: Vatan Var Olsun ! üzerinde 06 Haziran 2012, 16:45:34
Barış Ve Düzen Meselesi

îslâm, barış, erdem ve adalet demektir. Bun­ları bozan herhangîbir şey, İslâm toplumu tarafından çok ciddi olarak ele alınır. İna­nanlara, şüphe ve vesveseden uzak temiz ve saf bir hayat yaşamalarını tavsiye eder: "Ey iman edenler! Zannın bir çoğundan sakının: çünkü zannın bir kısmı günahtır. Birbirini­zin suçunu araştırmayın. Bir kısmınız, bir kısmınızı çekiştirmesin. Hiç sizden biriniz ölü kardeşinizin etini yemek ister mi? Bun­dan tiksindiniz. O halde Allah'tan korkun. Muhakkak ki Allah tövbeleri kabul edendir, çok merhametlidir!' (49: 12).

Peygamber 'ın, inanan kadınlardan söz al­ması istenmişti: "Mümin kadınlar, Allah'a hiçbir şeyi ortak koşmamak, hırsızlık yapma­mak, zina etmemek, çocuklarını öldürme­mek, başkasının çocuğunu sahiplenerek ko­casına isnadda bulunmamak, herhangi bir iyilik hususunda sana isyan etmemek üzere sana söz verdikleri zaman, biatlerini kabul et. Onlar için Allah'tan mağfiret ditelMö 12). Eğer, sonra, kanunu bozarlarsa, kına­nırlar: "O fasıklar ki, Allah'ın kendilerinden aldığı sözü sağlama bağladıktan sonra, O-nun ahdini bozarlar ve Allah'ın birleştirme­sini emrettiği şeyi ayırırlar, yeryüzünde fesad ve bozgunculuk yaparlar. İşte bunlar, ziyan­da kalanlardır!' (2: 77).

İnanların, cana kıymaları,zina, işlemeleri ve başkalarının mallarını yemeleri yasaklanmış­tır. (17:31-34). Ve bütün edebe aykırı hareket­ler: "De kî: 'Rabbim şunları haram etti; butün fenalıkları, açığını ve gizlisini, her türli günahı, haksız yere tecavüzü ve Allah'a hiç bir zaman bir burhan indirmediği herhang

bir şeyi ortak koşmanızı ve bilmediğiniz şeyleri Allah'a isnad etmenizi." (7: 33). En­am Suresi'nde şunları okuyoruz: "De ki: 'Geliniz, size Rabbiniz neleri haram etmiş­tir söyleyeyim: Ona hiçbir şeyi ortak koşma­yın, anaya-babaya iyilik edin, fakirlik yüzün­den çocuklarınızı öldürmeyin,' Sizin de, on­ların da rızkını biz veririz. Kötülüklerin açı­ğına da, gizlisine de yanaşmayın. Allah'ın muhterem kıldığı nefsi haksız yere Öldürme­yin, işte bu yasaklara riayet etmeyi, Allah si­ze tavsiye etti, olur ki düşünür ve akıl erdi­rirsiniz. Yetimin malına, buluğ çağına varın­caya kadar, malını en güzel bir şekilde ko­ruyup çoğaltmak hizmetinden başka bir su­rette yaklaşmayın. Ölçeği ve tartıyı tam ve denk getirin. Biz, herkese gücünün yeteceği kadar yükleriz. Söz sahibi olduğunuz zaman, davacı veya davalı hısım ve akrabanız bile ol­sa, hep adaleti gözetin. Allah'a karşı verdi­ğiniz sözlerinizi, yemin ve adaklarınızı yeri­ne getirin. İşte Allah, iyi düşünesinİz diye, size bunları emretti." (6: 151-152).

Böylece islâm, kanun ve nizamı sürdürmek için, esas olarak kişisel disipline ve vatandaş­larının her birinin görev duygusuna tâbidir.

İslâm, onları, hayatlarını, İslâm toplumunun edepli ve huzurlu mensupları olarak geçir­meleri ve Allah'ın sınırlarından (Hududullah) uzak durmaları için, ahlâkî ve manevî eğitimiyle ve zihinsel kültür programıyla ha­zırlar. Allah korkusu (takva), onlarda, yön­lendirici ve ıslah edici bir kuvvet olarak rol oynayan ve müslümanları, Allah'ın kanunu içinde tutan ibadet sistemiyle geliştirilir. Böy­lece, ahlaRî ve manevî eğitim ile öğretim, ce­miyetteki barış ve düzeni sürdürmek için, İs­lâm'ın temel vasıtasıdır. Fakat kanunun bo­zulduğu yerde istisnalar varsa, o zaman, suç­lu için kefaret gibi caydırıcı niteliğe haiz, şid­detli cezalara hükmeder. Öldürme vakaların­da, hayat için hayat (5: 45); zina için yüz so-Pa (24:2), iffetli kadınlara zina iftira edenle­re seksen sopa (24:4) emredilir. Aslında, Kur'an-ı Kerim'de suçlular için bazı ceza ka­nunları vardır, ama esas caydırıcı olan, Allah korkusu ve Kıyamet günündeki cezadır. "Odur ki sizi bir tek nefisten inşâ etti. Sizin için bir kalış ve bir emânet olarak konuluş yeri ve süresi vardır. Gerçekten biz, anlayan bir toplum için ayetleri geniş geniş açıkla­dık." (6: 98).

Böylece Kur'an-ı Kerim,sosyoloji araştırma ve çalışmalar için bir bilgi deposu tedarik eder. Çeşitli yerlerde, insanlığın yararına, ki­şilerin sosyoloji dünyasındaki gizli sırlara yö­nelten bir ışık bulabilmeleri için, üstü kapa­lı sözler ve tavsiyeler vardır.