๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ => Siret Ansiklopedisi => Konuyu başlatan: Vatan Var Olsun ! üzerinde 19 Haziran 2012, 21:11:07



Konu Başlığı: Arzın Geniş Anlamı
Gönderen: Vatan Var Olsun ! üzerinde 19 Haziran 2012, 21:11:07
Arz'ın Geniş Anlamı

Arz, toprak, dağlar ve ormanlar gibi yeryü­zünde olan herşeyi; yüzeyin altındaki maden çeşitlerini, denizi ve yüzeyin üstünde olan yağmuru, rüzgarı, coğrafi ve iklimle ilgili du­rumları vs de kapsar. Kişi tüm bu maddi zen­ginlik çeşitleri üzerinde mükemmel bîr kont­role ve hakimiyete sahiptir. Kur'an bütün bu zenginlik çeşitlerine değişik yollarla işaret eder. Tâhâ Suresinde: "O ki sizin için bu yeri beşik yaptı, onda sizin için yollar açtı, gökten su indirdi. İşte onunla türlü nebattan çiftler çı­kardık." (20: 53). Naziat Suresinde: "Yere ge­lince işte bundan sonra da onu yayıp döşedi. Ondan suyunu, otlağım çıkardı. Dağları sapa­sağlam yerleştirdi. Size ve davarlarınıza birer faide olmak üzere." (79: 30-33) buyurulur.

Burada suyun ve dağların önemi vurgulan­mıştır. Bütün hayatın kaynağı sudur. Nehirle­rin kaynağı ve yağışların müsebbibi olan dağ­lar da bu nedenle yeryüzünde yaşayan herşeye rızık sağlar.

Yine Abese Suresinde: "Hakikat biz o suyu şarıl şarıl akıtarak döktük. Sonra o yeri bir ya­na yardık.

İste onda daneler bitirdik. Üzümler, yaş yon­calar, zeytinlik, hurmalıklar sık ve bol ağaçlı bahçeler, meyveler, otlaklar -size ve davarla­rınıza bir faide olarak." (80: 25-32) buyurulmaktadır.

Az bir düşünüş yukarıdaki Kur'an-i Kerimin ayetinde bahsedilen şeylerin öneminin büyük­lüğünü gözler önüne serecektir, ilk bahsedilen daneler en esaslı ürünlerdir ve insan ekonomi­sinin temellerini oluştururlar. Bunlara bütün gıda maddelerinin en önemlisi olan ve uzun süre saklanabilen buğday, arpa, yulaf vs. gibi tahıllar dahildir. Bundan sonra üzümler ve belli bir sürede meyve veren fakat fazla sulamaya ihtiyacı olmayan bitkilerden bahsedil­mektedir. Bunlara zeytin ağaçları, hurma ağaçları, diğer meyve ağaçlan dahildir. Mürselat suresinde: "Biz, yeri bir toplantı yeri yapmadık mı? Dirileri de, ölüleri de orada yüksek yüksek oturaklı dağlarda yaptık, size tatlı bir su da içirdik." (77: 25-27) buyurulur. Bu sözler şu gerçeğe işaret eder: Allah bu dünyayı yaratmış ve onun üzerine herşeyi yer­leştirmiş mesela, madenler, bitkiler, hayvan­lar, su, hava, dağlar vs. tüm bunlar insanın faydası ve kullanımı içindir. Yine Zuhruf Su­resinde "O ki yeri sizin için bir beşik kıldı ve onda sizin için bir takım yollar yaptı umulur ki siz doğru gidersiniz. O ki gökten bir ölçü ile bir su indirmiştir, İşte biz onunla ölü bir beldeye can verdik. İşte böylece çıkarılacaksı­nız. O ki bütün çiftleri yaratmıştır ve sizin için gemilerden, hayvanlardan bineceğiniz şeyleri varetmiştir." (43: 10-13) buyurulmaktadır. Bu ayet yeryüzünün insana değişik şekillerdeki faydalarına işaret eder. İnsan yeryüzüne evler, kaleler, fabrikalar, yollar vs. inşa eder. Ger­çekte, onun mevcudiyeti yeryüzü olmaksızın mümkün değildir.

İnsanın varlığı sadece dünya yüzeyine değil, yiyeceğe ve suda büyüyen diğer şeylere de bağımlıdır. Sonra sürekli ve insanın yararı ve kullanımı için yaratılmış olan şeylerden bah­sedilir.

Aşağıda insanın kullanımı için yaratılmış şey­lerin güzel bir tarifi vardır: "Yere de onu yay­dık, onda oturaklı dağlar koyduk ve onda her güzel çiftten bitki bitirdik! Dönen bir kula bir ibret yolu göstermek, bir öğüt vermek için. Gökten de mübarek bir su indirdik de onunla bahçeler, biçilen taneleri bitirdik. Ve kendile­rinin birbiri üstüne binmiş tomurcuklan olan uzun uzun hurma ağaçlan (ki bunları) kullara bir rızık olmak için bitirdik, biz onunla ölü bir beldeyi dirilttik, çıkış da işte böyledir." (50: 7-11).

Aynca Rad Suresinde şu ayetler bulunmakta­dır: "O'dur ki yeri uzatıp döşemiş ve onda oturaklı dağlar ve ırmaklar varetmiştir. Mey­velerin hepsinden onda iki çift eş de yaratmış­tır. Yeryüzünde birbirine komşu birtakım kı­talar vardır ki bir su ile sulanıyor, yemişde bazısını bazısından üstün kılıyoruz." (13: 3-4). Gerçekte Cennetteki ve dünyadaki herşeyin insanın hizmeti için yaratılmış olduğu Kur'an-i Kerim'in şu sözleriyle vurgulanmıştır. Casi-ye Suresinde; "Allah O'dur ki, kendi emriyle içinde gemilerin akıp gitmesi için, fazlından aramanız için size denizi musahhar kılmıştır. (O) göklerde ne var, yer de ne varsa hepsini kendinden size musahhar kıldı." (45:12-13). Bakara Suresinde: "Öyle (Rab) ki yeryüzünü size bir döşek ve göğü de bir bina yaptı. Gök­ten su indirip onunla meyvelerden sizin için nzık çıkardı." (2: 22). İbrahim Suresinde: "Allah O'dur ki, gökleri ve yeri yarattı, gökten su indirdi ve onunla size nzık olarak çeşitli meyvalar çıkardı. Buyruğuyla denizde akıp gitmesi için gemileri emrinize verdi, ırmakları emrinize verdi. Sürekli olarak (seyir ve aydın­latma) görevlerini yapan güneşi ve ayı emrini­ze verdi, geceyi ve gündüzü de emrinize ver­di. Ve kendisinden İstediğiniz herşeyden size bir parça verdi." (14: 32-34). Ve Zâriyat sûresinde: "Gökte rızkınız da var, uyarıldığı­nız (azâb) da var!" (51: 22) buyurulmaktadır.

İbrahim Suresi kişiye tabiatın gizli hazînele­rinde bulunan yeni servet kaynakları ortaya çıkarmak için oldukça gayret göstermesi yö­nünde çok güçlü bîr ivme sağlar. Ayrıca bü­yük önemi olan bir diğer gerçeğe değinerek tabii kaynakların sınırsız olduğunu ve bunla-nn ortaya çıkarılması için hiçbir insani gay­retten kaçınılmaması gerektiğini belirtir. Kişi­nin her gayreti beklentilerinin ötesinde mükafattandırılacaktır.

Bunun yanında Kur'an-ı Kerim'in yukarıda geçen ayetleri açıkça gösterir ki, yeryüzünde­ki ve güneş sistemindeki herşey insanın kulla­nımı ve menfaati için yaratılmıştır. Bu sebeple insan onları en iyi şekilde değerlendirmek mes'uliyeti ile karşı karşıyadır.