Konu Başlığı: Allahın Hâkimiyeti Gönderen: Vatan Var Olsun ! üzerinde 16 Haziran 2012, 10:35:47 2- Allah'ın Hâkimiyeti Rasulullah'ın bildirdiği tebligatta İslam'ın temel siyaset anlayışı insanın bütün hayatı üzerinde Allah'ın hakimiyetidir. Ahlakî, sosyal, ekonomik, kültürel ve politik yönleri dahil topyekûn hayatında beşerin bu hükümranlığa boyun eğmesi beklenir: "Ey iman edenler, hepiniz birden barış ve güvenliğe (İslam'a) girin ve şeytanın adımlan ardına düşmeyin. Çünkü o, sizin apaçık bir düşmanmız-dır." (2:206). İnananlara çekinmeden topyekün İslam cemaatine katılmaları anlatılmaktadır. İnananların düşünceleri, nizamları, kültürleri, bilimleri, davranışları, ilgileri-ilişkileri, çabaları, vd. Allah'ın hükmüne tâbi kılınmalıdır. Bir kısmında Allah'ın hükmünün, diğer kısmında ise insanların kanunlarının yahut bizzat kendi neva ve heveslerinin hakim olacağı şekilde yaşantılarını farklı kategorilere ayırmamaları gerekir. Bu hükümranlık anlayışı Kur'an-ı Kerim'de tekrar tekrar ifade edilmektedir. Yusuf'ın sözleriyle; "Doğrusu ben; Allah'a iman etmeyen bir kavmin -kî onlar ahireti inkâr edenlerin ta kendileridir- dinini terkettim. Atalarım İbrahim'in, İshak'ın ve Ya-kub'un dinine uydum. Allah'a herhangi bir şeyi ortak tutmamız bizim için olacak şey değildir. Bu (tevhid), bize ve insanlara Allah'ın lütuf ve ihsanıdır, ancak insanların çoğu şükretmezler. Ey zindan arkadaşlarım, darma dağınık bir sürü düzme tanrılar mı hayırlıdır, yoksa Kahhar olan bir tek Allah mı? Siz'O'nu bırakıp, ancak sizin ve atalarınızın taktığı bir takım (anlamsız, boş) isimlere tapıyorsunuz. Allah bunlara hiçbir burhan indirmemiştir. Hüküm yalnız Allah'ındır. O kendisinden başkasına kulluk etmemenizi emretmiştir. Dosdoğru olan din işte budur, ancak insanların çoğu bilmezler." (12: 37-40). A'raf Suresi'nde; "Gerçekten sizin Rabbiniz o Allah'tır ki, gökleri ve yeri altı günde yarattı, sonra da Arşı istiva etti. Geceyi durmadan kovalayan gündüzle bürüyüp örten; güneşi, ayı ve yıldızları buyruğuna boyun eğmiş vaziyette (yaratan da O'dur). İyi bilin ki yaratmak da emir de (yalnızca) O'nundur" (7: 54). Furkan Suresi'nde, "Göklerin ve yerin mülkü O'nundur. Hiçbir evlad edinmemiştir. O'na mülkünde ortak yoktur. O herşeyi yaratıp ona bir düzen vermiş, belli bir ölçüyle mukadderatını tayin etmiştir." (25: 2). Bizzat Muhammed da tıpkı kendisinden önceki peygamberler gibi Allah'ın hükümranlığına itaatle emrolunmuştur: "De ki; 'Ben, dini yalnızca Q'na hâlis kılıcı olarak Allah'a ibadet etmekle emrolundum. Bana müslümanların ilki olmam emredildi." (39-: 11-12). Hâkimiyet yalnızca Allah'a mahsustur. Tek hükmedici kanun koyucu (el-Hakem) O'dur, Allah'ı bırakıp da bilginlerini, rahiplerini ve Meryem oğlu Mesih'i rabbler edindiler. Oysa onlar, da, tek olan Allah'a ibadet etmekten başkasıyla emrolunmamışlardir." (9: 31). "Kim Allah'ın indirdiği ile hükmetmezse, işte onlar kâfirlerin-zâlimlerin-fâsıkların ta kendileridir." (5: 44-47). Allah'ın bütün rasulleri O'nun hakimiyetine inanmışlar; ümmetlerine O'nun hükümranlığını kabul edip tabi olmalarını emretmişlerdir. "(İsa peygamber dedi ki,) 'Tevrat'tan Önümde bulunanları doğrulamak ve size haram kılınan bazı şeyleri helal kılmak üzere size Rabbiniz'den bir ayetle geldim. Artık Allah'dan korkup sakının ve bana itaat edin. Gerçekten Allah, benim de Rabbim, sizin de Rabbiniz. Öyleyse O'na kulluk edin. Dosdoğru olan yol işte budur." (3: 50-51). Benzer şekilde Muhammed da Rabbinin emirlerine uymakla emrolunur. "Sonra seni de bu emirden bir şeriat üzerinde kıldık. O halde sen ona tabi ol ve bilmezlerin heva (ve heveslerine uyma." (45:18). |