> Forum > ๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ > Edebiyat Eserleri > Şiir Dünyası > Hikmetler (Ahmed Yesevi)
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Hikmetler (Ahmed Yesevi)  (Okunma Sayısı 1330 defa)
12 Ocak 2010, 21:39:21
Ekvan
Varlıklar, alemler, dünyalar. (Evren).
Tecrübeli Üyeler
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bayan
Mesaj Sayısı: 19.233


« : 12 Ocak 2010, 21:39:21 »





Hikmetler (Ahmed Yesevi)











1.H İ K M E T

Bismillah?la başlayarak hikmet söyleyip
Tâliplere inci,cevher saçtım işte.
Riyâzeti katı çekip,kanlar yutup
Ben defter-i sâni sözünü açtım işte.
Sözü didar isteyen herkes için söyleyip,
Canı cana bağlayarak damarları ekleyip,
Garip,fakir,yetimlerin gönlünü avlayıp
Gönlü bütün kimselerden geçtim işte.
Nerde görsen gönlü kırık,merhem ol sen;
Öyle mazlum yolda kalsa,hemdem ol sen;
Mahşer günü dergâhına mahrem ol sen;
Ben-sen diyen kimselerden geçtim işte.
Garip,fakir,yetimleri Resûl sordu;
Hem o gece Mirâc?a çıkıp didar gördü;
Geri inip garip,yetim izleyip yürüdü;
Gariplerin izini izleyip indim işte.
Ümmet olsan,gariplere tâbi ol sen;
Âyet,hadis her kim dese,sâmi ol sen;
Rızık,nasip her ne verse,kani ol sen;
Kani olup şevk şarabını içtim işte.
Medine?ye Resûl varıp oldu garip;
Gariplikte mihnet çekip oldu habip;
Cefa çekip Yaradan?a oldu karîp
Garip olup engellerden aştım işte.
Akıllı isen,gariplerin gönlünü avla;
Mustafa gibi ülkeyi gezip yetim ara;
Dünyaya tapan soysuzlardan yüz çevir;
Yüz çevirip,deniz olup taştım işte.
Aşk kapısını Mevlâm açınca bana erdi;
Toprak kılıp ?Hazır ol!? diyip boynumu eğdi;
Yağmur gibi melâmetin oku değdi;
Tamren alıp yürek,bağrımı deştim işte.
Gönlüm katı,dilim acı,kendim zalim;
Kur?ân okuyup amel kılmaz sahte âlim;
Garip canımı harcayayım, yoktur malım;
Hak?tan korkup ateşe girmeden piştim işte.
Altmış üçe yaşım yetti,geçtim gafil;
Hak emrini muhkem tutmadım,kendim cahil;
Oruç,namaz, kazâ kılıp oldum kâhil
Kötüyü izleyip iyilerden geçtim işte.
Vah ne yazık,sevgi kadehinden içmeden,
Çoluk-çocuk,ev-barktan tam geçmeden,
Suç ve isyan düğümünü burada çözmeden
Şeytan galip,can verende şaştım işte.
İmanıma çengel vurup gamlı kıldı;
Pîr-i muğan ?Hazır ol!? diyip afyon saçtı;
Lânetli şeytan benden kaçıp korkusuz gitti;
Allah?a hamd olsun,iman nuru götürdüm işte.
Pîr-i muğan hizmetinde koşup yürüdüm;
Hizmet kılıp göz yummadan hazır durdum;
Yardım etti,Azâzil?i kovup sürdüm;
Ondan sonra kanat çırpıp uçtum işte.
Garip, fakir,yetimleri kıl sen şadman;
Parçalayıp aziz canın eyle kurban;
Yiyecek bulsan,canın ile kıl sen ihsan;
Hak?tan işitip bu sözleri dedim işte.
Garip,fakir,yetimleri her kim sorar,
Râzı olur o bendeden Perverdigâr.
Ey habersiz,sen ver sebep,kendisi korur;
Hak Mustafa öğüdünü işitip dedim işte.
Yedi yaşta Arslan Bâb?a selâm verdim;
?Hak Mustafa emanetini lutfedin? dedim;
Hem o vakit bin bir zikrini tamam ettim;
Nefsim ölüp lâ-mekâna yükseldim işte.
Hurma verip,başımı okşayıp nazar kıldı;
Bir fırsatta âhirete sefer kıldı;
?Elveda!? diyip bu âlemden göçüp gitti;
Mektebe varıp,kanayıp dolup taştım işte.
İnnâ fetehna?yı okuyup mâna sordum;
Işık saldı,kendimden geçip didar gördüm;
Selam verdim ?Üskut!? dedi,bakıp durdum;
Yaşımı saçıp,çâresiz olup durdum işte.
?Eya cahil,mâna ol!? diye söyledi, bildim;
Ondan sonra çöller gezip Hakk?ı sordum;
Nasip etti,Azâzil?i tutup yendim;
Kararlı olup, belini basıp ezdim işte.
Zikrini tamam edip döndüm divaneye;
Hak?tan başka birşey demedim bigâneye;
Mumunu izleyip çırak girdim pervaneye;
Kor ateş olup,kavrulup söndüm işte.
Adım,sanım hiç kalmadı lâ lâ oldum;
Allah yadını diye diye illâ oldum;
Halis olup,muhlis olup fenâ oldum;
Fena fii?llah makamına yükseldim işte.
Sünnet imiş,kâfir de olsa, incitme sen;
Hüda bîzardır katı yürekli gönül incitenden;
Allah şahit,öyle kula hazırdır Siccîn;
Bilginlerden duyup bu sözü söyledim işte.
Sünnetlerini muhkem tutup ümmet oldum;
Yer altına yalnız girip nurla doldum;
Hakk?a tapanlar makamına mahrem oldum,
Bâtın kılıcı ile nefsi parçaladım işte.
Nefsim beni yoldan çıkarıp bayağılattı;
İnsanlara hasretle bakıp inlettirdi;
Zikr söylemeyip şeytan ile yâr eyledi;
Hazırsın diyip nefs yarasını deldim işte.
Kul Hâce Ahmed,gaflet ile ömrüm geçti;
Vah ne hasret,gözden,dizden kuvvet gitti;
Vah ne yazık,pişmanlığın vakti yetti;
İyi amel kılmadan kervan olup göçtüm işte.
Eya dostlar,kulak verin dediğime,
Ne sebepten altmış üçte girdim yere?
Mirâç üstünde hak Mustafa ruhumu gördü,
O sebepten altmış üçte girdim yere.
Hak Mustafa Cebrâil?den kıldı sual;
Bu nasıl ruh,tene girmeden buldu kemâl?
Gözü yaşlı,halka yaralı,boyu hilâl;
O sebepten altmış üçte girdim yere.
Cibrîl dedi:Ümmet işi size haktır;
Göğe çıkıp meleklerden dersler alır;
Yedi tabaka gök iniltisiyle iniler;
O sebepten altmış üçte girdim yere.
Bil,Hak önce ?Elesti birabbiküm?? dedi;
?Kalû belâ? dedi ruhum dersler aldı;
Şüphesiz bilin ,hak Mustafa ?oğul? dedi,
O sebepten altmış üçte girdim yere.
?Oğlum? diyip hak Mustafa söze başladı;
Ondan sonra bütün ruhlar selâm verdi;
Rahmet denizi dolup taş, diye haber ulaştı;
O sebepten altmış üçte girdim yere.
?Rahim içinde belir? diye nida geldi;
?Zikr et!? dedi, uzuvlarım titreyiverdi;
Ruhum girdi,kemiklerim ?Allah!? dedi;
O sebepten altmış üçte girdim yere.
Dörtyüz yıldan sonra çıkıp ümmet olacak;
Nice yıllar dolaşıp halka yol gösterecek;
Yüz on dört bin müçtehit hizmet kılacak;
O sebepten altmış üçte girdim yere.
Dokuz ay ve dokuz gönde yere düştüm;
Dokuz saat duramadım, göğe uçtum;
Arş ve Kürsü pâyesini varıp kucakladım;
O sebepten altmış üçte girdim yere.
Arş üstünde namaz kılıp dizimi büktüm;
Derdimi deyip,Hakk?a bakıp yaşımı döktüm;
Sahte âşık,sahte sofu görünce söğdüm;
O sebepten altmış üçte girdim yere.
Candan geçmeden ?Hû Hû!? demek hep yalan;
Bu hayasızdan sual sormayın,yolda kalan;
Kendisi de gizli, sözü de gizli,Hakk?ı bulan;
O sebepten altmış üçte girdim yere.


2.
H İ K M E T



Bir yaşında ruhlar bana nasip verdi;
İki yaşta peygamberler gelip gördü;
Üç yaşımda Kırklar gelip halimi sordu;
O sebepten altmış üçte girdim yere.

Dört yaşımda hak Mustafa hurma verdi;
Yol gösterdim,nice şaşkın yola girdi;
Nere varsam Hızır Baba?m yoldaş oldu;
O sebepten altmış üçte girdim yere.
Beş yaşımda tâbi olup tâat kıldım;
Baş eğerek oruç tutmayı âdet kıldım
Gece gündüz zikrederek rahat kıldım;
O sebepten altmış üçte girdim yere.
Altı yaşta durmadan kaçtım insanlardan;
Göğe çıkıp ders öğrendim meleklerden;
İlgiyi kesip hep tanıdık ve bağlardan;
O sebepten altmış üçte girdim yere.
Yedi yaşta Arslan Baba?m arayıp buldu;
Gördüğü her sırrı perde ile sarıp örttü;
?Allah?a hamd olsun,gördüm.?dedi,izim öptü;
O sebepten altmış üçte girdim yere.
Azrâil gelip Arslan Baba?mın canını aldı;
Hûrîler gelip ipek kumaştan kefen biçti;
Yetmiş bin kadar melek toplanıp geldi;
O sebepten altmış üçte girdim yere.
Namazını kılıp yerden kaldırdılar;
Bir anda cennet içine ulaştırdılar;
Ruhunu alıp İlliyyîn?e girdirdiler;
O sebepten altmış üçte girdim yere.
Allah Allah, yer altında vatan kıldı;
Münker,Nekîr ?Men Rabbük?? diye sual sordu;
Arslan Baba?m islâmından haber verdi;
O sebepten altmış üçte girdim yere.
Akıllı isen,erenlere hizmet kıl sen;
Emr-i mâruf kılanlara izzet kıl sen;
Nehy-i münker kılanlara hürmet kıl sen;
O sebepten altmış üçte girdim yere.
Sekizimde sekiz yandan yol açıldı;
?Hikmet söyle!? dendi, başıma nur saçıldı;
Allah?a hamd olsun, pîr-i muğân mey içirdi;
O sebepten altmış üçte girdim yere.
Pîr-i muğân hak Mustafa,şüphesiz bilin;
Nereye varsanız,vasfını deyip ululayın;
Selâm verip Mustafa?ya ümmet olun;
O sebepten altmış üçte girdim yere.
Dokuzumda dolanmadım doğru yola;
Tebbürk deyip alıp yürüdü elden ele;
İnanmadım bu sözlere kaçtım çöle;
O sebepten altmış üçte girdim yere.
On yaşında oğul oldun Kul Hâce Ahmet;
Hâceliğe bina koydun,kılmadan tâat;
Hâceyim,deyip yolda kalsan,vay ne hasret;
O sebepten altmış üçte girdim yere.


3.
H İ K M E T



Sabahları kulağıma nida geldi;
?Zikr et!?dedi,zikrini deyip yürüdüm işte.
Aşksızları gördüm ise,yolda kaldı;
O sebepten aşk dükkânını kurdum işte.
On birimde rahmet denizi dolup taştı;
?Allah!? dedim ,şeytan benden uzaklaştı;
Geçici heves,ben-sen fikri durmayıp göçtü;
On ikide bu sırları gördüm işte.
On üçümde nefs arzusuna kapılıverdim;
Nefs başına yüzbin belâ tutup saldım;
Kibirlenmeyi yere vurup yenebildim;
On dördümde toprak gibi oldum işte.
On beşimde hûri ,gılman karşı geldi;
Baş eğerek,el bağlayıp tâzim kıldı;
Firdevs adlı cennetinden habersi geldi;
Didar için hepsini terk ettim işte.
On altımda bütün ruhlar nasip verdi;
?Size mübârek olsun !? diyerek Âdem geldi;
?Evladım!? deyip,boynuma sarılıp gönlümü aldı;
On yedimde Türkistan?da bulundum işte.
On sekizde kırklar ile şarap içtim;
Zikrini deyip,hazır durup göğsümü deştim;
Nasip kıldı,cennet gezip hûriler kucakladım;
Hak Mustafa cemalini gördüm işte.
On dokuzda yetmiş makam gösteriverdi;
Zikrini dedim,içim dışım temizlendi;
Nereye varsam,Hızır Baba?m hazır oldu;
Gavsu?l-gıyâs mey içirdi,duydum işt...
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Hikmetler (Ahmed Yesevi)
« Posted on: 19 Nisan 2024, 17:40:12 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Hikmetler (Ahmed Yesevi) rüya tabiri,Hikmetler (Ahmed Yesevi) mekke canlı, Hikmetler (Ahmed Yesevi) kabe canlı yayın, Hikmetler (Ahmed Yesevi) Üç boyutlu kuran oku Hikmetler (Ahmed Yesevi) kuran ı kerim, Hikmetler (Ahmed Yesevi) peygamber kıssaları,Hikmetler (Ahmed Yesevi) ilitam ders soruları, Hikmetler (Ahmed Yesevi)önlisans arapça,
Logged
Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes