> Forum > ๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ > Hadis Eserleri > Sahih-i Müslim Muhtasarı > Yemek Üzerine Toplanmanın Müstehab Olması
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Yemek Üzerine Toplanmanın Müstehab Olması  (Okunma Sayısı 473 defa)
12 Kasım 2011, 19:59:16
Vatan Var Olsun !
Dünyalılar
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bayan
Mesaj Sayısı: 8.940


« : 12 Kasım 2011, 19:59:16 »



20- Razı Olacağına Güvendiği Ve Buna Tam İtimat Ey­lediği Kimsenin Evine Beraberinde Başkasını Da Gö­türmenin Caiz Olması Ve Yemek Üzerine Toplanmanın Müstehab Olması
 

1865- Ebu Hureyre (r.a)'tan rivayet edilmiştir:

“Resulullah (s.a.v.), bîr gün yada bir gece dışarı çıkmıştı. Derken Ebu Bekir ile Ömer'e rastladı. Onlara:

“Sizi bu saatte evlerinizden çıkaran şey nedir?” diye sordu. Onlar:

“Açlık, ey Allah'ın resulü!” dediler. Resulullah (s.a.v.):

“Ben de öyleyim. Nefsim elinde olan Allah'a yemin ederim ki, beni de sizi çıkaran şey çıkarmıştır. Kalkın” buyurdu.

Bunun üzerine onlar, Resulullah (s.a.v.)'le birlikte kalktılar. Resulullah (s.a.v.), Ensar'dan bir kimsenin evine geldi. Bu adam, o sırada evde yoktu. Bu adamın ha­nımı, Resulullah (s.a.v.)'i görünce:

“Hoş geldiniz, safa geldiniz!” dedi. Resulullah (s.a.v.)'de ona:

“Filânca nerede?” diye sordu. Kadın:

“Bize içmek için su getirmeye gitti” dedi. O sırada Ensâr'li kimse çıkageldi. Resulullah (s.a.v.) ile iki arkadaşını gördü. Sonra:

“Allah'a hamd olsun, bugün benden missfirleri daha şerefli olan hiç kimse yoktur” dedi. Bunun üzerine bu kimse, hemen giderek onlara üzerinde he­nüz alacası düşmüş koruk hurma, taze hurma ve olgun hurmalar bulunan bir hurma dalı getirdi. Onlara:

“Bunlardan yiyin!” deyip bıçağı aldı. Bunun üzerine Resulullah (s.a.v.), ona:

“Sakın sağmal koyuna dokunma!” buyurdu. Fakat bu kimse, onu, onlar için kesti. Bunun üzerine misafirler; hem koyundan, hem o hurma dalından yediler, adamın getirdiği sudan da içtiler.

Yemeğe doyup suya kandıkları zaman Resulullah (s.a.v.) Ebû Bekr ile Ömer'e hitaben:

“Nefsim elinde olan Allah'a yemin ederim ki, kıyamet günü bu nimet­lerden mutlaka sorulacaksınız. Sizleri evinizden ancak açlık çıkarmıştı. Son­ra sizler, şu nimetlere kavuşmadan dönmediniz” buyurdu. [119]

1866- Câbir b. Abdullah (r.a)'tan rivayet edilmiştir:

“Hendek kazıldığı zaman Resulullah (s.a.v.)'de şiddetli bir açlık gördüm. Hemen hanımıma dönüp ona:

“Yanında yiyecek bir şey var mı? Çünkü ben Resulullah (s.a.v.)'de şiddetli bir açlık gördüm” dedim.

“Bana içinde bir ölçek arpa bulunan deriden bir dağarcık çıkardı. Bir de evimizde beslediğimiz kuzucuğumuz vardı. Ben onu kestim. Hanımım da, arpayı el değirmeninde öğüttü. Ben kuzuyla ilgili işi bitirirken o da arpayla ilgili işini bitirdi. Kuzuyu parça parça edip bir çömleğin içerisine koydum. Sonra Resulullah (s.a.v.)'in yanına dönmek üzereydim. Evden ayrılırken hanımım, bana:

“Sakın beni Resulullah (s.a.v.) ile beraberindekilere karşı rezil etme!” di­ye tenbih etti.

Ben Resulullah (s.a.v.)'le gizlice konuşup:

“Ey Allah'ın resulü! Biz, kendimize ait bir kuzucuğumuzu kestik. Hanı­mım da evimizde bulunan bir ölçek arpayı öğüttü. Dolayısıyla beraberindeki bir grup İnsanla birlikte yemeğe buyur gel!” dedim.Bunun üzerine Resulullah (s.a.v.) yüksek bir sesle:

“Ey hendek ahalisi! Câbir sizin için yemek daveti düzenlemiştir. Sizleri yemeğe davet ediyor!” dedi. Bana da:

“Ben evinize gelinceye kadar sakın çömleğinizi ateşten indirmeyin! Hamurunuzdan da ekmek yapmayın!” diye tenbih etti. Derhal eve geldim. Resulullah (s.a.v.)'de insanlardan önce geldi. Hanımımın yanına vardım. Bana:

“Seni gidi seni!” dedi. Ben de:

“Bana söylediğini yaptım” dedim.

Hanımım, Peygamber (s.a.v.)'e hamurumuzu çıkardı. Resulullah (s.a.v.) hamurun içerisine bereketlenmesi için tükürdü ve bereket duası yaptı. Sonra çömleğimi­zin yanına gelip ona da tükürdü ve bereket duası yaptı. Sonra hanımıma:

“Bir ekmekçi kadın çağır da seninle birlikte ekmek yapsın. Çömleğinizden de kepçe kepçe al, sakın çömleği yere indirme!” diye tenbih etti.

Allah'a yemin ederim ki, gelenler bin kişi oldukları halde yemekten hep yediler, nihayet dönüp gittiler. Çömleğimiz halen olduğu gibi kaynamakta, hamurumuz ise yada Dehhâk'ın dediği gibi halen olduğu gibi ekmek yapılmakta idi. [120]

1867- Enes b. Mâlik (r.a)'tan rivayet edilmiştir: “Ebû Taiha, eşi Ümmü Süleym'e;

“Ben, Resulullah (s.a.v.)'in sesini zayıf işittim. Onda açlık olduğunu biliyorum. Yanında yiyecek bir şey var mı?” diye sordum. Ümmü Süleym:

“Evet!” deyip arpa yapılmış birkaç ekmek parçası çıkardı. Sonra kendisine ait başörtüsünü alıp ekmeği onun bir kısmına sardı. Sonra onu elbisemin altına gizledi. Örtünün kısmıyla da beni sardı. Sonra beni Resulullah (s.a.v.)'e gönderdi.

Enes der ki:

“Ben ekmeği Resulullah (s.a.v.)'e götürdüm. Resulullah (s.a.v.) mes­citte otururken buldum. Beraberinde insanlar vardı. Yanlarına varıp ayakta dikildim. Resulullah (s.a.v.):

“Seni Ebû Talha mı gönderdi?” diye sordu. Ben de:

“Evet” dedim. Resulullah (s.a.v.):

“Yemek için mi?” dedi. Ben de:

“Evet” diye cevap verdim. Bunun üzerine Resulullah (s.a.v.) beraberindekilere:

“Kalkın!” deyip sonra da yürüdü. Ben de önlerinde yürüdüm. Üvey babam Ebû Talha'ya gelerek durumu ona haber verdim, Ebû Talha:

“Ey Ümmü Süleym! Resulullah (s.a.v.) insanlar birlikte geldi. Halbuki bizde onları doyuracak bir şey yoktur” dedi. Ümmü Süleym:

“Allah ve Resulü daha iyi bilir' diye cevâp verdi. Derken Ebû Talha gidip Resulullah (s.a.v.)'e kavuştur. Resulullah (s.a.v.), Ebu Talha'yla birlikte geldi ve ikisi içeriye girdiler. Daha sonra Resulullah (s.a.v.):

“Ey Ümmü Süleym! Yanında neyin varsa getir!” dedi. Bunun üzerine Ümmü Süleym, Arpadan yapılmış ekmek parçalarını getirdi. Resulullah (s.a.v.) em­retti. Ekmekler, parmakla küçük küçük parçalara bölündü. Ümmü Süleym, onların üzerlerine yağ tulumundan biraz yağ sıktı" ve onu karıştırıp katık yaptı. Sonra Resulullah (s.a.v.), bu ekmek hakkında Allah ne dilediyse onu söyledi. Sonra da Ebu Talha'ya:

“On kişiye izin ver!” dedi. Ebû Talha da on kişiye izin verdi. Onlar doyuncaya kadar yemek yediler, sonra da dışarı çıktılar. Sonra tekrar:

“On kişiye daha izin ver!” buyurdu. Ebu Talha, onlara da izin verdi. Onlar da doyuncaya kadar yediler, sonra da dışarı çıktılar. Sonra Ebu Talha'ya yine:

“On kişiye daha izin ver!” buyurdu. Böylece cemâatin hepsi yemekten yediler ve doydular. Bu topluluk, yetmiş yada seksen kişi idi. [121]

[119] İbn Mâce, Zebaih 7, 3180.

[120] Buhârî, Cihad 188, Meğâzî 29; Ahmed b. Hanbel, Müsned, 3/377.

[121] Buhari, Menâkıb 25, Etime 6, Eyman 22; Tirmizî, Menakıb 6, 3630.


[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Yemek Üzerine Toplanmanın Müstehab Olması
« Posted on: 28 Mart 2024, 11:36:11 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Yemek Üzerine Toplanmanın Müstehab Olması rüya tabiri,Yemek Üzerine Toplanmanın Müstehab Olması mekke canlı, Yemek Üzerine Toplanmanın Müstehab Olması kabe canlı yayın, Yemek Üzerine Toplanmanın Müstehab Olması Üç boyutlu kuran oku Yemek Üzerine Toplanmanın Müstehab Olması kuran ı kerim, Yemek Üzerine Toplanmanın Müstehab Olması peygamber kıssaları,Yemek Üzerine Toplanmanın Müstehab Olması ilitam ders soruları, Yemek Üzerine Toplanmanın Müstehab Olmasıönlisans arapça,
Logged
Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes