๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ => Sahih-i Müslim Muhtasarı => Konuyu başlatan: Vatan Var Olsun ! üzerinde 10 Kasım 2011, 14:40:07



Konu Başlığı: Talha B. Ubeydüllah (r.a.) ile Zubeyr B. Avvâm (r.a.)’in Fazileti
Gönderen: Vatan Var Olsun ! üzerinde 10 Kasım 2011, 14:40:07
6- Talha B. Ubeydüllah (r.a.) ile  Zubeyr  B.  Avvâm (r.a.)’in Fazileti


2195- Ebu Osman'dan rivayet edilmiştir:

“Resulullah (s.a.v.)'in savaştığı şu günlerin bazısında Peygamber (s.a.v.)'in mai­yetinde Talha ile Sa'd b. Ebi Vakkâs'tan başka hiç kimse kalmadı. [571]

Talha, İslam'ın ilk dönemlerinde Ebu Bekr'in teşvikleri sonucu müslüman olmuştur. Medine'ye hicret etti. Resulullah (s.a.v.) onu Ebu Eyyub el-Ensari ile kardeş yaptı. Bedir savaşı hariç bütün gazalara katılmıştır. Cennetle müjdelenmiş sahabiler içerisinde yer almaktadır.

Hicretin 36. yılında Mervan tarafından öldürülmüştür, öldüğünde 60 yaşındaydı.

Zübeyr, ilk müslümanlardandır. müslüman olduğunda 15 yaşındaydı. Daha küçük yaş­ta müslüman olduğunu söyleyenler de vardır. Cennetle müjdelenen on kişi içerisinde yer almaktadır. Hz. Ebu Bekr'in kızı Esma'yla evlendi.

Hicretin 36. yılında Cemel vakasından vazgeçip yoldan dönüp gelirken bazı serserilerin saldırısı üzerine öldürülmüştür. Öldürüldüğünde 66 yada 67 yaşında idi.

2196- Câbir b. Abdullah (r.a)'tan rivayet edilmiştir:

“Resulullah (s.a.v.), Hendek günü insanları cihada çağırdı. Zübeyr, bu çağrıya katıldı. Sonra Resulullah (s.a.v.) insanları yine cihada çağırdı. Yine Zübeyr bu çağrı­ya katıldı. Resulullah (s.a.v.) yine insanları cihada çağırdı. Zübeyr yine bu çağrıya katıldı. Bunun üzerine Peygamber (s.a.v.):

“Her peygamberin havarileri/yardımcıları vardır. Benim havarim de, Zübeyrdir” buyrudu.[572]

2197- Abdullah İbnu'z-Zübeyr (r.a)'tan rivayet edilmiştir:

“Ben ve Ömer b. Ebî Seleme, küçük olduğumuz için Hendek savaşı günü, ka­dınlarla birlikte Hassan'ın kalesinde idik. Bazen o bana belini eğiltip sırtına çıkarak dışarıya bakardım. Bazen de ben ona belimi eğiltip sırtıma çıkarak o dışarıya bakardı. Babam Zübeyr'i atının üzerinde silâhlı olarak Kureyza oğulları tarafına geç­tiğinde onu tanıyordum.

Abdullah b. Zübeyr der ki: Ben bunu babama anlattım. Babam:

“Evladım! Beni gördün mü?” dedi. Ben de:

“Evet!” dedim. Babam:

“Doğrusu Allah'ın adına yemin ederim ki, o gün, Resulullah (s.a.v.) benim için kendi anne ve babasını bir arada zikrederk:

“Babam ve annem sana feda olsun” buyurdu” dedi.[573]

2198- Ebu Hureyre (r.a)'tan rivayet edilmiştir:

“Resulullah (s.a.v.) Hıra dağının üzerinde Ebu Bekr, Ömer, Osman, Ali, Talha ve Zübeyr'le birlikte buluduğu sırada o taştan ibaret olan Hıra dağı sallandı. Bunun üzerine Resulullah (s.a.v.):

“Sakin ol!  Senin üzerinde Peygamber'dcn yada Sıddîk'dan veya Şehid'den başka hiç kimse yoktur” buyurdu. [574]

2199- Urve'den rivayet edilmiştir: Aişe, bana:

“Allah'a yemin ederim ki, senin iki baban yani baban Zübeyr ile deden Ebu Bekr, “Kendilerine yara isabet ettikten sonra yine Allah'ın ve Resulünün davetine icabet eden kimseler zümresindendir” [575] dedi. [576]



[571] Buhârî, Fezâİlu's-Sahabe 14, Meğâzî 18.

[572] Buhârî, Cihad 40, Ahbaru'1-Ahad 2; Tirmizî, Menakıb 25, 45; Nesâî, Fezailu's-Sahabe, 107; Ahmed b. Hanbel, Müsned, 3/307, 338, 345, 365.

[573] Buhârî, Fezâilu's-Sahabe 13; Tirmizî, Menakıb 23, 43; Nesâî, Amelul-Yevm ve'1-Leyl, 200, 201; İbn Mâce, Mukaddime 11, 2; Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/164, 166.

[574] Tirmizî, Menakıb 19, 196; Nesâî, Fezailu's-Sahabe, 103; Ahmed b. Hanbet, Müsned, 2/419.

[575] Al-i İmrân: 3/172.

[576] Buhari, Meğazî 25; İbn Mâce, Mukaddime 11, 124.