๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ => Sahih-i Müslim Muhtasarı => Konuyu başlatan: Vatan Var Olsun ! üzerinde 12 Aralık 2011, 00:12:20



Konu Başlığı: Malını İnfak Eden Kimse İle Etmeyen Kimsenin Durumu
Gönderen: Vatan Var Olsun ! üzerinde 12 Aralık 2011, 00:12:20
17- Malını İnfak Eden Kimse İle Etmeyen Kimsenin Durumu


930- Ebu Hureyre (r.a)'tan rivayet edildiğine göre, Resulullah (s.a.v.) şöyle bu­yurmaktadır:

“Kulların sabahladığı her gün mutlaka iki melek yeryüzüne inip birisi:

“Allah’ım! Malını infak eden kimseye, verdiğine bedel olarak mal ver” diye dua eder. Diğeri de:

“Allahım! Malını infak etmeyen kimseye, vermediğine karşılık olarak malını telef et” diye beddua eder.” [54]

Açıklama:

Mal tamamıyla Allah'ındır ve İnsanların bu malda yararlanma hakkına sahip olmaktan öte bir sahiplikleri yoktur. Allah, infakta bulunma işini, insanların arzusuna bırakmıştır. Zaten insanların infak etmemeleri de şaşılacak bir durum değil midir? Çünkü onlar, Allah'ın kendi­lerine rızık olarak ihsan ettiği ve onlara verdiğinden başkasından infsk etmiyorlar. Nitekim yüce Allah,

“Allah'a ve ahiret gününe iman edip de Allah'ın kendilerine nzık olarak verdiğin­den infak etmiş olsalardı, bu kendilerine zarar mı idi?” [55] buyurmaktadır. Allah, insanlara infakta bulunmalarını her emrettiğinde, Allah'ın kendilerine vermiş olduğu ve onları rızıklandırdığı maldan infak edeceklerini de hatırlatmıştır. Bu konudaki ayetlerden bazısı şunlardır:

“Herhangi birinize ölüm gelmeden önce size verdiğimiz rızıktan infak edin.” [56]

“Ey iman edenler! İçinde ne bir alışveri ve ne bir dostluk bulunmayan bir gün gelmezden evvel, sîze verdiğimiz rızıktan infak edin.” [57]

“İman eden kullarıma de ki: Namazı dosdoğru kılsınlar ve kendilerine rızık olarak verdiğimizden gizli ve açık infak etsinler.” [58]

“Onlar öyle müminlerdir ki, gayb'a imân ederler, namazı dosdoğru kılarlar ve kendilerine rızık olarak verdiğimizden infak ederler.” [59]

Mal Allah'ın malı olduğuna ve üzerinde halifeliğe getirmiş olduğu insanların elinde bir emanet ularak bulunduğun göre, Allah'ın mal hakkında kendilerine vermiş olduğu emirleri yerine getirmekten geri kalmak imkânı insanlar için sözkonusu değildir. O halde Allah, insan­lara bu maldan bir kimini bazı kimselere vermelerini emr etmiş ise, bunu yerine getirmeye çalışmaları gerekmektedir. Çünkü bu kimselere Allah'ı ait olan maldan başka bir maldan veriyor değillerdir.

“Bir de onlara, Allah'ın size vermiş olduğu kendi malından verin.” [60]

Elinde bir miktar mal bulunan her kişiye düşen görev, bu konuda Allah'a itaat etmektir. Elinde bulunan bu mal, ister az olsun, isterse de çok fark etmez.

“Rızkı kendisine daraltılmış bulunan da Allah'ın ona verdiğinden infak etsin. Allah, hiçbir nefse ona verdiğinden başkasını yüklemez.” [61]

Sakın hiçbir kimse, Allah'a ait olan maldan elinde bulunanı yalnızca kendisinin olmak üzere verdiğini sanmasın ve hiçbir şekilde hak sahiplerine o maldaki haklarını vermek konusunda cimrilik etmesin. Çünkü Allah'ın insanları rızıklandırması ve mülkünden onlara birşeyler vermesi, O'nun emir ve yasaklan çerçevesinde onu yönetmeleri içindir. Allah, birta­kım kimselere rızık bakımından diğerlerine oranla bir üstünlük vermiş ise, fazla rızka sahip olan. infak ettiğinde veya başkasına birşeyler verdiğinde sakın kendi rızkından birşeyler ver­diğini sanmasın. O, Allah'ın malından infak etmekte olduğunu, kendi yanından hiçbir şey vermediğini iyice bilmelidir. Şu da unutulmamalıdır kî, insan yalnızca bir aracıdır. Allah'ın malından kendisi için birşeyler alıkoyduğu gibi, aynı maldan başkasına da vermiştir o kadar.

Buna göre vakti ve durumu varken elini çabuk tutup kendisinde emaneten duran mal­dan sadaka vermeyen kimselerin malı telef olmayı hak eder.

Hadis, aile fertlerine, yakınlara ve fakirlere infak gibi hayrlara teşvik etmektedir.


[54] Buharı, Zekat 27.

[55] Nisa: 4/39.

[56] Münafikun: 63/10.

[57] Bakara: 2/254.

[58] İbrahim: 14/31.

[59] Bakara: 2/3.

[60] Nur: 24/33.

[61] Talâk: 65/7.