๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ => Sahih-i Müslim Muhtasarı => Konuyu başlatan: Vatan Var Olsun ! üzerinde 21 Ekim 2011, 22:23:04



Konu Başlığı: Kıyametin Kopacagi Zaman Olacak Olaylardan Birisi
Gönderen: Vatan Var Olsun ! üzerinde 21 Ekim 2011, 22:23:04
15- Bir Adam Birinin Kabrinin Yanından Geçerken Mu­sibetten Dolayı Ölenin Yerinde Olmayı Temenni Et­medikçe Kıyametin Kopmaması


2624- Ebu Hureyre (r.a)'tan rivayet edildiğine göre, Resulullah (s.a.v.) şöyle buyurmaktadır:

“Nefsim elinde olan Allah'a yemin ederim ki, bir insan, başından geçen sıkıntı ve bunalımdan dolayı bir kabrin yanına uğrayıp kabirin üzerinde bürülüp: “Keşke bu kabir sahibinin yerinde ben olsaydım” diye temenni etmedikçe kıyamet kopmayacaktır. Doğrusu bu sözü ona söyleten şey; din de­ğil, ancak beladır.” [1225]

2625- Ebu Hureyre (r.a)'tan rivayet edildiğine göre, Peygamber (s.a.v.) şöyle buyurmaktadır:

“Kabe'yi Habeşlilerden çelimsiz/ince bacaklı birisi yıkıp harap edecektir.” [1226]


Açıklama:

Bu olay, kıyametin kopmasından önce gerçekleşecektir.

2626- Ebu Hureyre (r.a)'tan rivayet edildiğine göre, Peygamber (s.a.v.) şöyle

buyurmaktadır:

“Kahtân'dan bir kişi çıkıp da halkı sopasıyla sevk ve idare edene kadar kıyamet kopmayacaktır.” [1227]

Açıklama:  

Hadisin metninde geçen “Kahtan”ın kim oiduğu hususunda çeşitli görüşler ileri sürül­müştür. Kurtubî, bunun, Müslim, Fiten 61 (2911)'de geçen “Cehcah” adlı kimseyle aynı kişi olduğunu belirtmiştir.

2627- Ebu Hureyre (r.a)'tan rivayet edildiğine göre, Peygamber (s.a.v.) şöyle buyurmaktadır:

“Sizler, kıyametin önünde, ayakkabıları kıldan yapılmış bir kavimle savaşacaksınız. Yüzleri kılıflı kalkanlar gibidir. Yüzleri kırmızı, gözleri küçük­tür.” [1228]


Açıklama:

Hadiste, müslümanların kıyamet öncesinde savaşacağı bildirildiği bir topluluğun özellik­leri belirtilmektedir.

Beyzavî (ö. 691/1291)'nin ifadesine göre; yüzlerinin kalkan gibi olmasından maksat, ge­niş olmasıdır. Kılıflı olmasından maksat ise, sert ve etli olmasıdır.

Ayrıca hadiste kıldan yapılmış elbise giyecekleri bildirilmektedir. Bazı alimler, bu cüm­leyi; kıldan dokunmuş pabuç giyecekleri şeklinde açıklamışlardır. Nevevî (ö. 676/1277)'de bu izahı yapanlardandır.

Hadisteki tarife göre, müslümanlarla savaşacak olan milletin, Tatarlar olması muhte­meldir. Aynî (ö. 855/1451), Resulullah (s.a.v.)'in işaret ettiği ordunun Cengiz Han ve torunu Hulagu'nun komutasında İslam alemini yakıp yıkan, gaddarlığı dilere destan olan Tatar ordu­su olduğuna şöyle işaret etmektedir:

“Resulullah (s.a.v.)'in haber verdiği bu savaşların bir kısmı, (hicri) 617 tarihinde meydana gelmiştir. Türklerden büyük bir ordu çıkarak bütün Horasan diyarını kılıçtan geçirmiş, bun­dan sadece mağaralara saklananlar kurtulabilmiştir. Bunlar; Rey, Kazvİn ve Merağa'ya kadar ki bütün İslam beldelerini çiğneyip geçmişler, kadınlarını esir edip çocuklarını kesmişlerdir. Sonradan İsfahan'a ilerleyerek sayısız insanı öldürmüşlerdir. Atlarını camilere doldurup cami ve mescitlerini direklerine bağlamışlardır.”

Kurtubî (ö. 671/1273)'de, “Tezkire”de Moğol ve Tatarların üç çıkışları olduğunu şöyle belirtmektedir.

Birincisinde; Maveraunnehr çevresindeki Horasan beldelerinde yaşayan insanların tümünün canlarını kıyıp Sasanoğullarının hakimiyetine son vermişler, Peşaver şehrini tama­men yakmışlar, Harezm halkından önlerine geleni öldürmüşler, Rey, Kazvin, Erdebil, Azer­baycan beldelerinin merkezi durumundaki Merağa şehirlerini ve daha başka şehirleri tama­men yerle bir etmişler.

İkincisinde ise; Irak'a ulaşıp buranın en büyük şehri olan İsfahan'a saldırmışlar, şehrin halkı hadis ilmiyle uğraşmakta olup yüce Allah'ın yardımıyla Moğol'a saldırılarına karşı göğüs germişler, Moğolların çoğu öldürülmüş olup okun yaydan çıkması gibi kaçmışlardır.

Üçüncüsünde ise; Bağdat ve çevresindeki beldeler üzerine saldırıya geçmişler, bu beldelerde bulunan insanların çoğunu öldürüp buraları viraneye çevirmişlerdir. Ardından çok kısa bir süre içerisinde Suriye ve civarını da ele geçirmişlerdir. Aynu Calut denilen yerde Moğollar ile müslümanlar karşı karşıya gelmişler, bu savaşta Moğollardan çok sayıda asker Öldürüldü. Bu yenilgi üzerine Moğollar, Suriye topraklarını terk edip kaçtılar. Daha sonra Fırat'ın arkasına çekilmişler, yenilmiş, perişan olmuş, aşağılanmış ve yüzleri yerlere sürtülmüş olarak geri dönmek zorunda kalmışlardır.

Merhum Said Havva ise bu konuda şöyle der:

“Bu hadisi şerifte kastedilen saldınlann Moğol ve Tatar saldırılan olması muhtemeldir. Hadis metinlerinde “Türk” ismiyle kastedilenlerin, bilinen Türk halkından daha geniş bir kitle­yi içine aldığı anlaşılmaktadır. Bundan dolayı hadislerin açıklamalannı yapan ilim adamları, bu bölümdeki hadis şeriflerde işaret edilen olayların, müslümanların Moğol ve Tatar saldırıla­rı dolayısıyla karşı karşıya geldikleri sıkıntılar olduğunu söylemişlerdir.” [1229]


2628- Ebu Saîd el-Hudrî (r.a)'tan rivayet edildiğine göre, Resulullah (s.a.v.) şöyle buyurmaktadır:

"Devlet başkanlarınızdan(Halifelerinizden) öyle birisi  devlet başkanı olacaktır ki, malı tane tane değil, avuç avuç saçacaktır.” [1230]


2629- Ümmü Seleme (r.anhâ)'dan rivayet edildiğine göre, Resulullah (s.a.v.) şöyle buyurmaktadır:

“Ammâr'i, azgın bir topluluk öldürecek.” [1231]

Açıklama:  

Ammâr'ın annesi, Sümeyye'dir. Babası da, ilk müslümanlardan Yâsir'dir. Bunlar, Allah yolunda çeşitli işkencelere maruz kalmışlardır.

Ammâr, Medine'y hicret etmiş ve Resulullah (s.a.v.)'in katıldığı bütün savaşlara katılmış­tır. Yemame savaşında kulağı kesilmiştir. Hz. Ömer zamanında Kufe'ye vali olarak tayin edilmiştir.

Ammâr, h.87. yılda Hz, Ali ile Muaviye arasında yapılan Sıffîn savaşında Hz. Ali'nin sa­fında 93 yaşında iken Muaviye taraftarları tarafından şehid edilmiştir.

Ammâr, Cemel ve Sıffîn savaşlarında meşru halife olan Hz. Ali'nin safında onun haklılı­ğına inanarak savaşmıştır. Büyük sahabi Huzeyme b. Sabit, Ammâr'ın şehid edildiğini du­yunca, hemen kılıcına sarılarak Muaviye taraftarlarına karşı savaşır. Çünkü Resulullah (s.a.v.)'in, Ammâr ile ilgili mucizesi böylece ortaya çıkmıştır.


2630- Ebu Hureyre (r.a)'tan rivayet edilmiştir; “Peygamber (s.a.v.):

“Ümmetimi Kureyş'in şu kabilesi helak edecektir” buyurdu. Sahabiler;

“Bize bu konuda ne yapmamızı emredersin?” dediler. Peygamber (s.a.v.):

“Keşke insanlar, onlardan uzak kalsalar!” buyurdu. [1232]

Açıklama:  
 
Taberî'ye göre “Kabile”den maksat, kabilenin soyundan gelecek kimselerdir.

2631- Ebu Hureyre (r.a)'tan rivayet edildiğine göre, Resulullah (s.a.v.) şöyle buyurmaktadır:

“Kîsra ölmüştür. Ondan sonra kisra yoktur. Kayser helak olursa ondan sonra da Kayser yoktur. Nefsim elinde bulunan Allah'a yemin ederim ki, size onların hazineleri mutlaka Allah yolunda verilecektir.” [1233]

Açıklama:  

Kisra, o dönemde İran hükümdarlarına verilen isimdir. Kayser ise, Bizans hükümdarla­rına verilen isimdi.

“Kisradan sonra kisra yoktur” ifadesinden maksat; İran saltanatı yıkıldıktan sonra bir daha bir daha eski İhtişamıyla İran devleti kurulamamasıdır.

Aynı durum Bizans devleti için de gerçekleşmiştir. Yalnız Müslim, Fiten 76 (2918) nolu hadiste Bizans’ın yıkılacağının muzari/geniş zaman kipiyle bildirilmesi, Bizans'ın yıkılışının tedrici olacağına işaret etmiştir. Nitekim Suriye, Filistin ve Anadolu'nun Bizans hakimiyetin­den çıkması tedricen olmuştur. 1453'de Fatih Sultan Mehmed'in İstanbul'u feth etmesiyle Bizans'a son verilmiştir.

2632- Câbir b. Semure (r.a)'tan rivayet edilmiştir: “Resulullah (s.a.v.)'i:

“Müslümanlardan bir topluluk, “Beyaz Saray”daki kisrâ hanedanının ha­zinesini mutlaka feth edecektir” diye buyururken işittim.[1234]

2633- Ebu Hureyre (r.a)'tan rivayet edilmiştir; “Peygamber (s.a.v.):

“Sizler bir tarafı karada ve bir tarafı da denizde olan bir şehir işittiniz mi?” bu­yurdu. Sahabiler:

“Evet, işittik ey Allah'ın resulü!” dediler. Peygamber (s.a.v.):

“İshak oğullarından yetmiş bin kişi bu şehre gaza etmedikçe kıyamet kopmayacaktır. müslümanlar, o şehre gelip konakladıkları zaman onlarla silahla savaşmaz­lar ve  onlara  ok  da  atmazlar.  Sadece   “Lâ  ilahe   illallahu  vallahu  Ekber” Allah'tan başka ilâh yoktur, Allah en büyüktür diyecekler. Bunun üzerine o şeh­rin iki tarafından biri düşer.

“Sonra ikinci defa: “Lâ ilâhe illallahu vallahu Ekber” Allah'tan başka ilâh yoktur, Allah en büyüktür diyecekler. Bunun üzerine o şehrin diğer bir tarafı daha düşer. Sonra üçüncü defa: “Lâ ilahe illallahu vallahu Ekber” Allah'tan başka ilâh yoktur, Allah en büyüktür diyecekler. Bunun üzerine müslümanlar için o şehir­den bir gedik açılacak, şehre buradan girecekler ve ganimetlere nail olacaklardır. Onlar ganimetleri taksim ederken birdenbire kendilerine bir yaygaracı gelip:

“Deccal çıkmıştır” diyecek. Bunun üzerine müslümanlar, her şeyi bırakıp geri döneceklerdir.” [1235]

Açıklama:
 
Deccâl'e, “Deccâl” denilmesinin sebebi; hakkı batılla örttüğü içindir.

2634- Abdullah İbn Ömer (r.a)'tan rivayet edildiğine göre, Peygamber (s.a.v.) şöyle buyurmaktadır:

“Yahudilerle mutlaka savaşaksınız. Onları tepeleyeceksiniz. Hatta taş di­le gelerek:

“Ey müslüman! Şu arkamda bulunan kişi yahudidir, gel de onu öldür!” diyecektir.” [1236]

Açıklama:

Hadis, Kıyametin sonuna doğru Yahudiler ile müslümanlar arasında şiddetli savaşın çıkacağını, taşlar ile ağaçların dile gelerek müslümanın Yahudi'yi öldürmesi için: “Arkamda yahudi var, gel onu öldür” diye konuşacaklarını bildirmektedir.

Gargad, dikenli bir ağaçtır.

2635- Câbir b. Semure (r.a)'tan rivayet edilmiştir: “Resulullah (s.a.v.)'i:

“Doğrusu kıyametin önünde “Yalancılar” ortaya çıkacaktır” diye buyurur­ken işittim[1237]

Açıklama:

Burada “Yalancılar”la kast edilen, deccallerdir.

2636- Ebu Hureyre (r.a)'tan rivayet edildiğine göre, Peygamber (s.a.v.) şöyle buyurmaktadır:

“Her biri “Allah'ın resulü” olduğunu iddia eden otuza yakın “Yalancı Deccâl” gönderilmedikçe kıyamet kopmayacaktır.” [1238]


[1225] Buhârî, Fiten 53; İbn Mâce, Fiten 24, 4037.

[1226] Buhârî, Hac 47; Nesâî, Menasik 125; Ahmed b. Hanbel, Müsned, 2/310, 417.

[1227] Buhârî, Menakib 7, Fiten ?23; Ahmed b. Hanbei, Müsned, 2/417.

[1228] Buhârî, Cihâd 95, 96, Menâkıb 25; Ebu Dâvud, Melâhim 9, 4303, 4304; Tirmizî, Fiten 40, 2216; Nesâî, Cİhâd 42; İbn Mâce, Fiten 36, 4096; Ahmed b. Hanbei, Müsned, 2/319.

[1229] B.k.z: Said Havva, İslam Akaidi, Aksa Yay., İstanbul 1996, 3/207.

[1230] Ahmed b. Hatibe, Müsned, 3/48, 60.

[1231] Nesâî, Fezailu's-Sahabe, 170; Ahmed b. Hanbel, Müsned, 6/289, 300, 311.

[1232] Buhari, Menakıb 25; Ahmed b. Hanbcl, Müsned, 2/301.

[1233] Buhârî, Cihad 157; Tirmizî, Fiten 41, 2216; Ahmed b. Hanbel, Müsned, 2/233, 240, 271, 313.

[1234] Buhârî, Farzu'1-Hums 8; Ahmed b. Hanbel, Müsned, 5/89, 103, 104.

[1235] Hâkim Müstedrek, 4/476.

[1236] Buhârî, Cihad 93; Tirmizî, Fiten 56, 2236; Ahmed b. Hanbel, Müsned, 2/121, 131, 135, 149.

[1237] Ahmed b. Hanbel, Müsned, 5/86, 87, 88, 89, 90, 92, 94, 100, 101, 106, 107.

[1238] Buhârî, Menakıb 25; Tirmizî, Fiten 43, 2218; Ahmed b. Hanbel, Müsned, 2/236, 530.



Konu Başlığı: Ynt: Kıyametin Kopacagi Zaman Olacak Olaylardan Birisi
Gönderen: sultan aktay üzerinde 05 Nisan 2015, 15:20:48
selamun aleyküm zaten şuanki durumlar bile yavaş yavaş kıyamete girdiğimizin gösergecidir BENCE çünkü artık zinaların alası yapılıyor cinayetler çoğalıyor artık annesini babasını öldüren bile var.
paylaşım için allah razı olsun


Konu Başlığı: Ynt: Kıyametin Kopacagi Zaman Olacak Olaylardan Birisi
Gönderen: Ceren üzerinde 25 Temmuz 2015, 22:04:23
Aleykümselam.Kıyamet alametleri yavaş yavaş gerçekleşiyor.Rabbim bizi kıyametin dehşetli azabından korusun.Merhamet,rahmet ettiği kullardan olalım inşallah.Rabbim razı olsun paylaşımdan Saniye abla...


Konu Başlığı: Ynt: Kıyametin Kopacagi Zaman Olacak Olaylardan Birisi
Gönderen: Zehra 8/C üzerinde 27 Ekim 2015, 19:05:06
İnsan kıyamet gününü unutup dilediğini yapıyor keşke unutmasak da bunların bi hesabının verileceğini hatırlarsak.Çok güzel bir paylaşım olmuş ALLAH RAZI OLSUN...


Konu Başlığı: Ynt: Kıyametin Kopacagi Zaman Olacak Olaylardan Birisi
Gönderen: SeLiNaY 8 üzerinde 28 Ekim 2015, 11:24:39
Selamun Aleykum
Bu dünyada yaptığımız herşeyin kıyamet günü hesap verecektir.yanı ne yaparsanız yapın ahirette hesaba çekileceğini bilerek yapın.

Allaha razı olsun


Konu Başlığı: Ynt: Kıyametin Kopacagi Zaman Olacak Olaylardan Birisi
Gönderen: Pelinay üzerinde 28 Ekim 2015, 14:32:48
Aleyna ve aleykumusselam;neredeyse hepsi vuku bulmuş olaylar.Rabbim bizleri kıymaetin o dehşetinden muhafaza eylesin inşallah.Rabbim iman ile yaşayıp son nefesimizi de iman ile verebilmek nasip eylesin.Allah razıo lsun


Konu Başlığı: Ynt: Kıyametin Kopacagi Zaman Olacak Olaylardan Birisi
Gönderen: Ruhane üzerinde 22 Temmuz 2016, 16:56:54
Bir o alamet zaten olmuş durumda ..Bu zaman diliminde rabbim fitneye bulasmaktan nefsin ve şeytanın şerrinden korusun hepimizi ..