๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ => Sahih-i Müslim Muhtasarı => Konuyu başlatan: Vatan Var Olsun ! üzerinde 19 Kasım 2011, 20:33:03



Konu Başlığı: Hendek Gazası
Gönderen: Vatan Var Olsun ! üzerinde 19 Kasım 2011, 20:33:03
36- Hendek Gazası

“Huzeyfe'nin yanındaydık. Bir adam:

“Resulullah (s.a.v.)'e erişseydim onunla birlikte düşmanlara karşı savaşır ve na yardım ederdim!” dedi, Bunun üzerine Huzeyfe şunları söyledi:

“Gerçekten sen bunu mu yapar miydin? Vallahi ben kendimizi Hendek savaşı gecesi Resulullah (s.a.v.)'le birlikte görmüşümdür! Bizi şiddetli bir rüzgâr ve soğuk akalamıştı. Derken Resulullah (s.a.v.):

“Bana bu kavmin haberini getirecek bir adam yok mu? Allah onu kıyamet gününde benimle beraber haşredecektir!” buyurdu. Biz sustuk. Ona, bizden iç bir kimse cevâp vermedi. Sonra tekrar:

“Bize bu kavmin haberini getirecek bir adam yok mu? Allah onu kıyamet günde benimle beraber haşredecektir!” buyurdu. Biz yine sustuk! Ona, bizden hiç bir kimse cevap vermedi.” Sonra yine:

“Bize bu kavmin haberini getirecek bir adam yok mu? Allah onu kıyamet gününde benimle beraber haşredecektir!” buyurdu. Biz yine sustuk. Ona, bizden hiç bir kimse cevap vermedi. Bunun üzerine Resulullah (s.a.v.):

“Kalk, ey Huzeyfe! Bize bu düşman kavmin haberini getir!” buyurdu. Çâre bulamadım, çünkü ismimle beni kalkmaya davet etmişti.

“Git de bana bu kavmin haberini getir! Ama onları aleyhime kışkırtma!” buyurdu.

Onun yanından çekildiğim zaman hamamda yürüyor gibi oldum. Nihayet düş­manın yanına vardım. Baktım ki, Ebû Süfyân sırtını ateşle ısıtıyor. Hemen yayın içine bir ok koydum ve ona atmak istedim. Fakat Resulullah (s.a.v.)'in;

“Ama onları aleyhime kışkırtma!” sözünü hatırladım. Ok atmış olsam mutlaka onu vururdum! Sonra geri döndüm, ama yine hamamda yürüyor gibi idim. Resulullah (s.a.v.)'in yanına geldiğimde düşmanın haberini ona anlatıp bitirdiğim za­man üşüdüm! Bunun üzerine Resulullah (s.a.v.), üzerinde bulunan ve içinde namaz kıldığı bir kaftanın artan kısmıyla beni örttü. Sabahlaymcaya kadar uyudum. Sabah­ladığım zaman bana:“Kalk, ey uykucu!” buyurdu. [994]
[/size][/color]

[994] İbn Hibbân, Sahih, 7125; Ebu Nuaym, Hilye, 1/354; Beyhakî, Sünenü'l-Kübrâ, 9/148-149.