> Forum > ๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ > Hadis Eserleri > Sahih-i Müslim Muhtasarı >  Cennette Makamı En Aşağı Olanlar
Sayfa: [1] 2   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Cennette Makamı En Aşağı Olanlar  (Okunma Sayısı 8214 defa)
23 Aralık 2011, 20:55:16
Vatan Var Olsun !
Dünyalılar
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bayan
Mesaj Sayısı: 8.940


« : 23 Aralık 2011, 20:55:16 »



79- Cennette Makamı En Aşağı Olanlar


136- Muğîre b. Şu'be (r.a)'tan rivayet edildiğine göre, Resulullah (s.a.v.) şöyle buyurmaktadır:

“Musa (a.s), Rabbine:

“Rabbim! Cennetliklerin makam itibariyle en aşağısı kimdir?” diye sor­du. Yüce ALLAH şöyle buyurdu:

Cennetlikler cennete konulduktan sonra gelecek bir adamdır. Ona:

“Cennete gir” denilecek. O da:

“Ey Rabbİm! Nasıl gireyim? İnsanlar yerlerine yerleşmişler ve alacakla­rım almışlar!” diyecek. Ona:

“Dünya hükümdarlarından bir hükümdarın mülkü kadar mülkün olma­sına razı değil misin?” denilecek. O da:

“Rabbim! Razı oldum” diyecek. Bunun üzerine Yüce ALLAH, (ona):

“Bu kadarı ve onun bir misli daha, bir misli daha, bir misli daha ve bir misli daha senindir” buyuracak. O adam, beşinci defa da:

“Rabbim! Razı oldum” diyecek. Bunun üzerine Yüce ALLAH, (ona):

“Bunlar ve bunların on misli daha senindir. Canının istediği ve gözünün beğendiği her şey de senindir” buyuracak. O adam:

“Rabbim! Razı oldum” diyecek. Bunun üzerine Musa:

“Rabbim! Cennetliklerin makam itibariyle en yüksek olanı kimdir?” diye sordu. Yüce ALLAH:

“Onlar, öyle kimselerdirler ki, diledim de yüceliklerini elimle diktiğim ve üzerlerine mühür vurdum. Dolayısıyla (onları) ne bir göz görmüş, ne bir kulak işitmiş ve ne de bir insanın hatırından geçmişlerdir” buyurdu.

Yüce ALLAH'ın kitabında bunun delili,

“Hiç kimse onları memnun etmek için kendilerine neler gizlendiğini bilemez” [258] ayetidir.[259]

Açıklama:

Hz. Musa (a.s)'ın sorduğu soran maksat; cennetliklerin en aşağı mertebede olanlarının sıfat ve alametleridir. Yani onların en aşağı derecede olduğunu hangi sıfat ve alametle bile­ceğim demek istemiştir.)

137- Ebu Zerr (r.a)'tan rivayet edildiğine göre, Resulullah (s.a.v.) şöyle buyur­maktadır:

“Ben, cennetliklerin cennete en son gireni ile cehennemliklerin cehen­nemden en son çıkanını pekala biliyorum.

Kıyamet günü bir adam getirilip:

Buna küçük günahlarını gösterin, büyük günahlarını ondan kaldırın” denilecek. Bunun üzerine ona küçük günahları gösterilip:

“Sen filanca ve filanca gün şu ve şu işi yaptın. Filanca ve filanca günde şunu ve şunu yaptın” denilecek. O adam:

“Evet” diyecek.

Yaptığını inkar edemeyip büyük günahlarının kendisine gösterilmesinden kor­kacak. Derken ona:

“Senin için, her kötülüğün yerine bir iyilik vardır” denilecek. O adam:

“Rabbim! Ben bazı şeyler yaptım ki, onları burada göremiyorum” diye­cek.”

Açıklama:

Hadisin ravisi der ki: Yemin olsun ki, Resulullah (s.a.v.)'i gülerken gör­düm. Öyle ki azı dişleri görünüyordu. [260]

138. Câbir b. Abdullah (r.a)'tan rivayet edilmiştir:

“Câbir'e, Vurûd” ( = kıyamet günü insanların mahşer yerine doğru geliş şekli) soruldu. O da şöyle dedi:

“Biz kıyamet gününde filanca ve filanca yerden yani İnsanların üst kısmın­dan” geleceğiz. Derken ümmetler, putîarıyla ve taptıklarıyla teke tek çağrılacaklar. Bundan sonra Rabbimiz bize gelip:

“Siz kimi bekliyorsunuz?” buyuracak. Orada bulunan kimseler:

“Rabbimizi bekliyoruz” diyecekler. ALLAH:

“Rabbiniz benim!” diyecek. Onlar:

Öyleyse seni bir görelim!' diyecekler. Bunun üzerine yüce ALLAH onlara te­bessüm edip tecelli edecek ve onlar da O'na tabi olacaklar.

Mümin veya münafık her insana bir nur verilecek. Sonra o nurun peşine takıla­caklar.

Cehennem köprüsünün üzerinde çengeller ile dikenler vardır. Bunlar, ALLAH'ın dilediklerini tutacaklar.

Daha sonra münafıkların nuru sönecek, daha sonra müminler kurtulacak.

ilk zümre, yüzleri dolunay gecesindeki ay gibi (parlak) yetmiş bin kişi olarak hesap görmeden cehennemden kurtulacaklar. Sonra onların arkasından gelenler, birbirini izleyen gökteki yıldızların nurları gibi onları takip edecekler. Sonra di­ğerleri de bu şekilde onları takip edecekler.

Sonra şefaat helal olacak. Şefaat ehli “ALLAH'tan başka İlah yoktur” diyenler ile kalbinde bir arpa tanesi ağırlığında imanı bulunanları cehennemden çıkarmcaya kadar şefaat edecekler. Bu çıkarılanlar, cennetin içine konacak. Cennetlikler, bunla­rın üzerlerine su serpmeye başlayacak. Nihayet bunlar, sel suyu önünde ot biter gibi bitivereceklerdir. Cehennemden çıkan kimsede, (böylece) yanık izi kalmayacak, Daha sonra ona dünya ve onunla birlikte dünyanın on misli verilinceye kadar dilek­te bulunacak. [261]

139. Yezîd el-Fakîr'den rivayet edilmiştir:

“Haricilerin bir görüşü kalbime işlemişti. Derken haccetmek, sonra halka karşı çıkarak propaganda yapmak niyetiyle kalabalık bir topluluk içerisinde yola çıktık. (Giderken) Medine'ye uğradık. Bir de baktım ki, Câbir b. Abdullah bir direğin yanı­na oturmuş, bir topluluğa Resulullah (s.a.v.)'den hadis rivayet ediyor. Bir ara cehennemliklerden bahsetti, Ona:

“Ey Resulullah'in arkadaşı! Sizin rivayet ettiğiniz hadis de ne öyle? Halbuki Yüce ALLAH,

“Şüphesiz ki Sen kimi cehenneme atarsan onu muhakkak rezil rüsvay edersin” [262] ve

“Cehennemlikler, cehennemden çıkmak istedikçe oraya geri iade edilirler” [263] buyurmaktadır. Siz ise (bunla­rı) söylüyorsunuz?” dedim. Câbir:

“Sen Kur'an okur musun?” diye sordu. Ben de:

“Evet, (okurum)” diye cevap verdim. Câbir:

“Muhammed (s.a.v.)’in makamı/makam-ı mahmud'un neresi olduğunu hiç işittin mi?” diye sordu. Ben de:

“Evet, (işittim)” dedim. Câbir:

“Muhammed (a.s)'ın makamı, övülmüş bir makam olup; ALLAH'ın onun saye­sinde (cehennemden) çıkaracaklarını çıkarır” dedi.

Daha sonra Câbir sıratın konulmasını, insanların onun üzerinden geçişini anlat­tı. Ben bunları ezberimde tutamamış olmaktan korkarım.

Ayrıca bir topluluğun cehennemde bir müddet kaldıktan sonra oradan yani su­sam çöpleri gibi çıkarılarak cennet nehirlerinden bir nehre atılacaklarını ve orada yıkanarak kağıt sayfaları gibi (bembeyaz) çıkarılacaklarını söyledi.

Daha sonra haçtan döndük. (Birbirimize:)

“Yazıklar olsun! Siz, bu şeyhin, Resulullah (s.a.v.) üzerine yalan söyle­yeceğini mi zannediyorsunuz?” deyip Haricilik düşüncesini bıraktık. Vallahi, İçimizden bir adam dışında Haricilikte hiç kimse kalmadı.”

Açıklama:

Harici, kelime anlamıyla, “Çıkan” anlamına gelmektedir. Hariciler de, çıkanlar anla­mına gelmektedir.

Hariciler, Hz. Osman'ın şehid edilmesiyle başlayan iç karışıklıkların sonunda ortaya çıkan bir fitne grubunun adıdır. Bunlar, Sıffîn savaşından sonra Hz. Ali ile Muâviye arasın­daki İhtilafın, iki hakem tarafından Kur'an'a göre çözümlenmesi şeklinde bir karara varılınca, b ukararı, “Kur'an'a” uygun bulmamışlardır. Hz. Ali fiilen halife seçilince, onların üzerine giderek onlarla savaşmıştır. Hz. Ali'ye karşı siyasî bir eylem olarak ilk toplandıkları yerin adı, “Harûra” olduğu için bunlara “Harûrîler” de denmiştir.

Hariciler, “Büyük günah işleyen kimse kafir olur” diye ortaya attıkları bir prensible hare­ket ettikleri için zamanla Kelamî, Siyasî bir fırka mahiyetini kazanmışlardır.

Hariciler, değişik kollara aynlmıştır. Zamanımıza kadar varlığını sürdüren kolu, İbadiye'dir. Bugün Tunus,. Cezayir ve Umman'da bunlara rastlanmaktadır. Zengibar'ın resmî mez­hebinin “İbadiye” olduğu bilinmektedir.

İslam Tarihînde ortaya çıkan Hariciler ile ilgili olarak, onların, İslam dininden çıkıp kafir olduklarını söylemek, çok zor bir olay. O zamana kadar sahabe arasında bir takım farklılıklar olmasına rağmen, onlar, düşünce ve eylem anlamında yeni bir Kelamî-Siyasî bir ekol ve fırka olarak ortaya çıktıkları için onlara "Hariciler" denmiştir. Yoksa "ayrılanlar" anlamına gelen Mu'tezile Mezhebi için onlara mensup kimselerin direkt olarak kafir oldukları ileri sürülme­miştir. Bu durum, Kelamı, Siyasî, Tasavvuf! vb. bir yapıya sahip her müslüman topluluk için geçerlidir. Ama bazen bu topluluklar içerisinde yer alan bazı kimseler, ileri sürdükleri fikirler gereği tekfir edildikleri olmuşsa da, bu toplulukların, tümden kafir olduklarını ileri sürmek ve bunların ebedi olarak Cehennemde yanacaklarını söylemek, yakışık almaz.

İsrâ: 17/79'da da geçen “Makam-ı Mahmûd”, 3 şekilde tefsir edilmiştir:

1- Kıyamet günü, Hz. Peygamber (s.a.v.)'in duracağı makam,

2- “Livâu'1-Hamd” sancağının kendisine verileceği makam.

3. Şefaat Makamı. Cumhur'un görüşü de budur.

Kıyamet günü Hz. Muhammed (s.a.v.) dışında peygamberler de dahil bütün insanlar, kendi nefsini kurtarmaya çalışacak. İnsanları bu duruma götüren durum, mevkifin korkunç halleridir.

İnsanlar kendilerini kurtarabilmek için ilk önce Hz. Adem'e, sonra Hz. Nuh'a, Hz. İbra­him'e. Hz. Musa'ya, Hz. İsa'ya ve en sonunda ise Hz. Muhammed (s.a.v.)'e gidecekler. Hz. Muhammed fs.a.v.) dışında, hiçbir peygamber yardım edemeyecek. Çünkü Kıyamet günü insanların efendisi, Hz. Muhammed (s.a.v.)'dir. Onlara, şefaat edecek ilk kişi, O'dur. Zira O, hem “Üvâu'l-Hamd” Hamd Sancağı'n)a ve hem de “Makamı-Mahmûd”a sahip olacaktır. Bu sayede insanlara şefaatte bulunacaktır. Bu şefaat yetkisini, O'na, Yüce ALLAH verecektir.

Her peygamber, ALLAH katında kabul edilecek dua hususunda acele etmesine rağmen, Hz. Muhammed, bu konudaki hakkını, ümmeti için ahirete bırakmıştır. İşte bu hakkı, bu şe­kilde kullanacaktır.

İşte Hz. Muhammed (s.a.v.), burada, İnsanlar ile ALLAH arasında bir aracı (=vesîle) ol­maktadır. Bu sayede Hz. Muhammed (s.a.v.), bu insanları, Cehenneme girmekten kurtarıp Cennete girmelerine vesile olacaktır.
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
« Son Düzenleme: 23 Aralık 2011, 21:31:24 Gönderen: Saniyenur »
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Cennette Makamı En Aşağı Olanlar
« Posted on: 27 Nisan 2024, 01:49:40 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Cennette Makamı En Aşağı Olanlar rüya tabiri, Cennette Makamı En Aşağı Olanlar mekke canlı, Cennette Makamı En Aşağı Olanlar kabe canlı yayın, Cennette Makamı En Aşağı Olanlar Üç boyutlu kuran oku Cennette Makamı En Aşağı Olanlar kuran ı kerim, Cennette Makamı En Aşağı Olanlar peygamber kıssaları, Cennette Makamı En Aşağı Olanlar ilitam ders soruları, Cennette Makamı En Aşağı Olanlarönlisans arapça,
Logged
21 Eylül 2015, 02:21:43
Sefil
Yeni Üyeler
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 28.807


« Yanıtla #1 : 21 Eylül 2015, 02:21:43 »

İnsanlar kendilerini kurtarabilmek için ilk önce Hz. Adem'e, sonra Hz. Nuh'a, Hz. İbra­him'e. Hz. Musa'ya, Hz. İsa'ya ve en sonunda ise Hz. Muhammed (s.a.v.)'e gidecekler. Hz. Muhammed fs.a.v.) dışında, hiçbir peygamber yardım edemeyecek. Çünkü Kıyamet günü insanların efendisi, Hz. Muhammed (s.a.v.)'dir. Onlara, şefaat edecek ilk kişi, O'dur. Zira O, hem “Üvâu'l-Hamd” Hamd Sancağı'n)a ve hem de “Makamı-Mahmûd”a sahip olacaktır. Bu sayede insanlara şefaatte bulunacaktır. Bu şefaat yetkisini, O'na, Yüce Allah verecektir.

Her peygamber, Allah katında kabul edilecek dua hususunda acele etmesine rağmen, Hz. Muhammed, bu konudaki hakkını, ümmeti için ahirete bırakmıştır. İşte bu hakkı, bu şe­kilde kullanacaktır.

İşte Hz. Muhammed (s.a.v.), burada, İnsanlar ile Allah arasında bir aracı (=vesîle) ol­maktadır. Bu sayede Hz. Muhammed (s.a.v.), bu insanları, Cehenneme girmekten kurtarıp Cennete girmelerine vesile olacaktır.

İnşaallah Efendimizin duasına mazhar olanlardan olur cennetle müjdelenen hayırlı kullardan oluruz.

Allah razı olsun
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

27 Ekim 2015, 19:28:36
Zehra 8/C
Öğrenci Grubu
***
Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 288


« Yanıtla #2 : 27 Ekim 2015, 19:28:36 »

Mahşer yerinde Allah'a arz için uzun bir müddet bekleyecek bu bekleme esnasında gerek sıcaktan gerek sıkıntıdan boynuna kadar tere gömülecektir. Paylaşım için Allah razı olsun...
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı
27 Ekim 2015, 19:29:48
Ceren

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 26.620


« Yanıtla #3 : 27 Ekim 2015, 19:29:48 »

Aleykümselam.Dünyasını ahireti için harcayan ,ahiretini kazanıp,cennet ehli olacak kullardan olalım inşallah.Rabbim razı olsun paylaşımdan kardeşim...
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

02 Mart 2016, 03:38:10
Pelinay
Bölüm Görevlisi
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bayan
Mesaj Sayısı: 8.696


« Yanıtla #4 : 02 Mart 2016, 03:38:10 »

Rabbim o gunun dehsetinden bizleri korusun ,hesabi kolay gorulenlerden eylesin insallah.Allah razi olsun.cokca istifade ettigim bir paylasimdim
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Sayfa: [1] 2   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes