> Forum > ๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ > İslam Tarihi Eserleri > Sahabe-i Kiram > Kerbela Faciası-4
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Kerbela Faciası-4  (Okunma Sayısı 1775 defa)
21 Şubat 2010, 14:44:33
ღAşkullahღ
Muhabbetullah
Admin
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bay
Mesaj Sayısı: 25.839


Site
« : 21 Şubat 2010, 14:44:33 »



Kerbela Faciası

4.Bölüm


Ehl-i Beyt Gençlerinden En Son Şehid Olanlar :
Hz. Hüseyin´e Su Içirmeyen Adamın Akıbeti:
Hz. Hüseyin´in Ev Halkıyla İrtibatının. Kesilmesi :
Şimr´in, Abdurranmanu?l-Cu´fî ile Münâkaşası ve Sövüşmesi :
Hz. Hüseyin´in Ev Halkından Bir Çocuğun Elinin Kesilmesi ve Hz. Hüseymin Bedduası :
Hz. Hüseyin´in Çevresindeki Piyadeleri Birbirine Katmaei :
Hz. Hüseyin´in Arkasından Mızraklanıp Yere Düşürülmesi
Hz. Hüseyin´in, Şimr b. Zilcevşen Hakkındaki Teşhisi i
Hz. Hüseyin´in Başının Gövdesinden Ayırıiması :
Hz. Hüseyin´in Şehid Edildiği Tarih :
Hz. Hüseyin´in Şehid Edildiği Tarihde Yaşı :
Hz. Hüseyin´in Elbise ve Silahlarının Soyulması :
Kerfoelâ Katillerinin Hastalığa Uğramaları ve Çoklarının Delirmeleri:
Küfe Leşkerinin Çadırları Yağmalamaları :
Şehidler Arasından Kalkıp Çarpışan Şehid :
Hz, Hüseyin´in Oğlu Aliyyül Asgâr´m Kurtuluşu.
Sinan b. Enes´in Azarlanması ve Dövülmesi :
Kerbelâ´da Yakalanıp Bırakılan Kişiler :
Hz, Hüseyin´in Kerbelâ Katl-i Âmından Kurtulan Oğullan :
Hz. Hüseyin´in Cesedinin Atlara Çiğrierttirilmesi :
Kerbelâ Şehidlerinin Sayısı :
Kerbelâ Sehidlerinden Hz. Hüseyin île Ona Mensub ve Akraba Olanların İsimleri :
Küfe Leşkerinden Öldürülenlerin ve Yaralananların Sayısı :
Şehidlerin Defni :
Hz. Hüseyin´in Kabrinin Belirsiz Edilmesi ve Kabrinden Yayılan Hoş Koku :
Hz. Hüseyin´in Kabrini Kirleten Adamın Ailece Başlarına Gelenler :
Demir Kalemin Havada Kanla Yazdığı Yazı :
Üzerinde Nur Sütunu Yükselen Baş:
Havli b. Yezid´im Hayal Kırıklığına Uğraması :
Hz. Hüseyin´in Başı, İbn-i Ziyad´ın Önünde :
Zeyd b. Erkam´m İbn-i Ziyad´a İhtan ve Hıçkırarak Ağlaması :
Enes b. Mâlik´in, İbff_i Ziyad´a Ihtan :
Hz. Hüseyin´in Başının Küfe´de Teşhir Ettirilmesi :
Ardarda Kesilen Başların Getirildiği Köşk :
Şehîd Başlarının Küfe´ye Taşınması :

Hz. Hüseyin´in Ev Halkının, Kerbelâ´dan Küfe´ye Gönderilmesi ve Hz. Zeyneb´in Herkesi Ağlatan Sözleri: 15

Küfeli Kadınların Feryadları : 15

Küfe´de Geçirilen İlk Gece ve AH b. Hüseyin´i Üç Yüz Dirheme Satan Hayırlı Küfeli : 16

Hz. Zeyneb´in lbn-i Ziyad´la Münâkaşası : 16

İbn-i Ziyad´ın, Ali b. Hüseyin´le Münâkaşası ve Onu Öldürmeğe Kalkışması: 17

İbn-i Ziyad´ın Küfelüere Hitabı : 18

Abdullah b. Afif´in, îbnA Ziyad´i Red Etmesi ve Asılması : 18

Hz. Hüseyin´in Ev Halkının Yezid´e Yollanması : 19

Muhaffez´in Küstahlığı ve Yezîd´in Onu Azarlaması : 19

Şehid Başlarının Yezid´e Gönderilmesi : 19

Yezid´in Üzüntü ve Pişmanlık Duyması : 21

Hz. Hüseyin´in Başı Yezid´in Önünde : 21

Ebû Berze´nin, Yezid´e İhtarı : 21

Yezid´in, Hz. Hüseyin İçin Yas Tutmasını Kansma Emr Etmesi : 21

Mervan´in Sevinci ve Kardeşinin Üzüntüsü : 22

Yezid´in Kendi Görüşünü ve Muhakemesini Şamlılara Açıklaması: 22

Hz. Hüseyin´in Ev Halkı, Yezîd´in Huzurunda. 23

Yezîd´in, Ali b. Hüseyin´le Münâkaşası : 23

Hz. Hüseyin´in Ev Halkı Hakkında Yapılacak Muamelenin Görüşülmesi ve Kararlaştırılması : 24

Mor suratlı Şamlının Küstahlığı ve Yezid´in, Hz. Zeyneb´Ie Münâkaşası : 24

Hz. Hüseyin îçin Üç Gün Matem Tutulması : 25

Yezid´in, Ali ve Ömer b. Hüseyin´le Birlikte Yemek Yemesi : 25

Ömer b. Hüseyin´in, Halid b. Yezid´le Nasıl Güreş Tutacağı : 25

Yezîd´in, Ali b. Hüseyin´e Bir Teklifi ve Numan b. Beşîr´e Direktifi: 26

Yezîd´in, Gidecekleri Sırada Ali b. Hüseyin´le Konuşması : 26

Yezîd´in, Ali b. Hüseyin Hakkında Müslim b. Ukbe´ye Emir ve Tavsiyesi: 26

Yezîd´in, Kerbelâ Faciasından, Önce Sevinç, Sonra da Nedamet Duyması : 27

Kerbelâ Katliamının, Emevî Saltanatının Yıkılmasına Sebeb Olduğu: 27

Hz. Hüseyin´in Şehîd Edilmesini Yezid mi Emr Etmişti?. 27

İbn-i Ziyad´ın Endişelenmesi : 28

Mercâne´nin, îbn-i Ziyad´a Çatması : 28

Ömer b. Sa´d´in Pişmanlığı: 28

Ömer b. Sa´d´in İleri Sürdüğü Mazeretler: 29

Şebes b. Rib´î´nin itiraflar ive Pişmanlığı: 29

Bir Sineğin mi, Yoksa, Hz. Hüseyin´in Kanını Dökmenin Cezası mı Sorulmak Gerektiği? 29

İbrahim en-Nahaî´nln Bir Sözü: 29

Ibn-i Ziyad´ın, Medine Valisine Müjdeci Göndermesi: 30

Hz. Hüseyin´in Şehadetinden Sonra Hz. Ümmü Seleme´nin, Peygamberimizi Rü´yada Görmesi: 30

Acı Haberi Alınca, Hz .Ümmü Seleme´nin Bayılması: 30

Çanakta Kan Haline Gelen Toprak: 31

İbri-i Abbas´m Hz. Hüseyin Hakkındaki Rü´yası: 31

Beytülmakdis Kayasının Altında Görülen Kan: 32

Akil´in Kızının, Hz. Hüseyin ve Eshabı için Ağlaması: 32

Abdullah b. Cafer´in, Hz. Hüseyin Hakkındaki Takdirkâr Sözleri: 32

Hz. Hüseyin´in Başı Hakkında Bilgiler: 33

Abdullah b. Zübeyr´in, Hz. Hüseyin Hakkındaki Takdirkâr Sözîeri: 33

Yezid b, Muaviye İle Abdullah b. Abbas Arasındaki Yazışmalar: 34

Ehl-i Beyt Gençlerinden En Son Şehid Olanlar :

Abdullah b. Ukbet-ül Ganevî, bir ok atıp Ebû Bekir b. Hasan´ı şehid etti. [1]

Abbas b. Ali, bunu görünce, kardeşleri Abdullah, Cafer ve Osman b. Ali´ye : «İlerleyiniz! Varlığım, size feda olsıra! Seyyidinizi koruyunuz! Onun uğrunda can veriniz!» dedi.

Bunlar, Hz. Hüseyin´in önünde durup Onu göğüsleri ve yüzleri ile korumağa çalıştılar ve şehid oldular.

Hâni b. Sübeyt-ül Hadramî, önce Abdullah´ı, sonra da, Cafer´i şehid etti. [2]

Havli b. Yezîd-ü Ashabî, Osman´ı bir okla vurdu.

Eban b. Dârem oğullarından bir adam da, gidip onun başını kesti ve getirdi. [3]

Havli b. Yezîd, Osmaıı b. Ali´nin başını Ömer b. Sa´d´e götürüp «Mükâfatımı ver!» dedi.

Ömer b. Sa´d «Mükâfatım vermek, valine düşer. Seni, mükâfatlandırmasını ondan dile!» dedi. [4]

Eban b. Dârem oğullarından başka bir adam da, Muhammed b. Ali´yi okla vurup şehict etti ve başını getirdi.

Harmele b. Kâhin, Abdullah b. Hasan b. Ali´yi okla vurup şehid etti.

Lakît b. Yâsir-ül Cühenî de, Muhammed b. Ebî Saîd, fa. Akil´i şehid etti. [5]

Hz. Hüseyin´in önüne dikilen, yanında çarpışan yalnız Abbas b. Ali kalmıştı.

Hz. Hüseyin, ne tarafa yönelirse, Abbas b. Ali, o tarafa yönelmekte idi. En sonunda, o da, §ehid oldu. [6]

Abbas b. Ali´yi, Zeyd b. Rukad-ül Cenbî ile Hakîm b. Tufeyl-üs Sinbisî şehid ettiler. [7]

Hâni b. Sübeyt-ül Hadramî, çok yaşlanmış olduğu bir sırada, demiştir ki : «Hüseyin´in öldürülmesinde bulunanlardandım. Vallahi, on kişinin onuncusu ben idim. Hepimiz atlar üzerinde idik.

Hüseyin Hanedanının tüyü bitmemiş bir çocuğu, çadırlardan dışarı çıktı. Üzerinde pelerin ve gömlek vardı. Sağa, sola dönüp bakmıyordu. Döndükçe, kulaklarındaki iki incinin sallandığım gördüm. Süvarilerden bir adam, atını tepip onun yakınına vardı. Atından çocuğa doğru eğilip onu kılıçla biçti!»[8]

Hz. Hüseyin´e Su Içirmeyen Adamın Akıbeti:

Hz. Hüseyin, susamıştı. Susuzluğu son dereceyi bulunca, çadırlardan, ayrılıp su içmek için Fırat´a doğru yöneldi.

Su kanallarına doğru giderken, Eban b. Dârem oğullarından bir adam «Yazıklar olsun sizlere! Onunla, su arasına gerilseniz a!» diyerek atını tepti. Halk ta, kendisini takip etti. Hz. Hüseyin ile Fırat arasına gerildiler.

Hz. Hüseyin «Ey Allah´ım! Sen de, onu, susuz bırak!» dedi.

Adam, bir ok atıp Hz. Hüseyin´in damağından vurdu. Hz. Hüseyin, oku çekip attıktan sonra ellerini açtı. îki avucu kanla doldu.

«Ey Allah´ım! Peygamberinin kızının oğluna yapılanlardan dolaja şikâyetimi Sana arz ediyorum!» dedi ve geri döndü.

Yemin edilerek denildiğine göre: çok geçmeden, Allah, o adamı, susuzluk hastalığına uğrattı.

Kasım b. Asbağ der ki «adamı görmüştüm : Yanında, soğuk hoşaf, büyük desti ile süt ve su bulunuyor, adam : (Yazıklar olsun size! Su içiriniz bana! Susuzluk, beni öldürüyor!) diyor, kendisine, su kabı veya süt destisi veriliyor, onu içiyor, uzanıyor, biraz sonra, yine : (Yazıklar olsun size! Su içiriniz bana! Susuzluk, Öldürüyor beni!) diyordu.

Vallahi, çok geçmeden adamın karnı, deve karnının patlayıp yarıklığı gibi, patladı. Adam da, böylece öldü, gitti.»

Rivayete göre: O sırada Husayn b. Nümeyr de, Hz. Hüseyin´i ağzından bir okla vurmuştu.

Hz. Hüseyin, ağzından akan kanı avucundan semâya attı. Allah´a hamd-ü sena ettikten sonra ellerini kaldırdı ve :

«Ey Allah´ım! Onları, derleyip toparlayıp yok et! Yer yüzünde onlardan hiç birini bırakma!» diyerek düa etti. [9]

Hz. Hüseyin´in Ev Halkıyla İrtibatının Kesilmesi :

Şimr b. Zilcevşen, Küfelilerden on kadar piyade ile gelip içinde Hz. Hüseyin´in ağırlıkları ve Ev halkı bulunan çadırı arasına gerilerek Hz. Hüseyin´in çadırı ile irtibatını kestiler.

Hz. Hüseyin, onlara «Yazıklar olsun sizlere!

Sizin dîniniz yoksa, siz, Kıyamet gününden korkmayorsanız, dünya İşlerinizde olsun asâletli, seçkin kişi zadeler gibi olunuz, öylelerine yaraşan hal ve hareketlerde bulununuz da, ağırlıklarımı ve Ev halkımı, rezillerinizden ve zır cahillerinizden koruyunuz!» dedi.

Şimr b. Zilcevşen «Haydi, senin için Öyle olsun!» dedi. [10]

Şimr´in, Abdurranmanu'l-Cu´fî ile Münâkaşası ve Sövüşmesi :

Hz. Hüseyin´in yanına kadar gelen piyadeler arasında EbüTCenub Ab-durrahman-ul Cu´fî, Kaş´am b. Amr, b. Yezid-ül Cu´fî, Salih b. Vehb-ül Ye-zenî, Sinan b. Enes´ün Nahaî ve Havlı...
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Kerbela Faciası-4
« Posted on: 28 Mart 2024, 15:29:42 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Kerbela Faciası-4 rüya tabiri,Kerbela Faciası-4 mekke canlı, Kerbela Faciası-4 kabe canlı yayın, Kerbela Faciası-4 Üç boyutlu kuran oku Kerbela Faciası-4 kuran ı kerim, Kerbela Faciası-4 peygamber kıssaları,Kerbela Faciası-4 ilitam ders soruları, Kerbela Faciası-4önlisans arapça,
Logged
21 Şubat 2010, 14:50:58
ღAşkullahღ
Muhabbetullah
Admin
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bay
Mesaj Sayısı: 25.839


Site
« Yanıtla #1 : 21 Şubat 2010, 14:50:58 »

Küfeli Kadınların Feryadları :

Hz. Hüseyin´in Ev halkı, Küfe´ye girerlerken, Küfelilerin kadınları çığlıklar koparıyorlar, ağlayorlardı.

Hz. Hüseyin´in hasta olan oğlu Ali «Her halde şunlar, bize, bizim başımıza gelenlere ağlayorlardır?

Bizi öldürenler, kimler ola?» dedi. [76]

Küfe´de Geçirilen İlk Gece ve AH b. Hüseyin´i Üç Yüz Dirheme Satan Hayırlı Küfeli :

Ali b, Hüseyin der ki «Babam Hüseyin şehid edilince, Küfe´ye götürüldük. Yanımıza bir adam gelip bizi evine götürdü.

Örtüye bürünüp uyuduk. Sokakta süvarilerin gezindiklerini his etmedikçe, uyanamadık.» [77]

«Küfelilerden bir adam, beni gizledi. Bana çok ikram etti. Her içeri girişinde ve dışarı çıkışında ağlayordu.

Kendi kendime: (Eğer, yanı hayırlı ve vefalı olan bir kimse varsa, bunun yanıdır!) diyordum.

Nihayet, îbn-i Ziyad´m Dellâl´ı : (Haberiniz olsun ki: Ali b. Hüseyin´i kim bulursa hemen getirsin! Ona üç yüz dirhem bahşiş vereceğiz!) diyerek seslenince, ev sahibi yanıma girdi.

Vallahi, o, yine ağlayordu.

Ellerini, hemen boğazıma bağladı ve (korkuyorum!) dedi. Beni, bağlı olarak onların yanına götürdü. Onlara teslim edip üç yüz dirhemi aldı. Ben ise, ona baka kalmıştım!» [78]

Hz. Zeyneb´in lbn-i Ziyad´la Münâkaşası :

Hz. Hüseyin´in çocukları, kız kardeşleri ve hanımları, İbn-i Ziyad´ın huzuruna getirildiler.

Hz. Fatıma´nın kızı Hz. Zeyneb, elbisesinin en kötüsünü ve âdisini giymiş, tanınmamak, belirsiz olmak istemişti.

Fakat kendisinin hizmetçileri çevresinde dönüp dolaşıyorlar, hizmet ediyorlardı.

Hz. Zeyneb, içeri girince, oturdu.

İbn-i Ziyad «Kim bu oturan hanım?» diye sordu.

Hz. Zeyneb, ona cevap vermedi.

İbn-i Ziyad, sorusunu üç kerre tekrarladı.

Hepsinde de Hz. Zeyneb, ona cevap vermedi.

Hz. Zeyneb´in hizmetçilerinden birisi «O, Zeyneb bint-i Fâtıma´dır!» dedi.

Ibn-i Ziyad «Hamd olsun Allah´a ki ayıp ve kusurlarınızı ortaya dökerek sizi rüsvay etti, öldürdü! ,

Ortaya attığınız gülünç ve boş beyanlarınızı yalana çıkardı!» dedi.

Hz. Zeyneb «Hamd olsun O Allah´a ki: Mühammed Aleyhisselâm´a mensubiyetle bizi şereflendirmiş ve bizi husîsî bîr temizlikle günah kirlerinden de, temizlemiştir.

Hayır! İş hiç de senin dediğin gibi değildir.

Allah, ancak, fâsikları (hak yoldan sapmış, çıkmış olanları) rezil ve rüs-vay eder, fâcirlerin (azmış, günaha dalmış olanların) asılsız laflarım yalana çıkarır!», dedi.

İbn-i Ziyad «Ehl-i Beyt´inize Allah´ın yaptığını nasıl görüyor, nasıl yorum-luyorsun ya?» diye sordu.

Hz. Zeyneb, Âl-i İmran sûresinin Uhud şehidleri hakkındaki yüz elli dördüncü âyetinden «..Üzerlerine öldürülmek yazılmış, takdir edilmiş olanlar, muhakkak, yatacakları, öldürülecekleri yerlere çıkıp gideceklerdi.» mealli kısmını okuduktan sonra:

Allah; Âhirette, seninle Onları bir araya getirecek, Allah´ın huzurunda Onlarla muhakeme olunacak, dâvalaşacaksınız!» dedi.

İbn-i Ziyad, Hz. Zeyneb´in verdiği cevaba kızdı. Ona zulüm ve işkence yapmak istedi.

Amr b. Hureys «Allah, valiye iyilikler versin! Bu, nihayet, bir kadındır. Kadın, söylediği her hangi bir şeyden dolayı sorumlu tutulur mu?

Sen, ona, bozuk ve karışık sözlerinden dolayı ne çıkış, ne de, onu kına!» dedi.

Ibn-i Ziyad, Hz. Zeyneb´e «Allah, senin Ehl-i Beyt´inden, taşkınlık ve azgınlıktan direnen ve ileri gidenleri böyle yok etmekle, içimin derdini giderdi, beni ferahlattı!» dedi.

Hz. Zeyneb, kendisini tutamayarak ağladı ve sonra da «Sen, benîm yetişmiş yiğitlerimi Öldürdün! Ehl-i Beytimi yok ettin!

Ailemin on şereflilerini, Büyüklerini, yükselen dallarımı kollarımı kestin, biçtin!

Soyumu, kökümü kopardın, kuruttun!

Eğer, senin, bullardan, derdin iyileşebiliyor, için rahatlaşabiliyorsa, iyi-leş ve rahatlaş bakalım!» dedi.

İbn-i. Ziyad «Bununki bir cesaretlilik ve kahramanlaşmaktır. Gerçek. Senin baban bir şâirdi ve kahramandı.» dedi,

Hz. Zeyneb «Kadınlar için, cesaret ve kahramanlaşma olmaz.

Benim cesaret ve kahramanlığım, felâketlerle karşılaşmaktan, söylediklerim de, derdimin hafiflemesi için, içimden fışkıranlardan ibarettir!» dedi. [79]

İbn-i Ziyad´ın, Ali b. Hüseyin´le Münâkaşası ve Onu Öldürmeğe Kalkışması:

Ali b. Hüseyin, îbn-i Ziyad´m yanına götürülünce, tbn-i Ziyad, Ona: «îs-min ne?» diye sordu.

Ali b. Hüseyin «Ben, Ali b. Hüseyin´im!» dedi.

îbn-i Ziyad «Allah, Ali b. Hüseyin´i öldürmedi mi?» diye sordu.

Ali b, Hüseyin, sustu.

îbn-i Ziyad «Ne diye konuşmayorsun?» dedi.

Ali b. Hüseyin «O, benim kardeşimdi. Ona da, Ali denirdi. Halk, Onu öldürdü!» dedi.

îbn-i Ziyad «Onu, muhakkak, Allah, öldürdü!» dedi.

Ali b. Hüseyin, sustu.

İbn-i Ziyad «Ne diye konuşmayorsun?» diye sordu. [80]

Ali b.Hüseyin «Allah; ölenin, ölümü zamanında, ölmeyenin de uykusunda ruhlarını alır-. (Zümer: 42)[81]

«Allah´ın izni olmadıkça, hiç bir kimse için, ölmek yoktur. (Âl-i İmran 145)» mealli âyetleri okudu.

İbn-i Ziyad «Vallahi, sen de onlardansın!

Bakınız buluğ çağına ermiş mi Vallahi, ben, onu erkeklik çağma ermiş sanıyorum.» dedi.

Mürrî b. Muaz-ül Ahmerî, Ali b. Hüseyin´in eteğini açıp baktı. «Evet! Buluğ çağına ermiş!» dedi.

îbn-i Ziyad «Öldür onu!» diye emr etti.

Ali b. Hüseyin «Ya şu kadınlara kim bakıp çekecek?» dedi.

AH b. Hüseyin´in halası Hz. Zeyneb «Ey îbn-i Ziyad! Senin,, bize yaptığın yeter.

Döktüğün kanlarımıza daha doymadın mı?

Bizden hiç kimse mi bırakmayacaksın?» diye bağırarak Ali b. Hüseyin´in boynuna sarıldı ve îbn-i Ziyad´a «Eğer, sen, Mü´min isen, senden, Allah hakkı için. dileyorum: Onu Öldüreceksen, beni de, onunla birlikte öldür!» dedi.

Ali b. Hüseyin, seslendi: «Ey îbn-i Ziyad! Secinle şu kadınlar arasında ?iddia ettiğin gibi? bir akrabalık varsa, onları, gidecekleri yere, Allah korkulu bir adamla yolla da, İslâmiyetin gerektirdiği şekilde onlara sahip oisun!» dedi.

İbn-i Ziyad, Ali b. Hüseyin´e baktı, baktı. Sonra da, oradaki halka yönelerek «Akrabalık, ne şaşılacak şey! Vallahi, ben, bunu da, bununla birlikte Zeyneb´i de, isteyerek Öldürebileceğimi sanıyordum!» dedikten sonra, Ali b. Hüseyin´e «Kadınlarınızla birlikte sen git!» dedi.[82]

İbn-i Ziyad´ın Küfelere Hitabı :

İbn-i Ziyad, emr etti. «Essalâtü câmiatün?Namaz için toplanınız!» diyerek seslenildi.

Halk, Ulu câmi´de toplandı. îbn-i Ziyad, minbere çıktı ve :

«Hamd olsun Allah´a ki, hakkı ve hak sahiplerini muzaffer ve üstün kıldı. Mü´minler Emîri Yezîd b. Muaviye´ye ve Onun cemaatına yardım etti!

Yalancı oğlu yalancı Hüseyin b. Ali ile onun taraf darlarını da, Öldürdü!» dedi.[83]

Abdullah b. Afif´in, îbni Ziyad´i Red Etmesi ve Asılması :

İbn-i Ziyad, sözlerini bitirmeden, Abdullah b. Afif-ül Ezdî, sıçrayıp ayağa kalktı.

Kendisi, Hz. Ali tarafdarlarındandı. Cemel günü, Hz. Ali´nin yanında sol gözünü, Sıffm günü de, başına ve kaşına indirilen kılıç darbelerile sağ gözünü gayb etmişti.

Gündüzleri, geceye kadar Ulu câmi´den ayrılmaz, namaz kılar, gece olunca evine dönerdi.

Abdullah b. Afif, îbn-i Ziyad´ın sözlerini işitince, kızdı ve «Ey Mercâ-ne´nin oğlu! Yalancı oğlu yalancı, sensin ve senin babandır! Yalancı oğlu yalancı, seni vali yapan ve onun babasıdır!

Ey Mercâne´nin oğlu! Sizler, Peygamberin Oğullarını öldüreceksiniz de, Sıddîkların, dosdoğruların kelâmiyle, ağzıyla mı konuşacaksınız?!» diyerek îbn-i Ziyad´a çıkıştı.

îbn-i Ziyad «Yanıma getiriniz onu!» dedi.

îbn-i Ziyad´ın kethüdaları, adamları, Abdullah b. Afifin üzerine üşüştüler, onu tuttular.

Abdullah b. Afif de, Ezdîlerin parolası olan (Yâ Mebrûr!) diye seslenerek kabilesini imdada çağırdı.

Abdurrahman b. Muhannef-ül Ezdî, oturduğu yerden «Yazıklar olsun senden başkasına! Sen, kendini de, kavmini da helak ettin!» dedi.

O zaman, Küfe´de Ezdîlerden yedi yüz asker vardı.

Ezd gençlerinden bazıları, Abdullah b. Afif´i kurtarıp ev halkına teslim ettiler.

îbn-i Ziyad ise, tekrar adamlar göndererek onu getirtti ve öldürttü. Seb-ha mevkiinde asılmasını da, emr etti. Cesedi de, oraya götürülüp asıldı. [84]

Hz. Hüseyin´in Ev Halkının Yezid´e Yollanması :

Hz. Hüseyin´in Ev halkı, Küfe´ye getirildiği zaman, îbn-i Ziyad, onların ayrı bir yerde ve güya en güzel şekilde barındırılmalarını, giyim ve kuşamlarının da sağlanmasını emr etmişti. [85]

Onların yol hazırlıkları görüldü.

İbn-i Ziyad, Ali b. Hüseyin´in de, ellerinin, zincirle boynuna bağlanmasını emr etti. [86]

Elleri, boyunlarma bağlananlar, en büyüğü Ali b. Hüseyin olmak üzre, on iki çocuktu. [87]

îbn-i Ziyad, Hz. Hüseyin´in Ev halkım, Muhaffez b. Salebe ile Şimr b. Zilcevşen´în yanına katarak Yezid´e yolladı.

Ali b. Hüseyin, Yezid´in yanma varıncaya kadar, ne Muhaffez´le, ne de Şimr´le konuştu.[88]

Muhaffez´in Küstahlığı ve Yezîd´in Onu Azarlaması :

Hz. Hüseyin´in Ev halkı, Yezid´in kapısına geldikleri zaman, Muhaffez b. Salebe «îşte, Muhaffez b. Salebe! Mü´minler Emîrine, soysuz, yalancı ve sapkın olanları getirdi!» diyerek bağırdı.

Yezid b. Muaviye ise, ona «Muhaffez´in anasından daha kötü a?ıa doğmamıştır!» diyerek karşılık verdi.

Muhaffez «Halkın en ahmakının ve en ahmak analısının başın...
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

21 Şubat 2010, 14:58:45
ღAşkullahღ
Muhabbetullah
Admin
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bay
Mesaj Sayısı: 25.839


Site
« Yanıtla #2 : 21 Şubat 2010, 14:58:45 »

Hz. Hüseyin îçin Üç Gün Matem Tutulması :

Yezîd b. Muaviye, Hz. Hüseyin´in Ev halkını, kendi ev halkının yanına gönderdi.

Muaviye Hanedanı kadınlarından, onları karşılamayan hiç bir kadın kalmadı. [112]

Onlar, İçeri girerlerken, Yezîd´in kadınları, Muaviye b. Ebî Süfyan´ın kızları ve hanımı feryad ve figan ettiler. [113]

Yezîd, Ebû Süfyan Hanedanı kadınlarının Hz. Hüseyin için üç gün ağlamalarını, matem tutmalarım emr etti. [114]

Onlar, Hz. Hüseyin için üç gün matem tuttular. Feryad ettiler ve ağladılar. [115]

Yezîd´in karısı da, ağladı.

Yezîd «Kureyşin Büyüğü için ağlamak, ona düşen bir hak ve vazifedir!» dedi. [116]

Yezid´in, Ali ve Ömer b. Hüseyin´le Birlikte Yemek Yemesi :

Yezîd; Ali b. Hüseyin´i yanına çağırmadîkca, bir şey yemez, içmezdi. [117]

Yezîd; yemeği hazırlandığı zaman, Ali b. Hüseyin´i ve onun kardeşi küçük Ömer´i çağırır, onlarla birlikte yerdi.[118]

Ömer b. Hüseyin´in, Halid b. Yezid´le Nasıl Güreş Tutacağı :

Yezîd, bir gün, Ömer b. Hüseyin´e «Su oğlum Hâlid´le (ki Ömer´in yaşıdı idi) güreşe bilir misin?» diye sordu.

Ömer «Olur! Bir kılıç, bana ver! Bir kılıç ta, ona ver! Onunla çarpışayım. Bak, hangimiz dayanabilecek!» dedi.

Yezîd, onu, bağrına bastı ve : «Anladım ki erkek yılan ısırır. Yılan, yılandan başka bir şey doğurur mu?» dedi. [119]

Yezîd´in, Ali b. Hüseyin´e Bir Teklifi ve Numan b. Beşîr´e Direktifi:

Yezîd b. Muaviye, Ali b. Hüseyin´e «Yanımızda kalmak, oturmak istersen, akrabalık hakkını gözetir, seni ağırlarız.

Memleketine gitmek istersen, seni, memleketine gönderirim?» dedi. Ali b. Hüseyin «Medine´ye gönderilmemi isterim» ddi. [120]

Yezîd, Küfe eski valisi Numan b. Beşîr´e «Onların yol hazırlığını düzenle! Yanlarına, Şamlılardan, emniyetli, sâlih birisini kat.

Onlarla birlikte atlılar ve yardımcılar da, gönder. Medine´ye kadar onları götürsünler!» diyerek emir ve direktif verdi. [121]

Yezîd´in, Gidecekleri Sırada Ali b. Hüseyin´le Konuşması :

Yezîd b. Muaviye, Ali b. Hüseyin´i, Medine´ye gitmek istedikleri sırada, yanma çağırdı. Ona :

«Allah, Mercâne´nin oğluna lanet etsin! Vallahi, eğer, Hüseyin´le, ben, buluşsam, görüşseydim, benden ne isteseydi, onun arzusunu yerine getirir, ölümü, ondan uzaklaştırmak için, bütün gücümü harcar, hattâ gerekirse; bu yolda bazı çocuklarımı feda etmeyi bile, göze alırdım.

Ne çâre ki Allah, gördüğün şeyi takdir etmiştir. .

Senin her neye ihtiyacın olursa, bana yaz, yerine getirilir!» dedi.

Onları, giydirtti, kuşattırdı ve kendilerile birlikte gönderdiği zata da, onlar hakkında gerekli emir ve tavsiyelerde bulundu. [122]

Yezîd b. Muaviye, Hz. Hüseyin´in Ev halkının yol hazırlıklarını en güzel şekilde gördürdükten sonra yanlarına otuz atlı kattı. [123]

Dımeşk´tah Medine´ye doğru yola çıktılar. Geceleri, yola devam ettiler.

Şamlı kafile başkanı olan zat ile atlılar, aradaki mesafeyi gayb etmeksizin önlerince gitmekte, bir yere kondukları zaman, onlardan ayrılıp bekçiler gibi çevrelerinde dönüp dolaşmakta, zaman zaman ihtiyaçlarını sorup gereklerini yerine getirmekte idiler.

Medine´ye girinceye kadar onları bu şekilde götürdüler. [124]

Yezîd´in, Ali b. Hüseyin Hakkında Müslim b. Ukbe´ye Emir ve Tavsiyesi:

Ali b. Hüseyin der ki Yezîd (kavminin başına işler gelecektir. Sen, onlar arasına girme!) demişti.

Harre günü olunca, Yezîd´in dediği oldu. Benim emânım hakkında Müslim b. Ukbe ile yazı gönderdi.

Katl-i âmdan boşalınca, Müslim b. Ukbe, bana haber gönderdi. Yanına vardım. Önüme bir yazı attı.

Yazının içinde (Ali b. Hüseyin hakkında hayr tavsiye ederim. O onların işlerine karışmış ise, kendisine emân ver ve onun suçunu bağışla.

Onlarla bir olmamışsa, isabet ve iyi etmiştir!) diyordu.» [125]

Yezîd´in, Kerbelâ Faciasından, Önce Sevinç, Sonra da Nedamet Duyması :

Yûnus b. Habîb´e göre: Yezîd b. Muaviye; Hz. Hüseyin´le Eshabının şe-hid olmalarına, önce, sevinmiş, sonra da, pişman olmuştur.

îbn-i Ziyad´ın, Hz. Hüseyin tarafından yapılan teklifleri kabul etmeyip onu ve Eshabım şehid etmekle, Müslümanları, kendisine kinlendirdiğini ve kalblere düşmanlık tohumları ektiğini söylemiş «Allah, Mercâne´nin oğluna lanet etsin!» demiştir. [126]

Yezîd; Kerbelâ faciasından dolayı İbn-i Ziyad´a-lanet eder ve kızar gibi görünmekle beraber, Ebüîfidâ´nın da dediği gibi : onu, ne azl etmiş, ne cezalandırmış, ne de, kınamıştır. [127]

Kerbelâ Katliamının, Emevî Saltanatının Yıkılmasına Sebeb Olduğu:

Abdulmelik b. Mervan. Haccac b. Yûsuf e yazdığı bir yazısında : «Beni şu Ehl-i Beyt´in kanlarını dökmekten uzak tut!

Çünki, Hüseyin´i öldürdükleri zaman, Allah´ın, Harp oğullarından (Ebû Süfyan Ailesinden) mülk-ü saltanatlarını soyup aldığını gördüm!» demiştir. [128]

Hz. Hüseyin´in Şehîd Edilmesini Yezid mi Emr Etmişti?

îbn-i Ziyad; Yezid´in ölümü üzerine, öldürülmekten korkarak Basra´dan Şam´a kaçarken, kılavuzunun yaptığı uyarmaya «Ben, uyumuyorum. Fakat, bir iş üzerinde düşünüyorum!» diye karşılık vermiş, kılavuz :

«Ben, senin neler düşündüğünü biliyorum!» deyince de :

«Haydi, ne düşündüğümü haber ver?» demişti.

Kılavuz «Sen, her halde, Hüseyin b. Ali´yi öldürdüğüne pişman oluyor, Basra´daki beyaz sarayını, orada sana verilen maaştan artık mahrum kalacağını, zan ve tevehhümle Basralılardan öldürdüğün Ehl-i Beyt tarafdarların-dan dolayı duyduğun pişmanlığı düşünüyorsundur?» demiş,

İbn-i Ziyad «Ey Yeşkür oğullarından olan kardeş! Sen, benim düşündüklerimden hiç birisini tutturamadın!

Ben, Hüseyin´i öldürdüm amma, o, Mü´miîiler Emîrine ve Ümmetin topluluğuna karşı koymağa kalkmıştı.

Mü´minler Emîri de, bana yazdı ve onu öldürmemi emr etti.

Eğer, bu, yanlış bir hareket idi ise, sorumluluk, Yezîd´e düşer, bunun sorumlusu Yezîd olmak gerekir!» demiştir.[129]

Ibn-i Abbas´ın, Yezîd´e yazdığı mektubunda açıkladığına göre : Hz. Hüseyin´in, Medine´den Mekke´ye gitmesinde Yezîd´in rolü, hatta Mekke´den Küfe´ye davet edilmesinde de onun parmağı vardı! [130]

Nitekim, Medine valisine yazdığı yazısında, Hz. Hüseyinin bey´at için zorlanmasını[131], bey´attan kaçındığı takdirde, boynunun vurulmasını emr eden de, Yezîd idi. [132]

İbn-i Ziyad´ın Endişelenmesi :

Ömer b. Sa´d; Hz. Hüseyin´in şehâdetinden sonra İbn-i Ziyad´ın yanına dönünce, İbn-i Ziyad «Ey Ömer! Hüseyin´in öldürülmesi hakkında sana yazmış olduğum yazıyı bana geri ver!» dedi.

Ömer «Emrin yerine getirildi. Yazı da gayb oldu!» dedi. , İbn-i Ziyad «Onu, muhakkak bulup bana getireceksin!» dedi, Ömer «Gayb oldu o!» dedi.

İbn-i Ziyad «Onu, muhakkak bulup bana getireceksin!» diye ısrar edince, Ömer «Vallahi, o, Medine´de bana çatacak Kureyş´in koca karılarına karşı, kendimi savunmak için, yanımda alıkonulmuştur!

Vallahi, ben, sana Hüseyin hakkında bir öğütte bulunmuştum ki, eğer, o Öğütü babam Sâ´d b. Ebî Vakkas´a yapmış olsaydım, Onun, üzerimdeki hakkını ödemiş olurdum!» dedi.

İbn-i Ziyad´ın kardeşi Osman b. Ziyad «Ömer, doğru söylüyor.

Vallahi, arzu ederdim ki: tek Hüseyin, öldürülmeyeydi de Kıyamete kadar Ziyad oğullarından, burunlarında halka bulunmayan (köle olmayan) bir tek kimse olmayaydı!» dedi.

İbn-i Ziyad, buna itiraz etmedi. [133]

Mercâne´nin, îbn-i Ziyad´a Çatması :

İbn-i Ziyad´ın anası Merçâne, İbn-i Ziyad´a« Sen, Resûlullâh´ın kızının oğlunu öldürdün! Cennet yüzü göremezsin artık!» diyerek çatardı. [134]

Ömer b. Sa´d´in Pişmanlığı:

Humeyd b. Müslim der ki «Ömer b. Sa´d, benim dostumdu. Hüseyin´le çarpıştıktan sonra yanma gitmiş, halini sormuştum.

(Sorma halimi; bir insan, evine, kötülük içki dönmezken, ben, kötülük için dönmüş; yakın akrabalık bağlarını koparmış ,büyük bir cinayet işlemi-şimdir! [135]

Ibn-i Ziyad´a itaat, Allah´a isyan etmişimdir!) dedi.» [136]

Ömer b. Sa´d´in İleri Sürdüğü Mazeretler:

Abdullah b. Zübeyr´in Küfe valisi Abdullah b. Muti´, Ömer b. Sa´d´e : «Amucamn oğlunu öldürmeye gideceğine, Hemdan ve Rey´e gitmeyi tercih etseydin olmaz mıydı?» demişti.

Ömer b. Sa´d «îşler, semâda takdir olunur.

Ben, Kerbelâ vak´asından önce, Amucamın oğlunun işinden dolayı mâ zur görülmemi istemiştim. Fakat, dileğimin kabulüne yanaşılmadı ve kaçındığım şey ille bana yaptırıldı!» dedi. [137]

Şebes b. Rib´î´nin itiraflar ive Pişmanlığı:

Şebes b. Rib´î «Allah, bu Küfe şehrine ne hayr verir, ne de, Küfelileri doğru yola götürür.

Şaşmazmısınız ki: bizler; önce, AH b. Ebî Talib´in, O´ndan sonra da, oğlu Hasan´in yanında Ebû Süfyan Hanedanıyla beş yıl çarpıştık ta, sonradan Ali b. Ebî Talib´in oğluna (ki O, yer yüzü halkının hayırlısı idi) karşı düşmanlık ettik: Muâviye Hanedanı ve Zâniye Sümeyye´nin oğlu ile bir olup O´nunla çarpıştık ve O´nu şehid ettik ki bu, dalâletin dalâleti idi!» diyerek nedamet edip durmuştur. [138]

Bir Sineğin mi, Yoksa, Hz. Hüseyin´in Kanını Dökmenin Cezası mı Sorulmak Gerektiği?

Ebû Nu´m der ki «Bir adam, ihram hâlinde elbiseye sivri sinek kanı bulaştığı [139], yahut bir...
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

21 Şubat 2010, 14:59:05
ღAşkullahღ
Muhabbetullah
Admin
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bay
Mesaj Sayısı: 25.839


Site
« Yanıtla #3 : 21 Şubat 2010, 14:59:05 »

[1] Taberi-Tarih c. 6, s. 268

[2] Taberi-Tarih c. 6, s. 257

[3] Dineveri-Kitabül´ahbar s. 257

[4] Taberi-Tarih c. 6, s. 257

[5] Taberi-Tarih c. 6, s. 2S9

[6] Dineveri-Kitabül´ahbar s. 257

[7] Taberi-Tarih c. 6, s. 269

[8] M. Asım Köksal, İslam Tarihi Hz. Hüseyin ve Kerbela Faciası, Akçağ Yayınları: 171-172.

[9] M. Asım Köksal, İslam Tarihi Hz. Hüseyin ve Kerbela Faciası, Akçağ Yayınları: 172-173.

[10] M. Asım Köksal, İslam Tarihi Hz. Hüseyin ve Kerbela Faciası, Akçağ Yayınları: 173.

[11] M. Asım Köksal, İslam Tarihi Hz. Hüseyin ve Kerbela Faciası, Akçağ Yayınları: 173-174.

[12] M. Asım Köksal, İslam Tarihi Hz. Hüseyin ve Kerbela Faciası, Akçağ Yayınları: 174-175.

[13] M. Asım Köksal, İslam Tarihi Hz. Hüseyin ve Kerbela Faciası, Akçağ Yayınları: 175-176.

[14] Taberi-Tarih c. 6, s. 258-230

[15] Zehebî-Âlâm. c. 3, s. 203

[16] Taberi-Tarih c. 6, s. 260

[17] Zehebî-Âlâm. c. 3, s. 203

M. Asım Köksal, İslam Tarihi Hz. Hüseyin ve Kerbela Faciası, Akçağ Yayınları: 176-177.

[18] Ebülfida -.Elbidaye Vennitidye c, a, s- 38S

M. Asım Köksal, İslam Tarihi Hz. Hüseyin ve Kerbela Faciası, Akçağ Yayınları: 177.

[19] Taberi-Tarih c. 6, s. 260

[20] Dineverî-KitabüLahbar s. 2İ58

[21] Taberi-Tarih c. 8, 3. 260

M. Asım Köksal, İslam Tarihi Hz. Hüseyin ve Kerbela Faciası, Akçağ Yayınları: 177.

[22] Mus´abüzzübeyri-Nesebü Kurayş s. 40

[23] Yakubî - Tarih c. 2, s. 245

M. Asım Köksal, İslam Tarihi Hz. Hüseyin ve Kerbela Faciası, Akçağ Yayınları: 177-178.

[24] Mus´abüzzübeyri - Nesebü Kurayş s. 40

[25] Zehebî - Tarihul´islam c. 3, s. 11-12

M. Asım Köksal, İslam Tarihi Hz. Hüseyin ve Kerbela Faciası, Akçağ Yayınları: 178.

[26] Taberi - Tarih c. 6, s. 259, 260, 381

M. Asım Köksal, İslam Tarihi Hz. Hüseyin ve Kerbela Faciası, Akçağ Yayınları: 178-179.

[27] Ebülfida - Elbidâye Vennihaye c. 8, s. 201-202

M. Asım Köksal, İslam Tarihi Hz. Hüseyin ve Kerbela Faciası, Akçağ Yayınları: 179.

[28] Taberi - Tarih c. 8, s. 2i6O

[29] Zehebî - Âlâm. c. 3, s. 204

M. Asım Köksal, İslam Tarihi Hz. Hüseyin ve Kerbela Faciası, Akçağ Yayınları: 179.

[30] M. Asım Köksal, İslam Tarihi Hz. Hüseyin ve Kerbela Faciası, Akçağ Yayınları: 179

[31] M. Asım Köksal, İslam Tarihi Hz. Hüseyin ve Kerbela Faciası, Akçağ Yayınları: 180.

[32] M. Asım Köksal, İslam Tarihi Hz. Hüseyin ve Kerbela Faciası, Akçağ Yayınları: 180-181.

[33] Taberi - Tarih c. 6, s. 260-261

[34] Dineveri - Kitabül´ahbar s. 259

M. Asım Köksal, İslam Tarihi Hz. Hüseyin ve Kerbela Faciası, Akçağ Yayınları: 181.

[35] Mus´ab - üzzübeyri - Nesebi Kurayş s. 58, Dineveri-Kitsubül´ahbar s. 250

M. Asım Köksal, İslam Tarihi Hz. Hüseyin ve Kerbela Faciası, Akçağ Yayınları: 181.

[36] Taberi-Tarih c. 6, s. 236

[37] M. Asım Köksal, İslam Tarihi Hz. Hüseyin ve Kerbela Faciası, Akçağ Yayınları: 181-182.

[38] Taberi-Tarih c. 6, s. 261

[39] Mes´ûdî-Murucuzseheb c. 3, s. 71

[40] Ibn-i Abd-i Rabbih-Ikdülferid c. 2, s. 219, îbn-i AbdulberJstiab c. ı, s. 30f}

M. Asım Köksal, İslam Tarihi Hz. Hüseyin ve Kerbela Faciası, Akçağ Yayınları: 182.

[41] Mus´abüzi´-abeyri-ATeso^-i Kureyş s. 40

[42] Mus´abüzzubeyrİ-Neseb-i Kureyş s. 57

[43] Mus´abtfJzzübeyri-Neseb-i Kureyş s. 59

[44] Mus´abüzzübeyri-Neseb-i Kureyş s. 43

[45] Mes´udî-Murucuzzeheb c. 3, s. 71

[46] Zehebî-Alâm. c. 3, s. 216

[47] Mus´abüzzübsyri-Neseb-i Kureyş s. 50

[48] Mes´udî-Murucuzzeheb c. 3, s. 71

[49] İbn-i Habib - Kitabülmuhahber s. 491, Taberi-Tarih c. 6, s. 256-257

[50] Mus´abüzzübeyri-Neseb-i Kurayş´ s. 45, 84

[51] Mus´abüzJzübeyri-Neseb-i Kurayş s. 64, 45

[52] Taberi-Tarih c. 6, s. 270

[53] Mus´abüzzübeyri-Neseb-i Kureyş s. 83

[54] M. Asım Köksal, İslam Tarihi Hz. Hüseyin ve Kerbela Faciası, Akçağ Yayınları: 182-183.

[55] Mes´udî-Murucuzzeheb c. 3, s. 88, Z&hebi-ÂIâm. c. 3, s, 203

[56] Taberi-Tarih c. 6, s. 2&1

M. Asım Köksal, İslam Tarihi Hz. Hüseyin ve Kerbela Faciası, Akçağ Yayınları: 184.

[57] Taberi-Tarih c. 6, s. 261, 262

M. Asım Köksal, İslam Tarihi Hz. Hüseyin ve Kerbela Faciası, Akçağ Yayınları: 184.

[58] Zehebi-Âlâm! c. 3, s. 214, Ebülîida-ErBidâye ven´Nihaye c. 8, s. 203

M. Asım Köksal, İslam Tarihi Hz. Hüseyin ve Kerbela Faciası, Akçağ Yayınları: 184.

[59] Zehebi-Âlâmünnübelâ c. 3, s. 214

M. Asım Köksal, İslam Tarihi Hz. Hüseyin ve Kerbela Faciası, Akçağ Yayınları: 184.

[60] Zehebî-Tarih-ul İslâm c. 3, s. 13

[61] M. Asım Köksal, İslam Tarihi Hz. Hüseyin ve Kerbela Faciası, Akçağ Yayınları: 184.

[62] M. Asım Köksal, İslam Tarihi Hz. Hüseyin ve Kerbela Faciası, Akçağ Yayınları: 185.

[63] Taberi-Tarih c. 6, s. 261-262

[64] îbn-i Abd-i Rabbih-Ikdüli´erid c. 2, s. 218

M. Asım Köksal, İslam Tarihi Hz. Hüseyin ve Kerbela Faciası, Akçağ Yayınları: 185.

[65] îbn-i Sa´d-Tabakat c. 5, s. 100

[66] Zehebî-Âlâm . c. 3, s. 209

[67] Taberi-Tarih c. 6, s. 222

[68] Zehebi-Âlâm. c. 3, s, 209

M. Asım Köksal, İslam Tarihi Hz. Hüseyin ve Kerbela Faciası, Akçağ Yayınları: 186.

[69] Taberi-Tarih c. 6, s. 262

M. Asım Köksal, İslam Tarihi Hz. Hüseyin ve Kerbela Faciası, Akçağ Yayınları: 186-187.

[70] Efrülfida-Elbidâye Veninihâye c. 8, s. 190

M. Asım Köksal, İslam Tarihi Hz. Hüseyin ve Kerbela Faciası, Akçağ Yayınları: 187.

[71] Taberi-Tarih c. 9, s. 264

M. Asım Köksal, İslam Tarihi Hz. Hüseyin ve Kerbela Faciası, Akçağ Yayınları: 187.

[72] Süyuti-TarîhuUıulefa s. 207-208

M. Asım Köksal, İslam Tarihi Hz. Hüseyin ve Kerbela Faciası, Akçağ Yayınları: 187-188.

[73] Taberi-Tarih c. 6, s. 282

[74] Dineveri-KitabüFahbar s. 250

[75] Taberi-Tarih c. 6, s. 262

M. Asım Köksal, İslam Tarihi Hz. Hüseyin ve Kerbela Faciası, Akçağ Yayınları: 188-189.

[76] Yâkubî-Tarih c. 2, s. 245

M. Asım Köksal, İslam Tarihi Hz. Hüseyin ve Kerbela Faciası, Akçağ Yayınları: 189.

[77] Zehebî-Âlöm. c. 3, s. 217

[78] Mus´abüzzübeyrİ-Neseb-i Kurayş s. S8, îbn-i Sa´d Tabakat c. 5, s. 212 190

M. Asım Köksal, İslam Tarihi Hz. Hüseyin ve Kerbela Faciası, Akçağ Yayınları: 189-190.

[79] Taberi-Tarih c. 6, s. 262-263

M. Asım Köksal, İslam Tarihi Hz. Hüseyin ve Kerbela Faciası, Akçağ Yayınları: 190-192.

[80] îbn-i Sa´d-Tabakat´ç. 5, s. 212, Taberi- Tarih c. 6, s. 263

[81] Mus´abüzzübeyrî-Neseb-i Kurayş s. 58

[82] M. Asım Köksal, İslam Tarihi Hz. Hüseyin ve Kerbela Faciası, Akçağ Yayınları: 192-193.

[83] M. Asım Köksal, İslam Tarihi Hz. Hüseyin ve Kerbela Faciası, Akçağ Yayınları: 193.

[84] Taberi-Tarül c. Ö, s. 263-264

M. Asım Köksal, İslam Tarihi Hz. Hüseyin ve Kerbela Faciası, Akçağ Yayınları: 193-194.

[85] Taberî-Tarih c. 6, s. 222

[86] Taberi-Tarih c. 6, s. 264

[87] tbn-i Abd-i Rabbih-Ikdülferid c. 2, s. 219

[88] M. Asım Köksal, İslam Tarihi Hz. Hüseyin ve Kerbela Faciası, Akçağ Yayınları: 194.

[89] Taberi-Tarih c. 6, s. 384, 266

M. Asım Köksal, İslam Tarihi Hz. Hüseyin ve Kerbela Faciası, Akçağ Yayınları: 195.

[90] îbn-i Abd-i Rabbifa Ikdülferid c. 2, s. 218, Taberi-Tarih c. 6, s, 264

[91] İbn-i Habib-Kitabülmuhabber s. 490-491

[92] İbn-i Abd-i Rabbih Ikdülferid c. 2, s. 218, Taberi-Tarth c. 6, s. 264

[93] M. Asım Köksal, İslam Tarihi Hz. Hüseyin ve Kerbela Faciası, Akçağ Yayınları: 195-196.

[94] îbn-i Abd-i Rabbih Ikdülferid c. 2, s. 218, Taberi-Tarih c. 6, s. 264, Dineveri Kitabül´ahbar s. 260-261

M. Asım Köksal, İslam Tarihi Hz. Hüseyin ve Kerbela Faciası, Akçağ Yayınları: 197.

[95] Zehebî-Alam. c. 3, s. 210

[96] Taberi-Tarih c. 6, s. 264-267

M. Asım Köksal, İslam Tarihi Hz. Hüseyin ve Kerbela Faciası, Akçağ Yayınları: 197.

[97] Taberi-Tarih c. 6, s. 267-268

M. Asım Köksal, İslam Tarihi Hz. Hüseyin ve Kerbela Faciası, Akçağ Yayınları: 197-198.

[98] Taberi-Tarih c. 6, s. 267

M. Asım Köksal, İslam Tarihi Hz. Hüseyin ve Kerbela Faciası, Akçağ Yayınları: 198.

[99] Taberi-Tarih c. 6, s. 267

[100] M. Asım Köksal, İslam Tarihi Hz. Hüseyin ve Kerbela Faciası, Akçağ Yayınları: 198-199.

[101] Taberi-Tarih c. 6, s. 265

[102] Taberf-Tarih c. 6, s. 265

M. Asım Köksal, İslam Tarihi Hz. Hüseyin ve Kerbela Faciası, Akçağ Yayınları: 199-200.

[103] îbn-i Abd-i Rabbih-Ikdülferid c. 2, s. 219

[104] Taberi-Tarih. c. 6, s. 265

[105] Taberi-Tr-ih c. 6, st 267

[106] Taberi-Tarih c. 6, s. 2«5

M. Asım Köksal, İslam Tarihi Hz. Hüseyin ve Kerbela Faciası, Akçağ Yayınları: 200-201.

[107] Taberi-Tarih c. 6, s. 265, 267.

[108] M. Asım Köksal, İslam Tarihi Hz. Hüseyin ve Kerbela Faciası, Akçağ Yayınları: 201.

[109] tbn-i Abd-i RabbüVIkdütferid c. 2, s. 219 202

M. Asım Köksal, İslam Tarihi Hz. Hüseyin ve Kerbela Faciası, Akçağ Yayınları: 201-202.

[110] Taberi-Tarih c. 6, S. 265

[111] Mus´abüzzübeyri-Nesebi Kureyş s. 56

M. Asım Köksal, İslam Tar...
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

05 Ekim 2018, 16:39:50
Zehra Hüner
Dost Üye
*****
Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 305


« Yanıtla #4 : 05 Ekim 2018, 16:39:50 »

Maşallah subhanallah bu nasil bir emek böyle Allah razi olsun sizlerden..
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı
Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes