> Forum > ๑۩۞۩๑ Rüya Tabiri ๑۩۞۩๑ > Rüya Dünyası > Risale-i Nur Bahsi Rüya
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Risale-i Nur Bahsi Rüya  (Okunma Sayısı 6498 defa)
17 Ekim 2009, 19:40:59
ღAşkullahღ
Muhabbetullah
Admin
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bay
Mesaj Sayısı: 25.839


Site
« : 17 Ekim 2009, 19:40:59 »



Yirmisekizinci Mektub

Şu Mektub sekiz mes'eledir.

Birinci Risale olan Birinci Mes'ele
بِسْمِ اللّهِ الرَّحْمنِ الرَّحِيمِ
اِنْ كُنْتُمْ لِلرُّؤْيَا تَعْبُرُونَ

Sâniyen: Üç sene evvel benimle görüştükten üç gün sonra tabiri çıkmış, te'vili tezahür etmiş eski bir rü'yanızın, şimdi tabirini istiyorsunuz. Şimdilik o güzel, mübarek, müjdeli rü'ya mürur-u zamana uğramış. Mânasını göstermiş olan o rü'yaya karşı böyle desem hakkım yok mu:

نَه شَبَمْ نَه شَبْ َرَسْتَمْ مَنْ { غُلاَمِ شَمْسَمْ اَزْ شَمْسِ مِى ُويَمْ خَبَرْ
 آنْ خَيَا لاَتِى كِه دَامِ اَوْلِيَاسْتْ { عَكْسِ مَهْرُويَانِ بُوسْتَانِ خُدَاسْتْ


Evet kardeşim, senin ile mahz-ı hakikat dersini müzakereye alışmışız. Hayalâtlara karşı kapısı açık olan rü'yaları, tahkikî bir surette mevzubahs etmek, tahkik mesleğine tam uygun gelmediğinden; o cüz'î hâdise-i nevmiye münasebetiyle, mevtin küçük bir kardeşi olan nevme ait ilmî ve düsturî olarak altı nükte-i hakikatı, âyât-ı Kur'aniyenin işaret ettiği vecihte beyan edeceğiz. Yedincisinde, senin rü'yana kısa bir tabir verilecek.

Birincisi: Sure-i Yûsuf'un mühim bir esası, rü'ya-yı Yûsufiye olduğu gibi; وَجَعَلْنَا نَوْمَكُمْ سُبَاتًا âyeti misillü çok âyetlerle, rü'yada ve nevmde perdeli olarak ehemmiyetli hakikatlar var olduğunu gösterir.

İkincisi:
Kur'an ile tefe'üle ve rü'yaya itimada ehl-i hakikat tarafdar değiller. Çünki Kur'an-ı Hakîm, ehl-i küfrü kesretle ve şiddetli bir tarzda vuruyor. Tefe'ülde, kâfire ait şiddeti, tefe'ül eden insana çıktığı vakit, yeis veriyor; kalbi müşevveş ediyor.
(Orjinal Sayfa370)
Hem rü'ya dahi hayr iken, bazı aks-i hakikatla göründüğü için şer telakki edilir, yeise düşürür, kuvve-i maneviyeyi kırar, sû'-i zan verir. Çok rü'yalar var ki: Sureti dehşetli, zararlı, mülevves iken; tabiri ve manası çok güzel oluyor. Herkes rü'yanın suretiyle mânasının hakikatı mabeynindeki münasebeti bulamadığı için; lüzumsuz telaş eder, me'yus olur, keder eder.


İşte yalnız bu cihet içindir ki, ehl-i hakikat gibi ve İmam-ı Rabbanî misillü başta نَه شَبَمْ نَه شَبْ َرَسْتَمْ dedim.

Üçüncüsü: Hadîs-i sahih ile nübüvvetin kırk cüz'ünden bir cüz'ü nevmde rü'ya-yı sâdıka suretinde tezahür etmiş. Demek rü'ya-yı sâdıka hem haktır, hem nübüvvetin vezaifine taalluku var. Şu üçüncü mes'ele, gayet mühim ve uzun ve nübüvvetle alâkadar ve derin olduğundan, başka vakte talik ediyoruz; şimdilik o kapıyı açmıyoruz.

 Dördüncüsü:Rü'ya üç nevidir: İkisi, tabir-i Kur'anla اَضْغَاثُ اَحْلاَمٍ da dâhildir; tabire değmiyor. Mânası varsa da ehemmiyeti yok. Ya mizacın inhirafından kuvve-i hayaliye şahsın hastalığına göre bir terkibat, tasvirat yapıyor; yahut gündüz veya daha evvel, hattâ bir-iki sene evvel aynı vakitte başına gelen müheyyic hâdisatı, hayal tahattur eder; ta'dil ve tasvir eder, başka bir şekil verir. İşte bu iki kısım اَضْغَاثُ اَحْلاَمٍ dır, tabire değmiyor.
Üçüncü kısım ki, rü'ya-yı sadıkadır. O doğrudan doğruya mahiyet-i insaniyedeki latife-i Rabbaniye, âlem-i şehadetle bağlanan ve o âlemde dolaşan duyguların kapanmasıyla ve durmasıyla, âlem-i gayba karşı bir münasebet bulur, bir menfez açar. O menfez ile, vukua gelmeye hazırlanan hâdiselere bakar ve Levh-i Mahfuz'un cilveleri ve mektubat-ı kaderiyenin nümuneleri nev'inden birisine rastgelir, bazı vakıat-ı hakikiyeyi görür. Ve o vakıatta, bazan hayal tasarruf eder, suret libasları giydirir. Bu kısmın çok enva'ı ve tabakatı var. Bazı aynen gördüğü gibi çıkar, bazan bir ince perde altında çıkıyor, bazan kalınca bir perde ile sarılıyor.

Hadîs-i şerifte gelmiş ki: Resul-i Ekrem Aleyhissalâtü Vesselâm'ın bidayet-i vahiyde gördüğü rü'yalar; subhun inkişafı gibi zâhir, açık, doğru çıkıyordu.(Orjinal Sayfa371)


Beşincisi:
Rü'ya-yı sâdıka, hiss-i kablelvukuun fazla inkişafıdır. Hiss-i kablelvuku ise, herkeste cüz'î-küllî vardır. Hattâ hayvanlarda dahi vardır. Hattâ bir zaman ben, bu hiss-i kalbelvukuu, zâhirî ve bâtınî meşhur duygulara ilâve olarak, insanda ve hayvanda "sâika" ve "şâika" namıyla aynı "sâmia" ve "bâsıra" gibi iki hiss-i âheri ilmen bulmuştum. Ehl-i dalalet ve ehl-i felsefe, o gayr-ı meşhur hislere; -hata ederek- ahmakçasına "sevk-i tabiî" diyorlar. Hâşâ sevk-i tabiî değil, belki bir nevi ilham-ı fıtrî olarak insan ve hayvanı kader-i İlâhî sevkediyor. Meselâ: Kedi gibi bazı hayvan; gözü kör olduğu vakit, o sevk-i kaderî ile gider, gözüne ilâç olan bir otu bulur, gözüne sürer, iyi olur.

Hem rûy-i zeminin sıhhiye memurları hükmünde ve bedevî hayvanatın cenazelerini kaldırmakla muvazzaf kartal gibi âkilüllahm kuşlara bir günlük mesafeden bir hayvan cenazesinin vücudu, o sevk-i kaderî ile ve o hiss-i kablelvuku ilhamıyla ve o sâika-i İlâhî ile bildirilir ve bulurlar.

Hem yeni dünyaya gelmiş bir arı yavrusu; yaşı bir gün iken, havada bir günlük mesafeye gider, havada izini kaybetmeyerek, o sevk-i kaderî ile ve o sâika ilhamıyla döner, yuvasına girer. Hattâ herkesin başında çok defa tekerrür ediyor ki, birisinden bahsediyorken, âni kapı açılarak tahminin fevkınde aynı adam gelir. Hattâ Kürdce durûb-u emsaldendir:
نَا ِ ُرْبِينَه َالاَنْدَارْ لِى وَرِينَه Yani: "Kurdun bahsini ettiğin zaman topuzu hazırla, vur; çünki kurt geliyor." Demek bir hiss-i kablelvuku ile, latife-i Rabbaniye icmalen o adamın gelmesini hisseder. Fakat aklın şuuru ihata etmediği için; kasden değil, ihtiyarsız olarak bahsetmeye sevkeder. Ehl-i feraset bazan kerâmet gibi geldiğini beyan eder. Hattâ bir zaman bende şu nevi hassasiyet fazla idi. Bu hali bir düstur içine almak istedim, fakat yakıştıramadım ve yapamadım. Fakat ehl-i salahatta ve bahusus ehl-i velayette bu hiss-i kablelvuku fazla inkişaf eder, kerâmetkârane âsârını gösterir.
İşte umum avam için dahi bir nevi velayete mazhariyet var ki, rü'ya-yı sâdıkada, evliya gibi, gaybî ve istikbalî olan şeyleri görüyorlar. Evet uyku nasılki avam için rü'ya-yı sâdıka cihetinde
(Orjinal Sayfa372)
bir mertebe-i velayet hükmündedir; öyle de umum için, gayet güzel ve muhteşem bir sinema-i Rabbaniyenin seyrangâhıdır. Fakat güzel ahlâklı güzel düşünür. Güzel düşünen, güzel levhaları görür. Fena ahlâklı fena düşündüğünden, fena levhaları görür. Hem herkes için, âlem-i şehadet içinde, âlem-i gayba bakan bir penceredir. Hem mukayyed ve fâni insanlar için, saha-i ıtlak bir meydan ve bir nevi bekaya mazhar ve mazi ve müstakbel, hal hükmünde bir temaşagâhtır. Hem tekâlif-i hayatiye altında ezilen ve meşakkat çeken zîruhların istirahatgâhıdır. İşte bu gibi sırlar içindir ki, Kur'an-ı Hakîm
وَجَعَلْنَا نَوْمَكُمْ سُبَاتًا nev'indeki âyetlerle, hakikat-ı nevmiyeyi ehemmiyetle ders veriyor.

Altıncısı ve en mühimmi:
Rü'ya-yı sâdıka benim için hakkalyakîn derecesine gelmiş ve pek çok tecrübatımla, kader-i İlâhînin her şey'e muhît olduğuna bir hüccet-i katı' hükmüne geçmiştir. Evet bu rü'yalar, benim için hususan bu birkaç sene zarfında o dereceye gelmiştir ki; meselâ yarın başıma gelecek en küçük hâdisat ve en ehemmiyetsiz muamelât ve hattâ en âdi muhaverat yazılı olduğunu ve daha gelmeden muayyen olduğunu ve gecede onları görmekle, dilim ile değil, gözüm ile okuduğum bana kat'î olmuştur. Bir değil, yüz değil, belki bin defa; gecede, hiç düşünmediğim halde gördüğüm bazı adamlar veyahut söylediğim mes'eleler, o gecenin gündüzünde az bir tabir ile aynen çıkıyor. Demek en cüz'î hâdisat vukua gelmeden evvel hem mukayyeddir, hem yazılmıştır. Demek tesadüf yok, hâdisat başıboş gelmiyor, intizamsız değillerdir.

 Yedincisi:Senin müjdeli, mübarek ve güzel rü'yanın tabiri, Kur'an için ve bizim için çok güzeldir. Hem zaman tabir etti ve ediyor, tabirimize ihtiyaç bırakmıyor. Hem kısmen tabiri güzel olarak çıkmış. Sen dikkat etsen anlarsın. Yalnız bir-iki noktasına işaret ederiz. Yani bir hakikat beyan ederiz. Senin hakikat-ı rü'ya nev'inden olan vakıalar, o hakikatın temessülâtıdır. Şöyle ki:

O vasi' meydanlık, âlem-i İslâmiyettir. Meydanlığın nihayetindeki mescid, Isparta vilayetidir. Etrafı bulanık çamurlu su, hal ve zamanın sefahet ve atalet ve bid'atlar bataklığıdır. Sen selâmetle, bulaşmadan, sür'atle mescide eriştiğin; herkesten evvel envar-ı Kur'aniyeye sahib çıkıp, kalbini bozmadan sağlam kaldığına işarettir. Mesciddeki küçük cemaat ise; Hakkı, Hulus...
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
« Son Düzenleme: 17 Ekim 2009, 19:43:31 Gönderen: Şehidullah Hoca »
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Risale-i Nur Bahsi Rüya
« Posted on: 29 Mart 2024, 18:23:54 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Risale-i Nur Bahsi Rüya rüya tabiri,Risale-i Nur Bahsi Rüya mekke canlı, Risale-i Nur Bahsi Rüya kabe canlı yayın, Risale-i Nur Bahsi Rüya Üç boyutlu kuran oku Risale-i Nur Bahsi Rüya kuran ı kerim, Risale-i Nur Bahsi Rüya peygamber kıssaları,Risale-i Nur Bahsi Rüya ilitam ders soruları, Risale-i Nur Bahsi Rüyaönlisans arapça,
Logged
17 Ekim 2009, 20:27:32
Zehibe

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 31.681



Site
« Yanıtla #1 : 17 Ekim 2009, 20:27:32 »

İsraf olmaz ve olmadı inş üstadım
Maşaallah barekellah rüya bahsini ne kadar güzel bir şekilde açıklamış ve anlatmış 
Rabbim razı olsun hocam böyle güzel bir konuyu bizlerle paylaştığınız için +rep
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

16 Şubat 2010, 21:02:43
Sems

Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bay
Mesaj Sayısı: 381


Site
« Yanıtla #2 : 16 Şubat 2010, 21:02:43 »

İsraf olmaz ve olmadı inşaallah üstadım
Maşaallah barekellah rüya bahsini ne kadar güzel bir şekilde açıklamış ve anlatmış 
Rabbim razı olsun hocam böyle güzel bir konuyu bizlerle paylaştığınız için +rep

Üstadımızın her bahsi açıklaması ispat etmesi o kadar güzeldir ki kendi tabiri ile 2 kere 2 4 derecesinde Anlatıyor bize ve o kadar orjinal cümlelerle anlatıyor ki ondan o ilmi almamak mümkün olmuyor. Ve Risale-i Nur her okuduğunda bir yeni mana katıyor insana bende evimde tutan ve okuyan biriyim. Allah (c.c) Üstadımızdan ve Bu sitede paylaşan Habibuddin hocamızdan razı olsun.
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı
01 Ocak 2014, 14:44:55
Rukiye Çekici

Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bayan
Mesaj Sayısı: 694


Site
« Yanıtla #3 : 01 Ocak 2014, 14:44:55 »

İsraf olmaz ve olmadı inşaallah üstadım
Maşaallah barekellah rüya bahsini ne kadar güzel bir şekilde açıklamış ve anlatmış 
Rabbim razı olsun hocam böyle güzel bir konuyu bizlerle paylaştığınız için +rep
çok doğru söylemişsin. :)
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

RUKİYE ÇEKİCİ 7c 438
Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes