> Forum > ๑۩۞۩๑ Fotoğraf & Resim Paylaşım Dunyası ๑۩۞۩๑ > Resimler > Resimli Konular > Gel Koma Beni Bu Sevdadan
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Gel Koma Beni Bu Sevdadan  (Okunma Sayısı 577 defa)
09 Ekim 2010, 09:59:27
Eflaki
Gökte oturan melek
Tecrübeli Üyeler
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 9.997


« : 09 Ekim 2010, 09:59:27 »




Zaten iyice eğrelti durduğum yerden doğrulup pencerenin kenarına iliştim. Hayalimde bir yabancı gibi durduğum şehre baktım. İçimde dikenli bir telle etrafı çevrilmiş tehlikeli bir bölge gibi duran yaralarım kanamaya başladı. Ama hiç acı duymuyordum. Hayat bir oyun mu? Ben bir oyuncu muyum yoksa diye, düşündüm? Ama içimde öyle sağlam bağlar var ki beni tüm benliğimle hayattan koparıp başka bir kimse de olmayan bir sevdanın toprağına bağlıyordu. Beni azgın suların sellerinden koruyan bir köprü gibiydi sevdam. İnsanlığın aşk tarihi kadar köklü, ruhlu, esaslı, esrarlı bir sevdaydı bu sevda.

İşte bu sevdayla birlikte geçen çocukluğumdan kalma bir içgüdü tüm insanları eşit bir şekilde sevmeyi öğretti bana. Bu yüzden mücadeleci bir insanın içgüdüleriyle doğdum. Yani kötülüğü, haksızlığı, eğriliği, yamukluğu, namussuzluğu ve ihaneti ortadan kaldırmayı çok seven bir Peygamber mirası olan mücadele ruhuyla doğdum. Bu yüzden sevgiye müthiş tutkunum. Toplum halinden anlayan bir basiretle, yeryüzüne sevgiyi yerleştirmek için önce nefreti ve ihaneti ortadan kaldırmak gerektiğine inandım. Yıllardır içimde tutuşup sönmeyen bir ateş var. Ateş gibi olan bu sevda uğruna çile çekmek mutluluk verir bana. Çok iyi biliyorum ki diken aşılanmazsa demet demet gül vermez, şeklindeki düşüncelerimle birlikte yumruklarımı sıkıp havaya kaldırdığımı, gayri ihtiyari bağırdığımı görünce ne oluyor bana diyerek yeniden usulca oturdum yerime? Oturdum oturmasına ama, yazgımız neden hep köleliktir, neden hep afallayıp parlayıp bir şey yapmadan yeniden duruluyoruz, oturuyoruz yerimize, diye kendi kendimi sorguladım? Bizim havamızı kim alıyor, diye sordum kendime?

Güpe gündüzün ortasında hayallerden, beyaz düşler görmekten kurtaramıyordum kendimi; Hayatın iyice yabancılaşıp bizi değerlerimizden koparıp atmasına karşılık; hep kendimiz olmak için çabalamak çağımızın en büyük erdemi olmalıdır. İsmet Özel’ in dediği gibi; Neden hep başkalarının aşklarıyla başlıyor, başkalarının aşklarıyla bitiyor hayatımız. Biz özgür insanlar değil miyiz yoksa? Mahkûmlar da bazı haklara sahip oluyorlar, sınırları çizilmiş, kalın duvarlarla çevrilmiş hayatlarının içinde. Bu onların özgür oldukları anlamına gelir mi? Mahkûmlara gardiyanları seçme hakkı vermek onlara özgürlük hakkı vermek anlamına gelir mi? Bizim mahkûmlardan farkımız ne? Bizim hayatımız da saydam duvarlarla çevrilmiş. Mahkûmlar kalın taş duvarları yıkıp kurtulamıyorlarsa, biz de saydam duvarları, sanal engelleri yıkıp kurtulamıyoruz işte. Yanlış mı söylediklerim? Ama bir şey var, bize her şeye rağmen özgürlük veren, özgürleştiren. O da sevda derecesinde sevmektir. Sevda derecesinde tutulmaktır. Güle vurulmaktır sevda derecesinde. Yani sevdalanmaktır gülün Rabbine. Ya Rabbi gel koma beni bu sevdadan. Biliyorum ki sevdanın suyu bana özgürlük ruhu verir. Bir çiçek gibi ruhumu aşılayıp diken değil, gül vermesini sağlar.

Topyekûn olarak Sevdadan uzaklaştığımız bu günlerde belki de yeni bir aşka yakınlaşabiliriz. Bitip tükendiğimizi sandığımız bu günlerde belki de yeniden bir uyanışın kucağında uyanabiliriz. Hazır mısınız? Sevda can yeleği gibidir. Kurşungeçirmez elbise gibidir, bizim güvenliğimizi sağlar. Bunun bir tek şartı vardır; o da ona ihanet etmemektir. Onu her dem damarlarında taşıyıp kalbinde ve hayatında yaşamaktır, yaşatmaktır.

Yenildiğimizi sandığımız bu olaylarda belki de bir zaferin sarhoş edici sevinciyle dönebilirsin kalene. Bütün kalelerimiz düşmüş olabilir, dallarımız budanmış olabilir, ağacın gövdesi kırılmış olabilir. Hatta ağacın kökü de yerinden sökülmüş olabilir. Hiç önemli değil. Unutmayalım ki Rabbimiz koskoca bir çınar ağacının bütün özelliklerini küçük bir çekirdeğin içine saklamıştır. Bütün mesele korkmadan yeniden o çekirdeği, o tohumu ekmektir. İslam ülkelerinin iman yüklü ruh çekirdeği düştüğü yerden yeniden filizlenecektir. Önce toprağa kök salacaktır. Sonra geçmişte olduğu gibi büyük bir çınar ağacı olarak dünyanın en ücra köşesine kadar uzanacaktır. Hayalleri olanlar asla uyumazlar. İdeali olanlar asla yenilmezler. Hiçbir hayırlı çalışma hiçbir şekilde kaybolmaz, diye düşünerek uyandım yeniden hayata. Tutundum sevdanın eteklerine. Beni yeniden hayata bağlıyordu bu yüce sevdanın sahibi.

Evet, hayat bir oyundu ve ben bir oyuncuydum. Bunu anladığımda rahatladım, yeniden düşünmeye başladım. Rolümü en iyi şekilde oynamalıydım. Penceremin camlarından içeriye aşk rüzgârı estiğini hissetmeye başladım. İlk işim bunu anlamakla başlıyordu. Yani rolümü kavramaya çalışmalıydım.

Ya Rabbi gel koma beni bu sevdadan. Biliyorum ki sevdanın suyu bana özgürlük ruhu verir. Bu sevgiye müthiş tutkunum işte. Başka ne yapabilirim ki? Başka ne düşünebilirim ki sevdadan gayri?


İsmail Okutan
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Gel Koma Beni Bu Sevdadan
« Posted on: 28 Mart 2024, 21:04:32 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Gel Koma Beni Bu Sevdadan rüya tabiri,Gel Koma Beni Bu Sevdadan mekke canlı, Gel Koma Beni Bu Sevdadan kabe canlı yayın, Gel Koma Beni Bu Sevdadan Üç boyutlu kuran oku Gel Koma Beni Bu Sevdadan kuran ı kerim, Gel Koma Beni Bu Sevdadan peygamber kıssaları,Gel Koma Beni Bu Sevdadan ilitam ders soruları, Gel Koma Beni Bu Sevdadanönlisans arapça,
Logged
Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes