|
Konu Başlığı: Akrep Gönderen: Ekvan üzerinde 16 Şubat 2011, 20:33:26 Akrep (http://a2.sphotos.ak.fbcdn.net/hphotos-ak-snc6/183230_10150093141553719_31510183718_6129092_2534029_n.jpg) Hintli bir adam suda bata çıka ilerlemeye çalışan bir akrep görür. Onu kurtarmaya karar verir ve parmağını uzatır ama akrep onu sokar. Hintli tekrar akrebi sudan kurtarmaya çalışır ama akrep onu tekrar sokar. Yakınlardaki başka birisi ona, onu sürekli sokmaya çalışan akrebi kurtarmaya çalışmaktan vazgeçmesini söyler. Ama Hintli adam söyle der: "Sokmak akrebin doğasında vardır. Benim doğamda ise sevmek var. Neden sokmak akrebin doğasında var diye kendi doğamda olan sevmekten vazgeçeyim?" Konu Başlığı: Ynt: Akrep Gönderen: Ekvan üzerinde 16 Şubat 2011, 20:44:24 Sevmekten vazgeçmek gerekmez elbette..Ama akreplerin doğasına tahammülün de bir sınırı olmalı..Allah bizi akıl nimetiyle şereflendirmiş..Etrafımızdaki bilumum akrepler canımızı bir kez yaktığında ikinci sefer elimizi uzatacaksak fıtratımızın gereği..bir eldiven giymeyi akıl edebilmeliyiz..Şöyle dişlerini geçiremeyecekleri vasıfta bir eldiven..Yoksa Allah muhafaza..Etrafta AKREP çok.. Konu Başlığı: Ynt: Akrep Gönderen: Sueda üzerinde 16 Şubat 2011, 23:15:49 Bir büyüğüm bana ihtiyarlamakla yaşlanmanın farklı şeyler olduğunu söylemişti... Nedenini sorduğumda ise şöyle demişti, hatırladığım kadarıyla yazacağım... " Yaşlanmak insanın yaşının ilerlemesi anlamındadır, bu zamanı nasıl geçirdiği nasıl değerlendirdiği, yaşadıklarından ne kadar ders aldığı önemli değildir... Sadece yaşlanmıştır, yaşı geçmiştir yani... Oysa ihtiyarlamakta her geçen anın dersini çıkarmak vardır... Her tecrübeden ibret almak... Bir sonraki adımı bir öncekine göre atmak vardır... Büyümek ile olgunlaşmak arasındaki fark neyse yaşlılık ile ihtiyarlık arasındaki fark da odur... Yaşlılık biyolojik bir süreçken, ihtiyarlık o sürece dahil edilen o süreçle beraber kazanılan maddi ve manevi tüm değerleri kapsar...
Gülinur ablamın da dediği gibi eğer biz yaşadıklarımızı sadece fıtratla sınırlandırır ve aynı adımda sayarsak bunun kimseye bir kazancı olmaz... Oysa yaşadıklarımızdan ders alıp bir sonraki hamlemizi ona göre yaparsak, hem amacımız gerçkleşmiş, hem de aynı adımda saymamış oluruz... İnsanın fıtratına uygun davranması elbette çok güzel... Lakin bunun yanında "mümin aynı delikten iki defa sokulmaz" Hadis-i Şerifini de unutmamak ve zararlardan kaçınmak, yaşananlardan ders almak gerekir... Kısacası yaşlanmak değildir mesele, ihtiyarlamaktır... Allah razı olsun... Selam ve dua ile... Konu Başlığı: Ynt: Akrep Gönderen: Zehibe üzerinde 17 Şubat 2011, 22:12:37 Yorumlar konudan daha güzel maşaAllah...İnsan zararda ısrar ederse ona acınmaz, sadece aklından şüphe edilir diyebiliriz.Her mahlukatın fıtratı farklıdır, Rabbim bin bir hikmetle yaratmıştır.Dillerini bildiğimiz mahlukatın karşısında onlara farklı dil kullanmak ters tepki veriyor demektir o halde herkesin anlayacağı dilden konuşmak ve ona göre hareket etmet gerek...
Konu Başlığı: Ynt: Akrep Gönderen: Salihalp üzerinde 21 Şubat 2011, 19:52:26 :)
düşündüklerime tercüman olmuşsunuz yorumlarınızla kardeşlerim... ...madem öyle bende kısaca nabza göre şerbet!...diyeyim ;) |