> Forum > ๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ > Tasavvuf Eserleri > Rabıta ve Nakşibendilik > Ferit Aydın
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Ferit Aydın  (Okunma Sayısı 1783 defa)
25 Haziran 2010, 17:19:22
Zehibe

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 31.681



Site
« : 25 Haziran 2010, 17:19:22 »





Rabıtayı İnkar Eden Ferit Aydın'a Reddiye

Beşik Şeyhi Ferit Aydın’ın - Tarikatta Rabıta isimli eserindeki yorumu:


<<Zaman zaman önemini kaybeder gibi olan bu râbıta olayı, son birkaç yıl­dır yeniden gündeme getirilmiş bulunmaktadır. Özellikle tefsir çalışması olarak RUHU'L-FURKAN adı altında kaleme alınan bir kitapta râbıtaya çok geniş bir yer verilmiştir. Merkezleri İstanbul-Çarşamba'da bulunan gele­nekçi bir Nakşî cemaatinin lideri ve bir grup yandaşı tarafından yazılan bu kitapta râbıtanın bir Allah ve Peygamber emri olduğunu kanıtlamak için dokuzu âyet, on dördü ise hadis olmak üzere toplam yirmi üç delil ileri sür­müşler­dir.

 Noktalamaya varıncaya kadar, üslûp, anlatım ve yorumlarıyla tama­men onlara ait olan bu deliller sırayla şöyledir:

1. «O, sizin aranıza sevgi ve acıma koydu. (Rum Sûresi: 21)»

 2. «Enes (r.a.) den rivâyet edilmiştir ki: Halk yağmursuz kalıp kıtlığa uğ­radıkları zaman Ömer İbnul Hattab, (Peygamber'in amcası) Abbas İbni Abdilmuttalib'i vesîle edinerek yağmur duası yapar  ve duada "Ya Allah ! bizler, peygamberimizi vesîle edinerek sana niyaz ettiğimizde bize yağmur ihsan ederdin. (şimdi de) Peygamberimizin amcasını vesîle edinerek senden niyaz ediyoruz. (yine) yağmur ihsan eyle (Buhari, İstiska:3)»

 3. «İmanın en üst derecesi, Allah için (Allah dostlarını) sevmen, Allah için (Allah düşmanlarına) buğz etmen ve dilini Allah'ın zikrinde çalıştır­mandır. (Ali el-mütteki, kenzü'l-Ummal: 1/37-38 H. No:6773)»

 4. «Yusuf (a.s.) kasıtsız olarak, elinden gelmeyerek, ona, (Züleyha'ya) meyletti. Rabbisinin burhanını (delilini) görmeseydi, (o meyline göre hare­ket edebilirdi.) (Yusuf Sûresi: 24)»

 5. «Ebu Malik El-Eşcai'nin babasından rivâyet ettiği:»

«Rüyada beni gören hakikatta beni görmüştür. (Ali el-mütteki, Kenzü'l-Ummal: 15/382 H.No: 31477)»

 6. «Sadıklarla beraber olunuz. (Tevbe suresi: 24)»

 7. «İbni Abbas (ra) dan rivâyet edildiğine göre, bir kere Resulullah (s.a.v.) Efendimize: »

«Meclis arkadaşlarımızın en hayırlısı hangisidir ? diye sorulduğunda, Efendimiz (s.a.v.): »

«"Kimi görmek size Allah'ı hatırlatıyor, kimin konuşması sizin ilmi­nizi artırıyor, kimin de ameli size ahireti hatırlatıyorsa işte onlar en hayırlı ar­kadaşlarınızdır." buyurdu. (Askalani, el- metalibul Aliye: 3/193)

 8. «Allah-u Teâlâ'nın

«–Onlar meclis arkadaşlarımdır." (Buhari, Deavât: 66) hadisi kutsisi ge­reğince de onlarla oturmak, zikredilen Mevla Teâlâ ile beraberliği kazandı­rır." buyurdu.»

 9. «Ebu Hureyre'den rivâyet edildiğine göre Resulullah (s.a):

"– Nerede olursanız bana salat (-u selam) edin. Çünkü sizin salatınız, bana ulaşır, buyurmuştur.»

 10. «Meşayihi kiram,

"O. (Cebrail (a.s.) Onun (Meryem validemiz) için, bütün azası yerinde tam bir insana benzerdi. (Meryem Sûresi: 17) âyetinde bu meseleyi zihinlere yaklaştırdılar." »

 11. «Yine onlardan Alim-i Allame es-Sefiri el-Halebi eş-Şafii, Buhariye yaptığı şerhte:»

«"Sonra, Efendimiz (s.a.v) e tenha (da ibâdet) sevdirildi. (Buhari, Babül Vahy: 3 ) "»

 12.  «Yine onlardan Allame Fasi, Delaili Hayrat şerhinin birkaç yerinde meseleyi açıklamıştır.»

«Birisi de:

«Abdullah İbni Mesut (r.a.) dan rivâyete göre, Efendimiz (s.a.v.) şöyle buyurdu:»

« Kıyamet gününde insanların bana en yakını (şefaatıma en layık olanı) bana en çok salat (-u selam) getirendir. (Tirmizi, Salat:325, 2/3554)»

  13. «Nitekim Allah-u Teâlâ

«Her kim Allah ve Resulüne itaat ederse, işte onlar, Allah (-u Teâlân) ın, kendilerine inam (iyilik) ettiği nebiler, Sıddıklar, şehitler ve salihlerle be­ra­berdir. Ve bunlar en güzel refik (arkadaş) tırlar buyuruyor.  Nisa suresi: 69»

  14. «...Aişe (r.a.) Validemizden rivâyete göre: »

«Resulullah (s.a.v.):

«– Ruhlar toplu ordulardır. Onlardan (ezelde Allah yolunda) birbiriyle tanışanlar i'tilaf eder (anlaşır, Allah uğrunda) tanışmayanlar ise ihtilaf eder. (dünyada zıtlaşır) lar. buyurdu. (Buhari, enbiya : 2,4/104, Müslim: 8/41, Ebu Davud: 46359, Müsnedi Ahmed: 2/295 )»

  15. «Bütün bu imamlar ve bütün mahlukatı yaratan Allah-u Teâla bu­yurdu ki: »

«– O'na (sizi kavuşturacak) vesîle arayın. (Mâide Sûresi: 35) »

 16. «İsmail, Elyasa ve zülkifl (a.s.v.) i hatırla, hepsi en hayırlı kullardan­dır. (Sad suresi, Ayet 0 48)»

 17. «(O akıl sahipleri) öyle kimselerdir ki, ayakta, oturdukları halde ve yanları üzere (yaslanmış) oldukları halde Allah (-u Teâlây) ı zikrederler ve göklerin, yerlerin yaratılışı hakkında tefekkür ederler. (Âli İmrân Sûresi: 1917»

18. «Bir âyeti-i celilesinde ise:

"(Habibim!) Deki, göklerde ve yerde neler olduğuna bakın. "(Yusuf Sûresi:101)

19. «Resulullah Efendimiz (s.a.v):»

"– Allah-u Teâlâ'nın nimetlerini düşünün, zatını düşünmeyin, bu­yurdu. "(Ali el-Mütteki, Kenzü'l-Ummal: 3/106 H. No.: 5707)»

20. «İbni Abbas (r.a.) dan rivâyete göre Efendimiz (s.a.v.):»

"Mahlukatı (yaratılmış olanları) düşünün. Halik (Teâlâ) yı (yaratıcıyı) düşünmeyin, çünkü siz onun kadrini takdir edemezsiniz. " buyurdu. (Ali el-Mütteki, Kenzü'l-Ummal: 3/106 H. No.: 5706 »

21. «Ubadetübnüs Samit (r.a.) den rivâyete göre, Resulullah (s.a.v.): "

"–Yeryüzü onlarla durur, onlar sebebiyle yağdırılıyorsunuz ve onlar hürmetine yardım olunuyorsunuz, "buyurdu. (Ali el-Mütteki, Kenz'ül-Ummal: 12/190 -191 H. No. 34613) »

22. «Enes İbnu Malik (r.a.) dan rivâyet edilen bir hadisi şerifte, Resulullah (s.a.v.): »

«–Küçüğüne acımayan, büyüğüne tazim etmeyen bizden değildir, bu­yurdu. (Tirmizi Birr: 15, 4/321 H. No: 1919) »

   23. «Ebu Hureyre (r.a.) den rivâyete göre, Resulullah (s.a.v.) buyurdular ki:»

"–Beş şey ibâdettendir ; az yemek, camilerde oturmak, kabe'ye bakmak, okumadan da olsa mushafa bakmak, âlimin yüzüne bakmak" (Deylemi, müs­ned-i Firdevs 2/190 H. No: 2969)" 

 İşte tam yedi Nakşibendî baş başa vererek “RUHU'L-FURKAN“adı al­tında kaleme aldıkları bir kitapta Bakara Sûresi'nin 152'inci âyetini, kendi inanç ve kanâatlerine göre açıklamaya çalışırlarken bu ilgiyle râbıta konu­suna girmiş ve onu kanıtlama ihtiyacını duymuşlardır. Yukarıdaki âyet ve hadis­leri de yine bu münasebetle râbıtaya delil olarak göstermişlerdir!

Ancak delil diye öne sürülen bu âyet ve hadislerin gerçekten râbıtayı çağrıştıracak bir anlam taşıyıp taşımadıkları ve harcanan bütün bu çabaların, râbıtayı kanıtlamaya yetip yetmediği ortadadır. >>

Burda bahsedilen hususu inceleyince Ruhul Furkan Tefsirinin 2. cilt  sahife 64 te devam eden açıklamalarda yukada sayılan maddeleri görürüz, yalnız maddelerle birlikte satırlarca izahat ve izahatları yapan alimler ve kitaplarının onlarca ismi zikredilir ve izahatlar 20 sayfadan fazlayı aşar. Ama malum zevat inkar ve itiraz için sadece delil dediği maddeleri almış işi kuşa çevirmiştir. Ruhul Furkan’a bakarsak sayılan delilleri hemen yanıbaşında hangi alimin hangi eserinde getirdiği delil olarak zikredilmişse açıklanmıştır, yani bu delilleri getirenler İsmailağa Hocaları değil, orda ismi zikredilen ashabı kiramdan rivayetlerle  onlarca alim ve b irokadar da kitablarıdır. Tabiki bu alimlerin görüşleri bizce deitibar edildiğinden oraya alınmış ve yazılmıştır.

İnsafla bakan biris, o alimlerin isimleri ve rivayetlerini gözden geçirdikten sonra, akıcı bir uslupla devam eden açıklamaları okuyunca tatmin olup rabıtanın ne kadar meşru’ bir iş ve faideli olduğunu anlayacağından, malum yazar bunu iptal için sadece delilleri zikredrek bunların delil olmayacağını kendi dar kafasına göre zikretmiş. O kadar alimin ibarelerin zahirinden veya işaretinden veya deleletinden veya iktizasından hüküm çıkartmasını beğenmemiş ve itiraz ederek şu kıymetli eseri hazırlayanlara dil uzatarak cahillik ve taassubla vasıflamak ahmaklığını göstermiş hatta iftiraya kadar işi götürmüştür. Kendisi ısmarlama beşik şeyhliğinden kovulduğundan hıncını almak için Hak ehline saldırmış ama bilmemiş ki Allah dostları Rahmanın kılıçlarıdır, adamı delik deşik ederler. Allah hidayet versin.

Nakşilerde rabıtanın 1800 yıllarında ortaya çıktığını iddia eden Ferit veya İfrit Aydın, bu hususta birkaç eserden başka bir şey olmadığını ve bu işin Hint felsefesine dayandığını da söylemeyi ihmal etmemiş. Vah zavallım! Göya biz ehli tevhidi uyarcak ve islamın aslına döndürecekmiş, hakbuki kendisi Avrupa ilimlerinin peşinde koşup göya ufku açılmış ta islama sokulan şeyleri temizlemeye çalışıyormuş. Evet islama sizin gibiler selefiyye ve vehhabiye gibi ingiliz piyonları çok şeyler soktu ve hatta 100 bin den fazla Osmanlı askerimizi müşrik diyerek şehit ettiler. Sonuç ne oldu, kendileri ingilizin güdümünde yeni bir din ile ortaya çıkıp ingiliz karılarıyla evlenerek haçı boğazlarına taktılar. Nerde bir islami hareket varsa, orda bu tip kişiler davayı yozlaştırıp tefrika çıkartarak müslümanları bölmüşler ve perişan etmişlerdir. Hani islam birliği, nerde islamın ümmet şuuru, sizin gibi olmayanları müşrik diye damgalar sanız, neticede ortada kalırsınız, şirk tabiri de size döner. Allah bizleri muhafaza eylesin.

Ferit veya İfrit Aydın nakşi büyüklerinin ilimsiz kimseler olduğunu da zırvalamış. Halbuki Nakşi yolunda ilmin ne kadar önemli olduğunu anlaması için Mahmud Efendi Hazretleri k.s ve Ali Haydar Efendi k.s. Hazretlerinin nasıl birer kimseler olduğun biraz araştırması yeterdi. Osmanlının son dönem şeyhul islamı ve dört mezheb müftüsü olan Ali Haydar Efendi, -bütün kitaplar yakılsa, oturur hepsini harfine kadar yazarım- buyurmuştur. İşte böyle bir zatın varisi olan Mahmud Efendi k.s. nasıl bir mirası devraldığını siz düşünün. Zaten kendisi, askere gitmeden evvel...
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
« Son Düzenleme: 24 Aralık 2012, 22:28:58 Gönderen: Reyyan »
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Ferit Aydın
« Posted on: 19 Nisan 2024, 19:56:06 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Ferit Aydın rüya tabiri,Ferit Aydın mekke canlı, Ferit Aydın kabe canlı yayın, Ferit Aydın Üç boyutlu kuran oku Ferit Aydın kuran ı kerim, Ferit Aydın peygamber kıssaları,Ferit Aydın ilitam ders soruları, Ferit Aydınönlisans arapça,
Logged
12 Nisan 2016, 19:11:42
Pelinay
Bölüm Görevlisi
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bayan
Mesaj Sayısı: 8.696


« Yanıtla #1 : 12 Nisan 2016, 19:11:42 »

Kesinlikle.Rabita haktie bunda bir suphe olamaz.
Yazinin son cumlesi de cok guzl bir cevp olmus hakkaten.bayildim:)
Allah ra.zi olsun
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

12 Nisan 2016, 21:42:38
Ceren

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 26.620


« Yanıtla #2 : 12 Nisan 2016, 21:42:38 »

Aleykumselam.Nefsine hakim olan allahin yolunda giden ve nefsini terbiye etmek icin rabita yapan ce faziletine eren kullardan olalim inşallah....
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

12 Nisan 2016, 22:01:48
Melike 8
Öğrenci Grubu
***
Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 284


« Yanıtla #3 : 12 Nisan 2016, 22:01:48 »

Allah razı olsun .
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı
Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes