๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ => Rabbani Yol ve Sunnetullah => Konuyu başlatan: Vatan Var Olsun ! üzerinde 25 Ocak 2012, 12:04:07



Konu Başlığı: Allah Dilediğini Seçer
Gönderen: Vatan Var Olsun ! üzerinde 25 Ocak 2012, 12:04:07
CAHİLİYENİN SÜNNETULLAH'A KARŞI TAVRI

Allah Dilediğini Seçer

Cahili sistemlerin ve cahiliye mensuplarının İlahi davet karşısında ilk tepkileri, gündeme gelen meselelerin yanı sıra bu meseleleri gündeme getiren davetçinin şahsına yöneliktir. Bilindiği gibi cahili sistemlerin kendilerine özgü değer ölçüleri bulunmaktadır. Bu cahili değer ölçülerine göre herhangi bir insanın değerli ola­bilmesi için mal, mülk, makam gibi cahiliyenin değer ver­diği unsurlara sahip olması gerekmektedir.

Cahili sistemlerde vadedilen her hüküm, cahili sis­temlerdeki müstekbirlerin çıkar ve menfaatlerini gözettiği gibi zikrettiğimiz değer ölçüsü de cahili sistemlerde­ki müstekbirlerin maslahatına uygun olarak tesbit edilmektedir. Mal, mülk, makam gibi unsurlara sahip olan müstekbirler, bu unsurlara sahip olan insanları değerli ve seçkin insanlar kabul ederek dolayısıyla kendilerinin değerli ve seçkin olduklarını empoze etmektedirler.

Tabi ki cahili değer ölçüsüne göre seçkin ve değerli olmanın getirdiği birçok imtiyazlar da bulunmaktadır. İnsanların nasıl ve ne şekilde yaşayacaklarına ka­rar verme, insanları kullanma ve insanlara tahakküm etme yetkisi, cahili sistemler tarafından değerli kabul edilen bu müstekbirlerin tasarrufundadır. Bunlar insan­ların malına, mülküne, kazancına, emeğine, şerefine, namusuna, ırzına dokunan fakat kendileri dokunulmaz olan kimselerdir, işte bu dokunulmazlar kendi çıkar ve menfaatlerine dokunan İlahi hükümleri gündeme geti­ren davetçinin şah'sını cahili değer ölçüsüyle değerlen­direrek, bu müslümana alaycı bir uslupla; "Sen kimsin?" demektedirler. Sen kimsin?

Elbetteki "Sen kimsin?" derken, muhatap aldıkları müslümanın ismini sormuyorlar. Bu sorunun muhtevasında "Sen nelere sahipsin ki böyle boyundan büyük işlere kalkışıyorsun" ithamı ' bulunmaktadır. Ve bu müslümana; "Malın yok, mülkün yok, bizlere karşı bir üstünlüğün yok. o halde haddini bil" denilmektedir. Tabi ki müslümanın ve müslümanların verdiği cevap gayet açıktır; "Bizi Allah (cc.) seçti. Bilmemiz gerekenle­ri bizlere bildirerek bizleri şuurlandırdı ve bildiğimiz gerçekleri sizlere de bildirmemizi emretti."

"Bizi Allah (cc.) seçti" ifadesi, kendilerini seçkin in­san kabul eden müstekbirleri daha çok tahrik etmekte ve bu tahrik ile sapık ithamlara sürüklenmektedir.

"Bizim gibi seçkin ve değerli insanlar varken Allah (cc.) sizi neden seçti? Allah (ed.) seçecek olsaydı, bi­zim gibi değerli insanlar varken sizin gibi değersiz insan­ları seçmezdi. Siz kesinlikle yalan söylüyorsunuz."

Tarihin her döneminde Rabbani mesaj ile karşıla­şan cahiliye mensupları, bu gibi itirazlarda bulun­muşlardır. Kur'an'ı Kerimin Resulullah (s.a.v.)'e nazil olması karşısında Mekke'li müşrikler benzer itirazlarını ifade etmişlerdir.

Dediler ki: "Bu Kur'an, iki şehirden birinin büyük bir adamına indirilmeli degil miydi?" Zuhruf 31

Nefs ve hevalarından kaynaklanan her isteği ka­nunlaştırmaya alışık olan bu müstekbirler, yeni bir ka­nun teklifinde bulunmaktadırlar! Fakat bu yeni kanun teklifi gözleri bağlanmış, kafaları iğdiş edilmiş halka değil, bu halkı yaratan Yaratıcı'ya sunulmaktadır. Cahili değer ölçüsüne göre kendilerini "Büyük adam" kabul eden bu sapıklar, kendilerini yaratan Allah'a karşı; "Ma­dem Kur'an'ı indirecektin, bu Kur'an'ı bizim gibi büyük adamlardan birine indirmeli değil miydin?" demektedirler. Bu önerinin içerdiği küfrî anlam, tefsir edilmeye gerek duyulmayacak kadar açıktır. Mekke'li müşriklerin bu küfri önerisine karşı, şanı yüce Rabbimizin verdiği ce­vap ayeti kerimenin devamında zikredilmektedir.

Senin Rabbinin rahmetini onlar mı paylaştır­maktadırlar? Zuhruf 32

Bu bir lütuftur, bu bir ikramdır, bu bir rahmettir.

Rabbinin lutfunu,

Rabbinin ikramını,

Rabbinin rahmetini onlar mı taksim edecekler?

Bu konuya onlar mı karar verecekler,

Rabbinin rahmetini onlar mı paylaştıracaklar?

Allah (cc.) onlara böyle bir yetki vermediği gibi on­ların cahili isteklerine göre karar verecek de değildir. Çünkü alemlerin Rabbi olan Allah (cc.) dilediğini seçer, dilediğini rahmetine dahil eder.

Rabbin dilediğini yaratır ve seçer, seçim onlara ait degildir. Allah onların ortak koştuklarından münezzehtir, yücedir. Kasas 68

De ki: "Lutuf ve ihsan şüphesiz Allah'ın elinde­dir, onu dilediğine verir. Allah rahmeti geniş olan ve her şeyi hakkıyla bilendir." Al-i İmran 73

Şanı yüce Rabbimizin kimleri seçtiğini, kimlere rah­met ettiğini Kur'an'ı Kerim'de zikredilen örneklerde müşahade edebiliriz. Bu örnekler incelendiği zaman söz konusu seçimin, cahili değer ölçüsünden müstağ­ni olduğu idrak edilecektir. Fiziki yaratılışın üstünlük ve­silesi olmadığı Adem (a.s.) ile şeytan aleyhillane arasında vuku bulan secde olayında beyan edilmektedir. Adem (a.s.)'a secde etmeme nedenini; "Beni ateşten, onu ise topraktan yarattın" diyerek açıklayan şeytan, fi­ziki yaratılışın bir üstünlük vesilesi olduğunu iddia edi­yordu. Oysa ki Rabbani düzlemdeki üstünlük, ya­ratılmışlara Yaratıcının lutfu ile verilen fiziki uzuvlar ve bu uzuvların meziyetleri ile değil, bu uzuvları ve bu me­ziyetleri Allah'ın rızasına uygun bir şekilde kullanmakla tahakkuk etmektedir. Mesela Allah (c.c.)'ın lutfettiği akıla sahip olmak, mutlak bir üstünlük vesilesi değildir. Rab­bani değer ölçüsüne göre; Allah (c.c.)'ın lütfettiği akılı küfri yol ve sapık düşünce metodlarında kullanan in­san, akıla sahip olmayan hayvanlardan daha aşağı de­recededir.

Fiziki yaratılışın bir üstünlük vesilesi olmadığı gibi yaratılmış olan insanların yaratılmış olan mal, mülk, para gibi unsurlara sahip olmaları da bir üstünlük vesi­lesi değildir. Cahili değer ölçüsüne göre mutlak birer değer kabul edilen bu gibi unsurlar, Rabbani değer ölçüsüne göre kullanılış maksadına binaen değer kazanmaktadır. Bu ikisi arasındaki fark, mülke (geçici ola­rak) sahip olan Karun ile Süleyman (a.s.) arasındaki fark gibidir.

Kulları arasından dilediğini seçen Rabimiz, bu seçimini cahiliye mensuplarının isteklerine göre değil kendi muradına göre yapmaktadır.'Seçilmiş ve kutlu in­sanlardan olan Nuh (a.s.)'ın sosyal konumu, Yusuf (a.s.)'ın bir köle oluşu, İbrahim (a.s.)'ın kavmini davet ettiği zaman yaşı küçük bir genç oluşu, Lut (a.s.)'ın maddi bir güce ve nüfuza sahip olmayışı, mütekellim-i ezeli olan Rabbimizin karşılıklı konuşmak için milyarlar­ca insan arasından dili tutuk olan Musa (a.s.)'ı seçmesi, Isa (a.s.)'ın babasız olarak yaratılması, Resulullah (s.a.v.)'in yetim ve ümmi olması bu konudaki açık örneklerdendir. Bu örneklerden çıkarmamız gereken sonuç ise şanı yüce Rabbimiz, İlahi davet ile karşılaşan bir kavmin, davetçinin şahsından ziyade davete icabet etmelerini murad etmesidir. Çünkü İlahi davet, davetçi ile değil; davetçi, teslim olduğu ve gündeme getirdiği İlahi davet ile değer kazanmaktadır.

Sünnetullah'a uygun hak tebliği gündeme getirecek olan günümüz müslümanları da benzer cahili tavırlar ve cahili ithamlarla karşılaşabileceklerdir, İlahi davet ile karşılaşan cahiliye mensupları, karşılaştıkları İlahi daveti çıkar ve menfaatlerine uygun görmedikleri için reddet­mek isteyecekler ve bazıları İlahi daveti, davetçinin şahsında küçük düşürmeye çalışarak; "Mala, makama, etikete, ünvana sahip değilsiniz ki sizi ciddiye alalım, size icabet edelim" diyebileceklerdir. Diploma, ünvan veya makam sahibi bel'amlar söz meydanlarına koşturacaklar, müslümanların gündeme getirdiği İlahi mesajı değil, müslümanların şahsını tenkid ederek; "Hiçbir ma­kama ve ünvana sahip olmayan bu ayak takımını ciddi­ye almayınız, onları dinlemeyiniz" diyerek salyalı ağızla­rıyla feryad edeceklerdir. Bu konuda sözü fazla uzat­mamıza gerek yoktur.

Allah (cc.) dilediği kulları seçer!



Konu Başlığı: Ynt: Allah Dilediğini Seçer
Gönderen: Ceren üzerinde 24 Ocak 2017, 22:06:26
Esselamu aleykum.Rabbim bizleri onun yolunda giden ve onun emrine uyan kullardan eylesin inşallah...


Konu Başlığı: Ynt: Allah Dilediğini Seçer
Gönderen: Sevgi. üzerinde 24 Ocak 2017, 22:50:14
Aleyna Ve Aleykümüsselăm. Mevlam bizleri herdaim Rızasına uygun yaşıyan kullarından olabilmeyi nasip etsin inşaAllah. Amin ecmain


Konu Başlığı: Ynt: Allah Dilediğini Seçer
Gönderen: Mehmed. üzerinde 25 Ocak 2017, 03:41:10
Ve aleykümüsselam Üstünlük para ve makam gibi cahili değerlerde değil Allah a olan takva bilincindedir Rabbim paylaşım için razı olsun


Konu Başlığı: Ynt: Allah Dilediğini Seçer
Gönderen: Ruhane üzerinde 12 Nisan 2017, 13:10:31
Allahım bizleri rizan doğrultusunda yaşayanlardan. Eyel bizlere merhamet eyle