> Forum > ๑۩۞۩๑ Bilim Dunyası ๑۩۞۩๑ > Psikoloji Dünyası > Tenkit Psikolojisi
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Tenkit Psikolojisi  (Okunma Sayısı 636 defa)
10 Mart 2010, 14:53:59
ღAşkullahღ
Muhabbetullah
Admin
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bay
Mesaj Sayısı: 25.839


Site
« : 10 Mart 2010, 14:53:59 »



Tenkit Psikolojisi

Hatalarımızın uygun şekilde bizlere ifade edilmesi ve bizim bunu kabul etmemiz, şahsî kemâlât açısından gereklidir. Birçok insanın hiç hoşlanmadığı tenkitte gaye ve ölçü ne olmalıdır, Peygamberimiz’in (sas) bu husustaki metotları nelerdir?.. Menfî tenkidi alışkanlık haline getiren kişilerin şuuraltında hangi düşünceler yatıyor olabilir, menfî tenkitçilerin toplum içindeki yeri nedir?.. Tenkidin ferdî ve içtimaî hayatta sebep olduğu hasarlar, olumsuzluklar... Tenkitte mihenk taşımız ne olmalıdır?

Her şeyi tenkit eden bir adam bir tabloyu da tenkit etmiş. Yanındaki: ‘Sen hiç bu kadar güzel bir eser meydana getirdin mi?’ deyince, adam: “Arkadaşım ben yumurtlamayı bilmem; ama bir yumurtanın sağlam veya çürük olduğunu pek âlâ anlarım.” diye cevap vermiş.

Birilerinin tenkit ettiğini, birilerinin de tenkit edildiğini sık sık görürüz. Acaba insanlar niçin tenkit eder? Tenkit etmenin arkasındaki psikolojiler nelerdir? Tenkidin faydaları var mıdır? Müspet tenkit nasıl yapılır? Tenkidin insan psikolojisine tesirleri nelerdir?

Tenkit; sözlü, yazılı veya fiilî olabilir. Lûgat mânâsıyla tenkit; herhangi bir insan, eser veya konunun, doğru-yanlış, eksik-fazla, güzel-çirkin yanlarını bulup gösterme işidir. Tenkidin ahlâkî zâviyeden iyi veya kötü olarak vasıflandırılması; kime, ne zaman, nerede, hangi dozda, hangi maksatla ve ne niyetle yapıldığına bağlıdır. Bu açıdan bakılınca tenkit, müspet tenkit (yapıcı olan, fayda sağlayan) veya menfi tenkit (yıkıcı ve zarar veren) olarak ikiye ayrılır. Tenkidin tesiri de yukarıda zikredilen hususiyetlere bağlı olarak farklılıklar gösterebilir.

Kişi niçin tenkit eder?

Ferdî ve içtimaî hayatın daha iyi hâle gelmesi için hataların fark edilip usûlünce ifade edilmesi yararlıdır. Ancak bu ifade şeklinin kişiye ve çevresine zarar vermemesi ve ifadelerin iyi niyetli olması gerekir. Bu şekilde yapılan müspet tenkitlerde yanlışı düzeltme mülâhazası vardır.

Aile ve cemiyette menfî tenkide kilitlenenler, giderek her şeyde bir olumsuzluk arama gibi bir duruma düşerler. Bu şekilde tenkidin bir alışkanlık olarak yapıldığı sık görülür.

Yıkıcı tenkidin gerisinde hissî ve nefsî mülâhazalar yatabilir. Rekabet ve kıskançlık da, kişiyi sürekli tenkide sürükler. Bu durumda tenkide mevzu olan hususu düzeltme ve çözme gayesi veya iyi niyet olmadığı için, iki taraf da bundan zarar görür. Kısacası ‘üzüm yemek yerine bağcıyı dövmek’ niyeti ile konuşmamak gerekir. Değerlendirmelerde samimi olmak, hissî ve nefsî mülâhazaları terk etmek, çoğunlukla yıkıcı tenkit yapmamıza engel olsa da, bu tenkidin yerini, zamanını, dozunu ve üslûbunu ayarlayamadığımız takdirde, yıkıcı tenkitlerle karşılaşmamız kaçınılmaz olacaktır.

Yıkıcı tenkit içtimaî bir hastalık haline gelebilir. Meselâ medyada ‘hatırı sayılır’ kişilerin bile, duygularına yenik düşerek yaptıkları yıkıcı tenkit şaşırtıcıdır. Tv’deki birçok tartışma programındaki tenkidin gerisinde, iyi niyetli bir yaklaşım yerine daha çok karşıdaki kişiye maddî- mânevî zarar verme gayesi vardır. Karşıdaki kişi ne söylerse söylesin, tek taraflı değerlendirme ve sonrasında tenkit yapılmaktadır. İçtimaî hayatı derinden yaralayan bu üslûbun yeni yetişen nesillere sirayet etmeden değiştirilmesi gerekir.

Batı kaynaklı “kişisel gelişim”de ferdiyetçiliğin bir kurtuluş gibi görüldüğü günümüzde, şahsiyet ve benlik aşırı yüceltilmiştir. Bu durumda, ‘var olmak için yok etme’ veya en başarılı olmak adına diğerleri geçilmeye çalışılıyor, diğer insanlar yıkıcı bir üslûpla tenkit ediliyor ve şahsî çıkarlar korunuyor. Benlik ve enaniyetin, menfî tenkidi artırdığı görülmektedir.

Tenkitçinin psikolojisi

Yıkıcı tenkitlerde empati eksikliği vardır, karşıdakinin psikolojik durumu pek düşünülmez. Yeterince empati kurabilen kişilerde yıkıcı tenkit daha az görülür.

Negatife odaklanan ve karamsar kişilerde ise, eksik tarafı bulma daha fazla söz konusudur. Herkesin ve her hâdisenin eksik ve yanlışlıkları onları etkiler. Mutsuz ve distimik (uzun süreli hafif mutsuzluk hali) kişilerde, iradî veya gayri iradî karamsar bakış açısı tenkidi artırır. Bu durumdaki kişiler, içlerinde bulundukları durumu fark edemeyebilirler. Çevredekilerin bunu fark etmesi ve böyle kişilere yardımcı olması gerekir. Meselâ karamsar bir çocuk oyun esnasında arkadaşlarının kendisine yaptığı normal davranışı bile kasıtlı olarak değerlendirir, onları tenkit eder ve sevilmediğini düşünür. Bu durumda onu yakından tanıyan kişilerin onunla ilgilenmesi gerekir.

Aşırı mükemmeliyetçi kişilerde, kendini ve başkalarını sürekli değerlendirme, hataları bulup çıkararak her şeyin hatasız olmasını isteme gibi bir tavır görülür. Mükemmeliyetçi kişiler, çevresindekilerin hatalarını bularak stresin artmasına sebep olurlar. Meselâ mükemmeliyetçi bir anne, çocuğunun not olarak dört almasını bile kabullenemez; hep beş almasını ister. Bu ise, çocuğun stresinin artmasına, başarısının azalmasına yol açabilir. En mükemmeli istemek ve beklemek bazı güzelliklerin sönmesine sebep olabilir.

Tenkitçinin şuuraltında “Ben daha iyi bilirim, daha iyi yaparım” gibi bir düşünce olabilir. Bu düşünce ile kişilerin veya herhangi bir hâdisenin yanlış yanlarını bulur. Buna istinaden, karşıdaki kişiden daha iyi bildiğini kendince ispat etmiş olur. Böylece benliğin ve enaniyetin daha da artmasına sebep olur. Bu türlü tenkit giderek yıkıcı bir mahiyet kazanabilir.

Kimileri ise, hatalarını gayri iradî olarak örtmek için tenkit eder. Özellikle kurumlarda bu durum daha da yaygındır. Başkaları tenkit edildiğinde veya eksik tarafları bulunduğunda, tenkitçi yerinin sağlamlaştığını sanır, hatalarının örtüldüğünü düşünür. Aile içinde de, yanlışların hep başkalarına mal edilmesi, kişinin kendi hatalarını düzeltmesine engel teşkil eder ve aile içi münasebetlerin zedelenmesine yol açar. Sürekli her şeyi ve herkesi olumsuz bakış açısı ile değerlendiren kişiler, kendilerini strese ve kaygıya ittikleri gibi, çevrelerine de negatif enerji yaydıklarından yalnızlaşırlar.

Tenkit edilenin psikolojisi

Söylenen her kelimenin karşı tarafta bir yansıması vardır. Bu yansıma müspet veya menfi olabilir. Bir değerlendirme yapmadan önce, neyi niçin eleştirdiğimizi ve bunun sonucunda kimin ne kadar fayda göreceğini hesaba katmalıyız. Söylediklerimizle sadece karşı tarafa mesaj vermekle kalmayıp, o kişinin kısa, orta ve uzun vadedeki davranışlarına da tesirde bulunduğumuzu unutmamalıyız. Olumlu üslûbu yakalayamadığımız değerlendirmelerde karşı tarafa zarar verebileceğimizi aklımızdan çıkarmamalıyız.

Tenkit, daha ziyade tenkit edilen tarafta strese yol açar; bu da kişilerin zamanla birbirinden uzaklaşmasına sebep olur. Her şeyi yıkıcı bir şekilde tenkit eden kişilerin, aile içinde bile yalnız oldukları görülür. Kimse o kişiye bir şey bahsedemez hâle gelir; çünkü karşılığında sürekli bir olumsuz değerlendirme görmektedir. Tenkit ile birlikte muhatapta kırılma ve dışlanma duygusu oluşabilir. Bir kişinin sürekli eksik taraflarını söylediğimizde, o kişinin kendine bakış açısı olumsuz hâle gelir. Kendisini yetersiz ve başarısız hisseder. Bu durumda endişesi artar. Endişe ve stresi artan kişilerin de, hataları çoğalır. Yani fâsit daire oluşur. Tenkit, stresi; stres de hatayı beraberinde getirir. Sık hata yapan kişi ise daha çok negatif mesaj almış olur.

Ona-buna eksiklik-bozukluk atfedenler, kendilerini ifade etmek için herkesi hor görürler. Bunlar gönüllerine göre kendilerini ifade edemedikleri için hep âlemin kusurları ile meşgul olurlar. Aleyhissalâtü vesselam Efendimiz, "O bozuk, bu bozuk, şu da bozuk." diyene "Bozuk olan asıl kendisidir." manasına şöyle buyurmuştur: "İnsanlar helak oldu diyen asıl kendisi helak olmuştur." Kişinin vicdanı ve kalbi duru olsa her şeyi duru görür. Mizaç bakımından herkeste kusur arayanları, birkaç hafta Cebrail Aleyhisselam'la buluştursan onda da kusur bulur ve "Ayağını nasıl kaydırabilirim?" yolları araştırır. Aslında bozukluk bu tip insanların karakterlerindedir. Bunların ahlâk anlayışı geçimsizliktir. Bu tip hiç kimse ile geçinemeyenlerin bütün derdi, kendini ifade etmektir. Bunlar sürekli kendilerinden bahsedilmesini, hep kendilerine değer verilmesini ve her zaman öne çıkarılmalarını isterler. Bir işi üstün bir başarıyla tamamladığı zaman şunu diyebiliyor musun: "Eğer şu arkadaş veya benden başka birisi yapsaydı, bu iş neticeleri itibarıyla daha çok hayırlara vesile olacak ve dolayısıyla daha fazla başarı elde edilmiş olacaktı." İşte bu anlayış Kur'ân ruhunun ve Peygamber ahlâkının ifadesidir. Aksine hep beklenti içinde olup kendini her zaman öne sürmeye kalkanlar, hezeyanlarını bir ruh hastalığı içinde yaşayanlardır.

Tenkit ile karşı tarafın ya cesaretinin azalarak pasifleşmesine veyahut daha da hiddetlenmesine sebep olunabilir. Sürekli olumsuz sözler işiten insanlarda, tenkit edilme korkusu ile cesaretsizlik başlar. Tenkit ettiğimiz kişinin bize karşı içten içe öfke duyması halinde de aradaki diyalog bozulur.

Bir kişinin veya şeyin, birçok güzel tarafı olduğu halde sadece hatalı ve yanlış yönlerini açığa çıkarmak hakkaniyet ve adalet ile açıklanamaz. Tenkit edilen kişinin güzel yönlerinin fark edilmemesi, o kişinin güzelliklerinin azalmasına sebep olur. Bir bahçede onca güzel çiçek varken, sadece birkaç yabanî ota takılmamız o çiçeklerin zamanla azalmasına yol açabilir. Sürekli tenkit edilen kişinin mutsuzlaşması ve içe kapanmasına sebep olabiliriz.

Müspet tenkit nasıl olur?

Bir konuyu veya kişiyi değerlendirirken niyetimiz ve tercih ettiğimiz üslûp çok önemlidir. Karşı tarafın tenkidimizden istifade etmesinde en önemli unsur niyetimizdir. L...
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
« Son Düzenleme: 10 Mart 2010, 14:55:14 Gönderen: Rabia »
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Tenkit Psikolojisi
« Posted on: 26 Nisan 2024, 10:27:19 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Tenkit Psikolojisi rüya tabiri,Tenkit Psikolojisi mekke canlı, Tenkit Psikolojisi kabe canlı yayın, Tenkit Psikolojisi Üç boyutlu kuran oku Tenkit Psikolojisi kuran ı kerim, Tenkit Psikolojisi peygamber kıssaları,Tenkit Psikolojisi ilitam ders soruları, Tenkit Psikolojisi önlisans arapça,
Logged
Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes