EVLİLİK MEVZUSU BENİ TEDİRGİN EDİYOR
Nisan 2009 43.SAYI
Merhaba Yasemin Hanım,
Ben 25 yaşında genç bir kızım. Evlilik ile ilgili mevzu söz konusu olduğunda çok tedirgin oluyorum. Karşı tarafla görüşmekten çekiniyorum. Görüşmek istiyorum ama bir tedirginlik var. İsteksizlik de var. Adını koyamıyorum. Bu tutumum da çevre tarafından hissediliyor. Bu konuda bana yardımcı olabilir misiniz? Bu tür hastalarınız olmuştur diye düşünüyorum. Bana nasıl yardımcı olabilirisiniz?
HÜSNA / BURSA
Hüsna Hanım merhaba, evliliğe dair tedirginliğinizi aktarmışsınız fakat evlilikten ürkmenizin sebebini açıklamamışsınız. Bu nedenle size tedirginliğinizi atlatmanız konusundan ziyade evlilikle ilgili görüşmelerde nasıl bir tutum içinde olmanız gerektiği hakkında birkaç bilgi vermeye çalışacağım.
Öncelikle evlilik dürüst ve samimi bir şekilde iki tarafın kendini ortaya koyacağı, dinimizin kurallarına uygun bir zeminde yapılacak görüşmelerle başlamalıdır. Evlilikten neler beklediğinizi anlatmak yerine kendinizden söz etmeniz çok daha doğru olacaktır. Zira öncelikle kişilikleriniz anlaşacağı için bir sonraki adımı önceden konuşmak doğru değil. Sorular sormak yerine her hangi bir konuyu açmak daha doğrudur ve bu konu hakkında konuşurken üslubunuz, fikriniz, duygularınız zaten gündeme geleceği için karşı tarafa kendiniz hakkında -eğer saklamıyorsanız- gerekli ipuçlarını vermiş olursunuz.
Bayan olduğunuz için karşı tarafın size sorular sormasını beklemeyin. Kadın olmak demek pasif olmak demek değildir. Hiçbir eda ve tavrı karşı taraf beğensin diye yapay şekle büründürmeyin. Unutmayın ki, kişiler arası beğeniyi etkin kılan en önemli araç samimiyettir.
İki kişi arasında hiçbir bağ kurulmadan evlilikle ilgili şıklar sıralamak, sürekli beklentilerden söz etmek ilişkinin dinamiğine aykırı bir durumdur. Kişinin henüz ilişki kuramadığı bir insanın beklentilerine cevabı bile agresif olabilir. Hepimiz ilişkide önce karşılıklı doyum beklediğimiz için anlaşılmadan ya da kendimizi anlatmadan sıralanan beklenti şıklarından rahatsız oluruz.
Evlilik gerçekten önce iletişim kurularak temeli atılması gereken kutsal bir kurumdur. Kendinizi mekanik tarzda anlatmayın. Anlattığınız her olayın ya da konuştuğunuz her konunun duygu durumundan da söz edin ki karşı taraf sizin duygu dünyanızı da fark etsin. Ötekini anlamaya çalışırken lütfen duyguları ziyadesiyle dikkate alın. Düşüncelerinizi karşı tarafa aktarırken üslubunuz, ses tonunuz ve mimikleriniz itici olmamalı. Konuşurken karşı tarafın sözünü kesmemeye özen gösterin. Fazla çekingenlik yapmadan dinliyor olduğunuzu gösteren cümleler ve mimikler kullanmalısınız. Tüm bunlara dikkat ederek görüşme yaptığınız takdirde tedirgin olacağınızı düşünmüyorum. Nihayetinde evlilik de olsa aslında yaptığınız şey, öncesinde iletişim kurmaktır. Eğer hala tedirgin olabilirim diyorsanız sizin ikili ilişkilerinizle ilgili konularda (özellikle karşı cinsle) sorun olabilir. Hiçbir şekilde üstesinden gelemeyeceğinizi düşündüğünüzde lütfen bir uzmana başvurun.
Yasemin UÇAL ABDULLAH[
Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
