๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ => Peygamberler Tarihi => Konuyu başlatan: Sümeyye üzerinde 13 Ocak 2010, 18:52:25



Konu Başlığı: Mekke Ve Bekke İsimleri Ve Bunların Mânâları
Gönderen: Sümeyye üzerinde 13 Ocak 2010, 18:52:25
Mekke Ve Bekke İsimleri Ve Bunların Mânâları:


Kur´ân-ı kerimde Mekke´nin ismi, bir kerre Mekke, bir kerre de, Bekke olarak geçer:

"Ve O, O Allâh´dır ki, onların (müşriklerin) ellerini, sizden, sizin ellerinizi de, on lardan, Mekke vadisinde çektirdi... "[311]

´ ´Şüphe yok ki, insanlar için, tesis edilmiş olan ilk Beyt, Bekke ´deki o çok müba rek ve âlemler için hidâyet olan (Beytydir.´[312]

Mekke ve Bekke isimlerinin, İmlâ ve telaffuz farkına rağmen, aynı yere verilen isim olduğunu söyleyenler bulunduğu gibi;

Mekke´nin, Harem sınırları ile birlikte tüm bölgeyi içine alan umûmî bir isim;

Bekke´nin ise, sâdece Beytullâh´ın veya Mescid-i Haram´ın ismi olduğu görü şünde bulunanlar da, vardır. [313]

Mekke´ye; günahları, eksilttiği veya giderdiği ve orada zulüm yapanları, helak ettiği [314]

Zorbaların, zalimlerin boyunlarını kırdığı[315], kibir ve gururlarını yok ettiği[316]; İnsanlar, orada toplanıp biriktiği... için, Mekke ismi verilmiştir. [317] Kamus Mütercimi Âsim Efendi, Mekke maddesini şöyle tamamlar: "Müellifin Besâir´de beyanına göre: beş vecih dahi muhtemeldir:

Evvelâ: Arz-ı merkumede, su, kalîl (pek az) olmağla, gûyâ ki, yerden suyu, ağız ları ile emüp istihraç iderler (çıkarırlar).

Sâniyen:Emüp sormak mânâsından dır.gûyâ ki, beher sene nâsı, kendisüne doğru emüp cezb ider (çeker).

Sâlisen: Mekk, tâir mânâsındandır. Gûyâ ki, isyanı, mekk ve def ider.

Râbian: Mekkâke´den me´huzdür (alınmıştır) ki, azmda (kemiğin orta sında) lübb ve muhh(ilik) olacaktır, arz-ı merkume dahi, dünyanın vasatı ve hula-sasıdır.

Hâmisen: usat´ın (âsilerin) zünûbunu (günahlarını), kemikten, iliği sorup çıka rır gibi istihraç ve izâle ider." [318]

Yâkut´ulhamevî de, bu beş maddeyi çeşitli kaynaklardan alarak kitabına kaydeder. [319]

Mekke´de, zâlimlerin ve zorbaların boyunları kırıldığı veya orada insanlar, faz la biriktikleri için, Bekke diye anılmıştır. [320]



[311] Feth: 24.

[312] Âl-i imran: 96.

[313] Mâverdî-Ahkâmussultaniye s.157-158, nrûzabadî-Kamusulmuhîtc.3,s.330,Yâkut-Mûcemülbüldanc.1,s.475,

c.5,s.181-182, Nevevî-Tehzibülesmâ vellugat c.1,s.39-40.

[314] Rrûzabadî-Kamûsulmuhıt c.3,s.33O.

[315] ibn.lshak, ibn.Hişam-Sîre c.1,s.119, Ezrakî-Ahbam Mekke c.1,s.89.

[316] Yâkut-Mûcemülbüldan c.5,s.181.

[317] ibn.lshak, İbn.Hişam-Sîre c.1,s.119, Yakut-Mûcemülbüldan c.5,s.181.

[318] Mütercim Asîm Efendi-Kamus Tercemesi c.3,s.1122.

[319] Yâkut-Mûcemülbüldan c.5,s.181-182.

[320] Fîrûzabadî-Kamusulmuhît c.3,s.3O5, Yâkut-Mûcemülbüldan c.1,s.475.

M. Asım Köksal, Peygamberler Tarihi, Türkiye Diyanet Vakfı Yayınları: 1/181-182.