> Forum > ๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ > İslam Tarihi Eserleri > Peygamberler Tarihi > Kurban Hâdisesinin Kur´ân-ı Kerimdeki Açıklaması
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Kurban Hâdisesinin Kur´ân-ı Kerimdeki Açıklaması  (Okunma Sayısı 1411 defa)
13 Ocak 2010, 19:09:29
Sümeyye

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 29.261



Site
« : 13 Ocak 2010, 19:09:29 »



Kurban Hâdisesinin Kur´ân-ı Kerimdeki Açıklaması:



Kurban edilme hâdisesi, Kur´ân-ı Kerim´de şöyle açıklanır:

"İbrahim: Ey Rabb´im! Bana, şilinlerden, bir oğul ihsan et! diye dua etti.

Biz de, ona, çok uysal bir oğul müjdesini verdik.

Artık, o oğul, İbrahim´in yanında koşma çağına erince, babası: Oğulcağızım! Ben, seni, rü´yamda boğazlıyorum görüyorum!

Bak, artık, ne düşünürsün! dedi.

Oğlu: Babacığım! Sana verilen emir ne ise, yap!

İnşâallâh beni, sabredenlerden bulacaksın! dedi.

Vaktâ ki, böylece, ikisi de, Allah´ın emrine boyun eğdiler.

İbrahim, onu, alnı üzere yıktı.

Biz, ona: Ey İbrahim! Sen, rü´yana sadakat gösterdin.

Şüphesiz ki, biz, iyi hareket edenleri, böyle mükâfatlandırırız! diye seslendik.

Gerçekten, bu, apaçık ve kesin bir imtihandı.

Ona, büyük bir kurbanlık fidye verdik.

Sonra gelenler arasında, ona, iyi bir nam bıraktık. Selâm olsun İbrahime!

Biz, iyi hareket edenleri, işte, böyle mükâfatlandırırız.

Gerçekten de, o, inanmış kullarımızdandı.

Ona, salihlerden bir Peygamber olmak üzere de, İshak´ı, müjdeledik.

Hem ona, hem İshak´a bereketler verdik.

Her ikisinin neslinden, iyi hareket edeni de, nefsine apaçık zulüm edeni de, .ardır. "[374]



[374] Saffâl: 100-113.

M. Asım Köksal, Peygamberler Tarihi, Türkiye Diyanet Vakfı Yayınları: 1/190-191.



[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Kurban Hâdisesinin Kur´ân-ı Kerimdeki Açıklaması
« Posted on: 19 Nisan 2024, 06:59:48 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Kurban Hâdisesinin Kur´ân-ı Kerimdeki Açıklaması rüya tabiri,Kurban Hâdisesinin Kur´ân-ı Kerimdeki Açıklaması mekke canlı, Kurban Hâdisesinin Kur´ân-ı Kerimdeki Açıklaması kabe canlı yayın, Kurban Hâdisesinin Kur´ân-ı Kerimdeki Açıklaması Üç boyutlu kuran oku Kurban Hâdisesinin Kur´ân-ı Kerimdeki Açıklaması kuran ı kerim, Kurban Hâdisesinin Kur´ân-ı Kerimdeki Açıklaması peygamber kıssaları,Kurban Hâdisesinin Kur´ân-ı Kerimdeki Açıklaması ilitam ders soruları, Kurban Hâdisesinin Kur´ân-ı Kerimdeki Açıklamasıönlisans arapça,
Logged
24 Mart 2015, 15:49:39
Ramazan.
Forum Görevlisi
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bay
Mesaj Sayısı: 6.353



« Yanıtla #1 : 24 Mart 2015, 15:49:39 »

Es Selamün Aleyküm ve Rahmetullahi ve Berekatühü .Saffat suresinin 100-113. ayetleri bir kıssaya (hikâyeye) ayrılmıştır. Ders veren her Kuran ve Hz. Peygamber (s.a.v.) hikâyesi gibi sarsıcıdır bu hikâye.
Bir baba ile oğlunun ürperten, dikkat çeken, sarsan hikâyesidir. Gelin hep beraber hikâyeyi hatırlayalım.
Hz. İbrahim'in hiç çocuğu olmaz. Yaşı 86'ya ulaşmış bu büyük peygamber davasını ve ailesini devam ettirecek temiz bir evlat arzu eder. Allah'tan ister. Ve o arada da "bana bir evlat verirsen O'nu kurban ederim" der. Yüce Rabbimiz, Hacer validemizden Hz.
İbrahim'e bir erkek çocuk nasip eder. Bu çocuğa da İsmail ismi verilir.
Nihayet çocuk 7 yaşına gelince Hz. İbrahim bir rüya görür. Rüyada kendisine evladını kurban etmekle ilgili adak hatırlatılır. Peygamberlerin rüyaları da vahyin bir türüdür. Yani rüyaları onları bağlar.
Hz. İbrahim çaresiz bir şekilde oturduğu Şam'dan Hz. Hacer ve Hz. İsmail'in yaşadığı Mekke'ye gelir. Niyeti evladını kurban etmektir. Ne kadar zor, ne kadar çetin bir hal. Peygamberlerin imtihanı da işte büyük olurmuş!

Odun kesmeye gidercesine
Hz. İbrahim oğlu Hz. İsmail'e bıçak ve ip almasını söyler. Görüntüde odun kesmeye gidiyorlar. Evden uzaklaşırlar. O esnada şeytan Hz. Hacer'e, Hz. İbrahim'e ve Hz. İsmail'e görünür. Hacer'e, "kocan oğlunu kesecek" der. Hz. İbrahim'e "insan oğlunu keser mi" der. Hz. İsmail'e; "baban seni kesmeye götürüyor" der.
Her üçü de şeytanı kovalar ve "Allah'ın hükmüne razı olduk" der.

Oğlum! Bak ne diyorsun
Nihayet Mina-Müzdelife bölgelerine yakın bir yere gelince Hz. İbrahim oğlu Hz. İsmail'i oturtup onunla sohbete başlar. Şöyle der:
"Oğulcağızım! Ben rüyamda seni kurban ediyor görüyorum. Bak bakalım, ne diyorsun bu işe. Babanla konuş bu işi. Bana teslim olacak mısın?"
Bir baba için bunu söylemek ne kadar zor ve, ne kadar ağırdır. Hz. İbrahim bu emri paylaşır. Yüce Rabbin istediğini iletmekte tereddüt etmez. Oğlu Hz. İsmail ise tam bir tevekkül ve teslimiyetle şöyle cevap verir: "Babacığım! Emrolunduğunu yap. İnşallah beni sabredenlerden bulacaksın.
Sana direnmeyeceğim. Senin dediğini tartışmayacağım. Sana neden demeyeceğim. Sen ne ile emredildiysen onu yap. Beni sabreden olarak bulacaksın."

İkisi de Allah'a teslim oldular
Nihayet Hz. İbrahim ile Hz. İsmail emre uymak için hazırlık yaparlar. Hz. İsmail babasına şöyle der: "Babacığım. Kollarımı arkadan bağla. Sımsıkı. Gömleğimi soy ki kana bulanmasın. Annem görür dayanamaz."
Hz. İbrahim oğlu İsmail'i alnı üstü yatırır. Kurban edecektir. İç âlemi elbette buruktur, mustariptir ama karara boyun eğmektedir.
Hz. İbrahim bıçağı çalacaktır ince et parçasına ama Rabbim bıçaktan kesebilme kudretini kaldırmıştır. Bıçak bir pamuk yumağı gibi boyundan geçer.
Hz. İbrahim kendinden geçer, Hz. İsmail kendinden geçer. Bıçak kendinden geçer.
Yüce Allah Halil'i (dostu) olan Hz. İbrahim bıçağa "kes" diyor, ama Halık (Yüce Yaratan) "kesme" diyor. Hangi bıçak kesebilir ki.
Ateş yakar elbette ama Yüce Allah yakma derse ateşe, hangi ateş Hz. İbrahim'i yakabilir ki. İşte bu da aynı böyledir. Kuralları koyan Yüce Kudret o kuralları (Sünnetullah'ı) başka kurallarla değiştirir. Güç onun, kudret onun, mal O'nun, mülk O'nun, söz O'nun, kalem O'nun, iktidar O'nun, hüküm O'nun. Kimin haddine karşısında söz söylemek, kelam sarf etmek
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı
Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes