> Forum > ๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ > İslam Tarihi Eserleri > Peygamberler Tarihi > İbrahim Aleyhisselâmın Mekke´ye Tekrar Gelişi
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: İbrahim Aleyhisselâmın Mekke´ye Tekrar Gelişi  (Okunma Sayısı 1610 defa)
13 Ocak 2010, 22:55:25
Sümeyye

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 29.261



Site
« : 13 Ocak 2010, 22:55:25 »



İbrahim Aleyhisselâmın Mekke´ye Tekrar Gelişi:


ibrahim Aleyhisselâm; Yüce Allah´ın dilediği kadar Şam´da oturduktan sonra[435], Mekke´ye gitmek ve İsmail Aleyhisselâmı görmek üzre, zevcesi Hz.Sâre´-sen izin istedi.

O da, İsmail Aleyhisselâmın evine inip kalmamak şartı ile, kendisine izin verdi.

İbrahim Aleyhisselâm, Mekke´ye gelince, İsmail Aleyhisselâmın kapısının önüne

kadar vardı. [436]

İsmail Aleyhisselâmı, yine, evde bulamadı. [437] Evde, İsmail Aleyhisselâmın ikinci hanımını buldu. Kapının önünde durup ona selâm verdi.

O da, İbrahim Aleyhisselâmın selâmına karşılık verdi. [438]

İbrahim Aleyhisselâm:

"Kocan, nerede? [439] Nereye gitti?" diye sordu.

Ra´le:

"Av avlamağa[440], rızkımızı, aramağa gitti." dedi.

İbrahim Aleyhisselâm:

"Nasılsınız? Geçiminiz, hal ve şanınız iyi mi?" diye sordu.

Ra´le:

"Biz, iyilik, bolluk ve mutluluk içindeyiz!" diyerek Allah´a hamdü sena etti. [441]

"Kendisi, inşâallâh, şimdi gelir. Allah, seni, Rahmetiyle esirgesin! [442] İnsen de, bir şeyler, yesen, içsen olmaz mı?" dedi. [443]

İbrahim Aleyhisselâm:

"Evinde, konuk, yer bulur mu?" diye sordu.

Ra´le:

"Evet! Bulur!" dedi. [444]

İbrahim Aleyhisselâm:

"Yiyeceğiniz, nedir?" diye sordu.

Ra´le:

"Ettir!" dedi.

İbrahim Aleyhisselâm:

"İçeceğiniz, nedir?" diye sordu.

Ra´le:

"Sudur!" dedi.

İbrahim Aleyhisselâm:

"Allah´ım! Bunlara, etlerini ve sularını, bereketli kıl!" diyerek dua etti. [445]

İşte, İbrahim Aleyhisselâmın bu duası bereketileydir ki, et ile su, Mekke´den başka yerlerde, Mekke´de olduğu kadar, hiç kimsenin sağlığı ile uyarlılık arz et-mez. [446] Başka yerlerde, muhakkak, karın ağrıtır. [447]

Eğer, o gün, evlerinde ekmek veya buğday, veya arpa veya hurma duası yap mış olsaydı, Mekke, Allah´ın, yerlerinden, buğdayı, arpası, hurması en bol bir yer c«ur[448], yerlerin, ziraata en elverişlisi bulunurdu. [449]

ibrahim Aleyhisselam, Mekke´den ayrılacağı sırada, Ra´le: ´İn de, başını, yıkayayım?" dedi.

İbrahim Aleyhisselam, inmeyip Makam-ı İbrahim diye anılan İskele taşının ya-ııına vardı.

Taşın üzerine ayağını bastı. Taşta, ayağının izi kaldı.

Ra´le; İbrahim Aleyhisselamın önce başının sağ tarafını, sonra da, sol tarafını su döküp yıkadı. [450]

İbrahim Aleyhisselam, Ra´le´ye:

"Kocan geldiği zaman, ona benden selâm söyle! [451]

Artık, kapının eşiği, doğrulmuş bulunuyordun´[452]

Kapının eşiğini, iyi tut! [453]

Senden sonra bir ihtiyar geldi.

Kapının eşiğini, iyi buldum. Artık, onda karar kılsın! [454]

O, sana, kapının eşiğini iyi tutmanı emrediyor! de!" dedi. [455]

İsmail Aleyhisselam, eve gelince, Babasının kokusunu, aldı. [456]

Ra´le´ye:

"Sana, bir kimse geldi mi?" diye sordu.

O da:

"Evet! [457] Güzel yüzlü´[458], insanların en güzel yüzlüsü ve en hoş kokulusu olan bir ihtiyar Zat geldi.

Bana, şöyle şöyle söyledi.

Sana da, şöyle şöyle söyledi.

Başını, yıkadım.

İşte, Makam üzerinde de, ayaklarının izi var!" [459] diyerek İbrahim Aleyhisselâmı, övdü. [460]

İsmail Aleyhisselâm, Babasının ayak bastığı taşı, gidip öptü. [461]

Ra´le:

"Seni, benden sordu. Nereye gittiğini, kendisine haber verdim.

Benden, geçimimizin nasıl olduğunu sordu.

(Biz, hayır ve iyilik içindeyiz!) diye haber verdim." dedi.

İsmail Aleyhisselâm:

"Bana, bir şey tavsiye etti mi?" diye sordu.

Ra´le:

"Evet!" dedi. [462]

İsmail Aleyhisselâm:

"Sana, ne söyledi?" diye sordu.

Ra´le:

"Bana, dedi ki: (Kocan, geldiği zaman, kendisine, selâm söyle: artık kapının eşiği, düzelmiştir!) de! [463]

Sana, selâm söylüyor ve kapının eşiğini, iyi tutmanı emrediyor!" dedi.

İsmail Aleyhisselâm:

"İşte, o, benim Babam İbrahim (Aleyhisselâm)dir. [464]

Seni, boşamayıp tutmamı, bana, emretmektedir!" dedi. [465]





[435] Buharî-Sahih c.4,s.115, Ezrakî-Ahbaru Mekke c.1,s.58, Taberî-Tarih c.1.s.132, Beyhakî-Delailünnübüvve c.1,s.325, İbn.Esîr-Kâmil c.1,s.104.

[436] Taberî-Tarih c.l.s.132, Sâlebî-Arais s.83, İbn.Esîr-Kâmil c.1,s.1O4.

[437] Buharî-Sahih c.4,s.115, Taberî-Tarih c.1,s.131.

[438] Ezrakî-Ahbaru Mekke d.s.58.

[439] Buharî-Sahih c.4,s.117, Salebî s.83, ibn.Esîr-Kâmil c.1,s.1O4.

[440] Buharı s.117, Taberî s.132, Salebî s.83, İbn. Esîr c.1,s.104

[441] Buharî-Sahih c.4,s.115, Beyhakî-Delail c.1,s.325, Ebülfida c.1,s.155

[442] Taberî-Tarih c.1,s.132, Sâlebî-Arais s.83, ibn.Esîr-Kâmil c.1,s.1O4

[443] Buharî-Sahih c.4,s.117

[444] Taberî-Tarih c.1,s.132, Sâlebî-Arais s.83, İbn.Esîr-Kâmil c.1,s.1O4

[445] Buharî-Sahih c.4,s.115, Beyhakî-Delail c.1,s.325, Ebülfida c.1,s.155

[446] Buharî c.4,s.115, Ezrakî-Ahbaru Mekke c.1,s.78, Beyhakî s.325, Ebülfida-Elbidaye vennihaye c.1,s.156

[447] Ezrakî-Ahbaru Mekke C.1.S.78

[448] Taberî c.1,s.132, Salebî s.83, İbn.Esîr-Kâmil c.1,s.1O4.

[449] Ezrakî-Ahbaru Mekke c.1,s.58.

[450] Taberî-Tarih c.1,s.134, Salebî-Arais s.83, İbn.Esîr-Kâmil c.1,s.1O4.

[451] Buharî-Sahih c.4,s.115, Yâkubî-Tarih c.1 ,s.27, Taberî-Tarih c.1,s. 132, Sâlebî-Arais s.83, Beyhakî-Delâil c.1, s.325, İbn.Esîr-Kâmil C.1.S.104.

[452] Taberî-Tarih c.1,s.132, Sâlebî-Arais s.83, İbn.Esîr-Kâmil c.1,s.104.

[453] Yâkubî-Tarih c.1,s.27.

[454] Ezrakî-Ahbaru Mekke c.1, s.59, Beyhakî-Delâilünnübüvve &1, s.325.

[455] Buharî-Sahih c.4,s.115, Beyhakî-Oelâil c.1.s.325, Ebülfida-Elbidaye vennihaye c.1,s.l56.

[456] Taberî-Tarih c.1,s.132, Salebî-Arais s.83, İbn.Esîr-Kâmil c.1,s.1O5.

[457] Buharî-Sahih c.4,s.115, Taberî-Tarih C.1.S.133, Salebî s.83, Beyhakî s.325, ibn.Esîr s.105, Ebülfida-Elbidaye vennihaye c.1,s.156.

[458] Buhari-Sahih c.4,s.115, Beyhakî-Delâil c.1,s.325, Ebülfida c.1,s.156.

[459] Taberî c.1,s.133, Salebî s.83, İbn.Esîr-Kâmil c.1,s.105.

[460] Bunan-Sahih c.4,s.115, Ebülfida-Elbidaye vennihaye c.1,s.156.

[461] Yâkubî-Tarih c.1,s.27.

[462] Buharî-Sahih c.4,s.115, Beyhakî-Delâil c.1,s.325, Ebülfida c.1,s.156.

[463] Taberî-Tarih c.1, s.133, Sâlebî-Arais s.83, Ibn.Esîr-Kâmit c.1,s.A05.

[464] Buharî-Sahih c.4,s.115, Taberî-Tarih c.1 ,s.133, Sâtebî-Araiss.83, Beyhakî-Delâilünnübüvve c.1 ,s.325, Ibn.Esır-Kâmil c.1 ,s.1O5, Ebülfida-Elbidaye vennihaye c.1 ,s.156.

[465] Buharî-Sahih c.4,8.115, Beyhakî-Delailünnübüvve c.1,s.325, Ebülfida-Elbidaye vennihaye c.1,s.156.

M. Asım Köksal, Peygamberler Tarihi, Türkiye Diyanet Vakfı Yayınları: 1/197-200.





[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: İbrahim Aleyhisselâmın Mekke´ye Tekrar Gelişi
« Posted on: 23 Nisan 2024, 17:15:25 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: İbrahim Aleyhisselâmın Mekke´ye Tekrar Gelişi rüya tabiri,İbrahim Aleyhisselâmın Mekke´ye Tekrar Gelişi mekke canlı, İbrahim Aleyhisselâmın Mekke´ye Tekrar Gelişi kabe canlı yayın, İbrahim Aleyhisselâmın Mekke´ye Tekrar Gelişi Üç boyutlu kuran oku İbrahim Aleyhisselâmın Mekke´ye Tekrar Gelişi kuran ı kerim, İbrahim Aleyhisselâmın Mekke´ye Tekrar Gelişi peygamber kıssaları,İbrahim Aleyhisselâmın Mekke´ye Tekrar Gelişi ilitam ders soruları, İbrahim Aleyhisselâmın Mekke´ye Tekrar Gelişiönlisans arapça,
Logged
23 Mart 2015, 20:04:05
Ramazan.
Forum Görevlisi
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bay
Mesaj Sayısı: 6.353



« Yanıtla #1 : 23 Mart 2015, 20:04:05 »

Es Selamün Aleyküm ve Rahmetullahi ve Berekatühü . İbrahım peygamber,
Hacer'le oğlunu gidip görmek için, zevcesi Hz. Sâre'den izin istedi.
O da, Hz. Hacer'in evine inip kalmamak şartıyla izin verince, İbrahim Aleyhisselam Mekke'ye geldi.
İbrahim Aleyhisselam Mekke'ye geldiği zaman, İsmail Aleyhisselam Umâre adındaki kadınla evli, Hz. Hacer de vefat etmiş bulunuyordu.
İbrahim Aleyhisselam, İsmail Aleyhisselamın evini sordu. Gösterdiler.
İsmail Aleyhisselamı evinde bulamadı.
İsmail Aleyhisselamın karısına selam verdi.
"İsmail nerede? Sahibin nerede?" diye sordu.
Umâre:
"Buralarda yok! Avlanmaya gitti.
Bizim için rızık aramaya, avlanmaya çıktı" dedi.
İsmail Aleyhisselam, Harem sınırının dışına çıkar, avlandıktan sonra dönerdi.
Umâre, kaba, katı, kötü huylu bir kadındı.
İbrahim Aleyhisselam, ona:
"Evinde konukluk var mı? Yiyecek içecek var mı?" diye sordu.
Umâre:
"Yanımda ne birşey, ne de bir kimsem var!" dedi.
İbrahim Aleyhisselam:
"Geçiminiz, durumunuz nasıldır?"diye sordu.
Umâre:
"Biz çok kötü bir durumdayız. Son derecede darlık ve sıkıntı içindeyiz!" diyerek şikâyetlendi.
İbrahim Aleyhisselam:
"Kocan gelince, ona benden selam söyle!
'Buraya bir ihtiyar geldi. Kendisinin sıfatı şöyle şöyledir.
O, sana, 'Ben senin kapının eşiğine razı değilim! Kapısının eşiğini değiştirsin!' diyor,' de!" dedi.
Dönüp Şam'a gitti.
İsmail Aleyhisselam, evine gelince, ailesine:
"Benden sonra size bir gelen oldu mu?" diye sormak, âdeti idi.
İsmail Aleyhisselam, eve gelince, birşeyler sezdi.
Babasının kokusunu aldı da, karısına:
"Sana bir kimse geldi mi?" diye sordu.
Umâre:
"Evet! Bir ihtiyar geldi ki, şöyle şöyle idi" diyerek İbrahim Aleyhisselamın hal ve şanını istihfaf eder bir tavırla anlattı.
"Seni sordu. Haber verdim.
Geçimimizin nasıl olduğunu sordu.
Çok darlık ve sıkıntı içinde bulunduğumuzu haber verdim" dedi.
İsmail Aleyhisselam:
"Sana birşey vasiyet, bir söz tevdi etti mi? Sana ne söyledi?" diye sordu.
Umâre şöyle dedi:
"Evet! Sana selam söylememi ve 'Kapının eşiğini değiştir!' dememi bana emretti.
'Kocana selam söyle! Kendisine, 'Kapısının eşiğini değiştirsin' de!' dedi."
İsmail Aleyhisselam:
"İşte o, benim babamdır. Senden ayrılmamı bana emretmiştir.
Sen benim evimin eşiğisin!" diyerek Umâre'yi boşadı.
Umâre'yi babasının evine gönderdi.
İSMAİL ALEYHİSSELAMIN TEKRAR EVLENİŞİ
İbrahim Aleyhisselam, İsmail Aleyhisselamı görmeye geldiğinde, Araplardan Mudad b. Amr Cürhümîlerin açık ve güzel Arapça konuştuklarını, İsmail Aleyhisselamın da onların dilini öğrendiğini görüp, onlardan bir kızla evlenmesini oğluna emir ve tavsiye etti.
Bunun üzerine, İsmail Aleyhisselam Mudad b. Amr'ın kızını görüp beğendi ve babasından istedi. Onunla evlendi.
Kızın ismi Ra'le veya Seyyide olup, kendisi güleryüzlü, tatlı dilli, güzel huylu ve nezâketli bir kadındı.
İBRAHİM ALEYHİSSELAMIN MEKKE'YE TEKRAR GELİŞİ
İbrahim Aleyhisselam, Yüce Allah'ın dilediği kadar Şam'da oturduktan sonra, Mekke'ye gitmek ve İsmail Aleyhisselamı görmek üzere, zevcesi Hz. Sâre'den izin istedi.
O da, İsmail Aleyhisselamın evine inip kalmamak şartı ile, kendisine izin verdi.
İbrahim Aleyhisselam, Mekke'ye gelince, İsmail Aleyhisselamın kapısının önüne kadar vardı.
İsmail Aleyhisselamı yine evde bulamadı.
Evde İsmail Aleyhisselamın ikinci hanımını buldu.
Kapının önünde durup ona selam verdi.
O da, İbrahim Aleyhisselamın selamına karşılık verdi.
İbrahim Aleyhisselam:
"Kocan nerede? Nereye gitti?" diye sordu.
Ra'le:
"Av avlamaya, rızkımızı aramaya gitti" dedi.
İbrahim Aleyhisselam:
"Nasılsınız? Geçiminiz, hal ve şanınız iyi mi?" diye sordu.
Ra'le:
"Biz iyilik, bolluk ve mutluluk içindeyiz!" diyerek Allah'a hamd ü senâ etti.
"Kendisi inşâallah şimdi gelir. Allah seni rahmetiyle esirgesin! İnsen de, birşeyler yesen içsen olmaz mı?" dedi.
İbrahim Aleyhisselam:
"Evinde konuk yer bulur mu?" diye sordu.
Ra'le:
"Evet! Bulur!" dedi.
İbrahim Aleyhisselam:
"Yiyeceğiniz nedir?" diye sordu.
Ra'le:
"Ettir!" dedi.
İbrahim Aleyhisselam:
"İçeceğiniz nedir?" diye sordu.
Ra'le:
"Sudur!" dedi.
İbrahim Aleyhisselam:
"Allah'ım! Bunlara etlerini ve sularını bereketli kıl!" diyerek dua etti.
İşte, İbrahim Aleyhisselamın bu duası bereketiyledir ki, et ile su, Mekke'den başka yerlerde, Mekke'de olduğu kadar, hiç kimsenin sağlığı ile uyarlılık arzetmez. Başka yerlerde muhakkak karın ağrıtır.
Eğer o gün evlerinde ekmek veya buğday veya arpa veya hurma duası yapmış olsaydı, Mekke, Allah'ın yerlerinden, buğdayı, arpası, hurması en bol bir yer olur, yerlerin ziraate en elverişlisi bulunurdu.
İbrahim Aleyhisselamın Mekke'den ayrılacağı sırada, Ra'le:
"İn de, başını yıkayayım?" dedi.
İbrahim Aleyhisselam, inmeyip, Makam-ı İbrahim diye anılan iskele taşının yanına vardı.
Taşın üzerine ayağını bastı.
Taşta ayağının izi kaldı.
Ra'le; İbrahim Aleyhisselamın önce başının sağ tarafını, sonra da sol tarafını, su döküp yıkadı.
İbrahim Aleyhisselam, Ra'le'ye:
"Kocan geldiği zaman, ona benden selam söyle!
'Artık kapının eşiği doğrulmuş bulunuyor. Kapının eşiğini iyi tut!
Senden sonra bir ihtiyar geldi.
Kapının eşiğini iyi buldum. Artık onda karar kılsın, diyor.
O sana kapının eşiğini iyi tutmanı emrediyor,' de!" dedi.
İsmail Aleyhisselam, eve gelince, babasının kokusunu aldı.
Ra'le'ye:
"Sana bir kimse geldi mi?" diye sordu.
O da:
"Evet! Güzel yüzlü, insanların en güzel yüzlüsü ve en hoş kokulusu olan bir ihtiyar zât geldi.
Bana şöyle şöyle söyledi.
Sana da şöyle şöyle söyledi.
Başını yıkadım.
İşte, Makam üzerinde de ayaklarının izi var!" diyerek, İbrahim Aleyhisselamı övdü.
İsmail Aleyhisselam, babasının ayak bastığı taşı gidip öptü.
Ra'le:
"Seni benden sordu. Nereye gittiğini kendisine haber verdim.
Benden, geçimimizin nasıl olduğunu sordu.
'Biz hayır ve iyilik içindeyiz!' diye haber verdim" dedi.
İsmail Aleyhisselam:
"Bana birşey tavsiye etti mi?" diye sordu.
Ra'le:
"Evet!" dedi.
İsmail Aleyhisselam:
"Sana ne söyledi?" diye sordu.
Ra'le:
"Bana dedi ki: 'Kocan geldiği zaman, kendisine selam söyle. 'Artık kapının eşiği düzelmiştir!' de!'
Sana selam söylüyor ve kapının eşiğini iyi tutmanı emrediyor!" dedi.
İsmail Aleyhisselam:
"İşte o, benim babam İbrahim (Aleyhisselam)dir.
Sen de eşiğimsin.
Seni boşamayıp tutmamı bana emretmektedir!" dedi.

[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı
23 Mart 2015, 20:16:36
❣ Muhammed ❣

Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bay
Mesaj Sayısı: 3.112


« Yanıtla #2 : 23 Mart 2015, 20:16:36 »

Esselamu Alleyküm Ve Rahmetullah...İbrahim (aleyhisselam)'ın sorduğu sorulara.Ra'le annemiz ne güzel cevaplar veriyor.Rabbim razı olsun bilgilendirdiğiniz için.
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

23 Mart 2015, 20:16:45
Vatan Var Olsun !
Dünyalılar
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bayan
Mesaj Sayısı: 8.940


« Yanıtla #3 : 23 Mart 2015, 20:16:45 »

Bu hikayeyi bir kaç daha okumuştum tekrar etmiş olduk Rabbim razı olsun. Kıssadan hisse alanlardan oluruz inş.
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes