๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ => Peygamberler Tarihi => Konuyu başlatan: Sümeyye üzerinde 20 Ocak 2010, 22:37:54



Konu Başlığı: Danyal a.s ın Vefatı Cesedi Ve Kabri
Gönderen: Sümeyye üzerinde 20 Ocak 2010, 22:37:54
Danyal Aleyhisselâmın Vefatı, Cesedi Ve Kabri:


Danyal Aleyhiselâm, bir müddet, Bâbil´de oturdu. [58]

Bâbil´den ayrıldıktan sonra, Huzistan´ın[59] Sus[60] nahiyesinde kaldı. [61] Ora da, vefat etti. [62]´ Ona ve gönderilen bütün peygamberlere selâm olsun!

Kendisinin cesedi [63] kabri [64] Sus´tadır.[65]

Yüce Allah; Hz. Ömer´in Halifeliği zamanında Sus şehrini, Ebû Mûsâ El Eş´a-rî´nin eliyle feth etti.

Ebû Mûsâ, Sus kralı Sabur´u, öldürdü.

Sus şehrini, kuşattı.

Şehirde bulunan şeyleri, Sabur´un mal ve mülklerini ganimet olarak aldı.

Mal depolarını, dolaşıp onların içinde bulunanları, alırken, bir meydanda, kilitli bir depoya rastladı ki, deponun kilidi, kalayla mühürlenmişti.

Ebû Mûsâ, Sus halkına:

"Bu depoda ne vardır?

Ben, onun kilidinin de, kalayla mühürlenmiş olduğunu görüyorum." dedi.

Sus halkı:

"Ey Emîr! Onun içinde, sana yarayacak bir şey yoktur!" dediler.

Ebû Mûsâ:

"Onun içinde ne olduğunu, muhakkak, benim, bilmem lâzım!

Deponun kapısını açınız da, içinde ne vardır bir bakayım?" dedi.

Kilidi, kırdılar ve kapıyı açtılar.

Ebû Mûsâ, depoya girip bakınca:

Uzun, havuz gibi oyulmuş bir taş ve içinde de, altun sırma ile dokunmuş bir kefenle kefenlenmiş, başı açık, ölü bir adam gördü!

Ebû Musa da, yanında bulunanlar da, ölü zatın boyunun uzunluğuna hayrette kaldılar.

Sonra, onlar, onun burnunu, karışladılar.

Bir karıştan fazla olduğunu gördüler.

Ebû Mûsâ, Sus halkına:

"Yazıklar olsun size! Kim bu adam?" diye sordu.

Sus halkı:

"Bu adam, Iraklıdır."

Irak halkı, yağmurları kesildiği zaman, bununla, tevessül eder, yağmurla su lanmak isterler, yağmurla sulanırlarmış!

Iraklıların kuraklığa uğramadıkları sırada, biz, yağmursuzluktan, kuraklığa uğ ramışız.

Iraklılara adam salıp onu vesile kılarak yağmur dileyelim diye bize, onu, yolla malarını, istemişiz.

Iraklılar, göndermeğe yanaşmayınca, yanlarında elli adam rehin bırakıp bunu, beldemize getirmiş, kendisile tevessül ederek yağmur dilemiş, yağmurla su lanmışız.

Kendisini, Iraklılara iade etmemek görüşüne varmışız.

Kendisi de, ölüm döşeğine düşünceye kadar yanımızda oturmuş ve vefat etmiş.

İşte, onun kıssası ve hali, böyle imiş." dediler.

Bunun üzerine, Ebû Mûsâ, Sus´ta bir müddet oturdu.

Hz. Ömer´e bir yazı yazıp Sus şehrinden, Allah´ın, kendilerine nasib ettiği şey leri haber verdi ve ölü zâtın işini de, yazısında, yazdı.

Yazı, varıp Hz. Ömer, onu, okuyunca, Eshabın Ulularını, yanına çağırdı.

Onlara, ölü zat hakkında bir bilgileri olup olmadığını sordu.

Onlardan hiç birinde, onun hakkında bir bilgi bulamadı.

Ancak, Hz.Ali:

"Bu Zat, Danyal Hakîmdir.

Kendisi, Resul olmayan bir Nebîdir.

Eski zamanda, Buhtunnassar´ın ve ondan sonraki krallardan bazısının yanın da bulunmuştu." dedi ve onun, başından sonuna ve vefatına kadar kıssasını an lattıktan sonra:

"Sahibine (Ebû Musa´ya) yaz! Onun üzerine, cenaze namazını kılmasını ve onu, Sus´luların erişemeyecekleri bir yere gömmesini, kendisine, emret!" dedi.

Hz.Ömer, bunu, Ebû Musa´ya yazdı. [66]

Yazısında:

"Onu, beyaz Kabatî bezinden kefene sar, ve kefene, koku sür.

Üzerine, cenaze namazı kıl.

Sonra, onu, Peygamberlerin gömüldüğü gibi, göm!

Malına, bak. Onu, Müslümanların Beytülmal´ına koy!" dedi. [67]

Bunun üzerine, Ebû Mûsâ, Sus ırmağının yolunu, başka bir yola çevirip akıt malarını, Sus halkına emretti.

Sonra, Danyal Aleyhisselâmın üzerinde bulunan kefenden başka bir kefene sarılmasını, emretti.

Sonra, yanında bulunan Müslümanlarla birlikte onun cenaze namazını kıldı. Suyu çekilen ırmak yatağının ortasına kabrini kazdırıp, kendisini gömdürdükten sonra, ırmağı eski yoluna çevirterek onun üzerinden akıttı. [68]








[58] Şâlebî Arais s.340.

[59] İbn Esir kâmil c.1, s.268

[60] İbn Kuteybe Maarif s.23. Salebi Arais s.340, İbn Esîr Kâmil c.1, s.268

[61] İbn Kuteybe Maarif s.23

[62] Dineverî El´ahbar s.23, Salebi Arais sb.340, İbn Esîr Kâmil c.1, s.268.

[63] Dinever! El´ahbar s.48.

[64] İbn Kuteybe Maarif s.23, BeyhakiDelâilünübüvvec.1, s.292, Muhyiddinb. ArabîMuhâdaratülebrarc.1, s.136.

[65] İbn Kuteybe Maarif s.23, Dineveri El´ahbar s.49, Beyhaki Delâil c.1, s.292, Muhyiddin b. Arabi Muhadaratüleb-rar c.1, s.136.

[66] Sâlebî Arais s.340-341.

[67] A. Aliyyülmüttakî Kenzül´ummal c.12, s.482.

[68] Sâlebt Arais s.341.

M. Asım Köksal, Peygamberler Tarihi, Türkiye Diyanet Vakfı Yayınları: 2/274-276.