> Forum > ๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ > İslam Tarihi Eserleri > Peygamberimizin Hayatı > Rasulullahın Haccının Toplu Olarak İfadesi
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Rasulullahın Haccının Toplu Olarak İfadesi  (Okunma Sayısı 541 defa)
23 Mayıs 2011, 13:38:36
Hadice
Tecrübeli Üyeler
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 5.945


« : 23 Mayıs 2011, 13:38:36 »



Rasulullahın Haccının Toplu Olarak İfadesi

1001)  Ca'fer Ibn Muhammed'in babası şunu nakletti: Cabir îbn Abdillah'a: Bana, Rasulullah'ın haccmı haber ver, dedim. O da şöyle anlattı:

Rasulullah (s.a.v.) dokuz sene haccetmeden bekledi. Onuncu sene: Rasulullah (s.a.v.) hacca gidecek diye ilan edildi. Medine'ye pek çok in­san geldi. Herkes Rasulullah'a (s.a.v.) uymak istiyor, O'nun gibi amel etmek (hareket etmek) istiyordu.

O'nunla birlikte çıktık ve nihayet Zulhuleyfe'ye geldik. Rasulullah (s.a.v.) mescidde namaz kıldı ve devesi Kasva'ya bindi.

Devesinin üzerinde Bey da düzlüğüne çıktığında gözümün alabil­diği kadar uzaklara baktım ki, O'nun önünde, sağında, solunda ve ar­kasında binitli ve yaya insanların akıp gittiği görülüyordu.

Kelime-i tevhidle birlikte:

"Lebbeyk Allahumme! Lebbeyk, lebbeyk, lâ şerike leke,1 lebbeyk! înne'l-hamde ve'n-ni'mete leke ve'1-mulke, lâ şerike" diyerek telbiye ge­tirdi.

Rasulullah (s.a.v.) telbiyesine devam etti. O'nunla birlikte Beyt'e (Kâbe'ye) varınca, rüknü istilam etti. Üç tur hızlı, dört de adi yürüyüşle tavaf yaptı. Sonra ibrahim'in (a.S.) makamına vardı ve: "İbrahim'in ma­kamından namazgah edinin"[18]  ayetini okudu, iki rekat namaz kıldı. Sonra rükne döndü ve onu istilâm etti.

Sonra, kapıdan Safa'ya çıktı. Safa'ya yaklaşınca:

- "Safa ile Merve Allah'ın şeairindendir"[19] ayetini okudu ve:

- "Allah'ın başladığından başlıyorum" diyerek Safa'dan başladı, onun üzerine çıktı. Beyt'i görünce Kıble'ye yöneldi ve:

"Lâ ilahe illallahu vahdehu, lâ şerike lehu (Allah'tan başka ilah yoktur. O, tektir, ortağı yoktur) va'dini yerine getirdi. Kulunu muzaffer kıldı. Tek başına bütün kabileleri yendi" dedi.

Sonra Merve'ye indi. Ayakları vadinin ortasına indiğinde hızlıca yürüdü. Ayakları vadiden çıkınca mutad olan yürüyüşüne devam etti.

Nihayet Merve'ye geldi. Merve'de de Safa'da yaptığı gibi hareket etti. Merve'de son tavafını yaparken:

- "Arkamda bıraktığım iş tekrar karşıma çıksaydı, hedyi (kurban­lığı) getirmez, bu haccı umre yapardım" dedi.

-Bunun üzerine Suraka îbn Malik Ibn Cu'şum ayağa kalkarak:

-Ya Rasulellah! Bu iş, bu senemize mi mahsus, yoksa ilelebet de­vam edecek mi? diye sordu. Rasulullah (s.a.v.) parmaklarını birbirine kenetleyerek iki defa:

- "Umre, hacca dahil olmuştur. Hayır, ebedî olarak devam edecek­tir" buyurdu.   

Hz. Ali, Yemen'den, Rasulullah'm develerini getirdi. Fatıme'yi de ihramdan çıkanlar arasında buldu. O, boyalı elbise giymiş ve sürme çe­kinmişti. Hz. Ali, Fatıme:nin yaptığını beğenmedi ama Fatıme:

-Bunu bana babam emretti, dedi. Peygamber (s.a.v.) Ali'ye: -"Sen hacca niyetlenirken ne dedin?" dedi. Hz, Ali:

-Ben: Allah'ım! Rasulü neye niyetlendiyse ben de ona niyet ettim, cevabım verdi. Rasulullah (s.a.v.):

- "Benim yanımda hedyim var. Sen ihramdan çıkma" buyurduk

Hz. Ali'nin Yemen'den getirdigiyle (kurbanlıklarla) Rasulullah'ın (s.a.v.) getirdiğinin sayısı yüzdü.

Bütün cemaat ihramdan çıkıp saçlarını kısalttılar. Yalnız Pey­gamber ile yanlarmda hedy bulunanlar müstesnaydı.

Terviye günü gelince, Mina'ya doğru yöneldiler ve hacca yöneldiler. Rasulullah (s.a.v.) inip onlara, öğle, ikindi, akşam, yatsı ve sabah na-ınazlarmı kıldırdı.

Sonra güneş doğuncaya kadar biraz bekledi. Kıldan bir çadır ku­rulmasını emretti. Nemira denilen yerde, ona kıldan bir çadır kuruldu. Rasulullah (s.a.v.) yola çıktı. Kureyşliler, kendilerinin cahiliye devrinde yaptıkları gibi, onun da Meş'ar-i Haram'da duracağında şüphe etmiyor­lardı. Halbuki Rasulullah (s.a.v.) o yeri geçerek Arafat'a vardı. Nemira denilen yerde çadırının kurulduğunu gördü ve oraya indi. Güneş zevale yönelince, Kasva'nın hazırlanmasını emretti ve hayvana semer vurul­du.

Urane vadisine geldi ve cemaata şöyle hitab etti:

- "Şüphesiz, kanlarınız ve mallarınız, şu beldenizde, şu ayınızda, şu gününüzün haram olduğu gibi birbirinize haramdır.

Dikkat edin! Cahiliye devrine ait her şey ayaklarımın altına ko­nulmuştur. Cahiliye devri kan davaları kaldırılmıştır. Bize ait olan kan davalarından ilk kaldırdığım dava, tbn Rabîa İbnu'l-Haris'in kan dava­sıdır. O (İbn Rabîa), Benî Sa'd kabilesinde süt anadaydı. Onu Huzeyl kabilesi öldürdü. Cahiliye devrinin ribası kaldırılmıştır. îlk kaldırdığım riba (faiz), bizim (yani) Abbas îbn Abdilmuttalib'in ribasıdır. Bu ribanm tamami kaldırılmıştır.

Kadınlar hakkında Allah'tan korkun. Çünkü siz onları Allah'ın e-maneti olarak aldınız ve Allah'ın kelimesiyle kendinize helal kıldınız. Sizin, onlar üzerindeki hakkınız; döşeklerinizi, istemediğiniz kimseye çiğnetmemeleridir. Bunu yaparlarsa, onları zarar vermemek şartıyla dövün. Onların sizin üzerinizdeki hakkı da, yiyeceklerini ve giyecekle­rini örfe uygun olarak vermenizdir.

Size öyle birşey bıraktım ki, ona sımsıkı sarılırsamz bir daha asla sapmazsınız. Bu, Allah'ın kitabıdır. Size, ben sorulacağım, acaba ne di­yeceksiniz?

Sahabiler:

-Risaleti tebliğ edip vazifeni yaptığına ve nasihatta bulunduğuna şehadet ederiz, dediler.

Bunun üzerine, şehadet parmağını semaya kaldırıp onunla insan­lara işaret ederek, üç defa:

- "Allah'ım Şahid ol!" dedi. Sonra ezan okuyup kamet getirdi. Öğle ve ikindi namazını kıldı. Bu ikisi arasında başka namaz kılmadı.

Sonra Rasulullah (s.a.v.) hayvanına binerek vakfe yerine geldi. Devesi Kasva'nın göğsünü kayalara çevirdi. Yayaların toplandığı yeri önüne aldı ve kıbleye döndü. Güneş batmcaya kadar vakfe halinde kaldı. Güneşin sarılığı biraz gitti. Nihayet güneş tamamıyla battı. Usame'yi hayvanın arkasına aldı.

Rasulullah (s.a.v.) yola çıktı. Kasva'nın yularını o kadar kaşınıştı ki, nerdeyse onun başı, semerinin altındaki deriye çarpıyordu. Sağ eliyle de:

- "Ey cemaat! Sükûneti muhafaza edin, sükûneti" diye işaret e diyordu.

Kum tepeciklerinden birine geldikçe, hayvanın dizginini düze çı­kıncaya kadar biraz gevşetiyordu. Nihayet Müzdelife'ye geldi. Orada akşamla yatsıyı bir ezan, iki kametle kıldı. Aralarında hiçbir nafile na­maz kılmadı.

Daha sonra Rasulullah (s.â.v.) fecir doğuncaya kadar yattı. Sabah aydınlanınca, bir ezan ve bir kametle sabah namazını kıldı.

Daha sonra Kasva'ya binip Meş'ar-i Haram'a geldi. Kıbleye döne­rek Allah'a dua etti. Tekbir getirdi. "Lâ ilahe illallah" ve "Lâ ilahe illa'llahu vahdehu lâ şerike leh" dedi. Ortalık tamamen aydınlanmcaya kadar vakfeye devam etti.

Güneş doğmadan yola çıktı. Terkisine el-Padl Ibn Abbas'ı aldı. Batn-ı Muhassir'e geldi. Hayvanı biraz sürdü. Sonra büyük cemreye çı-' kan orta yolu tuttu. Nihayet ağacın yanındaki cemreye vardı. Orada yedi ufak taş attı. Her birini atarken tekbir getiriyordu. Bunlar, atılan ufak taşlar gibiydi. Onları vadinin içinden attı. Sonra kurban kesme yerine giderek, kendi eliyle altmışüç deve kesti. Sonra (bıçağı) Ali'ye verdi. Geri kalanını da o boğazladı. Ali'yi hedyine ortak etti. Sonra her deveden bir parça alınmasını emretti. Bunlar bir çömleğe konulup pişirildi. İkisi de develerin etinden yeyip çorbasından içtiler.

Ondan sonra Rasulullah (s.a.v.) devesine bindi ve Beyt'e gitti. Mekke'de öğle namazını kıldı.

Zemzem şakiliği (dağıtıcılığı) yapan Abdulmuttalib oğullarına gitti ve onlara:

- "Abdulmuttalib oğulları! Suyu çıkarın! Su çıkarmanız konusun­da, başka kimselerin size üstün gelmeleri olmasaydı, bende sizinle bir­likte çıkarırdım" dedi. Ona bir kova su yerdiler. Rasulullah da (s.a.v.) bu sudan içti.[20]


[18] Bakara Suresi, 125.

[19] Bakara Suresi, 158.

[20] Buharı, Sahih, V/142; Müslim, Sahih, kitabu'z-zikrve'cl-dua, bab: 18; İmam Ahmed, Musned, M/307,341; Beyhakî, Delailu'n-Nubuvve, İM/456; Ebu Nuaym, Hılyetu'l-Evliya, VII/244, IX/224. Lafız Müslim'e aittir. (Sahih, kitabu'z-zikr veJd-dua, bab: 18).


[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Rasulullahın Haccının Toplu Olarak İfadesi
« Posted on: 28 Mart 2024, 14:03:56 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Rasulullahın Haccının Toplu Olarak İfadesi rüya tabiri,Rasulullahın Haccının Toplu Olarak İfadesi mekke canlı, Rasulullahın Haccının Toplu Olarak İfadesi kabe canlı yayın, Rasulullahın Haccının Toplu Olarak İfadesi Üç boyutlu kuran oku Rasulullahın Haccının Toplu Olarak İfadesi kuran ı kerim, Rasulullahın Haccının Toplu Olarak İfadesi peygamber kıssaları,Rasulullahın Haccının Toplu Olarak İfadesi ilitam ders soruları, Rasulullahın Haccının Toplu Olarak İfadesiönlisans arapça,
Logged
Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes