> Forum > ๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ > İslam Tarihi Eserleri > Peygamberimizin Hayatı > Rasulullahın Gaib Olan Şeylerden Haber Vermesi
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Rasulullahın Gaib Olan Şeylerden Haber Vermesi  (Okunma Sayısı 829 defa)
29 Mayıs 2011, 13:56:43
Hadice
Tecrübeli Üyeler
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 5.945


« : 29 Mayıs 2011, 13:56:43 »



Rasulullahın Gaib Olan Şeylerden Haber Vermesi

Kitabın yazarı (Allah ona rahmet etsin) şöyle dedi:

Bunlardan bazıları daha önce geçti. O, müşriklerin Haşimoğulla-rına boykot için yazdıkları sayfada bulunan haksızlık ve zulümle ilgili yerleri güvenin (bir böcek) yediğini haber vermiştir.

432) Cabir İbn Semura şöyle demiştir: Ben Rasûlullah1 m:

-  "Müslümanlardan bir topluluk beyaz saraydaki Kisra haneda­nının hazinesini mutlaka ele geçirecektir" dediğini duydum. [74]

433) Ebu Hureyre şöyle anlattı: Rasûlullah   (s.a.v.):

- "Kisra ölünce, artık ondan sonra kisra yoktur. Kayser ölünce ondan sonra da Kayser yoktur, Muhammed'in canı elinde olan Allah'a ye­min ederim ki, onların hazineleri Allah yolunda, mutlaka size verile­cektir" buyurdu. [75]

434) Cabir İbn. Semura şunu anlattı: Rasûlullah   (s.a.v.):

- "Kisra öldükten sonra Kisra yoktur. Kayser öldükten sonra Kay­ser yoktur. Allah'a yemin ederim ki onların hazineleri Allah yolunda verilecektir" buyurdu. [76]

Yazar (Allah ona rahmet etsin) şöyle demiştir: Bu hadiste şöyle bir kapalılık vardır. Birisi şöyle diyebilir: Kisra ve Kay^er'densonra bu ad­larla anılan bazı kimseler hükümdarlık yapmıştır. Çünkü İran'ın her hükümdarına da Kayser deniliyordu.

Cevap şöyledir: Mülkiyetin bir gerekçesi ve subutu yoksa, kişi o şeye malik sayılmaz zaten saltanatları devamlı sallanıyordu ve sonunda yok olup gittiler.

435) Enes şunu anlattı:

Mekke'yle Medine arasında Ömer'le birlikteydik. Hilali görmeğe çalıştık. Ben keskin gözlü birisiydim. Onu gördüm. Ömer'e

- Onu göremiyor musun? demeye başladım. Ömer:

- Ben onu yatağımın üzerinde sırt üstü yatarken göreceğim, dedi. Daha sonra bize Bedir ehlinden bahsetmeye başladı.

Rasûlullah (s.a.v.) bir gün önce bize onların yıkıldıkları yerleri göstermişti. O şöyle diyordu:

"Burası, yarın inşaallah falancanın yıkılacağı yerdir. Şurası da inşaallah, yarın falancanın yıkılacağı yerdir. [77]

O kişiler o yerlerde yıkılıp ölmeye başladılar.

Ben de şöyle dedim: Seni hak ile gönderen Allah'a yemin ederim ki, onlar bunda isabet ettiler yani Rasulullah'ın söylediği yerlere yıkıl­dılar.

436) Ebu Hureyre şunu anlattı:

Hayber'de Rasulullah'la birlikte bulunduk. Rasûlullah (s.a.v.) müslüman olduğunu iddia eden birisi hakkında:

- "Bu cehennemliklerdendir" dedi.

Çarpışma esnasında o adam çok iyi savaştı sonunda yaralandı. Rasulullah'a:

-  Ya Rasulellah! Senin cehennemliklerden olduğunu söylediğin adam, bugün çok iyi savaştı ve öldü, denildi. Rasûlullah (s.a.v.):

- "O, cehenneme (gitmiştir)" dedi.

Bazı kimseler şüphe ve zanna düşmek üzereyken onun ölmediği fakat ağır bir yarası olduğu söylendi. Gece olunca, adam yaranın acısına dayanamayıp intihar etti. Bu, Peygamber'e haber verildi. Rasûlullah (s.a.v.):

- "Allahu ekber, benim Allah'ın kulu ve elçisi olduğuma şehadet e-derim" dedi. Sonra Bilâl'e şunu herkese duyurmasını emretti:

- "Cennete ancak müslüman bir nefis (kişi) girebilir. Allah bu dini, facir kişiyle de destekler. [78]

437) Ebu Humeyd es-Saîdî anlattı: Tebuk yılında Rasûlullah'la (s.a.v.) birlikte çıktık. Rasûlullah şöyle dedi:

"Sizin üzerinize şiddetli bir rüzgar esecek. O rüzgarda sizden kimse . ayağa kalkmasın. Kimin devesi varsa ipini sağlam bağlasın. [79]

Ebu Humeyd: Develeri bağladık. Gece olunca üzerimize şiddetli bir rüzgar esti. Bir adam o rüzgarda ayağa kalktı ve rüzgar onu Tayyi1 da­ğına attı.

438) Sevban anlattı: Rasûlullah (s.a.v.) şöyle buyurdu:

"Aziz ve Celil olan Allah, benim için yeri topladı. Böylece onun do­ğusunu ve batısını gördüm. Ümmetimin mülkü benim için toplanan yere ulaşacaktır. Bana kırmızı ve beyaz iki definede verildi." [80]

Yazar (Ebu'l-Ferec Îbnu'l-Cevzi) şöyle demiştir:

Bunu, zayıfken ve hiçbir belde üzerinde otoritesi yokken söyle­miştir. Dediği gibi olmuştur. Ümmetinin mülkü, doğunun başlangıcı olan Türk illerinden, batının sonu olan berberi ülkeleri ve İspanya kıyı­larına kadar ulaşmıştır.

439)  Ebu   Sa'id   el-Hudri   şunu   söyledi:   Ebu   Katade   bana: Rasûlullah'ın (s.a.v.) Ammar'a:

- "Seni azgın grup öldürecek" dediğini haber verdi. [81]

440) Ebu Zerr anlattı:

Mescidde yatarken yanıma Rasulullah geldi. Ayağıyla bana do­kununca oturarak doğruldum'. Bana:

- "Ebu Zerr! Oradan çıkarıldığında ne yapacaksın?" dedi. Ben de:

-Allah'ın Rasulünün mescidine ve evime dönerim, dedim. Rasulullah (s.a.v.):

- "Peki o, ikisinden de çıkarıldığında ne yapacaksın?" dedi. Ben:

- O zaman kılıcımı alır, onunla beni çıkaranlara vururum, dedim. Rasulullah   (s.a.v.):

-  "At bakalım! Siyah bir köle olsa bile, onların seni çekip götür­dükleri yere sen de onlarla birlikte götürülürsün" dedi.

Ebu Zerr şöyle der: Rabeze'ye sürüldüğümde, namaza kalktım. Sadaka devesi üzerinde bulunan siyah bir adama geldi. Beni görünce dönmeğe beni öne geçirmeğe kalktı. Ben de: Olduğun yerde kal, ben Rasulullah'ın emrine uyuyorum! dedim. [82]

441) Ebu Hüreyre anlattı: Bir gün Rasulullah bize:

-  "Kim, ben hadisimi bitirinceye kadar elbisesini yayar ve sonra onu toplarsa, şüphesiz o, benden işittiği birşeyi asla unutmayacaktır" dedi.

Ben de hemen elbisemi yaydım, (veya çizgili kumaşımı demiştir) daha sonra bize konuşma yaptı. Elbisemi toplayıp yanıma aldım. Valla­hi, ondan duyduğum hiçbir şeyi unutmadım. [83]

442) Abdullah îbn Rafi', Ali'nin şöyle anlattığım duydu: Rasu­lullah (s.a.v.) beni, ez-Zubeyr ve el-Mikdad'ı yola çıkarıp:

-  "Hah bahçesine gidin, Orada bir cariye var.   Yanında da bir mektup var. O mektubu ondan alın" dedi. Hemen atlarımızı koşturarak yola koyulduk. Nihayet bahçeye geldik. Ansızın kadınla karşılaştık.

-Mektubu çıkar, dedik. Kadın: -Bende mektup filan yok, dedi. Biz:

-Ya mektubu çıkarırsın ya da elbiseleri üzerinden atarsın, dedik.

Kadın mektubu çıkardı. Onu, Rasulullah'a getirdik. Mektupta: Hatıb İbn Ebi Beltea, Mekke'li müşriklerden bazı kimselere, Rasû-lullah'ın (s.a.v.) bazı işlerini haber veriyordu. Rasûlullah  (s.a.v.):

- "Hatıb! Bu ne böyle? dedi. Hatıb:

- Ya Rasulellah! Benim hakkımda karar vermekte acele etme! Ben, Kureyşliler içinde yanaşma bir kişiyim. Asıl Kureyşlilerden değilim. Muhacirlerin Mekke'deki ailelerini koruyacak akrabaları var. Benim nesep yönünden onların arasında yakınım olmayınca, onlardan dost e-dinip onunla akrabamı korumalarını istedim. Bunu küfre saptığım veya dinimden döndüğüm veyaislamdan sonra küfre rıza gösterdiğim içn yapmış değilim, dedi. Rasûlullah (s.a.v.):

- "O size doğru söyledi" dedi. Ömer:

- Bırak beni de şu münafığın boynunu vurayım, dedi. Peygamber (s.a.v.):

-  "O Bedir savaşında bulunmuştu. Ne biliyorsun? Belki de Allah, Bedir savaşına katılmış olanlara: "Siz istediğinizi yapın. Ben sizi bağış-ladam" demiştir" buyurdu, [84]

443) Ebu Bekre şunu anlattı:

Rasûlullah (s.a.v.) namaz kılıyordu. Ali'nin oğlu Hasan Rasû­lullah (s.a.v.) secde yaptığında sırtına atlıyordu. Rasûlullah (s.a.v.) şöyle buyurmuştur:

- "Benim bu oğlum (torunum) efendidir. Allah, onun vasıtasıyla, ya­kında müslümanlardan iki fırkanın (grubun) arasını düzeltecek." [85]

444) Cabir şunu anlattı:

Rasûlullah (s.a.v.) bir seferden geldi, Medine'ye yaklaşınca, ner-deyse devenin üzerindeki kimseyi sürükleyecek hızda bir rüzgar esti. Rasûlullah (s.a.v.) şöyle buyurdu:

- "Bu rüzgâr Medine'de ölen bir münafık yüzünden esti."

Medine'ye geldi. Gerçeken o gün büyük münafıklardan birisi ölmüştü.

445) Adiyy İbn Hatem şunu anlattı.

Peygamberin yamndayken ona bir adam gelip yoksulluktan şika­yet etti. Sonra başka bir adam gelip yolların kesildiğinden yakındı. Rasûlullah (s.a.v.):

- Adiyy! Sen, Hire'yi gördün mü? dedi. Ben:

-  Orayı görmedim. Ama hakkında bilgim var dedim. Rasulullah

(s.a.v.):

-  "Eğer Ömrün uzun olursa, sen bir kadının Hire'den, Allah'tan başka kimseden korkmadan, Ka'be'yi tavaf etmeye gittiğini göreceksin" dedi. Kendi kendime:

-  Memleketi kasıp kavuran Tayyi'in kötü adamları (o sırada) ne­rede olurlar? dedim. Rasulullah  (s.a.v.):

-  "Eğer ömrün uzun olursa, Kisra'mn hazineleri ele geçirilecek" dedi. Ben:

- Hürmüz'ün oğlu Kisra'nın mı? dedim. O şunu ilave etti:

- "Eğer ömrün uzun olursa, bir adamın avuç dolusu altın ve gümüş çıkarıp onu kabul edecek birisini aradığını ve onu kabul edecek birisini bulamadığını göreceksin" dedi.

Ben bir kadının, Allah'tan başka hiç kimseden korkmadan, Ka'be'yi tavaf için Hîre'den çıktığını gördüm. Hürmüz'ün oğlu Kisra'nın hazinelerini ele geçirenler arasında ben de vardım.

Eğer uzun bir Ömür sürerseniz, Ebu'l-Kasım'ın dediği gibi, kişinin avucu dolu olarak çıktığını göreceksiniz. [86]

446) Ebu Musa şöyle anlattı:

Kendisi (Ebu Musa) Medine bahçelerinden birinde Rasulullah'la birlikteyken bir adam gelip kapının açılmasını istedi. Peygamber (s.a.v.):

- "Ona kapıyı aç ve onu cennetle müjdele" dedi.

Bir de baktık ki gelen Ebu Bekr (r.a.). Sonra başka birisi kapının açılmasını istedi. Rasulullah (s.a.v.):

- "Ona kapıyı aç ve onu cennetle müjdele" dedi.

Bunun da Ömer olduğunu gördük. Ona kapıyı açtım ve onu cen­netle müjdeledim. Daha sonra bir başkası kapının açılmasını 'istedi. Rasulullah (s.a.v.) bir yere yas...
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Rasulullahın Gaib Olan Şeylerden Haber Vermesi
« Posted on: 29 Mart 2024, 17:29:12 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Rasulullahın Gaib Olan Şeylerden Haber Vermesi rüya tabiri,Rasulullahın Gaib Olan Şeylerden Haber Vermesi mekke canlı, Rasulullahın Gaib Olan Şeylerden Haber Vermesi kabe canlı yayın, Rasulullahın Gaib Olan Şeylerden Haber Vermesi Üç boyutlu kuran oku Rasulullahın Gaib Olan Şeylerden Haber Vermesi kuran ı kerim, Rasulullahın Gaib Olan Şeylerden Haber Vermesi peygamber kıssaları,Rasulullahın Gaib Olan Şeylerden Haber Vermesi ilitam ders soruları, Rasulullahın Gaib Olan Şeylerden Haber Vermesiönlisans arapça,
Logged
Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes