> Forum > ๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ > İslam Tarihi Eserleri > Peygamberimizin Hayatı > Rasulullah’ın En Büyük Mucizesi Kuranı Kerimdir
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Rasulullah’ın En Büyük Mucizesi Kuranı Kerimdir  (Okunma Sayısı 1000 defa)
28 Mayıs 2011, 15:40:48
Hadice
Tecrübeli Üyeler
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 5.945


« : 28 Mayıs 2011, 15:40:48 »



Rasulullah’ın En Büyük Mucizesi Kuranı Kerimdir

Hz. Musa (a.s.) zamanında büyücülük yaygın olunca, Hz. Musa halka o tür mucizeler getirmiştir.   Mesela: Denizi yarmış ve sopasını

atmıştır.

Hz. İsa (a.s,) zamanında tıp yaygın olduğundan, o da halka o tür mucizeler getirmiştir. Mesela: Ölüleri diriltmiş ve anadan doğma körü iyileştirmiştir.

Bizim Peygamberimizin zamanında fesahat, şiir ve nesir olarak söz söyleme yaygın olduğu için, insanlara Kur'an'ı getirmiştir.

Kur'an çeşitli yönlerden mucizdir: (Karşısındakini benzerini ge­tirmekten aciz bırakır.)

1. Onun vecîz ve uzun söz söyleme konusunda fesahat ve belagata sahip olması. Bazan kıssayı uzun lafızla getirir. Sonra onu veciz lafızla tekrar eder. Birincide kastedileni bozmaz.

2. Onun, kelam uslûblarından ye şiir vezinlerinden farklı olması,

Araplar bu iki manâ ile konuştular. Kur'an karşısında aciz kalıp şaşırdılar ve onun üstünlüğünü itiraf ettiler. Hatta el-Velîd İbnu'l-Mugire şöyle demişti:

Vallahi O'nda bir tatlılık ve parlaklık, güzellik var. 370) îbn Abbas anlatmıştır:

El-Velid İbnu'l Muğire, bazı Kureyşlilerle biraraya geldi. El-Velid, onların arasında yaşlı birisiydi. Hac zamanı gelmişti. el-Velid:

-Arap heyetleri sizin yanınıza gelecekler, onlar şu adamınızın me­selesini işitmiş durumdalar. Siz onun hakkında bir tek görüşte birleşin. Birbirinizi yalanlayıp birbirinizin sözünü reddedip de anlaşmazlığa düşmeyin, dedi. Onlar:

-Sen bizim için bir görüş ileri sür, biz de onu söyleyelim, dediler. El-Velid:

-Hayır, siz söyleyin, ben dinleyeyim, dedi. Kureyşliler: -Onun kâhin olduğunu söyleyelim, dediler. El-Velid:

-Hayır, o bir kâhin değildir. Ben kâhinleri gördüm. Onun okuduğu şeyler, kahin mırıldanması ve büyüsü değildir, dedi. Kureyşliler:

-Deli olduğunu söyleyelim, dediler. El-Velid:

- O, bir deli değildir. Biz deliliği gördük ve öğrendik. Onun ne bo­ğulması, ne de çarpmıp titremesi ve ne de evhamlanması vardır, dedi. Kureyşliler:

-Onun şair olduğunu söyleyelim, dediler. El-Velid:

-Hayır, o bir şair değildir. Biz şiirin her çeşidini, recezini, hezecini, kandaşım, makbudasmı ve mebsutasmı biliriz. Onun okudukları şiir değildir, dedi. Kureyşliler:

-Onun büyücü olduğunu söyleyelim dediler. El-Velid:

-O, büyücü de değildir. Biz büyücüleri ve yaptıkları büyüleri gör­dük. Onun okudukları, ne büyücülerin okuyup üfledikleridir, ne de dü-ğümleyip bağladıklarıdır, dedi. Kureyşliler:

-Ebu Abdişems! Peki, sen ne diyorsun? dediler. El-Velid:

-Vallahi, onun sözünde bir tatlılık var. Öyle ki (sanki) kökü sulak, dalı meyveli (bir hurma ağacı) dır. Siz, bundan b'aşka bir şey olduğunu söylerseniz, o sözün yersiz boş olduğu derhal anlaşılır. Onun hakkında söylenecek akla en yakın söz büyücü olduğudur. Onun büyücü oldu­ğunu söyleyin. O, kişininjıanımıyla ve kardeşiyle arasını açıyor.

Böylece el-Velid'in yanından ayrıldılar.

371) En-Nadr İbnu'l Haris îbn Kelde şöyle diyordu:

-Ey Kureyş topluluğu! Başınıza, benzeriyle karşılaşmadığınız bir iş geldi. Vallahi, o ne büyücüdür, ne kahindir, ne şairdir, ne de delidir.

Utbe İbn Rabia, Rasulullah'ın (s.a.v.) yanına gelince ona: "Ha, Mim. Kur'an Rahman ve Rahim olan Allah katından peyderpey indiril­miştir" ayetinden başlayarak: "Eğer onlar yüz çevirirlerse de ki: İşte sizi, Ad ve Semud'un başına gelen kasırgaya benzer bir kasırgayla uyardım" [2] ayetine kadar okudu. Utbe, onun ağzından tutup Rahîm aşkına vazgeçmesini istedi ve arkadaşlarına da:

-Size azap inmesinden korktum, dedi. Musannif (Rahimehullah) şöyle demiştir:

Onlar Kur'an'ı dinleyip de hayret ve dehşet içinde kalarak konu-şamayınca, kendilerine benzerini getirmekten aciz oldukları için yüce Allah şöyle seslenmiştir:

"Haydi onun benzeri bir sure getirin." [3] Daha sonra da şöyle buyurmuştur: "Bunu yapamazsınız ve elbette yapamayacaksınız." [4]

Malumdur ki, gururlu ve şerefli kimselere böyle birşey teklif edil­se, ellerinden gelen gayreti sarfederler.

Savaşa meyledip çoluk çocuklarının esir edilmesine ve mallarının ellerinden çıkmasına rıza gösterince ona benzer getirme hususunda acizlikleri ortaya çıktı. Oysa onlar belagat ve fesahat ehliydiler ve Kur'an da onların diliyle inmişti.

(Birisi Kur'an'a karşı çakmağa kalksa, kısa surelere bakar ve on­larla yarışıp onları taklit eder. Çünkü o, uzun surelerin telifinde, had­dinden fazla fesahat olduğunu anlar.

O, (Museylime) Fil suresini taklid edip şöyle dedi:

"Fil nedir? Filin ne olduğunu sana ne bildirdi? Onun ip gibi kuy­ruğu ve uzun hortumu vardı. Bu Rabbimizin yarattıklarının az bir kıs­mıdır. Ey Kurbağa kızı kurbağa! Vak vak et! Ne kadar da vak vak ediyorsun! Üstün suda, altın çamurda. Sen ne suyu bulandırabilirsin. Ne de içene engel olabilirsin."

Şöyle de demiştir:

"Kara koyundan ak süt sağılması tuhaf şeylerdendir."

Onların ayıpları böyle ortaya çıkmıştır. Eğer sussalardı, onlar için daha uygun olurdu.

Ebu'l Alâ el-Ma'arri de kalbi kör olanlardan biridir. Adına: "El-Fusûl ve'1-Gayat" dediği lafları toplayarak, aklı sıra sure ve ayetleri taklit etmiştir. Kitabım gördüm ama ondan daha soğuk ve daha çirkin olanım görmedim.

Bu kitabını kelimelerinin sonundaki alfabe harflerine göre yaz­mıştır. Şu sözler elif harfîndekilerdendir.[5]

Bu tür şeylerin hepsi soğuktur.

İbn Akıl şöyle demiştir: Bana, Ebu Muhammed İbn Müslim en-Nahvî şunu anlattı:

Kur'an'm mucize oluşunu aramızda konuşuyorduk. Orada, bü-yük fazileti olan bir şeyh vardı. O şeyh:

-Faziletli kimseler ondan aciz değillerdir, dedi.                 

Sonra bir kağıt ve kalem alarak odasına çekildi.

Üç gün sonra onlara Kur'an'a denk gördüğü şeyleri okuyacağını söyledi.

Üç gün geçince birisi onun odasına girdi, onu eli kalemin üzerinde donmuş olarak buldu.

Ben de şöyle derim:

El-Murteza el-Alevi, bunun sarfe olduğunu söylüyordu. Yani Allah Teala Arapları, aciz olmadıkları halde, onun benzerini getirmekten başka yöne çevirmiştir.

îbn Akıl de şöyle demiştir:

Kur'an'a benzer getirmekten sarfedilmeleri (benzer getirmekten başka yöne çevrilmiş olmaları), haddizatında, Kur'an'a benzer getirmek hususunda güçlerinin var olduğunu gösterir. Fakat Sarfe'de bir nevi İ'caz varsa da, Kur'an'm kendisinde var olan bir sebepten dolayı benze­rinin getirilmesinin bizatihi imkan dışı oluşu onun büyüklüğünü ve de­ğerinin üstünlüğünü daha çok ortaya koyar.

Sarfe diyenlerin görüşü, ancak şöyle diyenierinkine benzer: Musa'nın asasına bakanların gözleri onun bir yılan olduğunu zannetti. Aslında o (asa) değişmemişti.

O şunu da söylemiştir: Birşeyden masrufa (çevrilene) meydan o-kuma iyi değildir. Nitekim Arap olmayanlara arapçayla meydan okun­mayacağı gibi. Bu, İbn Akîl'in görüşüdür.

Ben de şöyle derim: Onlar birşeyden ancak geldiği anda, tabiatle-rinin değiştirilmesi suretiyle benzerini yapabilmekten çevrilirler. Arap­lar var olduğundan beri, sarfeden önce onlar arasında birisinin, fesahatlarına güvendikleri halde ona yakın bir sözü var mıydı?

Kur'an'ın muciz (mucize) olmasının üçüncü yönü şudur: Kur'an getiricisi okuma yazma bilmeyen birisi olduğu ve alim ve kahinlerle sohbette bulunduğu bilinmediği halde geçmiş önceki milletlerin haber­lerini ve ehl-i kitabın tanıdığı peygamberlerin hayat hikayelerini ihtiva etmektedir. Ayrıca okuyup yazma bilen ve alimlerle sohbette bulunan Araplar da Kur'an'ın haber verdiği şeylere yetişmemişlerdir.

Dördüncüsü: Haber verdiği şekilde meydana gelmesi, Kur'an'ın kesinlikle doğruluğuna delalet eden gelecekle ilgili haberler vermesidir. Mesela Kur'an'daki şu ayetler böyledir:

"Haydi ölümü temenni edin."

"Onlar hiçbir zaman ölümü temenni etmeyeceklerdir." [6]

"Haydi onun benzeri bir sure getirin."

"Bunu yapamayacaksınız." [7] Gerçekten bunu yapamamışlar­dır.

"înkar edenlere de ki: Yakında mağlub olacaksınız." [8] Ger­çekten inkar edenler mağlub olmuşlardır.

"înşaallah siz güven içinde Mescid-i Haram'a gireceksiniz." [9] Gerçekten onlar Mescid-i Haram'a girmişlerdir.

Ebu Leheb hakkında şu ayet indirilmiştir: "O alevli bir ateşe gire­cek. Odun taşıyıcı olarak ve boynunda hurma lifinden bükülmüş bir ip olduğu halde karısı da ateşe girecek." [10] Bu, onların kafir olarak ö-leceklerine delildir. Nitekim öyle olmuştur.

Beşincisi: Kur'an tutarsızlık ve çelişkiden korunmuştur. Yani tu­tarsız ve çelişkili ifadeler yoktur.

Eğer o, Allah'tan başkası tarafından olsaydı, onda birçok karışıklık bulurlardı. Yüce Allah şöyle buyurmuştur: "Kur'an'ı kesinlik-le biz indirdik, elbette onu yine biz koruyacağız." [11]

İbn Akıl şöyle demiştir:

Onun tamamım, hiçbir değişikliğe uğramayan ayet ve surelerini, yaratıkları bunların benzerini getirmede aciz bırakma bakımından ko­rumuştur. Kur'an yaratıkların onun benzerini getirmede aciz olmaları yönünden de kendi kendini korumaktadır.

372) Ebu Hureyre anlatmıştır: Rasulullah (s.a.v.) şöyle buyurdu:

"Hiçbir peygamber yoktur ki, kendisine mucizeler verilsin de on-larm etkisiyle, insanlar o peygambere inanmış olmasın. Ancak o (mu­cize) bana Aziz ve Celil olan Allah'ın vahyettiği bir vahiy olarak verildi. Ben onların Kıyamet gününde tabii (ümmeti) en çok olanı olacağımı u-muyorum." [12]

Ebu'1-Vefa Ali İbn Akıl şöyle dedi:

Kur'anm Rasulullah'ın (s.a.v.) sözü olmadığını ve ona vahyedilen birşey olduğunu...
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Rasulullah’ın En Büyük Mucizesi Kuranı Kerimdir
« Posted on: 26 Nisan 2024, 07:11:09 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Rasulullah’ın En Büyük Mucizesi Kuranı Kerimdir rüya tabiri,Rasulullah’ın En Büyük Mucizesi Kuranı Kerimdir mekke canlı, Rasulullah’ın En Büyük Mucizesi Kuranı Kerimdir kabe canlı yayın, Rasulullah’ın En Büyük Mucizesi Kuranı Kerimdir Üç boyutlu kuran oku Rasulullah’ın En Büyük Mucizesi Kuranı Kerimdir kuran ı kerim, Rasulullah’ın En Büyük Mucizesi Kuranı Kerimdir peygamber kıssaları,Rasulullah’ın En Büyük Mucizesi Kuranı Kerimdir ilitam ders soruları, Rasulullah’ın En Büyük Mucizesi Kuranı Kerimdirönlisans arapça,
Logged
Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes