> Forum > ๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ > İslam Tarihi Eserleri > Peygamberimizin Hayatı >  Rasulullah'ın Ağlaması
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Rasulullah'ın Ağlaması  (Okunma Sayısı 870 defa)
23 Mayıs 2011, 13:13:44
Hadice
Tecrübeli Üyeler
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 5.945


« : 23 Mayıs 2011, 13:13:44 »



Rasulullah'ın Ağlaması

Musannif (yazar) şöyîe dedi: Rasulullah'ın (s.a.v.) şefkatini anlatır­ken onun, ümmeti için istekte bulunup ağladığını, Alîah'm da ona: "Üm­metin hakkında seni memnun edeceğim" diye vahyettiğini belirtmiştik.

1011) Abdullah İbn Mes'ud şöyle dedi: Rasuiullah (s.a.v.):

- "Bana Kur'an oku" dedi. Ben de:                                     

-Ya Rasuîeîiah! Kur'an sana indirildiği halde onu sana ben mi o-kuyayım? dedim. Rasuiullah (s.a.v.):

- "Evet. Ben onu başkasından dinlemeyi severim" dedi. Nisa suresini okumağa başladım ve:

"Her türlü ümmetten bir şahit getirdiğimiz ve seni de onla­ra şahit olarak gösterdiğimiz zaman durumları nasıl olacak"[9] ayetine geldiğimde:

- "Yeter" dedi. Baktım ki, Easulullah (s.a.v.) ağlıyordu.[10]

1012) Mutarrif in babası şöyle dedi:

"Namaz kılarken Peygamber'i gördüm. Ağlamaktan dolayı içinden, tencerenin kaynama sesine benzer bir ses geliyordu."[11]

1013) Ata anlattı:

Ben, Abdullah îbn Ömer ve Ubeyd îbn Umeyr Hz. Aişe'nin yanma girdik. îbn Ömer şöyle sordu:

-Rasulullah'tan (s.a.v.) gördüklerinin en hayret verici olanını bana anlat. Hz. Aişe ağladı. Sonra:

-O'nun her işi hayret vericiydi. Benim gece nöbetimde yanıma gel­di. Yorganın altında yanıma girip derisi derime dokunduğunda:

- "Aişe! Rabbime itaat etmeme izin verir misin?" dedi. Ben de: -Ben senin yakınlığım ve sevgini isterim, dedim.

Kalkıp evdeki bir su tulumunu aldı. Fazla su dökmedi. Daha sonra kalkıp Kur an okudu. Sonra da ağladı. Gözyaşlarının önünü ıslattığın: gördüm. Sonra sağ .tarafına yaslandı. Sağ elini yanağının altına koydu. Sonra yine ağladı. Öyle ki, gözyaşlarının yeri ıslattığını gördüm.

Bilâl, namaz vaktini duyurmak üzere ona geldi. Onun ağladığını görünce:

-Ya Rasulellah! Allah senin önceki ve sonraki günahlarını affetmiş olduğu halde sen de mi ağlıyorsun? dedi. Rasuhıllah (s.a.v.):

- "Şükreden bir kul olmayayım un?' dedi. Daha sonra şunu ilave etti:

-  "Allah, gece hakkında: "Göklerin ve yerin yaratılışında, gece iîe gündüzün birbiri ardınca gelip gidişinde akl-ı selim sa­hipleri için gerçekten açık ibretler vardır"[12] ayetini indirmiş­ken ben niye ağlamayayım?"

Ayrıca şöyle dedi:

- "Bunu okuyup da düşünmeyenlere yazıklar olsun "[13]

1014) AH (r.a.) şunu anlattı:

"Ben, içimizden, sadece birisinin ayakta olduğunu gördüm. O da, sabaha kadar, bîr ağacın altında namaz kılan ve ağlayan Rasulullah'tı." O gece, Bedir gecesiydi.

1015) Ebu Hureyre şunu anlattı:

"Bir gece, Rasulullah'la (s.a.v.) birlikte yolculuk yaptım. O:

- "Bismillahirrahmanirrahim" dedi. Yere yıkümcaya kadar ağladı. O'nu yirmi defa okudu. Her defasında yere yıkılmcaya kadar ağlıyordu. Sonunda bana şöyle dedi:

-  "Rahman ve Rahım'in acımadığı kimse hüsrana uğramıştır. (İs­tediğine nail olamamıştır)."[14]

1016) Seleme el-Mahzumî şöyle anlattı:

Zeyd Ibn Harise şehit edilince, Rasulullah (s.a.v.) onun ailesine gitti. Zeyd'in kızmm yüzünde ağlama belirtileri görünce, Rasulullah (s.a.v.) da ağladı. Ashabından bazıları O'na:

-Bu nedir ya Rasulellah! dediler. Rasulullah (s.a.v.):

- "Buj sevgilinin sevgiliye özlemidir" dedi. [15]

1017) Enes şöyle dedi:

Biz, Rasulullah'la (s.a.v.) birlikte, can vermekte olan İbrahim'in yanına girdik. Rasulullah'm (s.a.v.) gözleri yaş dökmeğe başladı ve şöyle dedi:

- "Göz ağîar, kalp üzülür. Biz, ancak Rabb'imizi hoşnut edecek şeyi söyleriz (üzüntümüzü öyle gösteririz), İbrahim! Biz, senin ayrılmandan dolayı çok üzgünüz."[16]

1018) Usame İbn Zeyd şunu anlattı: Rasulullah'm kızı (Zeynep):

-  Oğlum ölmek üzere diye Rasulullah'a (s.a.v.) haber gönderdi. Rasuîulîah da (s.a.v.) ona şu cevabı gönderdi:

- "Aldığı da, verdiği de Allah'a aittir. Her şeyin, ilm-i ilahide belirli bir süresi vardır." Bu defa kızı, Rasulullah'a (s.a.v.) and vererek yanma mutlaka gelmesi için haber gönderdi. Beraberinde bazı kişiler olduğu halde Rasulullah (s.a.v.) kalktı. Çocuk Rasulullah'ın (s.a.v.) kucağına verildi. Artık o, son anlarını yaşıyordu. Rasulullah'uı (s.a.v.) gözleri yaş döküyordu. Sa'd İbn Ubade:

-Ya Rasulellah! Bu nedir? Niye ağlıyorsun? dedi. Rasululiah:

- "Bu Allah'ın kullarının gönüllerine koyduğu rahmetidir. Allah, bu rahmeti kullarından şefkatli olanlara ihsan eder" buyurdu.[17]

1019) Abdullah İbn Ömer şunu anlattı:

Sa'd îbn Ubade hastalandı. Rasulullah (s.a.v.) onun yanma geldi, tçeri girince, onu, ailesi ve ziyaretçileri arasında buldu:

-"Öldü mü?" dedi.

-Hayır, dediler. Rasulullah (s.a.v.) ağladı.

1020) Hz. Aişe şöyle dedi:

Osman îbn Maz'un vefat edince, Peygamber (s.a.v.) yüzündeki ör­tüyü açıp alnından öptü. Sonra uzun süre ağladı. Daha sonra o tabutun üzerine kondu. Peygamber (s.a.v.):

- "Ne mutlu sana, Osman! Dünya sana karışmadı, sen de dünyaya karışmadın" dedi.

1021)  Meysere îbn Ma'bed şunu anlattı: Bir adam Peygamber'e (s.a.v.) gelip:

-Ya RasuleUah! Biz cahiliye devri adamları ve puta tapıcıîardık. Ço­cukları öldürürdük. Benim bir kızım vardı. Öna seslendiğimde sevinirdi. Bir gün onu çağırdım. "Beni takip etti. Gittim, gittim. Uzakta olmayan, ai­leme ait bir kuyuya geldim. Kj zımm elinden tuttum ve onu kuyunun içine attım. Ondan duyduğum son söz: Babacığını! Babacığım! oldu.

Bunun üzerine Rasuîullah gözyaşları akıncaya kadar ağladı. Rasulullah'ın (s.a.v.) yanında oturanlardan birisi ona: -Rasulullah'ı (s.a.v.) üzdün, dedi. Rasulullah (s.a.v.):

- "Bırak! O, kendisini ilgilendiren şeyi soruyor" dedi ve şunu ilave etti: "Konuşmanı bana tekrar et."

Adam ona tekrar anlattı. Gözyaşları sakalını ıslatmcaya kadar ağladı. Sonra:

- "Allah, cahil iyede işlenenlerin (günahım) kaldırdı. Ameline yeni-den başla" dedi. [18]

1022) Sabit îbn Şerh şunu söyledi:

Şu Rasulullah'm (s.a.v.) du alarmdandı:

"Allah'ım! Bana, hiç durmadan ağlayan ve yaş döken, yaslar kan haline, dişler kor haline gelmeden önce haşyetinden korkan gözler ver."[19]


[9] NisaSurssi,4l.

[10] Buharı, Sahih, VI/57, 241, 243; Müslim, Sahih, Vftabu salati'l-nıusafirin, hadis. 247, 248; Tirmızî, Sünen, 3025; ibn Mace, Sünen, 4194; 'mam Ahmed, Musned, I/380; Beyhakı, 3ünenü'l-KubraıX/231;lbnuıl-MubarekIZuhdı 36; Tirmizî, Şemail, 159,165.

[11] Daha önce kaynakları geçti.

[12] Al-i imran Suresi, 190.

[13] Suyutî, DiTPJ'l-Monsur, Vl/27, 11/111: Zebidî, İthafu's-Sadeti'l-Muıtakîn, lX/47, 119, X/163 (Zebidî şunları söylemiştir: Irakî şöyle demiştir: Bunu, Etu'ş-Şeyh İbn^riıbban Ahlaku Resulıüah (s.r.v.) kitabında İbnu'l-Cevzî'nın tarikinden rivayet etmiştir. Onda İbn Ge­ri ab vardır. Onun adı Yahya İbn Ebi Hsyye'dır. Cumhur onu zayıf görmüştür. İbn Hıbban Sa-hih'ınde, Abduteeıik İbn Süleyman'ın Ata'dan rivayetinden şu soz olmadan nakletmiştir: "Onun hangi düftümu hayret veric1 değildi." Bu U've'nin Aişs'den Hadisin sonunu kısaltaıak yaptığı rivayetten Müslim'de mevcut'ur." Şöyle de demiştir: "Bunu, Abd İbn Humeyd, İbnu'l- Munzİr, İbn Murdeveyh ve İbn Ebi'd-Dunya "et-Tefekkur" de İhrac etmiştir." ibn Hıbban, Sa-hih'indeki ve ibn Asakir'inki, bunların hepsi, Ata tarikiyiedir."

[14] Zebidî, İthafu's-SadetH-Muttakîn, İV/505 (Zebîdî şöyle demiştir: Irakî çunları söylemiştir:  Bunu,  Ebu  Zerr el-Herevî,  zayıf  bir  isnadîa  Ebu  Hureyre'nin  hadisinden Mu'cern'inde rivayet etmiştir. Ben de derim ki; Sanki o, kendisinin Ebu'ş-Şeyh el-lsbehani'nin tarikinde Ahlaku'n-Nebi kitabında, Ravh İbn Musafif'den, o, Muhammed İbn el-Melaİ'den, o da babasından.... tarikiyle ihrac ettiğine İşaret etmektedir." Sonra şöyle demiştir "Ravha Buharı ve başkalarını Ebu Beşer künyesini vermiştir. Levin onu Ebu'l-Muaîtıl diye künyelen-dirmiştir. O, metruklardan birisidir. İbnu'l-Mubarek, Ahmed ve İbn Main onu t e rketm işlerdir. İbn Hıbban şöyle demiştir: Ondan rivayet helal değildir."

[15] İbn Sa'd, Tabakatül-Kübra, 111/32; İbn Asakir, Tarih.. V/462.

[16] Buharı, Sahih, 11/105: Bağavî, Şerbu's-Sunne, V7429; İbn Sa'd, Tabakatü'l-Kübra, I/289; Nevevî, Ezkâr, 134.

[17] Buharî, Sahih, li/100, VII/152; Nesaî, Sünen, kiîabu'l-cenaız, bab. 21, İmam Ahmed, Musned, V/204, Beyhakî, Sunenu'l-Kubra, İV/65- Abdurrezzak, Musannef, 6670; Bağavî, Şerhu's-Sunne, V/426; Buharı, Edebu'İ-Mufred, 512.

[18] Darımî Sünen, İ/4.

[19] Elimdeki kaynaklatın hiçbirinde buna rastlamadım.


[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Rasulullah'ın Ağlaması
« Posted on: 25 Nisan 2024, 15:35:00 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Rasulullah'ın Ağlaması rüya tabiri, Rasulullah'ın Ağlaması mekke canlı, Rasulullah'ın Ağlaması kabe canlı yayın, Rasulullah'ın Ağlaması Üç boyutlu kuran oku Rasulullah'ın Ağlaması kuran ı kerim, Rasulullah'ın Ağlaması peygamber kıssaları, Rasulullah'ın Ağlaması ilitam ders soruları, Rasulullah'ın Ağlamasıönlisans arapça,
Logged
Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes