๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ => Peygamberimizin Hayatı => Konuyu başlatan: Hadice üzerinde 01 Haziran 2011, 08:37:33



Konu Başlığı: Peygamberimizin Babası Abdullah
Gönderen: Hadice üzerinde 01 Haziran 2011, 08:37:33
Peygamberimizin Babası Abdullah
 

Abdullah, Kbu Talib ve ez-Zubeyr, Fatıma Bint Amr isimli aynı annedendi.

Abdulmuttalib'e birisi, rüyasında Zemzem kuyusunu kaz, demiş, ve yerini ona tarif etmişti.

Kazmaya başladı. O sırada el-Haris'ten başka çocuğu yoktu. Ku-reyş ona muhalefet etti. Bunun üzerine şöyle bir adakta bulundu. Eğer on oğlu olur, onlar da kendilerini koruyacak çağa erişirlerse, içlerinden birini Ka'be'nin yanında Allah'a kurban edecekti.

Abdulmuttalib oğullarının sayısı ona ulaşıp kendilerini koruyacak çağa geldiklerini görünce onlara yaptığı adağı söyledi. Çocuklar babala­rına itaat ettiler. Her biri adını bir fal okuna yazdı. Onları toplayıp Hu-bel'in bakıcısına verdi ve ona; "Bunların (oğullarımın) oklarım çek bakalım" dedi.

Abdullah'ın adı yazılı olan ok çıktı. Abdulmuttalib, Abdullah'ın e-linden tuttu. Onu kesmek için bir bıçak aldı. Bunu gören Kureyşliler toplantı yerlerinden kalkıp Abdulmuttalib'in yanına gittiler ve ona:

- Bunu yapma. Yoksa bu konuda mazur sayılmazsın onu bir arra-feye (kahin kadına) götür, dediler.

Kahin kadın Abdulmuttalib'e:

- Sizde bir insanın diyeti ne kadardır? dedi Abdulmuttalib:

- On devedir, dedi. Kahin kadın:

- Adamınızı ve on deveyi ok çektiğiniz yere yaklaştırın. Her ikisi arasında ok çekin. Ok adamınıza çıkarsa Rabbinız kabul edinceye kadar develerin sayısını artırıp ok çekmeye devam edin. Ok develere çıktığı zaman, onları boğazlarsınız. Artık Rabbiniz razı olmuş, adamınız da kurtulmuş demektir, dedi.

Abdullah'ı ve on deveyi ok çekme yerine yaklaştırdılar. Ok, Ab­dullah'a çıktı. Bunun üzerine on deve daha artırdılar. Develerin sayısı yirmiyi buldu. Ok yine Abdullah'a çıktı. Yine artırdılar. Yüz deveye u-îaşmcaya kadar böyle yapmaya devam ettiler. Bu defa ok develere çıktı. Artık develer boğazlandı. Boğazlanan develerin etlerinden insan hay­van, kurt kuş hiçbir canlının yemesine, almasına engel olunmadı. [89]


[89] Beyhakî, Delailu'n-Nubuvve, 1/85 ve devamı; İbn Hişam, Siretu'n-Nebeviyye, 1/ 108 ve devamı.