> Forum > ๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ > İslam Tarihi Eserleri > Peygamberimizin Hayatı > Rasulullah'ın Ashabına, Habeşistan'a Hicreti Emretmesi
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Rasulullah'ın Ashabına, Habeşistan'a Hicreti Emretmesi  (Okunma Sayısı 712 defa)
30 Mayıs 2011, 13:54:21
Hadice
Tecrübeli Üyeler
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 5.945


« : 30 Mayıs 2011, 13:54:21 »



Rasulullah'ın Ashabına, Habeşistan'a Hicret Etmelerini Emretmesi
 
266) Rasulullah (s.a.v.) şöyle buyurdu:

-  "Orada, ülkesindeki insanlara zulmedilmeyen bir kral vardır. Allah size içinde bulunduğunuz sıkıntılardan bir çıkış ve kurtuluş yolu açmcaya kadar orada korunup sakının."

Bazıları gitti. Bazıları da müslüman olduğunu gizledi. Habeşistan'a gidenler, onbir erkek, dört kadındı.

Onların gidişi, Rasuhıllah'a (s.a.v.) peygamberlik verilişinin be­şinci yılı, Receb aymdaydı.

Kureyşliler hemen müslümanların peşine düştüler ama onlara ye­tişemediler.

Rasulullah (s.a.v.) Necm Suresini okuyup müşrikler; "Bunlar o yüce ak kuğulardır" sözünü duyunca ki, bu Rasululîah'm dilinden çık­madığı halde bazı şeytanlar tarafından söylenmişti..[75] Surede secde ayeti geçtiği için Rasulullah (s.a.v.) secde edince müşrikler de onunla birlikte secde ettiler. El-Velid de bir avuç toprağı alnına kaldırıp sür­dü.

Bu haber Habeşistandakilere ulaşınca, onlar:

-  Madem ki bunlar iman ettiler, biz de kavim ve kabilelerimize dönelim, dediler.

Döndüler. Bir kafileyle karşılaştılar. Onlara sordular ve şu cevabı aldılar:

- Muhammed ilahlarınızı zikretti ve onlar ona beyat ettiler. Daha sonra Muhammed söylediğinden vazgeçti. Onlar da ona düşman oldu­lar.

İbn Mes'ud hariç, herkes ancak birinin himayesine sığınarak Mekke'ye girebildi. O, biraz bekledikten sonra Habeşistan'a geri döndü.

Müslümanları kendi kabilelerinin adamları yakalayıp onlara iş­kence ve eziyet ettiler. Rasulullah (s.a.v.) onların tekrar gitmelerine izin verdi. Onlar, bu defa beraberlerinde birçok kişiyle birlikte gittiler.

267) îbn Ishak şöyle demiştir:

Beraberlerinde küçük olarak götürdükleri çocukları veya orada doğanlar hariç, Habeşistan'a ulaşanların tamamı, Ammar İbn Yasir on­lar arasındaysa seksen erkektir.

268) El-Vakidî şöyle demiştir:

Hicret edenler seksen üç erkekti. Kadınlar arasında onbir Kureyşli ve yedi bilinmeyen vardı.

269) Amr Îbnu'1-As anlattı:

Biz kabilelerle birlikte Hendek'ten dönünce, daha önce benim du-rumuTBu gören ve benimle konuşan bazı Kureyşlileri topladım ve onla­ra:

-Vallahi, biliyorsunuz benim görüşüm, Muhammed'in durumunun garip bir şekilde büyüdüğüdür. Benim yeni bir görüşüm var. O konuda siz ne dersiniz? dedi. Onlar:

-Peki, senin görüşün nedir? dediler. Amr:

-  Necaşi'ye   gidip onun yanında olmamızı düşünüyorum.   Eğer Muhammed, bizim kavmimimize üs' "n ge'    -e, biz Necaşî'nin yanında oluruz. Onun elinin altında olmamız, bize Muhammed'in eli altında ol­mamızdan daha sevimlidir. Eğer kavmimiz üstün gelirse, biz bildiğimiz kimselerdeniz ve bize onlardan ancak iyilik gelir, dedi.

- Bu, makbul bir görüş, dediler. Ben:

-  Haydi ona vereceğimiz hediyeleri toplayın, dedim. Onun bizim memleketten en çok sevdiği hediye, tabaklanmış deriydi. Onun için bir çok deri topladık.

Sonra çıktık. Necaşi'ye geldik. Vallahi, biz tam onun yanındayken Amr tbn Umeyye ed-Damri çıkageldi. Rasulullah (s.a.v.) Ca'fer'le asha­bının durumları için Amr'ı ona göndermişti. Necaşi'nin yanına girdi ve sonra çıktı.

Arkadaşlarıma:

-  Bu, Amr İbn Umeyye. Ben, Necaşi'nin huzuruna girip ondan Amr'ı istemiş olsam, bana onu verir, ben de Amr'ın boynunu vururum. Eğer bunu yaparsam, Kureyş benim üzerime düşeni yerine getirmiş ol­duğum kanaatine varır, dedim.

Necaşi'nin huzuruna vardım. Daha önce yaptığım gibi, ona secde ettim. Bana:

- Hoşgeldin dostum! Memleketinden bana hediyelik birşey getirdin mi? dedi.

- Evet hükümdar! Sana bir çok tabaklanmış deri getirdim, dedim.

Daha sonra hediyeleri ona verdim.   Necaşi hediyeleri beğendi. Daha sonra:

- Ey hükümdar! Demin senin yanından çıkan bir adam gördüm. O, bizim düşmanımız olan bir adamın elçisidir.  Onu bana ver ki öldü­reyim. Düşmanımız olan o adam bizim eşrafımızın ve seçkin kişilerimizin başına bela olmuştur, dedim.

Necaşi öfkelendi. Sonra elini uzatıp burnuna öyle bir vurdu ki sanki onu kırdı. O anda yer yarılsaydı, ondan koktuğum için yerin di­bine girerdim.

- Ey Hükümdar! Vallahi, senin bundan hoşlanmadığını bilseydim, senden onu istemezdim, dedim. Necaşi:

- Benden kendisine, Musa'ya gelen Namus-u ekber'in (Cebrail'in) geldiği bir adamın elçisini Öldürmen için sana vermemi mi istiyorsun? dedi. Ben:

- Ey hükümdar! O öyle midir? dedim.

- Yazıklar olsun sana, Amr! Beni dinle ve bana uy. Vallahi, o, ke­sinlikle hak üzeredir. Musa'nın, firavunla askerlerine galip geldiği gibi o, kendisine karşı gelenlere mutlaka galip gelecek, dedi. Ben:

-  Müslüman olduğuma dair ona olan beyatimi kabul eder misin? dedim.

Elini uzattı. Ben de müslüman olduğuma dair ona beyat ettim.

Daha sonra, önceki görüşümden vazgeçmiş olarak arkadaşlarımın yanına çıktım. Arkadaşlarımdan müslüman olduğumu gizledim. Daha sora Rasulullah'a gitmek niyetiyle yola çıktım ve müslüman oldum. [76]

270) İbn Mes'ud anlattı:

Rasulullah (s.a.v.) yaklaşık seksen kişi olarak bizi Necaşi'ye gön­derdi. Kureyş de hediyelerle birlikte Amr İbnu'l-As'la Umara İbnu'l-Velid'i gönderdi. Amr'la Umara Necaşi'nin huzuruna girince secde etti­ler ve:

-  Bizim amca oğullarımızdan bir   grup senin yurduna indiler. Bizden ve milletimizden yüzçevirdiler, dediler. Necaşi:

- Nerede onlar? dedi. Amr'la Umara:

- Senin yurdundalar, dediler.

Necaşi onlara gelmeleri için haber gönderdi. Ca'fer:

- Bugün sözcünüz benim, dedi. Diğerleri ona uydular. Ca'fer selam verdi. Fakat secde etmedi. Cafer'e:

- Hükümdara niye secde etmiyorsun? dediler. Cafer:

- Biz ancak Aziz ve Celil olan Allah'a secde ederiz. Allah Teala, bize elçisini gönderdi.  O, bize Aziz ve Celil olan Allah'tan başkasına  secde etmememizi emretti. Ayrıca bize namaz kılıp zekat vermemizi emretti, dedi.

Amr İbnu'l As:

- Onlar, İsa İbn Meryem hakkında sana muhalefet ediyorlar, dedi. Necaşi:

- Isa îbn Meryem'le annesi hakkında ne diyorsunuz? dedi. Onlar:

- Biz Allah'ın dediği şekilde söylüyoruz: O, Allah'ın hiç beşerin do­kunmadığı ve hiçbir erkeğin başvurmadığı namuslu bakire Meryem'e ilka ettiği (attığı) kelimesi ve ruhudur, dediler.

Necaşi yerden bir çöp alıp:

- Ey Habeşistanlılar! Piskoposlar ve rahipler! Vallahi siz, bu ada­mın Isa hakkında söylediklerinden bu çöp kadar fazla birşey söylemi­yorsunuz, dedi.

Size ve onun yanından gelenlere merhaba, hoşgeldiniz. Ben onun, Allah'ın Rasulü olduğuna şehadet ediyorum. O, bizim incil'de bulduğu­muz kişidir. O, Isa ibn Meryem'in müjdelediği kişidir. Dilediğiniz şe­kilde kaim. Vallahi, eğer hükümdar olmasaydım, ayakkabılarının taşı­yıcısı olmak için O'na giderdim. Öbürlerinin hediyelerinin geri verilme­sini emretti ve hediyeler geri verildi. [77]


[75] Garanİk olayı asılsızdır. Sahih bir temele dayanmamaktadır. Nitekim Kadı İyad bunu "Eş-Şıfa" adlı kitabında ez-Zürkanı de "Şerhu'l-Mevahım" de açıklamışlardır. (Matbu o-lanın dipnotu)

[76] İbn Hişam, Siretu'n-Nebeviyye.

[77] İmam Ahmed, Musned; ibn Kesir, el-Bidaye ve'n-Nihaye.


[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Rasulullah'ın Ashabına, Habeşistan'a Hicreti Emretmesi
« Posted on: 28 Mart 2024, 12:15:47 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Rasulullah'ın Ashabına, Habeşistan'a Hicreti Emretmesi rüya tabiri,Rasulullah'ın Ashabına, Habeşistan'a Hicreti Emretmesi mekke canlı, Rasulullah'ın Ashabına, Habeşistan'a Hicreti Emretmesi kabe canlı yayın, Rasulullah'ın Ashabına, Habeşistan'a Hicreti Emretmesi Üç boyutlu kuran oku Rasulullah'ın Ashabına, Habeşistan'a Hicreti Emretmesi kuran ı kerim, Rasulullah'ın Ashabına, Habeşistan'a Hicreti Emretmesi peygamber kıssaları,Rasulullah'ın Ashabına, Habeşistan'a Hicreti Emretmesi ilitam ders soruları, Rasulullah'ın Ashabına, Habeşistan'a Hicreti Emretmesiönlisans arapça,
Logged
Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes