> Forum > ๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ > Akaid Eserleri > Ölüm psikolojisi > Ölüm Tecrübesi
Sayfa: [1] 2 3   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Ölüm Tecrübesi  (Okunma Sayısı 16847 defa)
22 Ocak 2012, 13:18:27
Vatan Var Olsun !
Dünyalılar
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bayan
Mesaj Sayısı: 8.940


« : 22 Ocak 2012, 13:18:27 »



6- Ölüm Tecrübesi


Ölümün tecrübe edilemez oluşu, artık günümüzde tartış­ma konusu haline gelmiştir. Zira günümüzde hastanede ölü ola­rak ilan edildikten sonra yeniden canlandırılan ve birbirlerini hiç tanımadıkları halde aynı şekilde:

“Ruhun vücudumuzdan çıktığını hissettik. Büyük bir huzur duyduk. Daha önce ölmüş olanlarla karşılaştık” diyen pekçok insan bulunmaktadır [384]. Bu­rada herşeyden önce Psikolojinin, olması gerekenlerle değil, olan olaylarla ilgilenen bir bilim dalı olduğuna işaret etmemiz gerekir. Zira bu tecrübe herkes tarafından kabul edilen bir şey değildir ve üzerinde yoğun tartışmalar yapılmaktadır. Ancak eğer bir vakıa varsa ve bu herhangi bir insanı etkiliyorsa, bu psikoloji için bir gerçekliktir ve evrensel bir kabule ihtiyacı yoktur. Dolayısıyla bir görümü birçok şey arasında, bir kimsenin hayatı üzerinde belirli bazı etkiler yapıyorsa, o zaman bunun geçerli sayılması gerekir. Mesela bu tür deneyimler geçirenler, daha sonra kendilerini Allah'a daha yakın hissediyorlar, dine daha çok bağlanıyorlarsa, mevcut dini dogmaların belli bazı kural ve normlarına uymasa bile bu durum, psikolojik bir olgudur ve buna kayıtsız kalmama durumundayız. Zira bu tecrübeleri din­de bir temele olunamamak, onların dine aykırı olduğu mânası­na da gelmemektedir. Bu durum, bizim dinde onlarla ilgili ay­dınlatıcı verileri tam olarak algılayamamız veya yanlış anlamış olmamızla da ilgili olabilir. Burada kesin olan; pekçok kimsenin, bu tecrübeyi yaşadığını ve bundan etkilenerek hayatlarının geri kalan bölümüne yeni bir yön verdiklerini bildirmeleridir. Bu ko­nuda W James'in emprik çalışmalarla ilgili tavrının ölüm tecrü­besi konusunda da geçerli olacağı kanaatindeyiz. Zira o “Emprik kanıtlamaya veya çürütmeye bağlı dini konularda, yanılma kor­kusuyla bunlara inanmamak, haklı olmak ümidiyle inanmaktan daha mantıklı ve akıllıca bir şey değildir” demektedir [385].

Burada şunu da ilave etmek gerekir ki, ölümden dönme deneyimini yaşayan insanlar, kendilerine tıbbi diriltme yöntem­leri uygulanan kimselerdir. Dolayısıyla bu tür deneyimlerin, tıb­bın ilerleme kaydettiği son yıllarda meydana çıkması son derece normaldir. Yine bu vakıalara doktorlar daha yakındırlar. Çünkü ileri derecede tıbbi müdahale yapan onlardır. Böyle olmayan müstakil olaylar ise son derece azdır ve bir ilâhiyatçının bunlara muttali olması, doktorlara nazaran çok daha zordur [386]. Ancak bu tür tecrübelerin benzerlerinin tarihin eski devirlerinde yazı­lan kitaplarda da yer aldığı ve dünyanın çeşitli yerlerinde yaşan­dığı da bir gerçektir [387].

Ölüm tecrübesiyle ilgili araştırmaların tarihçesine değine­cek olursak şunları söyleyebiliriz. 1960'lı yıllarda İsviçreli bir psikiyatr olan Kübler Ross'un “On Death and Dying” isimli ki­tabının yayınlanması üzerine ölüm sürecine ciddi bir ilgi başla­mıştır. Bu sıralarda genç bir felsefe öğretmeni ve daha sonra da doktor olan Raymond Moody de konuya ilgi duymuş, zamanla çeşitli disiplinlerden bilim adamları konuyla ilgilenerek, bilim dünyasına, olguyu ciddiye almaları için çağrıda bulunmuşlardır. Sonunda “Uluslararası Ölümden Dönme Araştırmaları Derne­ği” kurularak bu tür araştırma, bulgu ve fikirlerin değiş dokuş edildiği bir forum oluşmuş, bu derneğin çeşitli şubeleri değişik ülkelerde açılmaya başlamıştır [388].

1975 yılında “Ölümden Sonra Hayat” isimli bir kitap ya­yınlayan Moody de, bu konuda aşağı yukarı Ross ile aynı şeyleri söylemektedir. Zira bu iki araştırmacının birbirleriyle irtibatları da vardır. Nitekim Moody'nin kitabının takdimini yapan Ross, kitabı özellikle övmüştür. Moody'ye göre bu tür bir tecrübe ya­şayan kimseler, yadırganmak korkusuyla ölü olarak kaldıkları sürede hissettiklerini açıklamaktan çekinmektedirler. Ona göre bu tür bir deneyim yaşayan kişilerin çoğu, bir yabancı gibi ce­setleri üzerinde canlandırma faaliyetlerini izlemiş olduklarını söylemişlerdir. Bu konuda Moody ile aynı düşünen Ross da, ölümden dönme deneyimi geçiren insanların, kendilerine bu konuda hiçbirşey sorulmadığı için, herhangi bir açıklama yap­madıklarını vurgulamıştır [389].

Yine Kenneth Ring de pekçok hasta üzerinde yaptığı ça­lışmalarda aynı sonuçlara ulaşmıştır. Uluslararası Ölümden Dönme Araştırmaları Derneklerinin kurulmasında ve bu çalış­maların bilim dünyasında meşrulaştırılmasında büyük emeği geçen araştırmacılardan birisi olan Ring, dinî altyapı, ırk ve geli­şim dönemlerinin bu deneyimde rol oynamadığını göstermiş, ölümden dönme deneyimi yaşayanlarla uzaylılar tarafından ka­çırıldıklarını iddia eden insanların psikolojik profillerini kıyasla­yan bir araştırma yapmıştır. Bazı bilim adamları benzer sonuçla­rın Hıristiyan eğitim sisteminden kaynaklandığını ileri sürerek bu tecrübeyi eleştirmektedirler. Ancak bu tecrübeyi yaşayanlar arasında iyi eğitimli kişiler olduğu gibi hiç eğitimsiz olan insan­lar da bulunmaktadır. Yine K. Osis [390], Vietnam ve Hindistan'da yaptığı araştırmalarda da aynı sonuçlara ulaşınca, bu sonuçlar güvenilir bilim mecmualarında yayınlanmaya başlamıştır.

Ölümden dönme deneyimi ile ilgili olarak ülkemizde de birçok vakadan bahsedilmekte, ancak bu tecrübeleri anlatanla­rın çoğu, öte alemle ilgili fazla bilgi vermemektedir. Ülkemizde bu deneyimi geçirenlerin anlattıklarının genelde ortak noktası, daha önce ölmüş olan yakınların o alemde görülmeleri ve özel­likle çocuklarının küçük olduğu için onları büyütmek amacıyla tekrar geri gönderilmeleridir [391]. Küçük çocukların büyütülmesi isteğinin, batıda yaşanan ölümden dönme deneyimlerindeki bir­çok vakada da geri gönderilme nedeni olarak zikredilmesi dik­kat çekicidir.

Ölüm tecrübesi konusunda öncü araştırmacılardan birisi olan Kübler Ross “yeniden canlandırılan” yüzlerce kişiyle ko­nuştuğunu ve bu kişilerin anlattıklarının, ölümden sonra hayat olduğunu hiçbir kuşkuya yer bırakmayacak şekilde kanıtladığı­nı bildirmektedir. Ona göre bu tecrübeyi yaşayanların hepsi, ru­hun vücuttan çıktıklarını hissettiklerini, büyük huzur duyduklarını ve ölmüş birisiyle karşılaştıklarını belirtmişlerdir. Aynı zamanda bu tür bir tecrübe geçiren hastaların, hissedilir bir şekil­de ölümden korku duymadıklarını belirten Ross'a göre ölen bir hasta, tıbben öldüğü ilan edildikten sonra yaşadığının bilinci içindedir. Ölmek üzere olan hastalar, gerçekte doktorların ken­dilerini hayata döndürme çabalarını üzüntüyle karşılamaktadır­lar. Yine insan bilincinin vücuttan ayrıldığı vakalara da rastlan­maktadır [392]. Ayrıca ruhun bedenden çıkıp müstakil hareket edebileceğine dair vakıalara, ülkemizde de zaman zaman rastla­nıldığı görülmektedir [393]. İowa Üniversitesi raporlarına göre, hastaların bu tür “vücuttan ayrılıp” sınırları aşarak akıllarını ta­mamen kaybettikleri saptanmıştır. Yine bu raporlara göre insan bilinci, karşıt cinsteki bir kişinin içine girerek enerji değişikliği­ne uğrayabilmektedir [394]. Üzerinde çalışma yaptığı hastaların öl­dükten sonra ziyaretine geldiklerini iddia eden Ross, ayrıca ölü­lerin kendisiyle irtibat kurmak istediklerini de açıklamıştır. Ölümden sonraki hayatla ilgili en önemli delillerin henüz sapta­namadığını ifade eden Ross, tıpkı ana karnından çıkan bir çocu­ğun ana karnıyla hayata bağlı olduğu gibi ölümün de, âhiret ha­yatıyla dünya hayatı arasında bir bağ olduğunu, özellikle Rus bilim adamlarının bu konuda geniş araştırmalar yaptığını ve “kirlian” delinen özel bir fotografik sistemde bu bağın tespit edildiğini ifade etmektedir [395].

“Ölüm, yaşam dünyasına açılan kapının anahtarıdır” di­yen Ross, insan bilincinin fiziksel ölümü aştığı ve ölümden son­ra hayatın varolduğu konusundaki ısrarını tekrarlamış, ikibin yıldır insanlığın inandırılmış olduğu ölümden sonraki hayat teorisinin çok yakın bir zamanda ispatlanacağını iddia etmiştir. Zira o, ölüm olayında sadece insan vücudunun öldüğüne, ru­hun ise ölümsüz olduğuna tecrübeleriyle inandığını söylemekte­dir..[396]

Kübler Ross, öldükleri ilan edilen hastaların ölümlerin­den (üç dakika-yarım saat) sonra tekrar dirildiklerini, ruhlarının fiziki bedenlerinden uzaklaşıp, onlar üzerinde icra edilen can­landırma faaliyetlerini seyrettiklerini, bu faaliyet içinde olanların telaşlarını gidermek istediklerini ancak bunu başaramadıklarını anlattıklarını ifade etmektedir. Hatta o, dedesinin 30 yıl önce öl­mesine rağmen kendisi ve babasıyla rasyonel bir şekilde konuştuğunu, bunu ilk zamanlar bir halüsinasyon olarak değerlendir­diğinden bahsetmektedir. Yine hastalarından klinik ölümlerin­den önce ölümden aşırı derecede korkan kimselerin, bu tecrü­beden sonra ölüm konusunda kendilerini son derece rahat his­settiklerini belirttiklerini kaydeden Ross, yaşları 2 ile 96 arasın­da değişen 193 ölümcül hastayı incelediğini belirtmiştir. Bunla­rın dünyanın değişik yerlerinden, dindar veya dindar olmayan insanlar olduğunu ve hatta bunlardan birisinin 12.5 saat ölü kaldığını ifade eden Ross [397], bu deneyimi geçirenlerin, tecrübe­leriyle ilgili olarak aşağı yukarı aynı şeyleri anlattıklarına dikkat çekmiştir. O ayrıca, ölümden dönme deneyimi yaşayan insanla­rın, bir kelebeğin kozadan çıkması gibi fiziki bedenlerinden ayrıldıklarını belirttiklerini, (Bu durum Hıristiyanlığın ölüm anla­yışıyla da paraleldir) bir barış, huzur, güzellik ve tanımlanamayacak bir durum yaşadıklarını, hiçbir ızdırap çekmediklerini, hiçbir endişe ve sıkıntı yaşamadıklarını ifade ettiklerini aktarmaktadır. Bedenlerini mükemmel ve eksiksiz bir şekilde bir bü­tün olarak hissettiklerini vurgulayan bu insanların hikayelerin­den çeşitli örnekler veren Ross, mesela bir trafik kazası geçiren genç bir adamın, fiziki bedeninden ayrılıp olay mahallindeki kurtarma çalışmalarını seyrederken, fiziki bedeninde kırılan ba­cağını, o bedenden ayrıldıktan sonra, sanki hiç dokunulmamış, hiçbir şey olmamış gibi hissettiğini kaydetmektedir [398].

Kendisinin zayıf bir protestan olduğunu, ...
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Ölüm Tecrübesi
« Posted on: 19 Nisan 2024, 15:02:16 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Ölüm Tecrübesi rüya tabiri,Ölüm Tecrübesi mekke canlı, Ölüm Tecrübesi kabe canlı yayın, Ölüm Tecrübesi Üç boyutlu kuran oku Ölüm Tecrübesi kuran ı kerim, Ölüm Tecrübesi peygamber kıssaları,Ölüm Tecrübesi ilitam ders soruları, Ölüm Tecrübesiönlisans arapça,
Logged
20 Ocak 2014, 21:52:10
-merve-7d-

Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bayan
Mesaj Sayısı: 746


« Yanıtla #1 : 20 Ocak 2014, 21:52:10 »

bana göre insanın ölüm tecrübesi etmesi çok güzel en azından bir daha öldüğünde ne göreceğini biliyordur en azından.....
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

"Birisi sordu: 'Aşıklık nedir ?' Dedim ki : " Benim gibi olursan bilirsin!.."
HZ.MEVLANA
22 Nisan 2014, 18:06:53
Kader 7/C

Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bayan
Mesaj Sayısı: 1.088



« Yanıtla #2 : 22 Nisan 2014, 18:06:53 »

Bencede insanın ölüm hakkında tecrübe olmaları çok önemli...
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Dünya güzel olsaydı,doğarken ağlamazdık...

Yaşarken temiz olsaydık,ölünce yıkanmazdık.
23 Nisan 2014, 11:06:33
Vatan Var Olsun !
Dünyalılar
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bayan
Mesaj Sayısı: 8.940


« Yanıtla #3 : 23 Nisan 2014, 11:06:33 »

Çok farklı bir tecrübe ölüm tecrübesi. Rabbim ölmeden önce ölmeyi bizlere nasib etsin inş.
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

23 Nisan 2014, 12:06:27
Yunus 8

Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bay
Mesaj Sayısı: 593


« Yanıtla #4 : 23 Nisan 2014, 12:06:27 »

Ölüm hakkında bilgili olmak güzeldir ama.Tecrübe  :)
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı


Sımsıcak bir yuva.Aşırı samimiyet ve doğruluk içerir!
Sayfa: [1] 2 3   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes