Konu Başlığı: Bağımsız Değişkenlere Göre Ölümün Anlamı Gönderen: Vatan Var Olsun ! üzerinde 21 Ocak 2012, 12:42:54 2- Bağımsız Değişkenlere Göre Ölümün Anlamı Araştırmamızda ölümün mânasını etkileyebileceğini düşündüğümüz ve bağımsız değişken olarak kullandığımız, “şahsiyet özelliği”, “bireysel ideallerin gerçekleştirilme oranı”, “önemli bir sağlık sorununa sahip olma”, “ölümü düşünme sıklığı”, “ölümün eşiğine gelme”, “değer verilen birisinin ölümüne şahit olma” değişkenlerinden sadece ölümü düşünme sıklığı ile ölüme verilen mâna arasında istatistiki olarak anlamlı bir ilişki tespit edilmiştir. Tablo 3'te de görüldüğü gibi ölümü “çok sık” ve “ara-sıra” düşünen deneklerin yaklaşık %85'i, ölümü “alınyazısı” olarak algıladıklarını bildirmişlerdir. Ölümü “çok az” düşünen deneklerde bu şekildeki ölüm algısı biraz düşük olsa da ilk iki gruba yakındır (%71.2). Ölümü hiç düşünmeyenlerin ise ancak %45'i bu şekilde bir ölüm algısına sahiptir. Ölümü çok sık düşündüğünü bildiren deneklerin %12'si bu konuda açık uçlu değerlendirme yapmayı tercih etmiştir. Bu gruptan ölümü “biyolojik bir olay” olarak algılayanlar ise %1.3 gibi oldukça küçük bir grubu oluşturmaktadır, Bu gruptan sadece bir kişi ölümü bir yok oluş olarak algıladığını ifade ederken, ölümü “musibet” olarak değerlendiren hiç kimse çıkmamıştır. Ölümü arasıra düşündüğünü bildiren deneklerin ölüm algılamalarında ikinci sırayı, %7.6 ile açık uçlu değerlendirme yapmayı tercih edenler almıştır. Ölümü çok az düşünen deneklerin ölüm değerlendirmelerinde ikinci sırayı, ölümü biyolojik bir olay olarak görenler almaktadır. Ölümü hiç düşünmediğini ifade eden deneklerin %45'i ölümü “alınyazısı” olarak algıladıklarını bildirmiştir. Ancak, bu oran diğer gruplarla karşılaştırıldığında, oldukça düşük düzeyde kalmaktadır. Bu grupta açık uçlu değerlendirme yapanlar %25 ile ikinci sırada bulunurken, ölümü biyolojik bir olay olarak görenlerin oranı %15 ile bütün gruplar arasında en yüksek düzeydedir [1068]. [1068] (* =53 182,s.d. = 12, P<.001). Yrd. Doç. Dr. Faruk Karaca, Ölüm Psikolojisi, Beyan Yayınları: 326-327. |