> Forum > ๑۩۞۩๑ İslami İlimler Dunyası ๑۩۞۩๑ > Dini Konular > Nurdan Damlalar >  Said Nursi zekat vermeyeni böyle uyarıyor
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Said Nursi zekat vermeyeni böyle uyarıyor  (Okunma Sayısı 482 defa)
10 Ağustos 2012, 16:27:38
Sefil
Yeni Üyeler
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 28.807


« : 10 Ağustos 2012, 16:27:38 »




Said Nursi zekat vermeyeni böyle uyarıyor


Peygamberimiz (sas), bir hadis-i şeriflerinde "Zekât vererek mallarınızı kale içine alınız." buyurmuşlardır

Zekât, genelde "malın kırkta biri" ile somutlaşan bir ibadet. Çoğu kişi sadaka olarak az miktarda yapılan yardımları da zekatla karıştırıyor. Oysa zekat, malı temizlemenin yanısıra sosyolojik olarak da ümmetin kardeşlerinden sorumlu olmasına yardımcı olan bir yükümlülük.

Zekât, malı temizlemenin bir yolu olarak görülür. Varlıklı Müslümanların ihtiyaç sahiplerinin hakkı olan miktarı vermesi, toplumsal dengenin sağlanmasında mühim bir yer teşkil eder. Sosyal hayatın huzur ve refahına katkı sunan zekât ibadeti, kalbi cimrilik hastalığından da temizler. Peygamber Efendimiz (sas), bir hadis-i şeriflerinde "Zekât vererek mallarınızı kale içine alınız." buyurmuşlardır ki, bu ifade malı koruyacak manevî sigortanın zekât olduğuna işaret etmektedir. Zekât, 'malın kırkta biri' olarak somutlaştırılır zihinlerde; çoğu zaman da Ramazan ayında yapılan az bir miktar yardımla bu yükümlülüğün yerine getirildiği sanılır. Oysa zekât oranları belirli bir yükümlülüktür ve sosyal yardımlaşma sistemini harekete geçirip gelir dengesini sağlar. İslam'ın beş şartından biri olan bu ibadetin malın büyümesi ve bereketlenmesine sebep olduğu da göz ardı edilen bir başka gerçek.

Hatırlatmakta fayda var: Bediüzzaman Said Nursî'nin zekâtı, her şahıs için sebeb-i bereket ve belaların defi olarak değerlendirmesi oldukça manidardır. Zekâtı vermeyenin elinden bir zekât kadar mal gideceğini anlatan Üstad, şöyle der: "Ya lüzumsuz yerlere verecektir ya bir musibet gelip alacaktır."

Sadaka gibi algılanmamalı

Marmara Üniversitesi İletişim Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ali Murat Yel: Zekât vermek öyle beş on kuruş sadaka vermek değil. Zekât, sadaka gibi algılanmamalı. Zekât verme durumunda olan kişi, muhtaç insanı bir daha zekât almayacak duruma getirmeli. Apartmanlara girişine "Mülk Allah'ındır" yazılıyor; ama "Kiralar benimdir" deniyor. Mülk Allah'ınsa kiraların da O'nun yolunda harcanması lazım. İslam temelde sosyal bir din. Zekât, aslî fonksiyonundan uzakta şu an. Toplum, zekâtı, Ramazan'ın son günü sadaka vererek ya da cep telefonundan bir yerlere mesajlar atarak gerçekleştirmeye çalışıyor. Dünyada hiçbir devlette bu kadar düşük vergi yok. Yüzde 2,5'tur zekâtın karşılığı. Liberal partiler, 'Vergiler düşük olsa daha çok vergi toplanır' der. İslam'ın vergi oranı: yüzde 2,5. Bundan daha küçük vergi olamaz. Ama insanlar, bundan bile kaçıyor.

Terk edilince iktisadi temeller dinamitlenir

Marmara Üniversitesi İktisadî ve İdarî Bilimler Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. İbrahim Öztürk: Mülkiyet tümüyle şahsa ait değildir. Allah, kişilere malı vermedikleri adına kullanmak üzere verir. Zenginlik, varlıklı olmayanların emanetidir. Bu bakımdan verilen zekât kamusal bir hizmettir. Dar bir gücün arasında sömürü düzenine dönmemesi ve toplumun ana arterlerine para akışının sağlanması için zekât önemlidir. İktisadî durgunluğun olduğu toplumlarda fakirlere sıcak para verilmesi konuşulur. Bir toplum bütüncül olarak zekât görevini terk ederse iktisadî temellerinin de çöküşünü dinamitler. Zekât ayrıca, zengin fakir arasındaki düşmanlığı bertaraf ediyor. Toplumda zenginler ile fakirler arasında doğal bölüşmedir. Zekât sayesinde toplumsal barış sağlanır. Emekçi ile işveren arasında da kardeşlik ortaya çıkar ve zengin, mülkünü garanti altına alır. Zekât, Allah'ın lütfettiği malın arınabilmesi için belirtilmiş payın ayrılmasıdır. Zekât vermeyen bir Müslüman doğrudan Allah'a savaş açmış demektir. Fakirin değil Allah'ın hakkını gasp etmiştir çünkü. Fakir bacak bacak üstüne atar ve hakkını bekler.

Zekât, maldaki fakirin hakkıdır

Sakarya Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Suat Cebeci: Zekât, zenginliği önleyen bir şey değil. Allah'ın verdiği nimet, yükümlülükler çerçevesinde kullanılmalı. Müslüman zengin olabilir, bunda bir beis yok. Önemli olan zenginliğinin hakkını verebilmesidir. Bir kişi, zenginliği, tefahür olarak kullanamaz. Zekât, maldaki fakirin hakkıdır. Bu, kuruşu kuruşuna hesap edilip; oradan çıkarmadıkça o hak malda kalır. Malı temizlemenin yolu, zekâtı ehline vermektir. Bir insan zekâtı, lütuf gibi veriyorsa çok kötü bir davranış içindedir. Nefsine gurur geleceğini düşünenler, zekâtı, açıktan değil de gizlice vermeli. Zekâtı, sessiz sedasız vermek en güzelidir. Zekât, toplumda öyle bir ağ oluşturur ki ihtiyaç duyan kesimleri birbirine bağlar. İnsanlar arasında gönül köprülerinin kurulmasında çok önemli bir misyonu vardır.

Sadece çok zenginleri ilgilendirmiyor

Erciyes Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Celaleddin Çelik: Zekât, ilahi anlamda Yaratıcı'ya bağlılığıyla bir kul olma beyanını, sosyolojik anlamda bir ümmetin mensubu olarak çevresinden ve kardeşlerinden sorumlu olma bilincini yerleştirir. Zekâtı bu genel İslamî anlayıştan bağımsız 'malın kırkta biri'yle somutlaşan bir olgu gibi görmek, ondan murad edilen anlamdan uzak kalınmasına yol açar. Zekâtın verilmesi, toplumda karşılıklı güvenin tesisi, kişilerin çalışma ve mülk edinme tarzlarında adalete riayet etmesi, sosyal vicdanda ve kolektif planda bir arınmaya imkân vermesi gibi özellikleri nedeniyle ilahî planda idrakimizi zorlayan manalar içermektedir. Bu bakımdan zenginlerin lütfu gibi bir algı, bütün anlam içeriğinden boşalmasına yol açabilir. Müslüman bir toplumda zekâtın sosyal katmanlar arasında, karşılıklı öfkeye yol açacak aşırı bir sınıflaşmaya mani bir etkisi vardır. Zekât sadece çok zenginleri ilgilendiren bir ibadet de değildir. Nisap miktarına bakıldığında toplumun geniş kesimlerini içine alan bir sorumluluk olarak, hemen herkesi kendi toplumuna, Müslüman kardeşlerine karşı uyanık bir ilgiyle paylaşmaya bir davettir.

Zaman

[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Said Nursi zekat vermeyeni böyle uyarıyor
« Posted on: 19 Nisan 2024, 04:08:10 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Said Nursi zekat vermeyeni böyle uyarıyor rüya tabiri, Said Nursi zekat vermeyeni böyle uyarıyor mekke canlı, Said Nursi zekat vermeyeni böyle uyarıyor kabe canlı yayın, Said Nursi zekat vermeyeni böyle uyarıyor Üç boyutlu kuran oku Said Nursi zekat vermeyeni böyle uyarıyor kuran ı kerim, Said Nursi zekat vermeyeni böyle uyarıyor peygamber kıssaları, Said Nursi zekat vermeyeni böyle uyarıyor ilitam ders soruları, Said Nursi zekat vermeyeni böyle uyarıyorönlisans arapça,
Logged
Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes