Konu Başlığı: Ordu dizginini kurtarıyor Gönderen: Zehibe üzerinde 06 Ağustos 2010, 21:16:14 (http://www.risalehaber.com/images/news/60345.jpg) Bismillahirrahmanirrahim Üçüncü hadise : Bir rivayette, "İslâm Deccalı Horasan taraflarından zuhur edecek" denilmiş. (Gaybı ancak Allah bilir.) bunun bir tevili şudur ki: Şarkın en cesur ve kuvvetli ve kesretli kavmi ve İslâmiyetin en kahraman ordusu olan Türk milleti, o rivayet zamanında Horasan taraflarında bulunup daha Anadolu'yu vatan yapmadığından, o zamandaki meskenini zikretmekle Süfyanî Deccal onların içinde zuhur edeceğine işaret eder. Gariptir, hem çok gariptir: Yedi yüz sene müddetinde İslâmiyetin ve Kur'ân'ın elinde şeref-şiar, bârika-âsâ bir elmas kılınç olan Türk milletini ve Türkçülüğü, muvakkaten İslâmiyetin bir kısım şeâirine karşı istimal etmeye çalışır! Fakat muvaffak olmaz, geri çekilir. Kahraman ordu, dizginini onun elinden kurtarıyor diye rivayetlerden anlaşılıyor. (Gerçek doğruyu ancak Allah bilir. Gaybı Allah'tan başka kimse bilmez.) (Şualar | Beşinci Şuâ) Bediüzzaman Said Nursi SÖZLÜK: BÂRİKA-ÂSÂ : şimşek gibi. DECCAL : Kıyâmet kopmadan önce gelen, İslamiyeti ortadan kaldırmaya çalışan, dinlere savaş açan, yalancı, aldatıcı, hilekâr kimse. İSTİMÂL : Kullanma. KESRET : Çokluk, sıklık, çeşitlilik. MUVAFFAK : Başarılı. RİVÂYET : Peygamberimizden işittiklerini veya Sahabeden duyduklarını, birisinin başkasına anlatması. SÜFYANÎ : Süfyan'dan olan, Süfyan'a mensub, Süfyan'a müteallik. Zübdet-ül Buharî Tercemesine göre, Süfyanî: Müslümanlara kötülük eden, sefil, kötü, alçak olan kimse demektir. ŞARK : Doğu. ŞEÂİR : Alâmet; İslâmın alâmeti olan şeyler. (Dînî kıyâfet, ezan, kurban gibi.) TEVİL : Bir fikir veya sözden bir başka mânâ çıkarmak; anlaşılması zor olan âyet ve hadîslerde ne kast edildiğini ve ince mânâları bildirme. ZUHUR : Ortaya çıkma, meydana çıkma, başgösterme. |