๑۩۞۩๑ İslami İlimler Dunyası ๑۩۞۩๑ => Nurdan Damlalar => Konuyu başlatan: Zehibe üzerinde 21 Eylül 2010, 06:24:52



Konu Başlığı: Meşrutiyet ile hayat bulacağız
Gönderen: Zehibe üzerinde 21 Eylül 2010, 06:24:52
Meşrutiyet ile hayat bulacağız

(http://www.risalehaber.com/images/news/60235.jpg)

Hürriyete Hitap-2

Bismillahirrahmanirrahim


Bu inkılâb-ı azîmin fatihası mu’cize gibi başladığı için bir fâl-i hayırdır ki, hâtimesi de pek güzel olacaktır. Şöyle ki:

Bu inkılâp, fikr-i beşerin ağır zincirlerini parça parça ve istidâd-ı terakkiye karşı setleri zîr ü zeber ederek, hükûmeti varta-yı mevtten tahlis ve bu millet-i mazlumede cevahir-i insaniyeti izhar ve âzâde olarak kâbe-i kemâlâta doğru gönderdiği gibi,

hatimesi de, yani otuz sene kadar rengârenk sefahet ve isrâfat ve hevesat ve lezaiz-i nâmeşrua gibi seyyiat-ı medeniyet, devlet-i medeniyeti, hükûmet-i müstebide gibi inkıraza sevk eden umurlar maddeten zararını ihsas edeceğinden, o muzlim ve kesif olan sehab, arzu-yu umumî ile münkeşif olduğundan, şems-i şeriat ve mâkesi olan kamer-i medeniyet, berrak ve saf ve esâsatta Asya’yı ve Rumelini tenvir ve mutazammın olduğu istidad-ı kemâlin tohumları hürriyetin yağmuru ile neşvünemâ bularak rengârenk elvan ile tezyin edeceğini, bu fâl-i hayır bize müjde veriyor.

Bir mu’cize-i Peygamberîdir (a.s.m.) ve bu millet-i mazlumeye bir inayet-i İlâhîdir ve cemiyet-i milliyenin niyet-i hâlisânesinin bir kerametidir ki, bu maden-i saadet ve hürriyet olan şeriat dairesindeki ittihad-ı kulûb ve muhabbet-i millî elimize meccanen girdi.

Milel-i saire, milyonlarla cevahir-i nüfus feda etmekle kazandılar.

Ölmüş olan hissiyat ve âmâl ve müyülât-ı âliye-i milliyemizi ve ahlâk-ı hasene-i İslâmiyemizi bu küre-i arz denilen, cezbe tutmuş mevlevî gibi meczup cevvâlin simâhında tanin-endâz ve umum milleti sürur ile bir garip ihtizaza getiren sadâ-yı hürriyet ve adalet nefh-i sûr-u İsrâfil gibi hayatlandırıyor.

Sakın, ey ihvân-ı vatan! Sefahetlerle ve dinde lâubaliliklerle tekrar öldürmeyiniz. Ve bütün efkâr-ı fâsideye ve ahlâk-ı rezileye ve desais-i şeytaniyeye ve tabasbusata karşı şeriat-ı garrâ üzerine müesses olan kanun-u esâsî Azrâil hükmüne geçti, onları öldürdü.

Ey hamiyetli ihvân-ı vatan! İsrâfât ve hilâf-ı şeriat ve lezaiz-i nâmeşrua ile tekrar ihyâ etmeyiniz.

Demek, şimdiye kadar mezarda idik, çürüyorduk. Şimdi bu ittihâd-ı millet ve meşrutiyet ile rahm-ı mâdere geçtik, neşvünemâ bulacağız. Yüz bu kadar sene geri kaldığımız mesafe-i terakkiden, inşaallah mu’cize-i Peygamberî (a.s.m.) ile,

şimendifer-i kanun-u şer’iye-i esasiyeye amelen ve

burak-ı meşveret-i şer’iyeye fikren bineceğiz.

Bu vahşet-engiz sahrâ-yı kebiri zaman-ı kàsırada tekemmül-ü mebâdi cihetiyle tayyetmekle beraber, milel-i mütemeddine ile omuz omuza müsabaka edeceğiz.

Zira onlar kâh öküz arabasına binmişler, yola gitmişler; biz birden bire şimendifer ve balon gibi mebâdiye bineceğiz, geçeceğiz. Belki câmi i ahlâk-ı hasene olan hakikat-i İslâmiyenin ve istidad-ı fıtrînin, feyz-i imanın ve şiddet-i cû’un hazma verdiği teshil yardımıyla fersah fersah geçeceğiz. Nasıl ki vaktiyle geçmiştik. (Divan-ı Harb-i Örfi)



Bediüzzaman Said Nursi

 LÜGAT:

Ahlâk-I Hasene-İ İslâmiye : İslâmiyetten Gelen Güzel Ahlâk

Ahlâk-I Rezile : Aşağılık Ahlâk

Âmâl : Emeller, İstekler

Amelen : İş Ve Emek Bakımından, Çalışma Olarak

Arzu-Yu Umumî : Genel Arzu; Herkesin İstediği

Âzâde : Bağlardan Kurtulmuş, Serbest, Kayıtsız, Özgür

Beraat-İ İstihlâl : Güzel Başlangıç, İyi Alâmet

Burak-I Meşveret-İ Şer'iye : Şer’î Meşveret Burağı (Burak, Çok Hızlı Bir Araçtır Ki, Peygamber

Cemiyet-İ Milliye : Millî Cemiyet, Topluluk; Din, Şeriat, İnanç Birliği Olan Millet, Topluluk

Cennet-İ Terakki : Yükselme, Kalkınma Cenneti

Cevahir-İ İnsaniyet : İnsanlığın Cevherleri, Yetenekleri

Cevahir-İ Nüfus : Nefisler Cevherleri, Değerli Cevherler Olan İnsanlar

Cevvâl : Sürekli Hareket Hâlinde Olan

Cezbe Tutmak : Allah’ın Aşkıyla Kendinden Geçer Bir Hale Gelme

Desais-İ Şeytaniye : Şeytanın Desiseleri, Hileleri

Devlet-İ Medeniyet : Medeniyet Devleti; Medeniyet Nimeti

Duhul : Girme, Dahil Olma

Efkâr-I Fâside : Bozulmuş Fikirler

Elvan : Renkler

Esâsat : Esaslar, Temeller

Fâl-İ Hayır : İyi Alâmet Ve İşaret

fendimiz (A.S.M.) İsra Ve Mirac Yolculuğunda Bu Binekle Kâinatı Seyahat Etmişti.)

Fikr-İ Beşer : İnsanlığın Düşüncesi

Hâkimiyet-İ Milliye : Millî Egemenlik (İslâm Dini, Şeriatı Ve İnancının Egemenliği)

Hamiyetli : Din, Vatan, Aile, Hak, Hukuk Gibi Değerleri Koruma Duygusu Ve Gayreti Olan

Hâtime : Son, Sonuç

Havale Etmek : Bırakma, Ismarlama

Hâzin-İ Cennet : Cennet Bekçisi

Hevesat : Gelip Geçici, Nefsin Hoşuna Giden İstek Ve Arzular

Hilâf-I Şeriat : Şeriata Zıt, Aykırı

Hissiyat : Hisler, Duygular

Hükûmet-İ Müstebid : Baskıcı, Diktatör Hükûmet

İcabet : Cevap Verme

İhsas Etmek : Hissettirmek

İhtizaz : Sarsıntı, Titreşim

İhvan-I Vatan : Vatan Kardeşleri, Vatandaşlar

İhya Etmek : Diriltmek, Hayat Vermek

İnâyet-İ İlâhî : Allah’ın İnâyeti, Şefkat Ve Yardımı

İnkılâb-I Azîm : Büyük Köklü Değişim, Devrim

İnkılâp : Köklü Değişim, Devrim

İnkıraz : Dağılıp Yok Olma, Son Bulma

İsrâfat : İsraflar, Savurganlıklar

İstidad-I Kemâl : Mükemmellik Ve Olgunluk Yeteneği

İstidâd-I Terakki : İlerleme, Kalkınma Yeteneği

İttihad-I Kulub : Kalplerin Birleşmesi, Kalp Birliği

İttihâd-I Millet : Milletin Birleşmesi, Birlik Ve Beraberliği

İzhar : Açığa Çıkarma

Kâbe-İ Kemâlât : Mükemmelliklerin Kâbesi, Olgunlukların Merkezi

Kamer-İ Medeniyet : Medeniyet Ayı

Kanun-U Esâsî : Temel Kanun, Anayasa

Kanun-U Şer'î : Şer’î Kanun, İslâm Dinine Ait Kanun

Keramet : Allah’ın Bir İkramı Olarak Görülen Olağanüstü Şey

Kesif : Katı, Yoğun

Küre-İ Arz : Yerküre, Dünya

Lâubalilik : Vurdumduymazlık; Saygısızlık

Lezaiz-İ Nâmeşrûâ : İslâmın İzin Vermediği Lezzetler, Haram Lezzetler

Maarif : İlim, Bilgi, Eğitim

Maddeten : Maddî Olarak

Maden-İ Saadet Ve Hürriyet : Mutluluk Ve Hürriyet Madeni, Kaynağı

Mâkes : Ayna

Mazhar Olmak : Erişmek, Nail Olmak

Meccanen : Ücretiz, Bedelsiz

Meczup : Cezbeye Kapılmış, Kendinden Geçmiş

Mesafe-İ Terakki : İlerleme, Kalkınma Mesafesi

Milel-İ Saire : Diğer Milletler

Millet-İ Mazlume : Mazlum Millet

Mu’cize : İnsanların Benzerini Yapmakta Âciz Kaldıkları Olağanüstü Olay

Mu’cize-İ Peygamberî : Peygamber Efendimizin (A.S.M.) Mu’cizesi

Muhabbet-İ Milliye : Millî Muhabbet; İslâm Dinine, Şeriatına Ve İnancına Ait Sevgi

Mutazammın : İçine Alan, Kapsayan

Muzlim : Karanlıklı

Müesses Olan : Kurulu Olan

Münkeşif : Açılmış, Meydana Çıkarılmış

Mütevekkilâne : Allah’a Güvenerek; Elimizden Geleni Yapıp Sonucu Ona Bırakarak

Müyülât-I Âliye-İ Milliye : Millî Yüce Meyiller, Eğilimler

Nefh-İ Sûr-U İsrâfil : Ölümün Ardından Topyekun Diriliş İçin Hz. İsrafil’in Sûra Üflemesi

Neşvünemâ : Büyüme Ve Gelişme

Niyet-İ Hâlisâne : Samimî, İhlâslı Niyet

Rahm-I Mâder : Ana Rahmi

Ramazan-I Sükût : Sessizlik Ramazanı, Sessizlik Orucu

Sabûrâne : Çok Sabredici Olarak

Sadâ-Yı Hürriyet Ve Adalet : Hürriyet Ve Adaletin Sesi

Sa'y-İ İnsanî : İnsanın Çalışması

Sefahet : Yasak Zevk Ve Eğlencelere Düşkünlük, Budalalık

Sehab : Bulut

Sevk Eden : Yönlendiren, Gönderen

Seyyiat-I Medeniyet : Medeniyetin Kötülükleri

Simâh : Kulak Deliği, Kulak

Sürur : Mutluluk, Sevinç

Şems-İ Şeriat : Şeriat Güneşi

Şeriat : Allah Tarafından Bildirilen Hükümlerin Hepsi; İslâmiyet

Şeriat-I Garrâ : Büyük Ve Parlak Şeriat, İslâmiyet

Şimendifer-İ Kanun-U Şer’iye-İ Esasiye : Şer’î Anayasa Treni

Tabasbusat : Dalkavukluklar, Kendini Küçülterek Başkasına Kendini Beğendirmeye Çalışmalar

Tahlis : Kurtarmak

Tanin-Endâz : Çınlayan, Tınlayan

Tenvir : Aydınlatma

Terk-İ Sefahet : Gayrı Meşru Zevk Ve Eğlenceleri Bırakma

Tezyin Etmek : Süslemek

Umum : Bütün

Umur : İşler

Vâcip : Dinî Bakımdan Yapılması Şart Ve Kesin Olan Şey

Varta-Yı Mevt : Ölüm Tehlikesi

Zîr Ü Zeber Etmek : Alt Üst Etmek