> Forum > ๑۩۞۩๑ İslami İlimler Dunyası ๑۩۞۩๑ > Dini Konular > Nurdan Damlalar > Kalple Yapılan Gıybet
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Kalple Yapılan Gıybet  (Okunma Sayısı 1042 defa)
09 Temmuz 2010, 13:16:32
Sümeyye

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 29.261



Site
« : 09 Temmuz 2010, 13:16:32 »



Kalple Yapılan Gıybet, Toplumu Kemiren Dehşetli Hastalık: Sû-i zan


“Herkesin kalbinde olanı, ancak gaybı bilen Allah bilir Gözünle görüp tevil kabul etmeyen kat’î bir malûmâta sahip olmadıkça, kimse için kötü düşünmeye hakkın yoktur! Gözünle görmeyip, kulağınla duymadığın hususlarda kalbine gelen şüpheler şeytandandır! Şeytan ise en fâsık kimse olduğu için, onu tasdik değil, yalanlaman gerekir Nitekim Allah Kur’ân’da şöyle buyurur: “Ey iman edenler! Eğer fâsık bir kimse size bir haber getirirse, onun içyüzünü araştırın; yoksa bilmeyerek bir topluluğa kötülük edersiniz de, sonra yaptığınıza pişman olursunuz (Hucûrât, 6)
İmam-ı Gazali Hazretleri (rh)

Sû-i zan etmeyelim! Ama bununla beraber sû-i zanna sebep olacak durumlardan da uzak duralım! Yanlış anlaşılacak söz veya işlerden uzak durmak, hem bizim için, hem de etrafımızdaki insanlar için en selâmetli yoldur Hz Ömer (ra) “Töhmete (ithama, sû-i zanna) sebep olacak işlere girişen, kendisinden başkasını kınamasın” demiştir

SLÂM’IN HEDEFLEDİĞİ TOPLUM
İslâm dini, Müslümanların büyüklere saygı, küçüklere şefkat, akranlara da muhabbet ederek, birbirleriyle sağlıklı iletişim kuran kuvvetli bir toplum oluşturmalarını hedeflemiştir İslâm dininin iman, ibâdet ve ahlâk kurallarına baktığımız zaman, bütün kuralların bu hedefe yönelik olduğunu görürüz

Oluşturulmak istenen bu kuvvetli toplum hakkında Peygamberimiz (asm)’ın şu sözleri büyük ehemmiyeti hâizdir: “Büyüğümüze saygı göstermeyen, küçüğümüze şefkat etmeyen bizden değildir” “Birbirinizi sevmedikçe iman etmiş olmazsınız”, “Bir mü’minin diğer mü’mine karşı durumu bir binanın birbirini destekleyen tuğlaları gibidir (Onlar da birbirlerine destek olurlar)”, “Mü’minleri birbirlerine merhamet etmede, sevmede, birbirlerini korumakta bir cesedin âzâları gibi görürsünVücudun bir âzâsı hasta olduğu zaman, diğer uzuvlar uykusuzluğa ve ateşli hastalığa karşı yardımlaşırlar”

Müslüman olarak Kur’ân ve sünnetin hedeflediği bu toplumu oluşturmak hepimizin görevidir Şu soruların cevabını bulmak ve gerçekleştirmek için kafa yormalıyız:

Böyle bir toplum oluşturabilmek için ne yapabiliriz? Aramızdaki iletişimi, muhabbeti bozan şeyler nelerdir? Bunları nasıl izâle edebiliriz? Aramızdaki iletişimi artırabilmek için neler yapabiliriz? Muhabbeti tesis ederek, birlik ve beraberliği nasıl sağlayabiliriz?
***
Bu yazıda Müslümanlararası iletişimi bozan, Müslüman toplumu kemiren sebeblerden yalnızca bir tanesi olan sû-i zan üzerinde duracağız

SÛ-İ ZAN NEDİR?

Kur’ân-ı Kerîm’de meâlen şöyle buyrulur:
“Ey iman edenler! Zannın çoğundan sakınınız, çünkü zannın bir kısmı günahtır” (Hucûrât, 12) Bu âyette Allah, mü’minin mü’mine sû-i zan etmesini açıkça yasaklamıştır
Sû-i zannın iyi anlaşılması için, konuyla ilgili vehim, zan, gâlip zan, yakîn kelimelerini de izah etmemiz gerekir:
Vehim: Bir şeyin olacağına veya olmayacağına dair elimizde hiçbir karîne, delil olmadan kalbimize gelen şeye vehim -kuruntu- denir

Zan: Eğer bir karîne varsa ve karîne hem müsbet, hem de menfî cihete uygulanabilir ise buna zan denilir (Bu zanda kesinlik olmadığı için şüpheye vesîledir) Müsbet cihette zanda bulunmak hüsn-ü zan, menfî cihette zanda bulunmak ise sû-i zan dır Gâlib zan: Karîneler artar ise buna gâlib zan (veya zann-ı gâlib) denilir (Yanımıza gelen adamda hafif bir içki kokusu hissediyorsak onun içki içtiğine hükmetmek ‘zann-ı gâlib’dir Koku olduğu halde yine de zan diyoruz Çünkü o şahıs içki içmemiş, fakat bilmecbûriye, içki içenlerin yanından gelmiş olabilir)

Abdullah bin Amr (ra) şöyle demiştir: Ben, Resûlullah (asm)’ın Kâbe’yi tavaf ettiğini ve (tavaf esnasında) söyle dediğini gördüm: “Sen ne kadar hoşsun, senin kokun ne kadar hoş Sen (Allah katında) ne kadar büyüksün, senin kutsallığın ne kadar büyük! (Ama) Muhammed’in canı (kudret) elinde olan (Allah)’a yemin ederim ki, mü’minin malı, kanı ve hakkında ancak hüsn-ü zan beslenmesi yönüyle kutsallığı, Allah katında senin kutsallığından daha büyüktür”
(İbn-i Mâce)

Yakîn: Karîneler iyice artarsa yakîn hasıl olur Yakîn içinde şek olmayan bilgidir (Açıkça içki içerken gördüğümüz adamın içki içtiğine hükmetmemiz ‘yakîn’dir)

HÜSN-Ü ZAN, SÛ-İ ZAN

Bir Müslümanın söylediği söz veya yaptığı iş, iyiye veya kötüye yorumlanabilecek durumda ise, bizim bu gibi durumlarda hüsn-ü zanda bulunmamız, Müslümanın söz ve fiilini iyiye yormamız gerekir Elimizde delil olmadığı hâlde onu kötüye yorumlamamız, sû-i zan etmemiz, Kur’ân ve sünnet tarafından yasaklanmıştır

Hz Ömer (ra), “Mü’min kardeşinden çıkan hayra ihtimalini gördüğün bir sözü, kötüye yorma” demiştir Peygamberimiz (asm) “Zan doğru da olur, yanlış da” buyurmuştur Sû-i zannımız doğru olduğu takdirde, bu zannın bize bir zararı olmaz Fakat yanlış olduğu takdirde harama girmiş oluruz

Tabiinden Said b Müseyyeb (ra) şöyle demiştir: “Peygamberimizin sahâbelerinden bazı kardeşlerim bana (bir mektupta) şöyle yazdılar: Kardeşinin yaptığı bir işi aksine bir delil olmadığı müddetçe, en iyi şekilde yorumla (hüsn-ü zan et!) Müslüman bir kimseden çıkmış hayra ihtimali olan bir sözü şer olarak telakkî etme!” (Beyhakî)

İmam-ı Gazâlî (rh) sû-i zannı, “Kalple yapılan gıybet” olarak tanımlar Bununla kalbe gelen düşünceleri değil de, “Kalbin kesinlikle hükmettiği şey”i kastettiğini söyler Sû-i zannın haram olma sebebi hakkında da şöyle der: “Herkesin kalbinde olanı, ancak gaybı bilen Allah bilir Gözünle görüp tevil kabul etmeyen kat’î bir malûmâta sahip olmadıkça, kimse için kötü düşünmeye hakkın yoktur! Gözünle görmeyip, kulağınla duymadığın hususlarda kalbine gelen şüpheler şeytandandır! Şeytan ise en fâsık kimse olduğu için, onu tasdik değil, yalanlaman gerekir Nitekim Allah Kur’ân’da şöyle buyurur: “Ey iman edenler! Eğer fâsık bir kimse size bir haber getirirse, onun içyüzünü araştırın; yoksa bilmeyerek bir topluluğa kötülük edersiniz de, sonra yaptığınıza pişman olursunuz (Hucûrât, 6) (İhyâ-u Ulumi’d-Dînc3, s334, Bedir yay)

SÛ-İ ZANDAN SAKINMAK

Hz Aişe (ra) Peygamberimiz (asm)’
ın şöyle buyurduğunu rivâyet etmiştir: “(Mü’min) kardeşine sû-i zan eden, hakîkatte Rabbine sû-i zan etmiş olur Çünkü Allah u Teâlâ ‘Zannın çoğundan sakınınız’ buyurmaktadır” (İbn-i Merduye, İbn-i Neccar)
Ebû Hureyre (ra)’dan Peygamberimiz (asm)’ın şöyle dediği rivâyet edilmiştir:
“Size zandan uzak durmanızı tavsiye ederim! Muhakkak ki, zan sözün en yalanıdır Birbirinizin gizli kusurlarını araştırmayın, birbirinizle rekabet etmeyin, birbirinize hased etmeyin, birbirinize buğz etmeyin! Allah’ın kulları kardeş olun!” (Mâlik, Ahmed, Buhârî, Müslim, Ebû Dâvud, Tirmizi)

“Mü’min kardeşinden çıkan hayra ihtimalini gördüğün bir sözü,
kötüye yorma” Hz Ömer (ra)

Abdullah bin Amr (ra) şöyle demiştir: Ben, Resûlullah (asm)’ın Kâbe’yi tavaf ettiğini ve (tavaf esnasında) şöyle dediğini gördüm: “Sen ne kadar hoşsun, senin kokun ne kadar hoş Sen (Allah katında) ne kadar büyüksün, senin kutsallığın ne kadar büyük! (Ama) Muhammed’in canı (kudret) elinde olan (Allah)’a yemin ederim ki, mü’minin malı, kanı ve hakkında ancak hüsn-ü zan beslenmesi yönüyle kutsallığı, Allah katında senin kutsallığından daha büyüktür” (İbn-i Mâce)

HÜSN-Ü ZAN VE SÛ-İ ZAN SAHİBİ OLANLAR

Bir öğretmen yarısı dolu, yarısı boş bir bardağı öğrencilere göstermiş ve “Burada ne görüyorsunuz?” demiş Öğrencilerin bir kısmı “Yarısı boş bir bardak” derken, diğerleri “Yarısı dolu bir bardak” demişler
Bu iki cümleden hangisi doğru, hangisi yanlış?

Elbetteki bu iki cümlenin ikisi de doğru Fakat aralarında mühim bir fark var Bu iki cümle öğrencilerin bakış açılarını, psikolojik yönlerini de ortaya koymaktadır “Yarısı boş bir bardak” diyenler, hırslı ve sû-i zan sahibi, “Yarısı dolu bir bardak” diyenler de kanaatkar ve hüsn-ü zan sahibi kimselerdir Bardağa bu nazarla bakanlar, insanlara da farklı bakmazlar (Acaba biz burada, sû-i zan mı yapıyoruz, hüsnü zan mı? Dikkat edin, vereceğiniz cevap sizin de psikolojik yanınızı ele verebilir)

Bazı insanlar vardır ki, insanların daima hata ve kusurlarına –yani bardağın boş kısmına- odaklanmışlardır Suratları asıktır ve ağızlarından tenkit eksik olmaz Hüsn-ü zan mümkün olduğu durumlarda, onlar her zaman sû-i zan şıkkını tercih ederlerOnlar hayatı kendileri ve başkaları için zehir ederler Kimse mecbur kalmadıkça bunlarla beraber olmak istemez

Bazı insanlar da vardır ki, çok iyimserdirler İnsanların hata ve kusurlarına değil, meziyetlerine –bardağın dolu kısmına- odaklanmışlardır Yüzleri daima mütebessimdir İnsanların daima iyiliklerinden, güzelliklerinden bahsederler Onlar insanlara daima hüsn-ü zanla muamele ederler Onların yanında herkes kendini rahat hisseder Üstad Bedîüzzaman Hazretlerinin, “Güzel gören güzel düşünür, güzel düşünen hayatından lezzet alır” dediği gibi, bu insanlar da hayattan lezzet alır ve başkalarının lezzet almasına vesile olurlar

SÛ-İ ZANNA SEBEB OLACAK DURUMLARDAN UZAK OLMAK

Sû-i zandan uzak durduğumuz gibi, sû-i zanna sebep olacak söz ve davranışlardan da uzak olmalıyız Peygamberimizin hanımlarından Safiye bt Huyey (ra) şöyle der:

Peygamber (asm) mescidde îtikafa girmişti Geceleyin onu ziyarete gittim ve konuştum (Konuşmamız bittikten) sonra kalktım, o da beni uğurlamak için kalktı O sırada ensardan iki adam oradan geçtiler, Resûlallah’ı görünce hızlandılarPeygamber (asm) onlara hitaben, “Yavaş olunuz! Bu benim zevcem Huyey kızı Safiye’dir” dedi Onlar da “Sübhânallah! Yâ Resûlallah (biz sana sû-i zan edecek değiliz)” dediler Peygamberimiz de “Şeytan insanın damarlarında kanın akışı gibi akar, (kalplere çok kolay vesvese verir) Ben şeytanın sizin kalbinize kötü bir şey atmasından korktum” buyurdu (Buhârî, Müslim, Ebû Dâvud)
“Güzel gören gü...
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Kalple Yapılan Gıybet
« Posted on: 17 Nisan 2024, 02:03:18 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Kalple Yapılan Gıybet rüya tabiri,Kalple Yapılan Gıybet mekke canlı, Kalple Yapılan Gıybet kabe canlı yayın, Kalple Yapılan Gıybet Üç boyutlu kuran oku Kalple Yapılan Gıybet kuran ı kerim, Kalple Yapılan Gıybet peygamber kıssaları,Kalple Yapılan Gıybet ilitam ders soruları, Kalple Yapılan Gıybet önlisans arapça,
Logged
24 Mayıs 2018, 04:06:19
Ceren

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 26.620


« Yanıtla #1 : 24 Mayıs 2018, 04:06:19 »

Esselamu aleykum. Rabbimin bizden istediği gibi ıslamın izin verdiği ölçüde kur ana peygamber efendimizin sünnetine tabi kalarak gunahdan uzak duran ve kalbi korelten günaha sokan giybetden suizan da benlikden kaçınan kullardan olalim inşallah .
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

24 Mayıs 2018, 15:35:47
Mehmed.
Görevli Sorumlusu
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bay
Mesaj Sayısı: 18.663


Site
« Yanıtla #2 : 24 Mayıs 2018, 15:35:47 »

Ve aleykümüsselam Rabbim bizleri giybetten uzak duran kullarından eylesin Rabbim paylaşım için razı olsun
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

25 Mayıs 2018, 04:25:27
Sevgi.
Bölüm Görevlisi
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bayan
Mesaj Sayısı: 17.956


« Yanıtla #3 : 25 Mayıs 2018, 04:25:27 »

Aleyküm Selam.  Rabbim bizleri Razı olmıcağı tüm hallerden uzak eylesin inşaAllah
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes