๑۩۞۩๑ İslami İlimler Dunyası ๑۩۞۩๑ => Nurdan Damlalar => Konuyu başlatan: Zehibe üzerinde 21 Temmuz 2009, 19:13:37



Konu Başlığı: İfsat komitelerinin hedefi Kur’an
Gönderen: Zehibe üzerinde 21 Temmuz 2009, 19:13:37
(http://www.risalehaber.com/images/news/59697.jpg)

Bismillahirrahmanirrahim

Altmış beş sene evvel bir vali bana bir gazete okudu. Bir dinsiz müstemlekât nâzırı Kur'ân'ı elinde tutup konferans vermiş. Demiş ki: "Bu İslâmların elinde kaldıkça, biz onlara hakikî hâkim olamayız, tahakkümümüz altında tutamayız.

Ya Kur'ân'ı sukut ettirmeliyiz

veyahut Müslümanları ondan soğutmalıyız."

İşte bu iki fikirle, dehşetli ifsat komitesi bu biçare fedakâr, mâsum, hamiyetkâr millete zarar vermeye çalışmışlar. Ben de, altmış beş sene evvel bu cereyana karşı, Kur'ân-ı Hakîm'den istimdat eyledim. Hakikate karşı kısa bir yol ve bir de pek büyük bir "Dârülfünun-u İslâmiye" tasavvuru ile, altmış beş senedir, âhiretimizi kurtarmak ve onun bir faydası olarak hayat-ı dünyeviyemizi de istibdad-ı mutlaktan ve dalâletin helâketinden kurtarmaya ve akvam-ı İslâmiyenin mâbeynindeki uhuvvetini inkişaf ettirmeye iki vesileyi bulduk.

Birinci vesilesi: Risale-i Nur'dur ki, uhuvvet-i imaniyenin inkişafına kuvvet-i İmân ile hizmet ettiğine kat'î delil, emsalsiz bir mazlumiyet ve âcizlik hâletinde telif edilmesi ve şimdi âlem-i İslâmın ekseri yerlerinde ve Avrupa ve Amerika'ya da tesirini göstermesi ve ihtilâlcilere ve dinsiz felsefeye ve otuz seneden beri dehşetli bir surette maddiyun ve tabiiyun gibi dinsizlik fikrine karşı galebe çalması ve hiçbir mahkeme ve ehl-i vukuf dahi onları cerh edememesidir. İnşaallah bir zaman da, sizin gibi uhuvvet-i İslâmiyenin anahtarını bulan zatlar, bu mucize-i Kur'âniyenin cilvesini âlem-i İslâma işittireceksiniz.

İkinci vesilesi: Medresetü'z-Zehra mânâsında, Câmiü'l-Ezher üslûbunda bir darülfünun…(Emirdağ L. Sh. 438)

Bediüzzaman Said Nursi

SÖZLÜK:
MÜSTEMLEKÂT NÂZIRI : Sömürgeler Bakanı.
TAHAKKÜM : Zorbalık etme; zorla hükmetme, mânevî baskı. Diktatörlük.
SUKÛT : Susma. Değerden düşme, düşüş, alçalış.
İFSAD : Bozmak, azdırmak, fitne çıkarmak, karıştırma. Bugünkü ergenekon.
HAMİYETKÂR : Gayretlilik; mukaddesâtı koruma yolunda gösterilen gayret ve titizlik hasleti.
İSTİMDAT : Yardım isteme; medet umma.
DÂRÜ'L-FÜNUN-U İSLÂMİYE : İslâmî ilimler (fenler) akademisi.
TASAVVUR : Birşeyi zihinde şekillendirme; düşünce, tasarı; tasarlama.
DÂRÜ'L-FÜNUN : Fenlerin ve İslami İlimlerin okutuluğu üniversite.
İSTİBDÂD-I MUTLAK : Tam ve sınırsız bir baskı, mutlak diktatörlük, istibdat rejimi.
DALÂLET : Hak ve hakîkatten, dinden sapma, ayrılma; azma.
HELÂKET : Mahvolma, yok olma, felâket.
AKVÂM-I İSLÂMİYE : Müslüman kavimler,milletler.
MÂBEYN : Ara; iki şey arası. Sekreterlik. Özel kalem.
UHUVVET : Kardeşlik, din kardeşliği, samîmi dostluk.
İNKİŞÂF : Gelişme, açılma, keşfetme, meydana çıkma; terakkî etme.
VESÎLE : Sebep, vasıta, fırsat, bahane.
EMSÂL : Misaller, denk ve benzerler.
MAZLUMİYET : Zulme uğramışlık.
ÂCİZ : Güçsüz, kuvvetsiz.
TELİF : Kitap yazma; eser, kitap.
MADDİYUNLUK : Maddiyunların mesleği. Maddecilik. Hiçbir müsbet delile dayanmıyan ve sadece maddeye istinad eden ve ruhâniyatı ve mâneviyatı inkâr edenlerin bâtıl akideleri.(
TABİİYYUN : Tabiatçılar, materyalistler, tabiata tapanlar.
EHL-İ VUKUF : Bilirkişi.
CERH : Çürütmek, yaralamak.
MU'CİZÂT-I KUR'ÂNİYE : Kur'ân'ın mu'cizeleri.