> Forum > ๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ > İslam Fıkhı Eseleri > Nassın Uygulanışı > Usûlcülerin tartışması
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Usûlcülerin tartışması  (Okunma Sayısı 966 defa)
21 Aralık 2010, 16:38:45
Safiye Gül

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 15.436


« : 21 Aralık 2010, 16:38:45 »



C- Günümüze Kadar Hadîsle Amel Etme Hususundaki Tartışmalar


Bu konuda usûlcülerin, hadîsçilerin ve fıkıh âlimlerinin tartışmala­rını ele alacağız: [70]

 

1. Usûlcülerin Tartışması:
 

Tartışmada usûlcülerin izlediği metod diğer ekulların izlediği metodlara nisbeten esas sayılmaktadır. Usûlcülerce hadîs âlimi iki­ye ayrılır. Açıklaması gelecek olan mutlak müctehid ve içtihadın bölünmesine cevaz verildiği takdirde mukayyet müctehid.

Usûlcüler içtihadın bölünüp bölünmemesi hususunda iki farklı görüş ileri sürmüşlerdir. En doğrusu içtihadın bölünmesine cevaz veren grubun görüşüdür. Cem'u'l-Cevâmi kitabında çoğu âlimlerin bu görüşte olduğu kaydedilmiştir. Hatta el-İmam, Mah­sûl kitabında ve İbnü'l-Hümam Tahrir kitabında hak görüşün bu olduğunu söylemişlerdir.

Siracu'l-Hindî Şerhu'l-Bedi kitabında şunu demiştir: "Alim bazı meselelerde ictihad edebilme yeteneğine sahip olup da diğer meselelerde ictihad etme kabiliyetinde değilse, kabiliyetli olduğu meselelerde ictihad eder. Çünkü içtihadın bölünememesi müctehidin bütün delilleri bilmesini gerektirir. Bu da onun bütün hüküm­leri bilmesini gerektiriyor. Bu ise, insan gücünü aşan birşeydir. Çünkü çok sayıda hükümleri bilmeyen nice âlimler olmuştur. Müctehid olduğundan şüphe edilmeyen İmam Malik'e sorulan kırk sorudan otuzsekizine bilmiyorum cevabı alınmıştır.

Allame Nizam en-Nisaburî Şerhu Muhtasar İbn el-Hacib kita­bında şöyle demiştir: "İctihadın cüzlere ayrılması hakkında âlimler arasında farklı görüşler vardır, ictihadın bölünmesinden âlimlerin maksadını şöyle özetleyebiliriz. Âlim miras gibi sadece belli konu­larda ictihad edebilme kabiliyetine sahip ise ve bazı konularda ka­biliyetli değilse, kabiliyetli olduğu meselelerde ictihad eder mi, et­mez mî sorusunun cevabını araştırdığımızda iki farklı görüşle kar­şılaşırız. Bazıları ictihadın bölünememesi, müctehidin, bütün ah­kâmı bilmesini gerektirir, bu da imkân dışıdır diyerek, ictihad eder görüşünü savunmuşlardır. Bu görüşü destekleyen canlı örnekler vardır. Örneğin: Müctehid olan İmam Malik'e sorulan kırk sorudan otuzsekizini bimiyorum cevabını vermiştir.'

Ebu Hanife'ye sorulan sekiz mesele hakkında bilmiyorum ce­vabı verdiği rivayet edilmiştir. Âlimin, bazı meselelerle ilgili gere­ken bilgileri elde etmesi neticesinde meydana gelen ictihadı ile bü­tün meselelerde ictihad edebilme kabiliyetine sahip olan âlimin İç­tihadı arasında hiçbir fark yoktur. Bazı meselelerde kabiliyetli ol­maması ictihad edebilme yeteneğine sahip olduğu meselelerde icti­had etmesine bir engel teşkil etmez. Şerhu'l-Kutb-u Şirazi kitabın­da şu metne yer verilmiştir: "Bil ki, miras konusunda karşılaşılan yeni hadisenin kökü ve dayanağı ibadet ve icarat konularında de­ğil, ancak genelde miras konusunda bulunur. Dolayısıyla bir konuyla ilgili âyet, hadîs ve icmayı bilen kişinin o konuda ictihad edebilme yeteneğine sahip olmuş olması gerek. Olsa olsa meseleyi ilgilendiren ancak şaz bir dayanağı konu dışında olabilir. O da na­dirdir, itibar edilmez. Tıpkı mutlak müctehid gibidir. Her ne kadar konu hakkındaki delilleri araştırırken kendini zorlatmış olsa da, kaçırdığı birşeyler mutlaka olur.

İmam Gazalî de aynı görüşü savunarak şöyle demiştir: "Her ne kadar bazıları farklı görüş ileri sürmüşlerse de, bence ictihad bölünmez paylaşılmaz bir koltuk değildir. Her âlim ictihad derece­sine ulaşamaz diye birşey yoktur. Bazı konularda âlim ictihad ede­bildiği gibi diğer bir kısmında ictihad edemeyebilir. Hata bazen belli bir konunun bir meselesinde ictihad etme yeteneğine sahip olurken, başka meselelerde sahip olmayabilir."

Karâfî Tenkih kitabında şöyle demiştir. "İctihad edebilmek için her mesele hakkında tam bilgi sahibi olmak gerekmez. Âlim bir konuda ictihad edip başkasından edemeyebilir. Hatta bir mese­lede bile ictihad ederken başkasında edemeyebilir."

Allame Zennâtî konuyla ilgili şu açıklamada bulunmuştur, "İçtihadın bölünüp bölünmemesinden kastımız âlimin bazı mese­lelerde ictihad edip başkasında edemiyor olması mânâsında ictihad etmenin caiz olup olmamasıdır. Doğrusu cumhurun da kabul etti­ği cevaz veren görüştür ve müctehidin örneğin miras konusunda İctihad edebilecek kadar bilgi sahibi olup, hadîs ilminde tam bilgi sahibi olmaması miras meselesinde ictihad etmesine mani değildir. Bunun açıklaması, El-Celaî kitapta olduğu gibi, şöyledir. Kişi bazı meselelerde ictihad etme yeteneğine sahip olup bazılarında olma­yabilir. İctihad edebilme kabiliyeti şu şekilde elde edilir. İctihad et­mek istediği konu ile ilgili ahkâm âyetleri ve ahkâm hadîslerini tef­sir ve hadîs kitaplarında çalışıp araştırarak delilleri elde etmeye ça­lışır ya da o delilleri mutlak veya mukayyet bir müctehidden öğre­nerek müctehidlerin metodlarına göre delilleri inceler. Ve hiç kimseye uymadan kendi ictihadının neticesini belirtir. Elbetteki bazı konularda ictihad edebilme kabiliyetinde olmaması kabiliyetli ol­duğu meseledeki ictihadını etkilemez."

El-Bedi kitabının sahibi, mukayyet müctehidin sadece ictihad edilecek meseleyi ilgilendiren bilgilere sahip olmasının yeterli ol­duğunu ileri sürmüştür.

Siracu'l-Hindî Şerhu'l-Bedi kitabında mutlak müctehidin şartlarını sıraladıktan sonra şu metne yer vermiştir: "Bu meseleleri bilmek ancak fıkhın bütün meselelerine dair fetva ve hüküm ver­meye kalkışan mutlak müctehid için gereklidir. Ancak sadece bazı meselelerde hüküm vermeye kalkışan mukayyet müctehid için bunları bilmesi gerekli değildir. Sadece miras konusu gibi ictihad etmek istediği konu hakkındaki bilgilere sahip olması yeterlidir. Ve fıkhi diğer meseleleri ilgilendiren bilgilere sahip olmaması bildiği meselelerdeki ictihadını asla etkilemez."

Neticede mukayyet müctehidin iki ayrı yönü vardır. Bunlar itibar edilecek şekilde hakkında bilgi sahibi olduğu meseledeki icti­had yönü ve hakkında yeterli bilgiye sahip olmadığı meseledeki taklit etme yönüdür. Âlimlerin "Müctehid olmayan kişinin belli bir müctehide uyması gereklidir" sözleri bu iki yönle anlaşılmakta­dır. Yani âlim mutlak müctehid derecesinde olmadığı zaman taklit etmeye ihtiyacı vardır. Her ne kadar mukayyet müctehid bazı ko­nu ve meselelerde bilgi ve ictihad etme yeteneğine sahip olsa da, bilmediği meselede uyma zorundadır. Dolayısıyla hakkında tam bilgi sahibi olmadığı noktada taküt etme gerekliliği mukayyet müctehid için de geçerlidir.

Celaluddin el-Mahallî Şerh-u Cemu'î-Cevami kitabında aynı görüşü destekleyerek şöyle demiştir: "Taklit etme gerekliliği fıkhın bazı meseleleri veya miras gibi bazı konularında ictihad eden kişiyi de kapsar. Racih olan görüşe göre ictihadın tecezzüünün caiz oldu­ğuna binaen, ictihad etme kabiliyetinde olmadığı meselelerde baş­kasını taklit eder."

İbnu'l-Hümam Tahrir kitabında şöyle demiştir: "Mutlak müctehid derecesine ulaşmayanın, fıkhın bazı meseleleri veya miras gibi bazı konularında müctehid olduğu halde, ictihad etme ka­biliyetinde olmadığı meselelerde başkasına uyması gereklidir."

Taklit etme gerekliliği ile ictihad edebilmek arasında tezatlık yoktur. Çünkü her birisinin özel yönü farklı açısı vardır. Ancak sa­kıncalı tarafı aynı açıda birleşmeleridir.

Bu meselenin geniş açıklaması mukayyet müctehid konusun­da gelecektir. [71]



[70] Şeyh Senusi, Nassın Uygulanışı, İnsan Yayınları, İstanbul, 1995: 55.

[71] Şeyh Senusi, Nassın Uygulanışı, İnsan Yayınları, İstanbul, 1995: 55-59.



[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Usûlcülerin tartışması
« Posted on: 18 Nisan 2024, 12:19:07 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Usûlcülerin tartışması rüya tabiri,Usûlcülerin tartışması mekke canlı, Usûlcülerin tartışması kabe canlı yayın, Usûlcülerin tartışması Üç boyutlu kuran oku Usûlcülerin tartışması kuran ı kerim, Usûlcülerin tartışması peygamber kıssaları,Usûlcülerin tartışması ilitam ders soruları, Usûlcülerin tartışmasıönlisans arapça,
Logged
Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes