> Forum > ๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ > İslam Fıkhı Eseleri > Nassın Uygulanışı > İctihadın gerçekleşmesinde gereken şartlar
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: İctihadın gerçekleşmesinde gereken şartlar  (Okunma Sayısı 811 defa)
20 Aralık 2010, 16:24:17
Safiye Gül

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 15.436


« : 20 Aralık 2010, 16:24:17 »



İçtihadın Gerçekleşmesi İçin Gerekli Şartlar


Zikrettiğimiz vasıflara sahip kişiden ictihadın gerçekleşmesi için al­tı şartın daha bulunması lâzımdır:

a. İcmanın vuku bulduğu konulan bilmek: İcmaa muhalefet et­mek caiz değildir. Bu yüzden icmaın vuku bulduğu konulan bilmesi lâzım ki, farketmeden ona muhalefet etmesin. İcmam hasıl olduğu meseleleri ezberlemesi şart değildir. Ancak icma veya mez­heplerin ihtilafı ile ilgili yazılmış kitaplara müracaat etmesi yeterli­dir. Örneğin, İbn Hazm el-Endelüsî el-Malikî'nin el-ittifak ve'l-İh­tilaf ve İbn Kasım et-Taberî eş-Şarî'nin kitabı ve İmam et-Tahavî el-Hanefî'nin Îhtilafu'l-Fukaha kitabı. Müctehid, bir mesele hak­kında farklı iki görüş veya ihtilafla karşılaştığı zaman o meselede icmam hasıl olmadığı neticesine varır.

b. Âyetlerin nüzul sebepleri ile hadîslerin varid olma sebeple­rini bilmek: Çünkü bunları bilmek, âyet ve hadîsin maksadını an­lamayı kolaylaştırır.

c. Nâsih-mensûhu bilmek: Nâsih-mensuh çok az olmasına rağmen hakkında sayısız kitaplar yazılmıştır. Kur'an'dan üzerinde ittifakın sağlandığı nesh âyetleri yirmiyi, sünnette ise on hadîsi aşmıyor. Kur'an'daki mensuh âyetler ve sünnetteki mensuh hadîsler tesbit edilmiştir.

d. Hadîs çeşitlerini bilmek: Müctehidin hadîs çeşitlerinden mütevatir hadîsleri ve sahih, hasen, zayıf ve diğer âhad hadîsleri bilmesi gerek.

e. Cerh ve ta'dil ilmini bilmek: Cerh ve ta'dil ile ilgili yazılmış eserler sayılmayacak kadar çoktur. Hadîs usûlü ilminde açıklandığı gibi, bu kitaplara müracaat etmek yeterlidir. Bir hadîs ya sened açı­sından veya metin açısından araştırılır. Hadîsin senedini araştırır­ken ya râvinin meçhul olması açısından veya muteber olup olma­ması açısından araştırılır. Sahabe isimlerini ve tercüme-i hallerini içeren sahabe bibliyografyaları hakkında yazılmış Usdül-Ğabe, el-İstiab, el-İsabe ve benzeri kitaplara, müracaat ederek istenen ravinin isim, künye ve lâkabları bulunur.

Sahabeden sonraki ravileri inceleyen kitaplar da şunlardır: el-Lubab, Lubbu el-Lubab, Zehebî'nin et-Tehzib ve el-Mizam İbn Hacer'in Tehzibu't-Tehzib ve Lisanu'l-Mizan kitapları ve daha nice ki­taplar vardır. Bu kitaplardan ismi veya hali meçhul olan raviler hakkında bilgi edinir.

Hadîsin metnini araştırırken ya mânâsının anlaşılması açısın­dan veya sıhhat ve za'fiyet açısından araştırılır. Hadîs metnini an­lamak için ortaya konmuş "garibu'l-hadîs" ile ilgili yazılmış olan en-Nihaye ve el-Mecma gibi kitaplara müracaat edilir.

Hadîs metninin sıhhat ve zafiyetini öğrenmek için İmam Ahmed el-Buharî, et-Tirmizî ve benzeri hadîs imamlarının kitapları­na müracaat edilir. Etraf kitaplarına müracaat etmek en faydalısı ve en kolayıdır.

f. Nassın muarızlarını araştırmak: Bu şarttan maksadımız şu­dur: Amm bir nassla amel etmeden önce onu tahsis eden nassın olup olmadığını ya da mutlak bir nassla amel etmeden önce onu takyîd eden nassın olup olmadığını araştırmak. Bunun farklı iki şekli var:

1. Hükme delalet eden lafızla, nassı umumiyetinden çıkaracak bîr karinenin olmadığı durumda alimler farklı beş görüş ileri sür­müşlerdir.

i. Muarızını aramadan önce nassın muktezasryla amel etmek caizdir. Sahih görüş de budur. "Asıl muarızın olmamasıdır" kaide­sine binaen Sayrafi ve cumhur bu görüşü savunmuşlardır. Ayrıca el-İmam Cem'u'l el-Cevami ve el-Minhac’de bu görüşü kabul et­miştir.

ii. İmam Razi de onu umumu üzere alıp hemen muktezasıyla amel etmenin vacibiyetini ileri sürmüştür.

İmam eş-Şirazî Şerhu'l-Humam kitabında bu görüşü savuna­rak şöyle demiştir: "Umumu ifade eden lafızlardan birisi bir nassta bulunduğu zaman, nassı umumu üzere alıp muktezasıyla amel et­me inancında olmak vacib midir? Ashabımız arasında ihtilaf var­dır. Ebubekir es-Sayrafî şöyle demiştir: "Nassı işittiğinde nassı umumu üzere alıp muktezasryla amel etmek vacibtir." Zerkeşî el-Burhan'da aynı görüşü savunmuştur.

iii. Muarızını aramak mendubdur. Celaluddin el-Mahallî bu görüşü savunarak hataya düşmekten emin olması için muarazı araştırmak mendubdur demiştir.

İv. Muarızını araştırmadan Önce umumuyla amel etmek caiz değildir. İbn Şureyh bu görüşü savunarak şöyle demiştir: "Muarızı araştırana kadar âmm nassla amel etmekten tevakkuf eder. Şayet onu tahsis eden bir nassı bulursa ona göre amel eder, yoksa nassı umumu üzere alır."

Âmm nassını tahsis edecek bir muhassısın olma ihtimalini hüccet göstererek Ebu Hamid el-Gazalî, üstad Ebu İshak el-İsferâyinî ve el-Âmidî bu görüşü savunmuşlardır. Bu görüşten yola çıka­rak, râcih kavle göre, araştırmada sadece herhangi bir muhassısın olmadığı kanısına varmak yeterlidir.

Bakıllanî'ye göre muhassısın olmadığı neticesine kat'î bir şekilde varması lâzımdır. Bu da sürekli inceleyip araştırılmakla ve sözkonusu nassla ilgili hiçbir imamın herhangi bir muhassısnı ileri sermedikleri durumda gerçekleşir.

v. Hükme delalet eden lafız âmm bir lafız ise muhassısnı araştırmadan onunla amel edilmez. Hükme delalet eden lafız emir veya nehiy ise muarızını araştırmak gereği yoktur, doğrudan onunla amel edilir.

2. Hükme delalet eden lafızla beraber bir karinenin olduğu durumda ez-Zerkeşî ve Şeyh Veliyuddin el-Irakî şöyle demişlerdir: "Nassın muarızını araştırmak ictihad şartlarmdandır. Âmm bir nassın muhassısnı mutlak bir nassın mukayyedini araştırır; ayrıca nassın hükmünü nesneden nasları ve lafz-ı zahir mânâsından çı­kartacak karineyi araştırması lâzımdır, sonra karinenin bulunması halinde karine muktezasına göre, yoksa lafzın zahirî mânâsına göre amel eder. Bu, muhassısnı araştırmadan önce âmm nassla amel etmenin cevazıyla asla çelişmez. Çünkü bu, nassta herhangi bir ka­rinenin bulunmadığı durum içindir. Burada ise, biz muarızın tesbiti durumunda muarızı bilmenin şart olduğundan bahsediyoruz." Neticede muarızı araştırmak şartı muarızın subutiyetine bağlıdır; mutlak olarak değil.

Bunun üzerine ittifakın sağlandığı oniki şartı kavrayıp özellik­le vasfî şartları incelediğinde, tümünün son iki şarta dayandığını görürsün: ahkâmla ilgili kitap ve sünnetteki nassları bilmek, fıkıh usûlü ve Arapça dilini ihtiyaç nisbetinde bilmek.

İbn Arafe ve hocası İbn Abdusselam ve başkalarının nakletti­ğimiz sözlerinden anlaşıldığı gibi fıkıh usûlü ve Arap dili ile ilgili ilimlerin tedvin edilmiş olması ve kolayca bu ilimlerin elde edilme­si muteber bir ilme sahip olanlar için ictihad etmeyi kolaylaştırı­yor.

İctihadın gerçekleşmesi için gereken şartlan incelediğimizde onları elde etmenin ne kadar kolay olduğunu anlarız. Çünkü o şartlar sadece kitaplarda tedvin edilmiş sıralanmış, güzelce kaide ve usûllendirilmiş ilimlere müracaat etmekle elde edilir ve bu şartları biraz incelediğimizde ictihadın sair zamanlarda da mümkün hatta çok insanlara daha kolay olduğunu görürüz. Bu mesele ile ilgili İbn Abdüsselam İbn Arafe, Berazlî, Esnevî ve başkalarının sözlerini size aktarmıştık. İctihad derecesine ulaşmak ancak orta giden yolu ta­kip etmeyi istemeyenlere zor gelir. Şeyh Takiyuddin'in babası Şeyh Muhammed bin Dakiku'l-Ali'd Tenkihu'l-Efkar ani'l-Muctehidi fi hazihi'l-asar kitabında şöyle demiştir: "Müctehidlerin bulunma­ması ictîhad şartlarının bulunmayışından değildir. Ancak insanla­rın ictihada giden yoldan yüz çevirmelerindendir." Şeyh Ebu Zer'a Şerhu Cem'u'l-Cevami kitabında şöyle demiştir: "Bîr kere hocam el-Bulkinî'ye Şeyh Takiyuddin'in ictihad derecesinden neyi eksik; ictihad şartları kendisinde tamamlanmış olduğu halde nasıl halen taklit ediyor, diye sordum. Utandığım için kendisini söylemedim ve dolaylı biçimde kendisini de söylemiş oluyordum. Hocam el-Bulkinî bana cevap vermeyince kendisine şu sözleri söyledim: Olsa olsa onları ictihad etmekten alıkoyan ancak dört mezhepten birisi­ne mensub fukahalara görevler verildiği içindir. Bundan çıkıp icti­had edenler bu tür vazifelerden mahrum kalır ve kadılık görevi ona verilmez, insanlar onun fetvasını almaz. Hatta onu bid'at ehli­ne mensub eder. Hocam tebessüm edip sözlerime muvafakatim belirtti.' Geçmiş ve yakın zamanlarda müctehidlerin çoğalmaları böyle bir engelin olmayışındandır. [86]



[86] Şeyh Senusi, Nassın Uygulanışı, İnsan Yayınları, İstanbul, 1995: 86-90.


[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: İctihadın gerçekleşmesinde gereken şartlar
« Posted on: 28 Mart 2024, 17:05:48 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: İctihadın gerçekleşmesinde gereken şartlar rüya tabiri,İctihadın gerçekleşmesinde gereken şartlar mekke canlı, İctihadın gerçekleşmesinde gereken şartlar kabe canlı yayın, İctihadın gerçekleşmesinde gereken şartlar Üç boyutlu kuran oku İctihadın gerçekleşmesinde gereken şartlar kuran ı kerim, İctihadın gerçekleşmesinde gereken şartlar peygamber kıssaları,İctihadın gerçekleşmesinde gereken şartlar ilitam ders soruları, İctihadın gerçekleşmesinde gereken şartlarönlisans arapça,
Logged
Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes