๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ => Muvatta => Konuyu başlatan: ღAşkullahღ üzerinde 16 Ekim 2011, 16:39:20



Konu Başlığı: Orucun Kazasını Veya Kefaretini Gerektiren Haller
Gönderen: ღAşkullahღ üzerinde 16 Ekim 2011, 16:39:20
17. Orucun Kazasını Veya Kefaretini Gerektiren Haller



44. Halit b. Eslem'den; Ömer b. Hattab, bulutlu bir Ramazan gününde güneş battı, akşam oldu zannederek orucunu açtı. Biraz sonra bir adam gelerek:

«— Mü'minlerin emiri! Güneş çıktı!» dedi. Bunun üzerine Ömer:

«— Telafisi kolay!» Biz içtihat ettik diye karşılık verdi.[60]

îmanı Malik der ki: Hz. Ömer, "telafisi kolay" sözüyle bize göre —Allah bilir ya— kaza etmeyi, kaza etmenin kolaylığını kasdet-miş ve "yerine bir gün oruç tutarız" demek istemiştir.[61]

 

45. Nafi'den: Abdullah b. Ömer şöyle derdi: «Hastalık veya yolculuk sebebiyle Ramazan orucunu kazaya bırakan kimse, bı­raktığı oruçları tutmaya başlayınca aralıksız tutar.» [62]

 

46. Ibn Şihab'dan: Abdullah b. Abbas'la Ebû Hüreyre kazaya kalan Ramazan oruçlarının sürekli olarak mı, yoksa aralıklarla da tutabileceği konusunda ihtilafa düştüler. Biri «aralıklarla tu­tulabilir», diğeri «aralıksız tutulması lâzımdır» dedi. Fakat hangi­sinin «aralıklı», hangisinin «aralıksız» dediğini hatırlamıyorum.[63]

 

47. Abdullah b. Ömer'den; Oruçlu iken isteyerek istifra ede­nin o günkü orucunu kaza etmesi lâzımdır. Elinde olmadan istifra edene kaza lâzım gelmez.[64]

 

48. Yahya b. Said'den: Saîd b. Müseyyeb'e Ramazan orucunun kazasıyla ilgili bir şey soruldu, O şöyle dedi: «Bana kalırsa en iyisi, kazaya kalan Ramazan oruçlarını başlayınca aralıksız tutmak­tır.»

îmam Malik'ten: Kazaya kalan Ramazan oruçlarını aralıklı olarak tutana tekrar kaza etmek gerekmez. Çeşitli günlerde tut­muş olması, borcunu ödemeye yeterlidir. Ama bana kalırsa, en iyisi hepsini peş peşe ara vermeden tutmaktır.

Ramazan orucunu veya kendisine farz olmuş bir orucu tutar­ken sehven ya da unutarak bir şeyler yiyip içse o günün kazası ge­rekir.

 

49. Humeyd b. Kays el-Mekkî'den: Mücahit, Beytullah'ı tavaf ederken ben de yanında idim. Biri kendisine gelerek:

«— Kefaret oruçları peş peşe mi, yoksa aralıklı olarak mı tutu­lacak?» diye sordu. Bunun üzerine ben hemen:

«— Evet, isterse aralıklarla tutabilir.» diye cevap verdim. Mü­cahit ise:

«— Hayır, kesintisiz olarak tutar. Çünkü Übey b. Kab kıraatında, peşpeşe üç gün, denilmektedir.» diye itiraz etti.

îmanı Malik'ten: Bana kalırsa Cenabı Allah'ın Kur'anda ta­yin ettiğinin «peşpeşe tutulur» olmasıdır.

îmam Malik'e şöyle bir soru soruldu: «Kadının biri Ramazan­da sabahleyin oruçlu olarak kalktı. Ay hali olmadığı halde birden bire saf bir kan boşandı. Tekrar gelir diye akşama kadar bekledi, fakat gelmedi. Ertesi gün tekrar yine bir kan daha geldi, fakat bu seferki ilk gününkinden azdı. Daha sonra bu kan aybaşı günlerin­den önce kesildi. Bu durumdaki kadın namazını, orucunu ne yapar? îmam Malik şu cevabı verdi: «Bu hayız kanıdır. Görünce hemen orucunu bozsun, sonradan kaza eder. Kan kesilince guslet­sin ve orucunu tutsun.»

Ramazanın son günlerinde müslüman olan bir kimsenin sa­dece müslüman olduğu günlerdeki orucu mu, yoksa o Ramazamn tamamını mı tutacağı soruldu.

îmam Malik: «Geçenleri kaza etmez, müslüman olduğu gün­den itibaren başlar. Bana kalırsa da en güzeli müslüman olduğu günü kaza etmesidir.»



[60] Şeybanî, 366.

Hanefi Mezhebine göre de, güneş battı zannıyla oruç bozan günün kalan kısmında aynen oruçlu gibi hareket ederek orucunu kaza eder.

[61] 44. Hadiste geçtiği gibi, güneş battı sanarak orucunu bozmasından sonra bu sözü söylemiştir.                                               

[62] Şeybanî, 361.

[63] Şeybanî, 362

Hanefi Mezhebine göre, kaza orucunu aralıksız tutmak efdaldir.

[64] Şeybanî, 358.

Hanefi Mezhebi bu hadisi kusma konusunda delil olarak alır.


Konu Başlığı: Ynt: Orucun Kazasını Veya Kefaretini Gerektiren Haller
Gönderen: Hafsa Nur 6.D üzerinde 30 Aralık 2014, 19:19:40
Kaza, bozulan orucu, gününe gün tutmak; kefaret te, orucu bozmaktan doğan günahı sildiren, arıtan cezadır. Özürsüz yere ve bile bile oruç yemenin günahı tevbe ile giderilmez, kefarete de ihtiyaç vardır.
Kefaret, ramazan orucu tutulurken özürsüz olarak bozulunca lâzım gelir.
Ramazan’da meşru bir mazeretle orucunu bozan kimsenin, sonradan o günün orucunu kaza ederken, meşru bir mazeret olmadan onu bozsa, kefaret lâzım gelir.

Kefaret lâzım gelmesi için de birtakım şartlar vardır:
l- Oruçlunun mükellef olması,
2- Oruca, niyet vakti içinde niyetlenmiş olmak,
3- Oruçluya, orucunu bozduktan sonra hastalık veya orucunu bozmadan önce yolculuk gibi oruç bozmayı mübahlaştıran bir mazeretin gelmemiş olması,
4- Oruçlunun, orucunu, zorlanarak değil, kendi isteğiyle; yanılarak değil, bile bile; dermansız düşerek değil, dermanlı olarak bozmuş olması,
5- Oruçlunun, orucunu bozduğu şeyde eksiklik bulunmamak.
Bunun içindir ki: Ramazan orucunu tutmağa başlayan ve fakat mükellef olmayan çocuğa, bunağa, yahut mükellef olmakla beraber geceden niyetlenmeyen veya niyetlenmekle beraber, orucu yedikten sonra kendisine o gün güneş batmadan önce hastalık gibi bir özür gelen, yahut yolculuğa çıkan, yahut zorlanarak orucu yedirilen veya bile bile, isteye isteye değil de yanılarak orucunu bozan, yahut dermansız düşerek orucunu yiyen… kimseye keffaret lâzım gelmez.

Orucu bozup hem kazayı, hem de şartlarının gerçekleşmesinden dolayı keffareti gerektiren hallerden başlıcaları şöyle sıralanabilir:

l- Cinsî münasebette bulunmak,İki tarafa da kefaret gerektirir.
2- Yenilecek şeylerden bir şey yemek,
3- İçilecek şeylerden bir şey içmek,
Yenilecek, içilecek şeylerin gerek besin, gerek yemiş, gerek tedavi, gerek eğlence için yenilmiş veya içilmiş olmaları, hükmü değiştirmez.
4- Ağıza giren yağmuru, karı, doluyu yutmak,
Halbuki, ağzı biraz yummakla, bunlardan korunulabilir.
5- Tütün içmek, öd veya anberle tütsülenip dumanı içe veya genize çekmek,
6- Enfiye çekmek,
7- Çiğ et yemek,
8- İç yağı yemek,
9- Buğday tanesini ve kavrulmuş, yahut başağından taze çıkarılmış arpa tanesini yutmak veya çiğneyip tadını almak,
Eğer, ağızda dişlenerek yavaş yavaş kaybolur ve tadı kalmamış bulunursa, ağız içinde yok olup susam tanesi gibi tükrükten sayılır. Bundan kefaret lâzım gelmez; değil, oruç bile bozulmaz.


Konu Başlığı: Ynt: Orucun Kazasını Veya Kefaretini Gerektiren Haller
Gönderen: Ceren üzerinde 26 Nisan 2015, 13:30:11
Aleykümselam.Rabbim razı olsun paylaşımdan hocam.Hayızlı olduğunda ,yolculuk esnasında,hastalık sırasın da orucun kazası veya kefareti gerekir.