Konu Başlığı: Köle Azat Etme Bölümü Gönderen: Vatan Var Olsun ! üzerinde 09 Ekim 2011, 20:26:23 20-) Köle Azat Etme Bölümü (Kitâbu'1-Itk) 996-) Abduflah b. Ömer (r.a.Ydan Rasûlüllah (s.a.v.)'in: "Herkim kölesi üzerindeki hissesini azat eder de kölenin değerini karşılayacak malı olursa kölenin değeri adil bir şekilde biçilip diğer ortakların hissesini ödeyerek köleyi (tamamen) azat eder. Eğeryeterli parası yoksa azat ettiği hissesince köle azat edilmiş olur."öyle buyurduğu rivayet edilmiştir. [1028] 997-) Ebû Hureyre (r.a.)'dan. Hz. Peygamber (s.a.v.): "Kim kölesi üzerindeki hissesini azat ederse (geri kalan hisseyi de) malından ödeyip tamamen hürriyete kavuşturması gerekir. Ancak kendisinin malı yoksa kölenin değeri adil bir şekilde biçilip (gen kalanparayı ödemek için) zahmet vermeden çalıştırılır, "buyurmuştur. [1029] 998-) Hz. Aişe (r.a.)'dan: Berîre (r.a.) efendisiyle yaptağı anlaşma ücretini ödemede yardım etmesi için Hz. Aişe (r.a.)'a gelmiş, bu sırada anlaşma ücretinden de bir şey ödememişti. Hz. Aişe (r.a.): "Git, efendilerine söyle, velâ hakkı benim olmak üzere anlaşma ücretini benim vermemi kabul ederlerse yapayım." dedi. Berîre, efendilerine bunu söyledi. Onlar kabul etmediler: "Eğer velâ hakkın bize ait olmak üzere sana yardım etmek isterse yapsın." dediler. Hz. Aişe (r.a.) bunu Rasûlüllah (s.a.v.)'e bildirdi. Rasûlüllah (s.a.v.) kendisine: "Onu satın al ve azat et, vela sadece azadedene aittir."buyurdu, sonra kürsüye çıkıp: "Birtakım kimselere ne oluyor ki, Allah 'in Kitabında bulunmayan şartlan şart koşuyorlar! Kim Allah'ın Kitabında bulunmayan bir şart koşarsa, yüz kere şart koşsa bile onun bir hükmü yoktur. Allah'ın şartı dahadoğru ve güvenilirdir, "buyurdu. (Velâ, köleyi azat etmekle, köle ve efendi arasında meydana gelen hükmî bir akrabalıktır. Bu akrabalık nedeniyle bazı haklar doğar, bunlardan birisi de azat eden, azat ettiğinin mirasına hak kazanmasıdır.) [1030] 999-) Hz. Peygamber (s.a.v.)'in hanımı Âişe (r.a.), şöyle demiştir: "Berire hakkında üç sünnet / uygulama vardır. Bunlardan birincisi: Berire azat edilmişti, azat edilmeden önce evli olduğu kocasıyla evliliğinin devamı hususunda serbest bırakılmasıdır. Diğeri de Hz. Peygamber (s.a.v.)'in o-nun hakkında: "Azat edilen kimsenin velilik hakkı azat edendedir" buyurmasıdır. Bir diğeri de şudur: Rasûlüllah (s.a.v.), eve girmişti bu sırada tencerede et pişiyordu. Kendisine ekmek ve evde bulunan katık sunuldu: "İçinde et bulunan tencere görmedim mi?"'buyurdu: "Evet amabu et BerVe'ye sadaka olarak verilmişti. Sen de sadaka yemiyordun" dediler sadakadır ama (Benreden) bize hediye "buyurdu"[1031] 1000-) Abdullah b. Ömer (r.a.)'dan. Rasûlüllah (s.a.v.). Azat edilen Kimsenin velilik hakkının satılmasını ve hibe edilmesini yasaklamıştır. [1032] 1001-) İbrahim et-Teymî, o da babası Yezid b. Serik'ten. Şöyle demiştir: "Ali b. Ebû Talib hutbe verdi ve şöyle dedi: "Kim, bizim yanımızda Allah'ın kitabı ve şu sayfadan başka bir şey bulunduğunu ve onu okuduğumuzu iddia ederse yalan söylemiştir. Sözü edilen sayfa kılıcının kınında bağlı idi ve içerisinde zekat develerinin yaşlan ve yaralamalarda uygulanacak kısas hükümleri vardı. Yine bu sayfada Hz. Peygamber (s.a.v.) şöyle buyurmuştur: "Medine şehrinin Âir Dağı ile Sevr dağı arası dokunulmaz (harem) bölgedir. Kim bu bölgede Kur'ân ve Sünnet'e ters iş yapar, yahut böyle bir kimseyi banndırıp korursa Allah'ın, Meleklerin ve bütün insanların laneti onun üzerine olsun, kıyamet günü kendisinin ne farzı ne de nafilesi kabul olunur. Müslümanların verdikleri güvence sözü (zimmeti) birdir ve bu uğurda en aşağıdakiler (bile olsa herkes) gayret gösterir. Kim kendisinin, babasından başkasının oğlu olduğunu iddia eder veya azat edilen bir köle kendisini azat edenlerden başkalarına ait olduğunu iddia ederse Allah'ın, Meleklerin ve bütün insanlann laneti onun üzerine olsun, kıyamet günü kendisinin ne farzı ne de nafilesi kabul olunur." Diğer bir rivayette ise "Kim, bir Müslümanın verdiği güvence sözünü (zimmeti) çiğner, bozarsa..." şeklindedir. 1002-) Ebû Hureyre (r.a.): "Hz. Peygamber (s.a.v.): "Her kim, Müslüman bir kimseyi hürriyetine kavuşturursa Allah, her organına karşı hürriyete kavuşturanın organını cehennemden kurtarır."buyurdu." demiştir. [1033] [1028] Muhammed Fuâd Abdülbâki, (Tahhik, Abdullah Feyzi Kocaer), Müttefekul Aleyh Hadisler, Hüner Yayınları: 309-310. [1029] Muhammed Fuâd Abdülbâki, (Tahhik, Abdullah Feyzi Kocaer), Müttefekul Aleyh Hadisler, Hüner Yayınları: 310. [1030] Muhammed Fuâd Abdülbâki, (Tahhik, Abdullah Feyzi Kocaer), Müttefekul Aleyh Hadisler, Hüner Yayınları: 310. [1031] Muhammed Fuâd Abdülbâki, (Tahhik, Abdullah Feyzi Kocaer), Müttefekul Aleyh Hadisler, Hüner Yayınları: 310-311. [1032] Muhammed Fuâd Abdülbâki, (Tahhik, Abdullah Feyzi Kocaer), Müttefekul Aleyh Hadisler, Hüner Yayınları: 311. [1033] Muhammed Fuâd Abdülbâki, (Tahhik, Abdullah Feyzi Kocaer), Müttefekul Aleyh Hadisler, Hüner Yayınları: 311. |