๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ => Müslüman Akaidi => Konuyu başlatan: Safiye Gül üzerinde 02 Kasım 2010, 13:38:46



Konu Başlığı: ALLAH'a iman
Gönderen: Safiye Gül üzerinde 02 Kasım 2010, 13:38:46
[cen


Konu Başlığı: Ynt: ALLAH'a iman
Gönderen: Safiye Gül üzerinde 02 Kasım 2010, 13:40:40
toplam 119 yerde geçer. Bunlardan sadece 1 âyette Allah’ın sıfatı olarak geçer: “…Ve bilirler ki Allah haktır, apaçıktır (Mübîn).”[1646]

18. el-HAFÎ: Çok ikram eden, son derece iyilik ve lütuf sahibi, her şeyi bilen. Kur’an’da 2 yerde geçer. Bunlardan biri Allah’ın sıfat-ismi olarak kullanılır. “…O (Allah) bana karşı çok lütufkârdır (Hafî).”[1647] 

 
19. el-KARÎB: Yakın; Affı, mağfireti, rahmeti, bilmesi, görmesi ve duyması itibariyle kullarına yakın olan. Karîb kelimesi Kur’an’da 25 âyette geçer, bunlardan 5’i Allah’ın sıfatı olarak kullanılır. “(Ey Peygamberim! Kullarım, sana Benden sorarlarsa (onlara bildir ki): Ben (onlara) yakınım (karîb). Bana duâ edince, duâ edenin duâsına icâbet ederim…”[1648]; “… Şüphesiz O, işitendir (Semî’), yakındır (Karîb).”[1649]     


20. el-EHAD: Bir, tek, yegâne. Eşi,benzeri ve ikincisi bulunmayan bir tek. Allah’ın Ehad ismi sadece 1 âyette geçer: “De ki: ‘O Allah tektir/birdir.”[1650]

 
21. ĞÂFİRU’Z-ZENB: Günahları bağışlayan. Kur’an’da 1 âyette geçer. “… (Allah,) Günahı bağışlayandır (Ğâfiru’z-zenb)…”[1651]

 
22. ŞEDÎDU’L-IKAAB: Cezalandırması çok şiddetli olan. Bu isim-sıfat, Kur’ân-ı Kerim’de 14 yerde geçer. “Bilin ki, şüphesiz Allah, cezalandırması şiddetli olandır…”[1652]; “Allah, kuvvetlidir, azâbı şiddetlidir.”[1653] 

 
23. FÂTIRU’S-SEMÂVÂTİ VE’L-ARD: Yeri ve gökleri yaratan; Yoktan var eden. Kur’an’da 6 âyette geçer. “De ki, gökleri ve yeri yoktan var eden, besleyen fakat, kendisi beslenmeyen Allah’tan başka dost mu tutayım?...”[1654]

 
24. RAFÎU’D-DERECÂT: Dereceleri yükselten; Peygamber ve mü’minlerin itibar, derece, şan ve şereflerini artıran. Gökleri tabaka tabaka yükselten, kullarının dünyada derecelerini veya cennetteki mevkilerini yükselten. Kur’an’da 1 âyette geçer. “Dereceleri yükselten, Arş’ın sahibi Allah, kavuşma günüyle korkutmak için kullarından dilediğine irâdesiyle ilgili vahyi indirir.”[1655]

 
25. ĞÂLİB ALÂ EMRİH: Emrinde, işinde ve hükmünde gâlip olan, üstün gelen. Kur’an’da 1 yerde Allah’ın sıfatı olarak geçer. “Allah emrinde gâliptir, fakat insanların çoğu (bunu) bilmezler.”[1656]

 
26. KAİM ALÂ KÜLLİ NEFS: Varlıkları, tüm yaratıkları görüp gözeten, koruyan ve yöneten. Allah’ın sıfatı olarak Kur’an’da 1 yerde geçer. “Her nefsin kazandığını görüp gözeten, koruyan (Allah), hiç böyle olmayan gibi olur mu?”[1657]

 
27. HAYRUN HÂFIZAN: En iyi koruyup gözeten. Allah’ın sıfatı olarak Kur’ân-ı Kerim’de 1 yerde geçer. “Allah en hayırlı koruyucudur. O, acıyanların en merhametlisidir.”[1658] 

 
Yukarıda sayılan (Tirmizî, İbn Mâce ve ilâve olarak Kur’an’daki 27 isim), yani toplam 145 isimle, yine Kur’an ve hadislerden derlenen 138 isimle birlikte 283 isim Esmâü’l- Hüsnâ olarak değerlendirilebilir. Tabii, Allah’ın tüm isimlerinin bunlardan ibâret olup başka isminin olmadığını söylemek doğru olmaz. Allah’ın her şeyi sonsuz olduğu gibi isimleri de sonsuz ve sınırsızdır.             

Esmâü’l-hüsnâ, en güzel isimler demektir. Bu tâbir âyet ve hadislerde geçer. “Allah, O’ndan başka  ilâh yoktur. En güzel isimler O’nundur.”[1659] “Esmâü’l-Hüsnâ (En güzel isimler) Allah’ındır. O’nu o isimlerle duâ edin, çağırın (adlandırın)...[1660]; “Allah, O’ndan başka  ilâh yoktur. En güzel isimler O’nundur.”[1661]   

Tirmizî’nin Ebû Hureyre’den rivâyetine göre o şöyle demiştir: ‘Allah’ın Rasûlü (s.a.s.) dedi ki: “Allah’ın doksan dokuz ismi vardır. Kim onları öğrenir bellerse (ahsâhâ / hayatı boyunca Allah’ı bu şekilde tanıyarak yaşar ve bu iman ve yaşayış üzere ölürse, inşâallah) Cennete girer.”[1662] (Hadisin devamında, yukarıda sayıp Türkçe anlamlarını verdiğimiz 99 İlâhî isim sayılır.)

Buhârî, Müslim ve İbn Mâce, hadisin sadece baş tarafını rivâyet eder, isimleri ayrı ayrı sıralamazlar. Hadis-i şerifte Ebû Hureyre’nin (r.a.) rivâyetiyle Rasûlullah (s.a.s.) şöyle buyurur: “Allah’ın doksan dokuz, yani bir müstesna olmak üzere yüz ismi vardır. Bunları (şirk koşmadan, mânâlarına uygun tarzda amel etmek sûretiyle) ezber eden her bir kişi muhakkak Cennet’e girer. Yüce Allah tektir, tek olanı sever.”[1663]

Âyet ve hadislerde zikredilen esmâü’l-hüsnâ, Allah’ın nasıl bir varlık olduğunun, O’nun niteliklerini, özelliklerini ve hangi vasıflara sahip olup olmadığını beyan eden isim ve sıfatlardır.

Allah’a ait olan bu isimlerin aynen bir başkasında da olduğuna inanmak insanı şirke götürür. Tevhidin bir anlamı da Allah’ın isim ve sıfatlarında tek bir olduğunu, başkalarının Allah’a, Allah’ın da başkalarına (yarattığı varlıklara) benzemediğine inanmaktır. “O’nun (Allah’ın) benzeri gibi olan hiçbir şey yoktur. O, işitendir, görendir.”[1664]

“Esmâü’l-Hüsnâ (En güzel isimler) Allah’ındır. O’nu o isimlerle duâ edin, çağırın (adlandırın). O’nun isimleri konusunda ilhâd’a (eğriliğe) sapanları bırakın. Onlar yaptıklarının cezâsını göreceklerdir.”[1665]

 
Esmâü’l-Hüsnâ Konusunda Doğru Yoldan Sapmak

Kur’an, esmâü’l-hüsnâ konusunda ilhad adını verdiği tavrı yasaklamıştır.[1666] Bu ilhâd kavramıyla, Allah’ın isimleri ve nitelikleri konusunda ciddiyet göstermeyen, lâubâli davranan, Allah hakkında zan ile konuşan ve bilmediğini söyleyenler[1667] kast edilmiştir. Birçok müfessir, âyette dile getirilen ilhâdı, “Allah’ı kendi zâtına vermediği, naslarda yer alan esmâmü’l-hüsnâ içerisinde bulunmayan isimlerle adlandırmak” şeklinde anlamışlardır.

Allah’ın isimleri konusunda doğru yoldan sapmak, hiç şüphesiz, sadece isimlerin lafızlarıyla ilgili bir durum değildir. Belki de âyetin sakındırdığı asıl sapma, Allah tasavvuru konusundaki sapmadır. Zaten isimler konusundaki sapma, tasavvurdaki sapmanın bir sonucudur. Tasavvurdaki sapma muhtevâya yönelik, isimlerdeki sapma ise biçime yöneliktir. Allah’ın isimleri konusunda doğru yoldan sapmanın farklı boyutlarını şu başlıklar halinde toplayabiliriz:

1- Allah’a isim koyma yoluyla, Allah’ı tanımlamaya kalkmak: Bu Allah’ı tanımanın önündeki en büyük engeldir. Kul, haddini aşmadan, bu işe kalkışamaz.

2- Allah’ın kendi zâtı için seçip beğendiği isimleri veya onların mânâlarını reddetmek: Birinci maddenin tersi bir sapmadır. Zaten Allah’a O’nun şânına yaraşmayan isimler ve sıfatlar yakıştıran biri, O’nun kendi zâtı için seçip beğendiği isim ve sıfatlarla sorunlu demektir.

3- Allah’ın isim ve sıfatlarını, onların içeriklerini görünür görünmez varlıklara vermek: Allah dışında herhangi bir varlığa, sadece Allah’a ait olan mükemmelliklerden birini veya birkaçını yakıştırmak. Yakıştırılan ister bir peygamber, ister bir aziz, ister bir velî, isterse bir put olsun, fark etmez.

4- Allah’ın isimlerinin anlamlarını tahrif etmek ve onlara kendilerinde bulunmayan anlamlar yüklemeye veya var olan anlamlarını eksiltmeye yeltenmek: Bu tahriftir ve tahriflerin en büyüğü, Allah hakkında yapılanıdır.

5- Esmâü’l-hüsnânın içeriğini boşaltmak: Bu, genellikle mutlak tenzihe sapanların ihlâdıdır. İsimsiz ve vasıfsız bir Allah tasavvuru, Allah’ın âlemden bağımsız varlığını inkâra çıkar. Böyle bir tasavvurda Tanrı, sanal bir varlık halini alır.

6- Allah’ın, esmâsıyla hayatın tüm alanlarına tecellisini inkâr edip O’nu hayattan dışlayan bir tasavvura sapmak: Modern sekülerlik/laiklik, sapmanın bu türünü içinde en yoğun bir biçimde barındırmaktadır.

Allah’ın isimleri konusunda doğru yoldan sapmamak için bu konuda doğru yolun ne olduğunu bilmek gerekir. Peki, Allah’ın isimleri konusunda doğru yol nedir? Bu sualin cevabını birkaç maddede sıralayalım:

1- Allah’a isimler koymak Allah’ın hakkıdır.

2- Allah’ın kendisi için seçip beğendiği isimler İlâhî kelâmda (ve sahih hadislerde) yer almışlardır.

3- Allah’ın kendisi için kullandığı isimler Kur’an’da isim kalıbıyla gelenlerdir. Kur’an’da Allah’a izâfe edilen fiiller, ismin yerini tutmazlar.

Kur’an’da Allah’a izâfe edilen fiillerden isim türetmenin baştan beri bir usûlü ortaya konamamıştır.[1668]   

Esmâü’l-Hüsnâ ile ilgili bu âyette geçen “eğriliğe sapanlar” diye tercüme olunan “yulhıdûn”, genel olarak Allah’a isim ve vasıf vermekte kayıtsız, lâubali kimseleri ifâde eder. İlhâd: Allah’ı, Kendisini isimlendirmediği, hakkında Kur’an’da veya sahih sünnette nass gelmemiş olan bir isimle adlandırmaktır. 

Allah’ı güzel isimleriyle tanımak ve anmak, O’na lâyık olmayan nitelikleri isnat etmemek, insanın başta gelen görevidir. Allah’ın isimleri hakkında Allah’a lâyık olmayan isimler isnat etmek, Allah’a “baba” veya “oğul” gibi Allah’a yanlış isimler takmak, Kur’an’da ve sahih sünnette beyan edilen Allah’ın bazı isimlerini kabul etmemek veya Allah’a özgü isimleri Allah’tan başka varlıklara vermek Kur’an’da ilhâd, yani doğru olandan, haktan sapmak demektir. Allah’a cisim, cevher, akıl ve illet gibi isimler vermek ilhaddır.

Esmâyı Saymak ve Ezberlemek

Hadislerde geçen ihsâ (saymak)[1669] ve hıfz (ezberlemek)[1670] kelimeleri ile maksat; Allah’ı güzel isimleriyle tanımak, O’na O’nun istediği şekilde ibâdet ve itaat etmektir. Yoksa bu isimleri anlamadan ezberlemek ve tekrarlamak değildir. Meselâ bir insan yaptığı bir işte Allah’ın kendisini gördüğünü, yaptıklarını bildiğini, ameline göre ödül veya ceza vereceğini düşünmesi ve ona göre hareket etmesi Allah’ın isimlerini hıfz ve ihsâdır.

Esmâü’l-Hüsnâya gönülden bağlanmak, mânâlarını düşünmek, davranışlarına bu isimler istikametinde yön vermek isimler konusunda mü’minlerin görevi ve cennet vesilesidir. Meselâ Allah’ın Basîr (her şeyi gören), Semî’ (her şeyi işiten) ismini unutmayıp gönülden bu inanca sahip olan kişi, elini ve dilini kötülüklere uzatmaya devam eder mi?

Tirmizî, Ebû Hüreyre’den yaptığı bir rivâyette, Allah’ın 99 ismini zikretmiş ve bu hadis için “garib” demiştir.[1671] Tirmizî Ebû Hüreyre’den aynı anlamda iki hadis daha rivâyet etmiş, ancak bu rivâyetlerde isimler sayılmamıştır. Buhârî ve Müslim’in esâmü’l-hüsnâ ile ilgili rivâyetlerinde de isimler sayılmamıştır. İbn Mâce, esmâü’l-hüsnâ ile ilgili rivâyetinde 101 isim zikretmiştir.[1672]

Tirmizî ve İbn Mâce’nin esâmü’l-hüsnâ ile ilgili rivâyetlerinin dışında başka hadislerde de Allah’ı tanıtan isim ve sıfatlar geçmektedir. Hadislerde geçen Kâbid, Bâsıt, Hâfid, Râfi’, Mu’ızz, Müzill, Sabûr; Muhsî, Mübdî, Mümît, Vâcid, Reşîd, Mukaddim, Muahhir, Muğnî, Mâni’, Dârr, Nâfi’ ve Mâcid gibi bazı sıfatlar, isim şeklinde Kur’an’da geçmemektedir. Ancak bu sıfatların ifade ettiği mânâlar, fiiller ile ifade edilmiştir. Yukarıda da belirtildiği ve sayıldığı gibi Allah’ın isimleri/sıfatları 99 adetten ibâret değildir. 99 Rakamı çokluktan kinâyedir. Nitekim esmâü’l-hüsnâ ile ilgili hadisler, Allah’ın isimlerinin 99’dan ibaret olduğunu da belirtmemekte, sadece bu isimleri sayanların cennete gireceklerini bildirmektedir. Ayrıca hadislerde geçmeyen, ancak, Kur’an’da geçen yukarıda sayıldığı gibi Allah’ın güzel isim ve sıfatları vardır. Bu isim ve sıfatların sayısı, bizim tesbit ettiğimiz kadarıyla 283 civarındadır.

 

Bütün bu isimleri alfabetik olarak sayarsak şöyle bir tablo çıkar:      

Allah, A’lâ, A’lem, Adl, Aduvvun li’l-Kâfirîn, Afüvv, Âhızu’n bi Nâsiyetih, Âhir, Ahkemu’l-Hâkimîn, Ahsenu’l-Hâlikîn, Akrabu, Alîm, Âlimu Ğaybi’s-Semâvâti ve’l-Ard, Âlimu’l-Ğaybi ve’ş-Şehâdeti, Âlimu’l-Ğaybi, Aliyy, Allâm, Allâmu’l-Ğuyûb, Asdaku Hadîsen, Asdaku Kıylen, Asdaku Mekren, Azîm, Aziz, Bâis, Bâkî, Bâliğu Emrih, Bâri’, Bârr, Bâsıt, Basîr, Bâtın, Bedî’, Bedîu’s-Semâvâti ve’l-Ard, Berîün mine’l-Müşrikîn, Berr, Burhân, Câıl(ûn), Câmi’, Câmiu’n-Nâs, Cebbâr, Celîl, Cemîl, Cevâd, Dâim, Dârr, Dehr, Deyyân, Ebed, Ebka, Ehad, Ehlü’l-Mağfire, Ekber, Ekrem, Erhamu’r-Râhımîn, Esra’u Ferahan, Esra’u’l-Hâsibîn, Eşeddü Be’sen, Eşeddü Kuvveten, Eşeddü Tenkîlen, Evvel, Fa’âlun Limâ Yürîd, Fâil(ûn), Fâliku’l-Habbi ve’n-Nevâ, Fâliku’l-Isbâh, Fâtın, Fâtır, Fâtıru’s-Semâvâti ve’l-Ard, Ferd, Fettâh, Ğaffâr, Ğâfir, Ğâfiru’z-Zenb, Ğafûr, Ğâlib Alâ Emrih, Ğâlib, Ğanî, Habîr, Hâdî, Hâfıd, Hâfız, Hafî, Hafîz, Hakem, Hâkim, Hakîm, Hakk, Hâlık, Hâlik, Halîm, Hallak, Hamîd, Hannân, Hasbü, Hasîb, Hâsib, Hayî, Hayr, Hayru’l-Fâsılîn, Hayru’l-Fâtihîn, Hayru’l-Ğâfirîn, Hayru’l-Hâkimîn, Hayru’l-Mâkirîn, Hayru’l-Münzilîn, Hayru’l-Vârisîn, Hayru’n-Nâsırîn, Hayru’r-Râhımîn, Hayru’r-Râzikîn, Hayrun Hâfızan, Hayy, Hüvallahullezî Lâ İlâhe İllâ Hû, İlâh, İlâhü’n-Nâs, Kadir, Kabız, Kabilü’t-Tevbi, Kadî, Kadî’l-Umûr, Kadîm, Kadîr, Kâfî, Kahhâr, Kahir, Kaim, Kaim Alâ Külli Nefs, Kâin, Karîb, Kâşif, Kâşifu’l-Azâb, Kâtib(ûn), Kavî, Kayyûm, Kebîr, Kefîl, Kerîm, Kuddûs, Latîf, Mâcid, Mâhid(ûn), Mâlik, Mâlikü Yevmi’d-Dîn, Mâlikü’l Mülk, Mâni’, Mecîd, Melîk, Melik, Melîk, Mennân, Metîn, Mevlâ, Mu’tıy, Muahhir, Muazzib(în), Muğîs, Muğnî, Muhıyt, Mûhinü Keydi’l-Kâfirîn, Muhîtun bi’l-Kâfirîn, Muhric, Muhsî, Muhsin, Muhyî, Muhyî’l-Mevtâ, Muhzî’l-Kâfirîn, Muîd, Muizz, Mukaddim, Mukallibü’l-Kulûb, Mukıyt, Muksıt, Muktedir, Mûsâvvir, Mûsi’(ûn), Mutahhir, Mü’min, Mübdî, Mübîn, Mübrim(ûn), Mübtel(în), Mücîb, Müdebbir, Müheymin, Mühlik, Mükevvin, Mümidd, Mümît, Müneccî, Münezzil, Münîr, Münşi(ûn), Münzil(în), Müntakım, Münzilü’t-Tevrâti ve’l-İncîli ve’l-Furkan, Münzir(în), Mürsil(în), Müsa’ır, Müsteân, Müstemi’(ûn), Müteâlî, Mütekebbir, Müteveffî, Mütimmü Nûrihî, Müzill, Nâfi’, Nâsır, Nasîr, Nazîf, Nûr, Rab, Rabbü Külli Şey’in, Rabbü’l-Âlemîn, Rabbü’l-Ard, Rabbü’l-Arş, Rabbü’l-Felak, Rabbü’l-Izzeti, Rabbü’n-Nâs, Rabbü’s-Semâvâti, Rabbü’ş-Şi’râ, Râfi’, Rafî’, Rafîu’d-Derecât, Rahîm, Rahmân, Rakıyb, Râşid, Raûf, Razzâk, Refîk, Reşîd, Sabûr, Sâdık, Sâil, Samed, Sâmi’, Sâni’, Selâm, Semî’, Semî’u’d-Duâ, Serî’u’l-Hısâb, Serî’u’l-Ikab, Setîr, Seyyid, Sübbûh, Şâfi’, Şâhid, Şâkir, Şedîd, Şedîdu’l-Ikaab, Şedîdü’l-Azâb, Şedîdü’l-Mihâl, Şefî’, Şehîd, Şekûr, Şey’, Tâm, Tayyib, Tevvâb, Vâcid, Vâhıd, Vâkıy, Vâlî, Vâris, Vâsi’, Vâsi’u’l-Mağfire, Vedûd, Vehhâb, Vekîl, Velî, Vitr, Zâhir, Zâri’, Zâri’ûn, Zi’t-Tavl, Zû Fadl, Zu’l-İzzeti, Zû-İntikam, Zü’l-Arş, Zü’l-Celâli Ve’l-İkrâm, Zü’l-Fadli’l-Azîm, Zü’l-Ikâb, Zü’l-Kuvveh, Zü’l-Kuvveti, Zü’l-Mağfireti, Zü’l-Me’âric, Zü’l-Mecd ve’l-İkrâm, Zü’r-Rahmeti.

 

SORULAR

 

1- Temel iman esaslarıyla ilgili bir âyet mealini ve Cibril hadisini belirtiniz.

2- Bir müslümanın Allah'a nasıl inanması gerektiğini açıklayınız.

3- Allah Teâlâ’nın sıfatlarını ve beşerî sıfatlardan farklarını açıklayınız.

4- Allah Teâlâ’nın zâtî sıfatlarını sayarak, her birini açıklayınız.

5- Allah Teâlâ’nın subûtî sıfatlarını sayarak hepsini kısaca izah ediniz.

6- Allah Teâlânın Zâtî sıfatları ile Subûtî sıfatları arasında ne fark vardır?

7- Allah’ın isimleri ve sıfatları, yaratmış olduğu varlıklardan hangilerine benzer?

a) Meleklere benzer                  b) Bazısına benzer

c) Cinlere benzer                      d) Hiçbirine benzemez   

 
8- “Allah, her şeyin iç yüzünden, gizli taraflarından haberdardır.” Bu ifâdede geçen Allah’ın ismi,  aşağıdakilerden hangisidir?

a) Habîr            b) Kuddüs         c) Mucî             d) Kadîr

 
9- Kur’an’ın, Allah’tan başka ilâhları reddederken ve yalnızca O’nun ilâhlığını    belirtirken en çok üzerinde durduğu konu hangisidir?

a) Rızık verici Allah’tır.   

b) Yaratıcı Allah’tır

c) Göklerde ve yerde egemenlik Allah’ındır.         

d) Kâinattaki bütün düzeni Allah yönetmektedir. 

 
10- Allah’ın varlığının devamının kendinden olması, aşağıdaki sıfatlardan hangisinin   anlamıdır?

a) Kıyam bi-nefsihî                    b) Muhâlefetün lil havâdis

c) Kıdem                                  d) Vahdâniyet

 
11- Aşağıdakilerden hangisi Allah Teâlâ’nın zâtî sıfatlarındandır?

a) Hayat                      b) Tekvin           c) Kelâm          d) Vahdâniyet

 

12- “Var olması ve varlığını devam ettirmesi için, hiçbir varlığa muhtaç olmaması” ifâdesi, Allah Teâlâ’nın hangi sıfatının açıklamasıdır?

a) Vücud                                  b) Muhâlefetün lil havâdis

c) Kıyam bi-nefsihî                    d) Vahdâniyet

 

13- Aşağıdakilerden hangisi Allah Teâlâ’nın zâtî sıfatlarındandır?

a) Kudret          b) Kıdem           c) Basar                       d) Tekvin

 

14- “Allah Teâlâ’nın, yarattıklarından hiçbirine benzememesi” ifâdesi, Allah Teâlâ’nın hangi sıfatının açıklamasıdır?

a) Muhâlefetün lil-havâdis           b) Kıyam bi-nefsihi

c) Vahdâniyet                           d) Kelâm

 

15- Aşağıdakilerden hangisi, Allah Teâlâ’nın subûtî sıfatlarından değildir?

a) Beka            b) Hayat          c) Semi            d) Tekvin

 

16- Allah Teâlâ’nın dilediğini yapma gücüne sahip olmasına ne denir?

a) İrâde b) Basar          c) Kıyam bi-nefsihi    d) Kudret   

 

17- Esmâü’l-Hüsnâ konusundaki âyet mealini ifâdelendirerek, Esmâü’l- Hüsnâ’dan 30 tane güzel ismi sayarak açıklayınız.

18- Esmâü’l-Hüsnâ’yı “saymak” ve “hıfzetmek” kelimelerini açıklayarak bu konuda 

    kendilerini terk etmemiz gereken “ilhâd edenler”den ne kast edildiğini belirtiniz.


Konu Başlığı: Ynt: Allah'a iman
Gönderen: ilim dünyası dergisi üzerinde 05 Aralık 2018, 08:58:16

Ey Allah'ım seninle aramızdaki yegane mesafe ilimdir. ilim eğer mesafeyi ortadan kaldıracaksa and olsun ki isteğim ilimdir . Rabbim razı olsun...


Konu Başlığı: Ynt: Allah'a iman
Gönderen: Ceren üzerinde 05 Aralık 2018, 15:06:24
Esselamu aleyküm. Rabbım bizleri ona sonsuz inanan tevvekül eden ve rahmete erişen kullardan eylesin inşallah...


Konu Başlığı: Ynt: Allah'a iman
Gönderen: Sevgi. üzerinde 03 Ocak 2019, 01:53:07
Aleyküm Selam. Rabbim bizleri ona tüüm kalbiyle, benliğiyle inanan hayırlı kullarından olabilmeyi nasip etsin... Amiinn


Konu Başlığı: Ynt: Allah'a iman
Gönderen: Ceren üzerinde 03 Ocak 2019, 14:18:33
Esselamu aleykum. Allaha inanan iman eden onun emrinde onun rizasinda yasayan ve kurtulusa erisen kullardan olalim inşallah. ..


Konu Başlığı: Ynt: Allah'a iman
Gönderen: Mehmed. üzerinde 03 Ocak 2019, 18:36:27
Ve aleykümüsselam Rabbim paylaşım için razı olsun Rabbim bizleri doğru yoldan ayırmasın


Konu Başlığı: Ynt: Allah'a iman
Gönderen: Sevgi. üzerinde 04 Ocak 2019, 06:26:24
Aleyküm Selam. Rabbim bizleri samimi ve gönülden iman edenlerden eylesin...Amiiin


Konu Başlığı: Ynt: Allah'a iman
Gönderen: Ceren üzerinde 04 Ağustos 2019, 15:17:45
Esselamu aleykum.allaha sonsuz inanan iman eden ve onun emrinde yaşayıp kurtuluşa erişen kullardan olalim inşallah. ..


Konu Başlığı: Ynt: Allah'a iman
Gönderen: Züleyha üzerinde 05 Ağustos 2019, 00:33:52
Ve aleykümüsselam Rabbim paylaşım için razı olsun


Konu Başlığı: Ynt: Allah'a iman
Gönderen: Melek Nur Çelik koü üzerinde 05 Ağustos 2019, 16:17:00
Paylaşım için Allah razı olsun..