๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ => Mükayeseli İbadetler İlmihali => Konuyu başlatan: Sümeyye üzerinde 23 Ağustos 2012, 15:19:58



Konu Başlığı: Zînet Eşyasının Mutlak Zekâta Tâbi Olması
Gönderen: Sümeyye üzerinde 23 Ağustos 2012, 15:19:58
Zînet Eşyasının Mutlak Zekâta Tâbi Olması:

Sa'id b. el-Müseyyeb, [831] Sa'id b. Cübeyr, Atâ, Mücahid, Abdul­lah b. Şeddad, Cabir b. Zeyd, İbn Şübrüme, Meyimin b. Mihran, Zuhrî, Sevrî, Evzaî, el-Hasen b. Hayy, Hanefî ve Zahirî Mezheblerine göre, -umumî hükümlere bakarak- kadının, altın ve gümüş eş­yası zekâta tâbi olur.

Zekât konusunu araştıranlardan biri olan Yunus Vehbi Ya­vuz, konuya şöyle bir açıklık getirir:

“Zînet eşyasını zekâta tâbi tutmamak, milyonların onlara yatırılmasına, zekâttan kaçmak için açık kapı bırakılmasına sebep olur. Bunun yanında zînet eşya­sının zekâtının ödenmemesi halinde, malların stok edilmesine ve böylece iktisadî yapının sarsılmasına izin verilmiş olur. Zînet eş­yası da mal hükmündedir. Bu durumda, zekâta tâbi olması gerekir. Piyasada değeri milyonları bulan mücevherat bulunmaktadır. Ze­kâta tâbi olmayacağını benimseyenlere göre, zekât ödeme mecburi­yeti ortadan kalktığı takdirde, zenginlik ölçülerinde büyük bir nis­petsizlik doğar. Msl. 1.000.000 lira değerinde mücevherata sahip olan kimse, zengin sayılmayacağı için, zekâtla mükellef olmaya­cak; buna karşılık 20 mıskal altını veya bu değerde parası bulunan kimseler zengin sayılacağından, böyle kimselere icabında zekât ödemek gerekecektir. Yani 1.000.000 lira değerinde mücevherat sahibi fakir, altının gramını 725 lira kabul edersek, yaklaşık 70.000 lirası olan kimseler zengin sayılacaktır. Bu, aklın gerçeklerine aykırıdır. Binaenaleyh, ister nami olsun, ister olmasın, piyasada değer taşıyan bütün zînet eşyasının ve mücevheratın zekâta tâbi ol­duğu görüşünü tercih etmek mecburiyeti ortaya çıkacaktır. Çünkü 96 gr. altın ve bu değerde zînet eşyası, bir kadına zînet olarak yeter. Daha fazla zînet eşyası bulundurmak ihtiyacını duyan bir kadın, geniş imkânlı ve zevk sahibi demektir; bu sebeple zekât ödemekte de güçlük çekmez.” [832]

Mısır'da 1948'de hazırlanan zekât kanunu tasarısı, bütün zinet eşyalarının zekâta tâbi olmasını benimsemiştir.


Zînet Eşyasının Ayrıntılara Göre Zekâta Tâbi Olması:


Hanefî Mezhebi dışındaki ÜM'e göre, altın ve gümüşten olan zînet eşyalarının zekâta tâbi olup olmaması kullanma hükmüne göre değişir.




[831] Ondan, zînet eşyasının zekâtının, iğreti olarak verilmesi olduğu görüşü denakledilir.

[832] Yavuz, İZM, s._202.