๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ => Mükayeseli İbadetler İlmihali => Konuyu başlatan: Sümeyye üzerinde 25 Ağustos 2012, 15:47:06



Konu Başlığı: Zekâtın Fevrî Olması
Gönderen: Sümeyye üzerinde 25 Ağustos 2012, 15:47:06
Zekâtın Fevrî Olması:

Cumhur'a (hanefi hukukçulardan Kerhî ve İbnu'l-Humam, ayrıca Malik, eş-Şafiî ve İbn Hanbel'e) göre, zekât fevrî bir farzdır. Geçerli bir mazereti olmadan ödemeyi geciktirmek, -mala başkala­rının hakkı taalluk edeceğinden- günahkâr olmaya sebeptir.

Zekâtın ömrî olduğunu benimsemek, ödemesinin savsakla­masını gerektirecek, teşri gayesi asla gerçekleşemiyecektir. Bunlar yanında, zekâtın fevrî olmasını gerektiren bir diğer sebep, fakirle­rin ihtiyacıdır. Bu sebeple zekâtın, tekrar eden diğer namaz, oruç ibadetleri gibi, yeniden farz olma vaktine kadar geciktirilmesi caiz değildir. Hayırlı işleri bir an önce yapmaya çalışmak övülen dav­ranışlardandır. [612] Onun için cimrilik, ölüm ve felaket zekât ödeye­ceklere gelip çatmadan fakirlerin hakkını vermek gerekir.

Osman Huseyn Abdullah'ın hazırladığı zekât kanunu tasarı­sına (m. 77/1) göre, zekât fevri olarak ödenir, ancak mükellef ödeme imkânı bulamadığı takdirde imkân buluncaya kadar ödemeyi geciktirebilir.

Bu gibi durumlar, daha ayrıntılı ve açık bir şekilde düzen­lenmeli,  zekât verimsizliğine yol açılmamalıdır.     


[612] Bakara: 2/148; Maide: 5/48; Âl-i İmran: 3/1.33.