122. Ödeme Veya Harcama Bölgesi
Önceki çağlarda kendilerinden alınan vergiler, mükellefin bulunduğu bölgede harcanmaz, kral ve imparatorların şahsî ihtiyaçları için merkeze gönderilirdi. Bunlar da kendi saltanatları uğrunda harcadıktan sonra, bir kısmını çevresindekilere ve başkente, bazan da yakın kentlere harcarlardı. İslâm bu şekildeki bir uygulamaya da son vermiştir. Hz. Peygamber ve halifeleri, çevreye gönderdikleri zekât memurlarına, “zenginlerinden alıp fakirlerine harcamak” [272] üzere emir verirlerdi. Bu uygulamalar içinde, artan gelirin diğer muhtaç bölgelere gönderilmesi de bulunmaktadır. Adil devlet başkanları, bu tür uygulamaları devam ettirdiler ve hukukçular da konu üzerinde önemle durdular[272] Buharı: Zekât, 1; Nesaî: Zekât, 1.[
Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın