Konu Başlığı: Hükmün Değişken Olması Gönderen: Sümeyye üzerinde 27 Eylül 2012, 13:40:24 Hükmün Değişken Olması: İşlemlerdeki Eksiklik ve Fazlalığa Göre: Malik'e göre, eksik fiiller için yapılacak sehiv secdesi vacip, fazla fiiler içinse menduptur. İmam ve Münferide Göre: a) Şafiî Mezhebine göre, sehiv secdesi bazan vacip, bazan da sünnettir: 1) Vacip Sehiv Secdesi: Sehiv secdesi, yalnızca imamın yapması halinde muktedînin de yapması konusunda vaciptir. Muktedî, imamı sehiv secdesi yaptığı halde, kasıtlı olarak sedce yapmazsa namazı bozulur. Bu durumda muktedî, imam secde yapmazdan önce ayrılmaya niyet etmediyse, sehiv secdesi kendisinden düşmez ve namazın iadesi gerekir. İmam sehiv secdesi yapmadığı takdirde, cemaatin secde yapması, vacip değil, menduptur. 2) Sünnet Sehiv Secdesi: Sayılan sebepler dolayısıyla, imama ve münferide sehiv secdesi yapmak sünnettir: a- Yapılması emredilen bir işlemi -meselâ Kunût, birinci teşehhüd veya ka'de-i ûlâyı, salavâtı- terketmek, b - Yasaklananı yapmak. Başı hafifçe sağa ve sola döndürmek, bir veya iki adım yürümek namazı bozmaz, fakat bu gibi hallerde sehiv secdesi yapmak sünnettir. b) Hanbelî Mezhebine göre de, sehiv secdesi imam ve münferid için bazan vacip, bazan sünnet, bazan da mubahtır. Mükelleflere Göre:[264] İmam ve münferidin sehiv secdesi yapacağı konusunda hukukçular ittifak halindedir. Münferid: a) Hanefî Mezhebine göre, münferid, açıklanan esaslar çerçevesinde hareket ederek gerektiğinde vacip hükmü içinde sehiv secdesi yapmakla mükelleftir.[265] b) Şafiî Mezhebine göre, münferidin, sünnet sehiv secdesini terkedilmesi halinde namazı bozulmadığı gibi, başka bir şey de gerekmez. c) Maliki Mezhebine göre, imam ve münferidin, selâmdan sonra yapılacak sehiv secdelerini -yasak vakitler içinde de olsa- yapması gerekir. Selâmdan sonraki secdeyi terkettikleri takdirde, şu hükümler uygulanır: 1) Secdenin sebebi namazın sünnetlerinden üçünü yapmamak ise namaz bozulur, sünnetler kasıtlı olarak yapılmadığı zaman örfen uzamadıysa hemen secde yapılır ve namaz sahih olur, ancak bu durum da selâmdan sonra hades vb. ile namaza aykırı bir iş yapılmamış olmalıdır, yapılırsa namaz bozulur; zaman uzar ve secde hatırlanmazsa namaz bozulur. 2) Secdenin sebebi namazın sünnetlerinden üçünden azının eksikliği -meselâ sünnet tekbirlerden ikisini yapmamak dolayısıyla- gerekiyorsa, secdeyi kasıtlı olarak terkedince hiçbir şey gerekmez; unutarak terkeder ve selâm verirse, zaman yakın olunca secde yapar, uzarsa yapmaz ve namaz sahih olur.[266] d) Hanbelî Mezhebine göre, imam ve münferidin mesnun ve mubah sehiv secdesini terketmesinde bir sakınca yoktur. Vacip secdenin terkiyle ilgili olarak bazı ayrıntılar bulunmaktadır: 1) Efdal olan selâmdan önce yapmaksa -meselâ namazın vaciplerinden birinin terki dolayısıyla gerekiyorsa-, kasıtlı terkiyle namaz bozulur, unutarak terkeder ve selâm verir, örfen yakın bir zamanda konuşmaz, abdesti bozulmaz, kıbleden dönmez veya camiden çıkmazsa, -hatırlayınca vacip hükmüyle secde yapar, aksi halde secde düşer, namazın da iadesi gerekmez. Aynı durumda, sadece bilgisizlik dolayısıyla terkedilirse, namaz bozulmaz. 2) Efdal olan secdeyi selâmdan sonra yapmaksa (bu da namaz tamamlanmazdan önce selâm vermek dolayısıyla yapılır), kasıtlı terk halinde günahkâr olur, namazı bozulmaz; unutarak terkeder ve örfen bir zaman içinde hatırlarsa vacip hükmüyle yerine getirmesi gerekir, secde yapmazsa -namaz sahih olursa da- günahkârdır, zaman uzar, abdesti bozulur, mescidden çıkılırsa secde düşer, bilgisizlik dolayısıyla terkedilirse namaz sahihtir, yapmayan günahkâr olmaz. İmam: a) Hanefî Mezhebine göre, imam olarak namaz kılan kimse de münferid gibi, açıklanan esaslar çerçevesinde hareket ederek, gerektiğinde sehiv secdesi yapar. Cemaatle kılınan teravih ve vitir namazında imam cerhen okumayı terkederse yine sehiv secdesi yapması gerekli olur; ancak cemaatin şaşırmaması için terke dil ebilir. b) Şafiî Mezhebine göre, konu işlemlere göre sehiv secdesinin hükmünde açıklandığı gibidir. c) Maliki Mezhebine göre, hüküm, münferîdde olduğu gibidir. d) Hanbelî Mezhebinin görüşü de, münferîdde açıklandığı şekildedir. Muktedî: Genel Olarak: a) Cumhur'a göre, muktedîye imama uyduğu sıradaki sehivleri sebebiyle sehiv secdesi gerekmez; Mekhûl'e göre yalnız kendisi için gereklidir.[267] b) Maliki Mezhebine göre, muktedî -sebebe yetişmese bile- imamın sehiv secdesine uymak zorundadır. Namazı bozacak şekildeki secdeyi terkederek imama uymazsa namazı bozulur, diğer durumlarda bozulmaz.[268] c) Hanbelî Mezhebine göre, muktedî, tek kişi olur ve bir rükün veya rekâtın terkinde şüphelenirse, münferid gibi enazını alarak namaza devam etmesi gerekir, imamın yaptığı işleme dönmez. İmam selâm verince şüphelendiğinde sehiv secdesi yapar ve sonra selâm verir. Bu durumda, muktedî ile birlikte başka namaz kılanlar da bulunursa, imamın yaptığı işleme dönmek gerekir. Secdenin meşru olduğu konusunda şüphelenir ve sonradan isabetli davrandığı ortaya çıkarsa, bu şüphe için secde yapılmaz. Muktedî, iktidası sırasında sehiv secdesini gerektiren bir halle karşılaşır ve muvafık olarak nitelendirilirse secde imamın inisiyatifindedir, ona göre hareket eder. Mesbûk olursa, münferid gibi secde yapması istenir. Yapılması vacip secdeyi imam terkeder ve yapmasından ümit kesilirse, muktedî bu secdeyi vacip hükmüyle yerine getirir. Bu durumda, mesbûk olursa, secde kendi namazının sonunda yerine getirilir.[269] d) Şafiî Mezhebine göre,, imam secdeyi terkedince muktedîniri yapması menduptur. [266] Cezîrî, Fame, c. I, s. 463. [267] İbn Rüşd, BM, c. I, s. 155; Kâsânî, BS, c. I, s. 175; Mergınânî, Hidaye, c. I, s. 75; İbnu'1-Munzir, İcma, s. 45; İbn Kudâme, Mugnl, c. I, s. 695; Cezîri, Fame, c. I. s. 463. [268] Cezîrî, Fame, c. I, s. 462-463. [269] Cezîrî, Fame, c. I, s. 460, 462. |