Konu Başlığı: Aynî Ödeme Yapılması Gönderen: Sümeyye üzerinde 24 Ağustos 2012, 10:52:30 59. Ödeme 1- Şeklî: [795] Aynî Ödeme Yapılması: Bir kavlinde eş-Şafiî ile Müzenî'ye göre, ticaret mallarının zekâtı aynî, yani bizzat kendisi, zekât olarak ödenir. Nakdî Ödeme Yapılması: Ahmed b. Hanbel, İbn Kudame ve bir diğer kavlinde eş-Şafiî'ye göre, ticaret mallarının zekâtı, aynî olarak değil, kıymet olarak ödenir. Serbest Olması: Hanefî Mezhebine ve bir kavlinde eş-Şafiî'ye göre, ticaret mallarının kendisi zekât olarak ödenebileceği gibi, değerleri de ödenebilir. Yusuf Kardavî kendisinin ve İbn Teymiye'nin ikinci görüşü tercih ettiğini, ancak bunun, zekâtın devletçe organize edilmesinde uygulamaya en elverişli olduğunu; zekâtı bizzat mükellef ödediğinde fakirin nakde değil, kendi elindeki mala muhtaç olduğunu bilirse üçüncü görüşün istisnaî olarak uygulamaya konabileceğini belirtmektedir[796]. Cumhur'a göre, ticaret mallarının zekâtının ödenmesi, cinsleri ayrı olsa bile, aynına, yani kendilerine göre değil, piyasa değerlerini takdir etmek suretiyle ödenir. Zekâtı para olarak ödenecek ticaret mallarının değerinin -mükellef veya memurca- tespit edilmesi konusu ihtilaflıdır: [797] a) Cumhur'a göre, zekâtın farz olduğu günkü piyasa fiyatı esas alınmalıdır. b) İbn Abbas'a göre, malın satıldığı günkü fiyatını esas almakta bir sakınca yoktur. c) Ebu Yusuf ve Muhammed'e göre, değeri zekât olarak ödenecek malın kıymeti, zekâtın farz olduğu güne değil, ödeneceği güne göre düzenlenir. d) Bir grup hukukçuya göre, satış günündeki kıymeti değil, alış günündeki fiyatına göre değerlendirme yapılır. Böyle bir durumda, iki sonuç ortaya çıkar: Fiyatlar düşünce, tüccar aldığı fiyatla değerlendirişe zarara uğrar. Fiyatlar yükselirse, zekât kârdan değil, yalnızca sermayeden alınır. Yusuf Kardavî, birinci görüşün tercih edilmesi görüşündedir. Böylelikle değer biçme, fiyatların genel durumu gözönüne alınarak yapılır. Kanaatimizce, üçüncü görüş tercih edilmeye daha elverişlidir, çünkü gerçekçi bir değerlendirmeye dayalıdır. Özellikle enflasyonun yüksek olduğu ülkelerde bu yol izlenmelidir. [795] Bilmen, HFK, c. IV, s. 95; Kâsânî, BS, c. II, s. 21-22. [796] İbn Teymiyye, el-Fetava, c. 1, s. 299'dan Kardavî, FZ, c. I, s. 338-339. [797] Bilmen, HFK, c. IV, s. 95; İbn Rüşd, BM, c. I, s. 246; Kardavî, FZ, c. I, s. 336-338; Kâsânî, BS, c. II, s. 21-22. |