> Forum > ๑۩۞۩๑ Kitap Dünyası - İlim Dünyası Kütüphanesi ๑۩۞۩๑ > İslam Tarihi Eserleri > Hazreti Muhammed a.s.v > Mucize Ve Büyük Özellikleri > Peygamberimiz´in Mübarek Parmakları Arasından Suyun Akması Mucizesi
Sayfa: [1]   Aşağı git
  Yazdır  
Gönderen Konu: Peygamberimiz´in Mübarek Parmakları Arasından Suyun Akması Mucizesi  (Okunma Sayısı 21234 defa)
29 Aralık 2009, 22:41:40
Sümeyye

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 29.261



Site
« : 29 Aralık 2009, 22:41:40 »






Peygamberimiz´in Mübarek Parmakları Arasından Suyun Akması Mucizesi


Peygamber (s.a.v.) Efendimizin mübarek parmaklarından suyun akması mucizesi, bir defa değil, bir kaç defa vukua gelmiştir... Buna dâir hadisler, müteaddid tariklerden gelmekte ve tevatür derecesine var maktadır... Özel tabiriyle "tevâtür-i manevî" ifade etmektedir... Şimdi bu müteaddid rivayet yollarından bâzılarını sırasıyla arz edelim:

Buhâri, Câbir bin Abdullah´tan şöyle rivayet etmektedir: Biz bir seferde Resûlüllah (s.a.v.) ile birlikte bulunuyorduk. Namaz vakti gel mişti. Yanımızda ise, su kabından arta kalan az bir miktar sudan başka, hiç su yoktu... Bu az miktardaki su, Peygamber Efendimiz´e getirildi... Peygamberimiz parmaklarını bu suyun içine soktu ve aralarını açtı. Buyurdu ki:

"Ashabım, haydi abdestlerinizi alınız! Fakat bu bereket Al lah´tandır, bunu da iyibilinizî[1]Buhâri ve Müslim, îshâk bin Abdullah tarikiyle Enes´ten şöyle rivayet ederler: "Ben bir defasında Peygamber (s,a.v.)´in yanında idim. Su olmadığı için, ashâb´dan bazıları su aradılar, fakat bulamadılar... Az miktardaki bir suyu Peygamber Efendimiz´e getirdiler. Peygamberimiz, mübarek elini bu su kabının içine soktu ve insanlara, bundan abdestle-rini almaları için emretti... Bu sırada ben gözlerimle gördüm ki, Pey gamberimizin parmaklarının altından çeşme gibi su akıyordu... Herkes bu sudan abdestini aldılar... Bu sudan abdest alanların sayısı ise, yet miş seksen kadar vardı..."

Beyhâki, diğer bir tarîk ile Enes´ten şöyle rivayet eder: Peygamber (s.a.v.), kûba´ya gitmişti. [2]Kubâ Mescidi´nin yakınındaki evlerin birinden küçük bir kabda su getirilmişti. Peygamberimiz bu su kabının içine ellerini sokmak istedi ise de, eli bu kaba sığmadı. Ancak dört par mağını sokabildi ve baş parmağı dışarıda kaldı... Sonra etrafındakilere hitaben buyurdu ki: "Haydi, gelip su içiniz!" Hepsi gelip ondan su içtiler ve kandılar. Ben gördüm ki, Peygamber Efendimiz´in parmakları ara sından çeşme gibi su fışkınyordu..."

Yine Buhâri, Humeyd tarikiyle Enes´ten rivayet ediyor: O demiştir ki: Namaz vakti geldiğinde, evleri yakan olanlar kalkıp evlerine abdest almak için gittiler... Diğerleri Peygamber (s.a.v.)´m yanında beklemeye başladılar. Derken az miktarda su getirildi. Peygamber Efendimiz elini bu suyun içine koymak istedi ise de, kab küçük geldi... Parmağını sar kıtarak, su parmağından akmağa başladı... Herkes bu sudan Abdestini aldı..."

Enes´e: "Bu sudan Abdest alanların sayısı ne kadardı?" Diye sor duklarında, o şu karşılığı verdi: "Seksen kadar vardı. Belki bir miktar fazla idi..."

Buhâri ve Müslim´in Kadâde tarikiyle yine Enes´ten şöyle bir rivayetleri var: Peygamber (s.a.v.), Zevrâ´da bulunduğu bir sırada, içinde su bulunan bir su kabı getirilmesini istediler... Getirildiğinde mübarek elini bu suyun içine soktular. Su O´nun parmaklan arasında kaymaya başladı... Bütün ashabı bu sudan abdest aldılar... Bunların sayısı ise, üç yüz kadar vardı..."

Beyhâki´nin Yahya bin Saîd´ten naklettiği bir habere göre, Kubâ´daki bir kuyunun durumunu Enes´e sormuşlar... O da demiştir ki: "Bu kuyunun suyu çok az idi... Kişi, gidip bir tek hayvanını sulamak için bu kuyunun suyunu çekince, tükenirdi... Peygamber (s.a.v.) buraya teşrif ettikleri zaman bir kova getirilmesini emrettiler. Getirilen kova ile bu kuyudan bir miktar su çekildi. Peygamberimiz bu suyun içine bir miktar mübarek tükrüğünden karıştırdı... Sonra bunun kuyuya iade e-dilmesini emretti... Kovadaki bu su, olduğu gibi kuyuya iade edildi... Sonra çekilmeye başlandı... Ne kadar çektilerse suyu tükenmedi... işte o günden b.u güne, durum böylece devam etmektedir..."

Haris bin Ebû Üsâme, Beyhâki ve EbAuNuaym, Zeyyâd bin el-Hâris el-Sadâî´den şöyle rivayet ederler: Peygamber (s.a.v.), bir seferde iken şafak sökmek üzere mola verdi... Bana hitaben: "Yânında bir mik tar su var mı?" buyurdu. Ben de: "Yanımda çok az mi´ rda su var. Size kafi gelmez" dedim... Peygamberimiz: "Sen onu bir su kabına koyarak bana getir!" buyurdular... Ben de öyle yaptım. Peygamberimiz elini bu suyun içine koydu... Derhal iki parmağı arasından çeşme gibi su fışkır dığını gördüm... Bana hitaben Peygamberimiz buyurdu ki: "Haydi ashabımı çağırda suya ihtiyâcı olanlar alsınlar!" Ben de onları çağırdım. Suya ihtiyacı olanlar gelip aldılar...

Biz bu sırada Hz. Peygamberce dedik ki: "Ey Allah´ın elçisi, bizim bir kuyumuz var, suyu kışın çoğalır, yazın ise çok azalır... Biz yaz mev siminde çaresiz etraftaki kuyulara gidiyoruz... Şimdi ise bizler, müslü-man olmuş durumdayız. Etraftaki kuyuların sahipleri ise, bu yüzden bize düşman durumundalar... Bizim için Allah´a duâ ediverseniz de Allah bize, her mevsimde kâfi gelecek şekilde kuyumuzun suyunu bere-ketlendiriverse!"

Bunun üzerine Peygamber (s.a.v.) Efendimiz, yedi adet taş istedi bu taşlar getirildiği zaman bunları eline alıp iyice ovaladı... Sonra Cenâb-r Hakk´a duâ etti... Sonra bu taşların o kuyuya atılmasını em retti... Kuyuya gittikleri zaman, bu taşların teker teker atılmasını ve her defasında: "Bismillah!" denilerek Allah´ın adının anılmasını tembih etti... Biz de gidip aynen Hz. Peygamber´in emrettiği gibi yaptık. Kuyu muz su ile doldu ve o kadar bereketlendi ki, biz baktığımız zaman suyun çokluğundan kuyunun dibini göremez olduk..."

îbn-i Ebû Şeybe, İbn-i Sa´d, Beyhâki, Ebâ Nuaym, Talk bin Ali´den şöyle rivayet ederler: Biz Peygamber (s.a.v.)´e temsilci olarak gittiğimizde şöyle bir ricada bulunduk: "Ey Allah´ın Resulü, bizim diyarımızda, bir takım kiliseler var... Siz abdest aldığınız zaman, artakalan suyu bize hediye etmenizi istiyoruz!" dedik. Bunun üzerine Hz. Peygamber, ken disine bir miktar su getirilmesini emretti. Suyu getirdiler. O da bu sudan ´ bir miktar alıp ağzında çalkaladıktan sonra, kabın içine bıraktı, sonra bize hitaben: "Bunu alıp yurdunuuza götürün, yurdunuza vardığınızda kilisenizi yıkıp yerine bu sudan saçınız! Ve o kilisenin yerini mescid e-dininiz!"

Biz, O´nun bu emri üzerine dedik ki: "Ey Allah´ın Resulü, sıcak çok şiddetli, yerimiz çok uzak, su ise oldukça az... Bu su yurdumuza varın caya kadar kalmaz, uçar gider..."

Peygamberimiz de buyurdu ki: "Bu su azaldıkça, diğer suyunuzdan ona ilâve ediniz! İlâve edeceğiniz su, bu suya sadece iyilik ve güzellik katacaktır."

îşte biz, bu suyu alarak ayrıldık. Yolda giderken bu mübarek suyu taşımak için nöbetleştik. Her birimiz, bu suyu bir gün taşıyor, ertesi gün nöbeti arkadaşına devrediyordu... Su azaldıkça da, yanımızdaki sudan ona azar azar ilâve yapıyorduk... Suyu böylece taşıyıp ülkemize geldi ğimizde, aynen Hz. Peygamber´in dediğini yaptık... Bizim rahiplik eden adam ise, aslında Tayy Kabilesinden biri idi... Bizim "Es-Salâh" diyerek insanları namaza davet ettiğimizi görünce: "Hakk bir davet!" diyerek mukabele etti... Fakat sonraları bir daha görünmedi... Demek ki o kaç mıştı...

Ahmed, Beyhâki, Bezzâr, Taberânî veEbu Nuaym, îbn-i Abbas´tan şöyle naklederler: "Bir gün, Peygamber (s.a.v.), sabaha çıktığında, aske rinin hiç suyu yoktu... Biri: "Ey Allah´ın Elçisi, askerin hiç suyu yok!" dedi... Peygamberimiz: "Yanınızda az miktarda birşey varsa onu bana getiriniz" buyurdu. Kendisine, içinde az miktarda su bulunan bir kab getirildi. Peygamberimiz, elinin parmaklarını açarak bu su kabının içine koydu... Derken parmaklarının arasından su fışkırmaya başladı. Bilâl´a, insanları çağırması için emir verdi. Bereketlenen bu sudan, gelip alma larını söyledi..." [3]

Dârimi ve Ebû Nuaym´in çıkardığı bir habere göre de îbn-i Abbâs şöyle demiştir: "Peygamber (s.a.v.), Bilâl´den su istedi. Bilâl, hiç su ol madığını bildirdi... Peygamberimiz: "Eski ve kuru bir su kırbası varsa, onu bana getir" buyurdu. Bilâl getirdi. Peygamberimiz de bunun üzerine elini yaydı. Elinin altından su fışkırdı... îbn-i Mes´ûd, bu sudan içmeye başladı. Diğerleri de abdestîerini aldılar..."

Buhâri´nin çıkardığı bir habere göre, îbn-i Mes´ûd demiştir ki:

"Siz, mucizeleri azâb addediyorsunuz! Halbuki bizler, Peygamber (s.a.v.) zamanında mucizeleri bereket sayardık... Gerçekten biz, Pey gamber Efendimizle birlikte yemek yerken, yemeğin teşbih ettiğini i-şittik" Ve bir defasında Peygamberimiz, kendisine getirilen bir su kabının içine elini soktu da, parmaklarının arasından su fışkırmaya başladı... Bu vesile ile de Peygamber Efendimiz şöyle buyurdu:

"Haydi, tertemiz ve mübarek suya gelip Abdestinizi alınız! Bere ketin de Allah´tan olduğunu biliniz." Biz de hepimiz, o sudan Abdest al dık."

Taberânı ve Ebû Nuaym, îbn-i Ebû Leylâ el-Ensârî´den şöyle rivayet ederler: "Biz bir seferde Peygamber (s.a.v.) ile birlikte bulunu yorduk. Hepimiz susuz kalmıştık. Halimizi Hz. Peygamber´e arz ettik. Peygamberimiz de küçük bir çukur açılmasını ve bir deri getirilmesini emretti... Açılan çukura bu deriyi koydu. Üzerine de elini koydu ve bu­yurdu ki: "Az miktarda su getiriniz!" Suyu getiren kişiye: "Bu suyu eli min üzerine dök ve besmele çekerek Allah´ın adını an!" buyurdu... Adam da öyle yaptı. Derhâl Resûlüllah´m parmakları arasından su fışkırmaya başladı... Oradakilerin hepsi, hem kendileri suya kandılar, hem hay vanlarım suya kandırdılar..."

Ebû Nuaym, Abdullah bin Hantâb´ın oğlu el-Mutallib tarikiyle, Ebû Amra el-Ensârî´nin oğlu Abdurrâhman´dan şöyle nakleder: "Babam bize naklen demişti ki: Biz, bir gazvede Peygamber (s.a.v.) ile birlikte idik. İnsanlar aç kalmışlardı... Peygamberimiz bir kab getirilmesini is tedi. Getirilen bu kabı, önüne koydu. Sonra bir miktar su getirilmesini istedi. Getirilen bu suya tükrüğünden bir miktar karıştırdı. Sonra bâzı şeyler konuştu ve dua etti... Sonra küçük parmağını bu suyun içine sarkıttı... Vallahi, Resûlüllah Efendimiz´in parmağından öyle bir su fış kırdı ki, herkese yetti ve arttı... in...
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

Müslüman
Anahtar Kelime
*****
Offline Pasif

Mesajlar: 132.042


View Profile
Re: Peygamberimiz´in Mübarek Parmakları Arasından Suyun Akması Mucizesi
« Posted on: 28 Mart 2024, 23:01:39 »

 
      uyari
Allah-ın (c.c) Selamı Rahmeti ve Ruhu Revani Nuru Muhammed (a.s.v) Efendimizin şefaati Siz Din Kardeşlerimizin Üzerine Olsun.İlimdünyamıza hoşgeldiniz. Ben din kardeşiniz olarak ilim & bilim sitemizden sınırsız bir şekilde yararlanebilmeniz için sitemize üye olmanızı ve bu 3 günlük dünyada ilimdaş kardeşlerinize sitemize üye olarak destek olmanızı tavsiye ederim. Neden sizde bu ilim feyzinden nasibinizi almayasınız ki ? Haydi din kardeşim sende üye ol !.

giris  kayit
Anahtar Kelimeler: Peygamberimiz´in Mübarek Parmakları Arasından Suyun Akması Mucizesi rüya tabiri,Peygamberimiz´in Mübarek Parmakları Arasından Suyun Akması Mucizesi mekke canlı, Peygamberimiz´in Mübarek Parmakları Arasından Suyun Akması Mucizesi kabe canlı yayın, Peygamberimiz´in Mübarek Parmakları Arasından Suyun Akması Mucizesi Üç boyutlu kuran oku Peygamberimiz´in Mübarek Parmakları Arasından Suyun Akması Mucizesi kuran ı kerim, Peygamberimiz´in Mübarek Parmakları Arasından Suyun Akması Mucizesi peygamber kıssaları,Peygamberimiz´in Mübarek Parmakları Arasından Suyun Akması Mucizesi ilitam ders soruları, Peygamberimiz´in Mübarek Parmakları Arasından Suyun Akması Mucizesiönlisans arapça,
Logged
28 Nisan 2014, 18:36:56
✿ Yağmur ✿

Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bayan
Mesaj Sayısı: 6.684


Site
« Yanıtla #1 : 28 Nisan 2014, 18:36:56 »

SELAMUNALEYKUM;
Peygamberim(sallahu aleyhi ve sellem)'e verilen harika bir mucize....
Peygamber efendimizi(sallahu aleyhi ve sellem)in elleri ne kadar nurluymuş ki yetmiş seksen kişi abdest alıyor. Hem de peygamber efendimiz Muhammed Mustafa(sallahu aleyhi ve sellem) ne kadar cömert bir insandı ki sadece kendisi değil de başkalarının abdest almasını istedi.


  Rabbim cennette o abdest suyundan abdest almayı nasip etsin İnşAllah.....

(amin)

[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

15 Haziran 2014, 02:03:47
Sümeyye

Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 29.261



Site
« Yanıtla #2 : 15 Haziran 2014, 02:03:47 »

a.s.. , amin amin amin insaallah yagmur kardesim..Peygamber Efendimiz'in s.a.v birçok mucizeleri vardir böyle inanmayanlara ders olsun diye fakat göz kör kulakta sagir olursa nafile..Günümüzde hala öyleleri çok , Rabbim c.c hidayet nasip eylesin insaallah.
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

15 Haziran 2014, 11:51:35
Pelinay
Bölüm Görevlisi
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bayan
Mesaj Sayısı: 8.696


« Yanıtla #3 : 15 Haziran 2014, 11:51:35 »

Esselamü aleykum ve rahmetullah; ne büyük bir mucize..bir kez de sizden öğrenmiş olduk... Mevlam razı gelsin..inşallah bu mucizelerin hikmetini kavarayabilenlardan oluruz.
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı

18 Ocak 2015, 23:20:46
Derya 7/B

Çevrimdışı Çevrimdışı

Cinsiyet: Bayan
Mesaj Sayısı: 285


« Yanıtla #4 : 18 Ocak 2015, 23:20:46 »

İnşallah bu mucizelerin hikmetini kavrayabiliriz.
[Bu mesajın devamını görebilmek için kayıt olun ya da giriş yapın
Bu Sayfayi Paylas
Facebook'a Ekle
Kayıtlı
Sayfa: [1]   Yukarı git
  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

TinyPortal v1.0 beta 4 © Bloc
|harita|Site Map|Sitemap|Arşiv|Wap|Wap2|Wap Forum|urllist.txt|XML|urllist.php|Rss|GoogleTagged|
|Sitemap1|Sitema2|Sitemap3|Sitema4|Sitema5|urllist|
Powered by SMF 1.1.21 | SMF © 2006-2009, Simple Machines
islami Theme By Tema Alıntı değildir Renkli Theme tabanı kullanılmıştır burak kardeşime teşekkürler... &
Enes